14 Aralık 2024 - 13 Cemaziye'l-Ahir 1446
Cumartesi
ANA SAYFA
|
SURELER
|
AYET KARŞILAŞTIRMA
|
KUR'AN'DA ARA!
|
FİHRİST
|
DOWNLOAD
|
MOBİL
Kullanıcı :
Şifre :
Şifremi Unuttum
KAYDOL
Diğer Mealler...
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Sure Seçiniz
Abese(80/42)
Âdiyât(100/11)
Ahkâf(46/35)
Ahzâb(33/73)
Âl-i İmrân(3/200)
Alak(96/19)
Ankebût(29/69)
Asr(103/3)
A’lâ(87/19)
A’râf(7/206)
Bakara(2/286)
Beled(90/20)
Beyyine(98/8)
Bürûc(85/22)
Câsiye(45/37)
Cin(72/28)
Cum’a(62/11)
Duhâ(93/11)
Duhân(44/59)
Enbiyâ(21/112)
Enfâl(8/75)
En’âm(6/165)
Fâtiha(1/7)
Fâtır(35/45)
Fecr(89/30)
Felâk(113/5)
Fetih(48/29)
Fil(105/5)
Furkân(25/77)
Fussilet(41/54)
Gâşiye(88/26)
Hac(22/78)
Hadîd(57/29)
Hâkka(69/52)
Haşr(59/24)
Hicr(15/99)
Hucurât(49/18)
Hûd(11/123)
Hümeze(104/9)
İbrahim(14/52)
İhlâs(112/4)
İnfitâr(82/19)
İnsan(76/31)
İnşikâk(84/25)
İnşirâh(94/8)
İsrâ(17/111)
Kadr(97/5)
Kâf(50/45)
Kâfirûn(109/6)
Kalem(68/52)
Kamer(54/55)
Kâri’a(101/11)
Kasas(28/88)
Kehf(18/110)
Kevser(108/3)
Kıyâme(75/40)
Kureyş(106/4)
Leyl(92/21)
Lokman(31/34)
Mâide(5/120)
Mâ’ûn(107/7)
Meryem(19/98)
Me’âric(70/44)
Mücâdele(58/22)
Müddessir(74/56)
Muhammed(47/38)
Mülk(67/30)
Mümtehine(60/13)
Münâfikûn(63/11)
Mürselât(77/50)
Mutaffifîn(83/36)
Müzzemmil(73/20)
Mü’min(40/85)
Mü’minûn(23/118)
Nahl(16/128)
Nâs(114/6)
Nasr(110/3)
Nâzi’ât(79/46)
Nebe’(78/40)
Necm(53/62)
Neml(27/93)
Nisâ(4/176)
Nûh(71/28)
Nûr(24/64)
Rahmân(55/78)
Ra’d(13/43)
Rûm(30/60)
Sâd(38/88)
Saff(61/14)
Sâffât(37/182)
Sebe’(34/54)
Secde(32/30)
Şems(91/15)
Şûrâ(42/53)
Şu’arâ(26/227)
Tâ-Hâ(20/135)
Tahrîm(66/12)
Talâk(65/12)
Târık(86/17)
Tebbet(111/5)
Teğâbun(64/18)
Tekâsür(102/8)
Tekvîr(81/29)
Tevbe(9/129)
Tîn(95/8)
Tûr(52/49)
Vâkı’a(56/96)
Yâsîn(36/83)
Yûnus(10/109)
Yûsuf(12/111)
Zâriyât(51/60)
Zilzâl(99/8)
Zuhruf(43/89)
Zümer(39/75)
Satırarası Meal
Kehf Suresi
◄
295
►
Cüz 15
(Diyanet Vakfı Meali)
21.
Böylece (insanları) onlardan haberdar ettik ki, Allah'ın vâdinin hak olduğunu, kıyametin şüphe götürmez olduğunu bilsinler. Hani onlar aralarında Ashâb-ı Kehf'in durumunu tartışıyorlardı. Dediler ki: «Üzerlerine bir bina yapın. Rableri onları daha iyi bilir.» Onların durumuna vâkıf olanlar ise: «Bizler, kesinlikle onların yanıbaşlarına bir mescit yapacağız» dediler.
22.
(İnsanların kimi:) «Onlar üç kişidir; dördüncüleri de köpekleridir» diyecekler; yine: «Beş kişidir; altıncıları köpekleridir» diyecekler. (Bunlar) bilinmeyen hakkında tahmin yürütmektir. (Kimileri de:) «Onlar yedi kişidir; sekizincisi köpekleridir» derler. De ki: Onların sayılarını Rabbim daha iyi bilir. Onlar hakkında bilgisi olan çok azdır. Öyle ise Ashâb-ı Kehf hakkında, delillerin açık olması haricinde bir münakaşaya girişme ve onlar hakkında (ileri geri konuşan) kimselerin hiçbirinden malumat isteme.
23, 24.
Allah'ın dilemesine bağlamadıkça (inşâallah demedikçe) hiçbir şey için «Bunu yarın yapacağım» deme. Bunu unuttuğun takdirde Allah'ı an ve: «Umarım Rabbim beni, doğruya bundan daha yakın olan bir yola iletir» de.
25.
Onlar mağaralarında üç yüzyıl ve buna ilaveten dokuz yıl kalmışlardır.
Buna göre Ashâb-ı Kehf, mağarada 309 yıl kalmış oluyorlardı. Bazı tefsirlerde bu sayının kamerî takvime göre olduğu belirtilmektedir. 309 kamerî yılı
...
Devamı..
26.
De ki: Ne kadar kaldıklarını Allah daha iyi bilir. Göklerin ve yerin gizli bilgisi O'na aittir. O'nun görmesi de, işitmesi de şâyanı hayrettir. Onların (göklerde ve yerde olanların), O'ndan başka bir yöneticisi yoktur. O, kendi hükümranlığına kimseyi ortak etmez.
27.
Rabbinin Kitabı'ndan sana vahyedileni oku. Onun kelimelerini değiştirebilecek yoktur. O'ndan başka bir sığınak da bulamazsın.
سُورَةُ الْكَهْفِ
◄
٢٩٥
►
الجزء١٥
وَكَذٰلِكَ
اَعْثَرْنَا
عَلَيْهِمْ
لِيَعْلَمُٓوا
اَنَّ
وَعْدَ
اللّٰهِ
حَقٌّ
وَاَنَّ
السَّاعَةَ
لَا
رَيْبَ
ف۪يهَاۚ
اِذْ
يَتَنَازَعُونَ
بَيْنَهُمْ
اَمْرَهُمْ
فَقَالُوا
ابْنُوا
عَلَيْهِمْ
بُنْيَانًاۜ
رَبُّهُمْ
اَعْلَمُ
بِهِمْۜ
قَالَ
الَّذ۪ينَ
غَلَبُوا
عَلٰٓى
اَمْرِهِمْ
لَنَتَّخِذَنَّ
عَلَيْهِمْ
مَسْجِدًا
﴿٢١﴾
سَيَقُولُونَ
ثَلٰثَةٌ
رَابِعُهُمْ
كَلْبُهُمْۚ
وَيَقُولُونَ
خَمْسَةٌ
سَادِسُهُمْ
كَلْبُهُمْ
رَجْمًا
بِالْغَيْبِۚ
وَيَقُولُونَ
سَبْعَةٌ
وَثَامِنُهُمْ
كَلْبُهُمْۜ
قُلْ
رَبّ۪ٓي
اَعْلَمُ
بِعِدَّتِهِمْ
مَا
يَعْلَمُهُمْ
اِلَّا
قَل۪يلٌ۠
فَلَا
تُمَارِ
ف۪يهِمْ
اِلَّا
مِرَٓاءً
ظَاهِرًۖا
وَلَا
تَسْتَفْتِ
ف۪يهِمْ
مِنْهُمْ
اَحَدًا۟
﴿٢٢﴾
وَلَا
تَقُولَنَّ
لِشَا۬يْءٍ
اِنّ۪ي
فَاعِلٌ
ذٰلِكَ
غَدًاۙ
﴿٢٣﴾
اِلَّٓا
اَنْ
يَشَٓاءَ
اللّٰهُۘ
وَاذْكُرْ
رَبَّكَ
اِذَا
نَس۪يتَ
وَقُلْ
عَسٰٓى
اَنْ
يَهْدِيَنِ
رَبّ۪ي
لِاَقْرَبَ
مِنْ
هٰذَا
رَشَدًا
﴿٢٤﴾
وَلَبِثُوا
ف۪ي
كَهْفِهِمْ
ثَلٰثَ
مِائَةٍ
سِن۪ينَ
وَازْدَادُوا
تِسْعًا
﴿٢٥﴾
قُلِ
اللّٰهُ
اَعْلَمُ
بِمَا
لَبِثُواۚ
لَهُ
غَيْبُ
السَّمٰوَاتِ
وَالْاَرْضِۜ
اَبْصِرْ
بِه۪
وَاَسْمِعْۜ
مَا
لَهُمْ
مِنْ
دُونِه۪
مِنْ
وَلِيٍّۘ
وَلَا
يُشْرِكُ
ف۪ي
حُكْمِه۪ٓ
اَحَدًا
﴿٢٦﴾
وَاتْلُ
مَٓا
اُو۫حِيَ
اِلَيْكَ
مِنْ
كِتَابِ
رَبِّكَۚ
لَا
مُبَدِّلَ
لِكَلِمَاتِه۪
وَلَنْ
تَجِدَ
مِنْ
دُونِه۪
مُلْتَحَدًا
﴿٢٧﴾
◄
٢٩٥
►
Designed by
ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.