8 Ekim 2025 - 15 Rebiü'l-Ahir 1447 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Sâffât Suresi 55. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Haydar Öztürk-Serkan Yılmaz Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Sardorxon Jahongir
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Fettale’a feraâhu fî sevâ-i-lcahîm(i)

Derken kendisi bakıp görür ki o, cehennemin ta ortasında.

Derken, birden muttali olup (farkına varıp) bakıverdi, o şahsı (ahireti inkâr eden tanıdığını) ’çılgınca yanan ateşin’ tam ortasında gördü (ve bağırdı).

Bunun üzerine dönüp bakar ve o arkadaşını yanan ateşin ortasında görür.

Derken, arkadaşı bakınır, onu kaynayıp köpüren Cehennem'in ta ortasında görür.

Bakar ve onu cehennemin ortasında görür.

Derken, bakıverdi, onu 'çılgınca yanan ateşin' tam ortasında gördü.

Derken (bizzat kendisi) bakmış, onu tâ cehennemin ortasında görmüştür.

Kendisi baktı, o arkadaşını Cehennemin ortasında gördü.

Etrafına bakınıp, birden onu cehennemin ortasında görecek.

Gözlerini açınca onu ateşin ortasında görür o

Cehenneme şöyle bir bakar ki onun ateşin tam ortasında olduğunu görür.

Bakacaklar ve cehennemin dibinde ânı görecekler

Bir bakar onu cehennemin ortasında görür.

Kendisi de bakar ve onu cehennemin ortasında görür.

Sonra kendisi dönüp bakar ve arkadaşını cehennemin ortasında görür.

54, 55. (O zât, dünyâda geçmiş olan hâdiseyi bu şekilde anlattıktan sonra Allah Teâlâ orada bulunanlara:) Siz işin gerçeğine vâkıf mısınız? dedi. İşte o zaman konuşan baktı, arkadaşını cehennemin ortasında gördü.

Baktığında, onu cehennemin ortasında bulur.

Derken bakınır ve onu cehennemin ta ortasında görür.

Derken bakmış onu tâ Cehennemin ortasında görmüştür

(Konuşan kişinin sözleri biter bitmez, Allah, bahsedilen o inkârcı kişinin akıbetini göstermek üzere ona cehennemi gösterir. Bunun üzerine dönüp) bakar ve onu, cehennemin ortasında görür.

Derken yakından tanık oldu. Onu Cehennem'in ortasında gördü.

Derken o (bizzat) bakıb bunu o çılgın ateşin ta ortasında gördü.

Baktığında onu ateşin ortasında gördü.

[30/16; 35/36]

Derken baktı da onu Cehennemin ortasında gördü.

(Onlar da arzu edince,) derhal bir tarama yapıp onu cehennemin ortasında bulur.

Arkadaşını cehennemin en kötü yerinde görünce,

Bir de ne görsün, o yakın arkadaşı ateşin ortasındadır!

Bunun üzerine bakacak, onu Cehennemin ortasında görecek

Sonra dönüp bakar, onu cehennemin [cahîm] ortasında görür.

Derken bakınır ve onu cehennemin ta ortasında görür.

Adamın sözleri biter bitmez, Allah tüm cehennemlikleri onlara gösterecek. Böylece, o da diğer arkadaşlarıyla birlikte, sözünü ettiği kâfiri görmek için cehenneme doğru bakacak ve onu, ateşin tam ortasında görecek!

Derken muttali’ oldu; onu Cahîm’in / Yakıcı Alevli Ateş’in ortasında gördü.

Derken onu cehennemin taa dibinde görür.

Baktı, cehennemin ortasında onu gördü.

(Ardından) bakıp arkadaşını cehennemin ortasında görecektir.

55,56. Sonra bakıp onu cehennem ateşinin tam ortasında görünce, ona: “Allah’a yemin ederim ki sen, neredeyse beni de helâk edecektin.” diyecek.

Bunun üzerine dönüp bakar ve o [arkadaşı]nı yanan ateşin ortasında görür;

Cehenneme şöyle bir bakar ki onun ateşin tam ortasında olduğunu görür. 57/12...15

Bunun üzerine bakar ve onu dehşet verici bir ateşin göbeğinde görür.

(Etrafına bakınır bulamaz) Bir de bakar, arkadaşını cehennemin ta ortasında görür ve ona:

Derken kendisi bakar, onu (O arkadaşını) cehennemin ortasında görür.

54, 55, 56, 57. “Şimdi ister misiniz onu size göstereyim? ” Onlar da arzu edince, derhal bir tarama yapıp onu cehennemin tam ortasında bulur. “Vallahi, nerdeyse beni de düştüğün o helâke sürükleyecektin! Rabbimin hidâyet nimeti yetişmeseydi, eli kolu kelepçeli getirilip o azaba atılanlardan olacaktım! ” [7, 43]

Baktı onu cehennemin ortasında gördü.

Ve cehenneme nazar iderek o refîkini ateşin ortasında görir.

Yukarıdan bakar ve onu cehennemin tam ortasında görür.

Bir de bakar ki onun ateşin ortasında olduğunu görür.

Bakar ve onu Cehennemin ortasında görür.

Araştırdı, nihayet onu cehennemin ta ortasında gördü.

Keyin o‘‎zi qarab uni do‘‎zaxning o‘‎rtasida ko‘‎radi.

pes baķdı pes gördi anı ya'nį işini ŧamu ortasında.

Pes baḳa, yoldaşını göre cehennem ortasında.

O özü baxıb onu (yoldaşını) Cəhənnəmin ortasında görəcək

Then looketh he and seeth him in the depth of hell.

He looked down and saw him in the midst of the Fire.(4068)

4068 He is allowed a peep into the state which he so narrowly escaped by the grace of Allah.


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.