Vel-ardi żâti-ssad’(i)
Ve nebat bitirmek için çatlayıp yarılan yere.
Yarılan yeryüzüne (ki içinde ziraat yapılmaktadır ve tüm evrenin özeti konumundadır).
Bitki ve ağaçları bitirmek için yarılıp çatlayan yeryüzüne de andolsun ki;
Andolsun yarıkları, çatlakları ve kırıkları olan, kaynak aktarma ve bitirme özelliğine sahip parçalı yere!
(Bitkilerin çıkmasıyla) yarılan yere ki;
Yarılan yere de.
(Nebat bitirmek için) yarılan arza ki,
Çatlayan, bitki veren(*) yere yemin ederim ki;
11,12,13,14,15,16,17. Andolsun o dönüşlü göğe, o yarılıp çatlayan yeryüzüne. Şüphesiz Kur'ân, hak ile bâtılı ayıran bir sözdür. O asla bir şaka değildir. Kafirler hep hile/tuzak kuruyorlar. Ben de hilelerine karşılık veririm. Onun için sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tanı![747]
Bitki veren yere ant
Ve (nebat bitirmek için) yarılan/çatlayan yeryüzüne andolsun ki;
9-12. Saklı her şeyin meydâna çıkacağı ve (Allâh’dan başka kimsede) nusret ve kudret kalmayacağı gün vurûdını icrâ iden semâ ve yarılan toprak hakkıçün yemîn iderim.
11,12. Dönüşlü göğe ve yarılan yeryüzüne and olsun ki,
Yarık yarık çatlamış yere andolsun.
11-13. Andolsun içindekilerin gidip geldiği semaya ve (tohumun filizlenmesiyle) yarılan yere ki Kur’an (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür.
11, 12, 13, 14, 15, 16, 17. Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur'an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
Ve yarılan yeryüzüne andolsun ki,
O yarılıp çatlayan yere,
Ve o arzı zati sad'a
11-12. (İznimizle, yeryüzündeki suyun buharlaşıp bulutlara dönüştüğü, sonra yoğunlaşıp tekrardan yeryüzüne su olarak döndüğü ve yaratmış olduğumuz şaşmaz bir ölçü ve düzene sahip) yağmurlu göğe ve (bitkilerin çıkmasıyla) yarılan yere kasem olsun ki,
Yarılma sahibi yeryüzüne ant olsun
o (nebat ile) yarılan yere ki,
Yemin olsun çatlaklarla dolu yere,
O (bitkilerle, vâdilerle yarılarak) yarıklar sâhibi olan yeryüzüne!
Çatlayışlara (fay hatlarına, kıtalara, katmanlara ve yarıklara) sahip arza kasem ederim.*
Yarılıp çatlayan yeryüzüne yemin olsun ki.
yarılan yer hakkı için,
Yağmurla nebat için yarılan yer hakkı için,
Yarık yarık çatlayan toprağa/yeryüzüne!
Yarılan yere.
Ve topraktan başını çıkaran yemyeşil filizlerle lime lime çatlayan yeryüzüne ki,
Çatlayıp Yarılış’ı olan Arz’a / Yer’e de and olsun!
11,12. Dönüşümlü mevsimlere ve // susuzluktan çatlayan topraklar aşkına derim ki
Susuzluktan yarıklar halinde çatlamış yeryüzü şahittir ki!
Yarılan yere ki
11,12. Yağmur yağdıran göğe ve (onunla) yarılıp çatlayan yeryüzüne yemin olsun ki,
ve bitkilerle patlayıp yarılan yeri!
Bitkiler için çatlayan toprağa andolsun ki. 13/3-4, 80/24...27
ve (bitkilerle) yarılan yer şahit olsun:
(Gökten rahmet bekleyip susuzluktan) Çatlayıp kavrulan yere ki,
Ve çatlayıp yarılan yeryüzüne.
11, 12. Yağmur dolu gök, bitkilerin çıkması için yarılan yer hakkı için:
(Bitkilerin çıkması için) Çatlayan yere andolsun ki,
Ve yarılub nebât ve meyveleri çıkaran arz hakkıyçün
Çatlayan toprağa andolsun ki..
Ve yarıklarla dolu yere:(4)
Çatlayışlarla/yarılışlarla dolu yere de yemin olsun,
Yorib chiqish egasi bo‘lgan Yerga qasam bo‘lsin.
11-12. gök ḥaķķı-çun dönmek issi daħı yir ḥaķķı-çun yarmaķ issi.
Ve yir ḥaḳḳı‐çun ki yarılur ve otlar biter.
And olsun (növbənöv bitkilər yetirmək üçün) yarılan yerə ki,
And the earth which splitteth (with the growth of and plants)
And by the Earth which opens out(6075) (for the gushing of springs or the sprouting of vegetation),-
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |