×

Hoşgeldiniz.

Kullanıcı

Şifre




Şifremi UnuttumKAYDOL
Ayarlar

 

Nahl / 92

وَلَا تَكُونُوا كَالَّت۪ي نَقَضَتْ غَزْلَهَا مِنْ بَعْدِ قُوَّةٍ اَنْكَاثاًۜ تَتَّخِذُونَ اَيْمَانَكُمْ دَخَلاً بَيْنَكُمْ اَنْ تَكُونَ اُمَّةٌ هِيَ اَرْبٰى مِنْ اُمَّةٍۜ اِنَّمَا يَبْلُوكُمُ اللّٰهُ بِه۪ۜ وَلَيُبَيِّنَنَّ لَكُمْ يَوْمَ الْقِيٰمَةِ مَا كُنْتُمْ ف۪يهِ تَخْتَلِفُونَ

Türkçe Transcript

Velâ tekûnû kelletî nekadat ġazlehâ min ba’di kuvvetin enkâśen tetteḣiżûne eymânekum deḣalen beynekum en tekûne ummetun hiye erbâ min umme(tin)(c) innemâ yeblûkumu(A)llâhu bih(i)(c) veleyubeyyinenne lekum yevme-lkiyâmeti mâ kuntum fîhi taḣtelifûn(e)

Abdulbaki Gölpınarlı Meali

İpliğini iyice büktükten sonra onu söken kadına benzemeyin. Bir topluluk diğer bir topluluktan daha çok ve üstün diye yeminlerinizi bir düzen haline koymayın; Allah sizi bununla sınar ancak ve hakkında ayrılığa düştüğünüz şeyi de kıyamet günü, size açıklar, bildirir.

Abdullah-Ahmet Akgül Meali

Bir ümmet (kavim, kabile ve devlet) diğer bir ümmetten (ekonomik, askeri ve teknolojik yönden) daha güçlü ve gelişkindir diye, aranızdaki yeminleri (barış ve ticaret sözleşmelerini) bozmaya yeltenmeyin. İpini kuvvetle eğirdikten (ve ördükten) sonra (tekrar dönüp) sökerek çözen (kadın) gibi olmayın! (Yeminlerinize, ahitlerinize, senet ve sözleşmelerinize riayet edin, asla hile ve hıyanete girişmeyin.) Çünkü kesinlikle Allah sizleri bütün bunlarla (İslami emir ve yasaklarla) imtihan etmektedir ve hulf ettiğiniz (haksızlık ve hırsızlığa yöneldiğiniz) durumları kıyamet günü size elbette (belgeleriyle) açıklayıverecektir.

Abdullah Parlıyan Meali

İpliğini sağlamca büktükten sonra, onu söküp dağıtan kadına benzemeyin. Bir topluluk diğer bir topluluktan daha çok ve üstün diye yeminlerinizi bozup, hileli hareket etmeyin. Allah bütün bunlarla sizi sınavdan geçiriyor ve üzerinde ayrılığa düştüğünüz şeyleri de, kıyamet gününde size açıklayıp bildirecektir.

Ahmet Tekin Meali

Sapasağlam ipliğini büküp, dokumasını dokuduktan, örgüsünü ördükten sonra, bükülmüş ipliği, dokumayı, örgüyü çözüp sökerek bozan kadın gibi olmayın. Bir millet diğerine göre askeri ve ekonomik üstünlüğe sahip diye, taahhütlerinizi, antlaşmalarınızı, yeminler ederek verdiğiniz sözleri, aranızda hileye, aldatmaya, fesada alet etmeyin. Allah bununla sizi imtihan etmektedir. Kıyamet günü, kasıtlı ihtilâf çıkarmış, çarpıtmış olduğunuz konuları Allah bir bir açıklayarak sizi hesaba çekecektir.

Ahmet Varol Meali

Bir topluluğun diğer bir topluluktan daha çok olmasından dolayı yeminlerinizi aldatma aracı yaparak ipliğini sağlamca büktükten sonra söküp bozan kadın gibi olmayın. Şüphesiz Allah onunla sizi imtihan eder. Üzerinde ayrılığa düştüğünüz şeyleri kıyamet günü size muhakkak açıklayacaktır.

92.İbnu Ebi Hatim`in Ebu Bekr bin Ebi Hafs`tan rivayet ettiğine göre Mekke`de Saide el-Esediyye adında akli dengesi bozuk bir kadın vardı. Bu kadın sabahtan öğleye kadar cariyeleriyle birlikte iplik büker, öğleden sonra vesveseye kapılarak o vakte kadar büktüğü ipi çözer dağıtırdı. Bu ayeti kerimede örnek gösterilen kadın işte bu kadındır. Bazı rivayetlerde bu kadının adı Reyte olarak geçmektedir.

Ali Bulaç Meali

Bir ümmet diğer bir ümmetten (sayıca ve malca) daha gelişkindir diye, yeminlerinizi kendi aranızda bir bozuculuk unsuru yaparak, ipini kuvvetle eğirdikten sonra bozup-çözen (kadın) gibi olmayın. Şüphesiz Allah, sizi bununla imtihan etmektedir. Kıyamet günü hakkında ihtilafa düştüğünüz şeyi size muhakkak açıklayacaktır.

Ali Fikri Yavuz Meali

Bir ümmet diğer bir ümmet'den daha ziyadedir, diye (kafîrlerin çokluğuna bakıp) yeminlerinizi aranızda hile edinerek, o ipliğini sağlamca eğirdikten sonra bozan kadın gibi olmayın. Gerçekten Allah, sizi bununla (ahde vefa ile) imtihan eder; ve dünyada ayrılığa düştüğünüz şeyi, kıyamet gününde muhakkak size açıklayacaktır.

Bahaeddin Sağlam Meali

İpliğini sağlamca eğirip büktükten sonra bozup çözen kadın gibi olmayın: Yeminlerinizi (böyle bozarak) aranızda bir gelir kaynağı yapıyorsunuz ki, bir grup diğer bir gruptan, mal ve mülk yönünden daha varlıklı olsun. Allah bu mal ile sizi ancak deniyor. Ve kıyamet günü ihtilaf ettiğiniz her şeyi (bütün hak ve hukuku) size açıklayacaktır.

Bayraktar Bayraklı Meali

Bir milletin diğer bir milletten daha çok olmasından dolayı, ipliğini iyice eğirip katladıktan sonra örgüsünü bozan kadın gibi, aranızdaki yeminlerinize hile sokarak bozmayınız! Şüphesiz, Allah onunla sizi deniyor ve aranızda anlaşmazlığa düştüğünüz şeyi kıyamet günü elbette size açıklayacaktır.

Besim Atalay Meali (1965)

İpi sağlam eğirerek, sonra onu çözüp bozan kadın gibi olmayın; bir ulusun, bir ulustan çok olması yüzünden, antlarınızı aranızda araç edersiniz, Allah sizi bununla sınavlıyor, üzerinde ayrışmış olduğunuz şeyleri, kıyamette Allah size bildirecek

Cemal Külünkoğlu Meali

Taraflardan biri diğerinden daha kalabalık, daha güçlüdür diye yeminlerinizi birbirinize karşı hile aracı olarak kullanmayın! Böylece eğirdiği yünü sağlam iplik haline getirdikten sonra çözüp bozan kadın gibi olmayın! Allah sizi bu yolla sınavdan geçiriyor. Hakkında ayrılığa düştüğünüz şeyleri kıyamet günü size elbette açıklayacaktır.

Cemil Said (1924)

Muhkem bükdiği ipliği çözen kadına benzemeyiniz içinizde bir ümmet diğerinden daha kesretlidir diyu beyninizde hîleli yemînler itmeyiniz. Allâh sizi bu husûsda tecrübe idiyor, lâkin kiyâmet güninde ihtilâfâtınızın mevzû’ını size ihtâr idecekdir.

Diyanet İşleri Meali (Eski)

Bir ümmetin diğerinden daha çok olmasından ötürü, aranızdaki yeminleri bozarak, ipliğini iyice eğirip katladıktan sonra bozan kadın gibi olmayın. Allah onunla sizi dener. And olsun ki, ayrılığa düştüğünüz şeyleri size kıyamet günü açıklar.

Diyanet İşleri Meali (Yeni)

Bir topluluk diğer bir topluluktan daha (güçlü ve) çoktur diye yeminlerinizi aranızda bir hile ve fesat sebebi yaparak, ipliğini iyice eğirip büktükten sonra (tekrar) çözüp bozan kadın gibi olmayın. Allah, bununla sizi ancak imtihan eder. Hakkında ayrılığa düştüğünüz şeyleri kıyamet günü size elbette açıklayacaktır.

Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)

Sakın, bir grubun diğer gruptan daha güçlü olması sebebiyle yeminlerinizi aranızda (güçsüzler aleyhine) bir kandırma aracı yaparak, ipliğini iyice büktükten sonra geri çözen kadın gibi olmayın. Allah bu şekilde sizi imtihan etmektedir. Ve O, hakkında görüş ayrılığına düştüğünüz şeyleri kıyamet gününde size mutlaka açıklayacaktır.

Diyanet Vakfı Meali

Bir toplum diğer bir toplumdan (sayıca ve malca) daha çok olduğu için yeminlerinizi, aranızda bir fesat aracı edinerek ipliğini sağlamca büktükten sonra, çözüp bozan (kadın) gibi olmayın. Allah, bununla sizi imtihan etmektedir. Hakkında ihtilafa düşmekte olduğunuz şeyi kıyamet gününde mutlaka size açıklayacaktır.

Edip Yüksel Meali

İpliğini sağlamca eğirdikten sonra çözen kadın gibi olmayın. Bir topluluğun diğer bir topluluktan güçlü olmasından yararlanarak yeminlerinizi aranızda kötüye kullanmayın. ALLAH sizi böylece dener. Anlaşmazlığa düştüğünüz konuları diriliş günü size açıklayacak.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Bir ümmet, diğer bir ümmetten (sayıca ve malca) daha çok olduğu için, yeminlerinizi aranızda aldatma vasıtası yaparak, ipliğini sağlamca eğirdikten sonra onu söküp bozmaya çalışan kadın gibi olmayın. Allah sizi bununla imtihan eder ve şüphesiz hakkında ihtilaf ettiğiniz şeyleri kıyamet günü size mutlaka açıklayacaktır.

Elmalılı Meali (Orijinal)

Ve bir ümmet diğer bir ümmetten daha nemalı olduğu için yeminlerinizi aranızda bir hud'a ittihaz ederek o, ipliğini kat kat kuvvetle büktükten sonra sökmeye çalışan karı gibi olmayın, her halde Allah sizi onunla imtihan eder ve elbette o ıhtilâf etmekte olduğunuz şeyleri Kıyamet günü size muhakkak beyan edecektir

Emrah Demiryent Meali

Bir topluluk diğer bir topluluktan daha (güçlü ve) çoktur diye yeminlerinizi aranızda bir hile ve fesat sebebi yaparak, ipliğini iyice eğirip büktükten sonra (tekrar) çözüp bozan kadın gibi olmayın. Allah, bununla sizi ancak imtihân eder. Hakkında ayrılığa düştüğünüz şeyleri hesap gününde size elbette açıklayacaktır.

Erhan Aktaş Meali

İçinizden bir topluluğun başka bir topluluktan daha ribalı¹ olmasından etkilenerek, yeminlerinizi aldatma amacıyla; ipliğini sağlamca eğirdikten sonra, onu geri çözüp bozan kadın gibi olmayın. Allah, sizi bunula² sınıyor. Hakkında anlaşmazlığa düştüğünüz şeyler, kıyamet günü size açıklanacaktır.

1- Sayı ve varlıkça daha güçlü. 2 -Yeminlerinizle.

Hasan Basri Çantay Meali

İpliğini sağlamca bükdükden sonra söküb bozan (kadın) gibi olmayın. «Bir ümmet diğer bir ümmetden (malca ve sayıca) daha çokdur» diye yeminlerinizi aranızda bir hıyle ve fesâd (mevzuu) edinir misiniz? Her halde Allah sizi bununla imtihan eder. Hakkında ihtilâfa düşmekde olduğunuz şey'i ise O, kıyamet gününde elbette size açıklayacakdır.

Hayrat Neşriyat Meali

Hem ipliğini sağlamca büktükten sonra söküp bozan (kadın) gibi olmayın! Bir ümmetin, diğer bir ümmetten daha fazla olması sebebiyle, yeminlerinizi aranızda (bozarak)bir hîle ediniyorsunuz!(2) Allah, sizi bununla ancak imtihân eder. Hakkında ihtilâfa düşmekte olduğunuz şeyleri ise kıyâmet günü size mutlaka açıklayacaktır.

(2)Câhiliye devrinde Arablar, daha kuvvetli ve zengin bir kabîleyi görünce, eski müttefikleriyle yapmış oldukları anlaşmalarını derhal bozarlardı. Âyetin maksadı, bu hususda Resûl-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ile mü’minlerin yaptıkları sözleşme ve bağlılık yeminlerine (bîatlarına) vefâ göstererek hatırlamaları hikmetine yöneliktir. (Beyzâvî, c. 1, 555)

İlyas Yorulmaz Meali

Sağlamca örgüsünü ördükten sonra, örgüsünü söken kadınlar gibi olmayın. Siz diğer inanç sahiplerinden (Yahudi, Mecusi, Ateist, Hıristiyan, Budist) sayıca kalabalık olmanızdan dolayı, yeminlerinizi aranızda bir topluluğa galebe çalmak için vasıta (baskı) olarak kullanıyorsunuz. Allah yeminlerinizle sizi deniyor. Aranızda ihtilaf ettiğiniz konuları, kıyamet gününde elbetteki açıklayacaktır.

İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu

Sakın ipliğini iyice eğirdikten sonra çözüp bozan kadın gibi olmayın. Bir topluluğun başka bir topluluktan daha çok olduğunu görüp de antlarınızı birbirinizi aldatmak için kullanmayın. Allah sizi bununla sınıyor. Dirilme günü o çekiştiklerinizin ne olduğunu size bildirecektir.

İsmail Hakkı İzmirli

Güzelce büküp sağlam yaptıktan sonra çözüp bozan ahmak kadın gibi olmayın. Siz, bir ümmet diğer bir ümmetten mâlen, adeten daha çok olduğundan dolayı, yeminlerinizi aranızda hileye alet kılıyorsunuz [³]. Allah ancak bununla sizi deniyor [⁴]. Elbette kıyamet günü size ihtilâf ettiğiniz şeyleri beyan edecek.

[3] Malın, adetin çokluğuna bakarak ahtinizi bozuyor, onların tarafına geçiyorsunuz. Nitekim Kureyş böyle yapardı. Yani böyle yapmayın.
[4] Kureyş'in kesret ve şevketine mü'minlerin zâhirdeki kıllet ve zaıflarına bakarak Allah'ın ahtine, Resûlullaha olan bi'ata sarılıp kalacak mısınız, yoksa ahti bozacak mısınız? İşte bu hususu Allah belli ediyor, muti' ile âsi seçiliyor.

İsmail Yakıt

Bir topluluk [ummet], diğer bir topluluktan daha (güçlü) ve çoktur diye yeminlerinizi aranızda bir hile vasıtası yaparak, ipliğini iyice eğirdikten sonra tekrar bozup dağıtan kadın gibi olmayınız. Ancak, Allah sizi yeminlerinizle sınamaktadır. Biliniz ki Allah anlaşmazlığa düştüğünüz hususları kıyamet günü size elbette açıklayacaktır.

Kadri Çelik Meali

Bir toplum diğer bir toplumdan (sayıca ve malca) daha çok olduğu için yeminlerinizi (ve sözleşmelerinizi), aranızda bir hile aracı edinerek ipliğini sağlamca büktükten sonra çözüp bozan (kadın) gibi (çözüp bozucu) olmayın. Allah, bununla sizi imtihan etmektedir. Hakkında ihtilafa düşmekte olduğunuz şeyi kıyamet gününde mutlaka size açıklayacaktır.

Mahmut Kısa Meali

Bir millet diğerlerinden ekonomik, siyasal ve askerî yönden daha güçlü diye, sakın “toplumsal çıkarlar” adına ikide bir sözünüzden cayarak, antlaşma ve yeminlerinizi bir aldatma aracı hâline getirmeyin; tıpkı bin bir zahmetle eğirip sıkıca sardığı iplik yumağını gereksiz yere çözüp dağıtan yaşlı kadınlar gibi davranarak, yeminlerle pekiştirdiğiniz sözlerinizi bozmayın. Unutmayın ki, kimi toplumlardan daha güçlü oluşunuz, onlara haksızlık yapmanız için size bir imtiyaz vermez. Doğrusu Allah, bütün bunlarla sizi yalnızca imtihân etmektedir ve hiç kuşkunuz olmasın ki O, anlaşmazlığa düştüğünüz her konuyu Mahşer Gününde hükme bağlayacak ve yaptıklarınızı size bir bir açıklayacaktır. Öyleyse, insanları Allah’ın dinine yönlendirme amacıyla bile olsa, verdiğiniz sözden dönmeyin ve asla yalan söylemeyin!

Mahmut Özdemir Meali

İpliğini sıkı sıkıya eğirip büktükten sonra çözen kimse gibi olmayın! Bir ümmet diğer bir ümmetten daha çok oluyor / artıyor diye yeminlerinizi aranızda hile / aldatma sebebi yapıyorsunuz. Doğrusu Allah sizi onunla deniyor. İhtilaf ediyor olduğunuz şeyleri size Kıyamet günü açıklar.

Mehmet Çakır Meali

Onca emek verip eğirdikten sonra kirmanını ters çevirip büktüğü ipi gerisin geri çözen kadın gibi olmayın Taraflardan birinin üstün konuma gelmesini sağlamak için yeminlerinizi arada koz olarak kullanmayın. Allah sizi bununla sınamaktadır. Nasıl olsa Allah, yarın kıyamette aranızda olup bitenleri size açıklayacaktır.

Mehmet Çoban Meali

Bir toplum diğer bir topluma karşı; sayımız, servetimiz, gücümüz, kuvvetimiz daha üstün diye yeminlerini bozmasın! Ayrıca Allah adına yemin ederek; yeminlerinizi aranızda fesat aracı edinmeyin! Namusunun üzerine yemin edip zinaya tevessül eden kadının; uçkurunu sağlamca büktükten sonra çözdüğü gibi, siz de yeminlerinize uyacağınıza yemin ettikten sonra yemininizi bozmayın! Allah sizi yeminlerinize olan sadakatinizden imtihan etmektedir. Hakkında ihtilafa düştüğünüz her şeyi kıyamet gününde mutlaka size açıklayacaktır.

Mehmet Okuyan Meali

Bir toplum diğer bir toplumdan daha kabarık (çok, güçlü) olduğu için, yeminlerinizi aranızda bir bozgunculuk aracı edinerek ipliğini sağlamca büktükten sonra, çözüp bozan (kişiler) gibi olmayın! Allah bununla (bu eyleminizle) sizi imtihan etmektedir. Hakkında anlaşmazlığa düşmekte olduğunuz şeyi kıyamet gününde mutlaka size açıklayacaktır.

Mehmet Türk Meali

Bir toplum diğer bir toplumdan daha kuvvetlidir diye (sakın) yeminlerinizi, aranızda sahtekârlıklarınıza âlet ederek (bozup) ipini sağlamca büktükten sonra çözen kadın gibi¹ olmayın.² Allah kesinlikle sizi bununla imtihan etmektedir. Kıyamet günü ise hakkında anlaşamadığınız şeyi(n doğrusunu) size mutlaka açıklayacaktır.

1 Burada örnek olarak verilen kadının; Mekke’de yaşayan saf bir kadın olduğu hakkında rivâyetler varsa da bunun bir darb-ı mesel olduğu hakkındaki rivâyetler, daha kuvvetlidir. (Kurtubî)
2 Yani; Allah’ın adını anarak yaptığınız yeminlerinizi sakın bozmayın.

Muhammed Esed Meali

Ve sakın yeminlerinizi, sırf içinizden bir grubun diğerinden daha güçlü olmasına dayanarak ¹¹³ aranızda bir aldatma aracı olarak ele alıp da ¹¹⁴ ipliğini iyice büküp berkittikten sonra onu çözüp koparan kadın gibi olmayın. Allah bütün bunlarla sizi sadece sınavdan geçiriyor ki, üzerinde çekişip durduğunuz her şeyi Kıyamet Günü’nde bütün açıklığıyla karşınıza koysun. ¹¹⁵

113 Lafzen, “bir (ümmet) [diğer] topluluktan daha güçlü diye”: korku zoruyla yapılan olumlamaları, yine korku zoruyla verilen sözleri îma eden bir ifade.

114 Lafzen, “kendi aranızda bir aldatma/bir aldatmaca (dehalen) olarak”.

115 Hem önceki pasajdan, hem de sonraki pasajdan açıkça anlaşılacağı üzere, burada sözü edilen çekişmeler, doğruluğu ve tutarlılığı konusunda farklı topluluklara ve farklı zihniyetlere bağlı insanların birbirinden çok farklı görüşlere sahip oldukları manevî ve ahlakî değerlerle ilgilidir. Ayrıca bkz. 2. sure, 94. not.

Mustafa Çavdar Meali

Bir topluluk diğerinden daha güçlü ve nüfuzlu diye çıkar sağlamak amacıyla, ipliğini iyice eğirdikten sonra geri çevirip bozan kadın gibi yeminlerinizi kendi aranızda bir aldatmacaya dönüştürmeyin. Zira Allah, sizi yeminlerinizle sınamaktadır. Allah kıyamet günü anlaşmazlığa düştüğünüz konuları kesinlikle açıklayacaktır. 2/213, 3/55, 10/93, 16/39-124, 39/3, 18/49, 42/10

Mustafa İslamoğlu Meali

Ve asla bir topluluk (diğerinden) daha kârlı gerekçesiyle, yeminlerinizi kendi aranızda bir kandırmacaya dönüştürerek, “ipliğini iyice eğirdikten sonra onu tersine çevirip çözen o kadın”ın durumuna düşmeyin! Şüphesiz Allah sizi bununla sınamaktadır; ve elbette Kıyamet Günü üzerinde sürekli tartışıp farklı sonuçlara ulaştığınız şeyleri açık seçik önünüze serecektir.

Orhan Kuntman Meali

İpliğini sağlamca büküp sardıktan sonra çözüp bozan (ahmak kadın) gibi olmayın! (Verdiğiniz sözde durun) Bir topluluk kuvvetine güvenerek fesat çıkarıp, zayıf bir toplum ile yaptığı andlaşmayı bozmasın.

Osman Fırat Meali

Bir topluluk diğer topluluktan güçlüdür diye yemilerini bozup; ipini sağlamca eğirip büktükten sonra çözen, bozan kadın gibi yapmasın. Allah sizi bununla (yeminlerinizle) sınıyor. Ve kıyamet (hesap) gününde o ihtilaf ettiğiniz her şeyi size açıklayacaktır.

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Ve ipliğini sağlamca büküp yaptıktan sonra çözüp bozan kadın gibi olmayın. Bir ümmetin diğer bir ümmetten daha ziyâde (servet, kuvvet sahibi) olduğu için yeminlerinizi aranızda bir fesada âlet ittihaz edersiniz. Şüphesiz ki, Allah Teâlâ sizi bununla imtihan eder ve elbette kendisinden ihtilâf eder olduğunuz şeyi size Kıyamet gününde açıkça beyan edecektir.

Suat Yıldırım Meali

Bir topluluk, diğer bir topluluktan sayıca, nüfuzca veya malca daha çok olduğu için, yeminlerinizi aranızda bir aldatma ve işi bozma sebebi kılıp da ipliğini sağlamca büküp eğirdikten sonra çözen, böylece bütün emeğini boşa çıkaran ahmak kadının durumuna düşmeyin. Gerçekten Allah sizi bununla (sözünüzü yerine getirmekle veya nüfuz ve servet çokluğu ile) imtihan eder. Kıyamet günü de hakkında ihtilafa düşmüş olduğunuz şeyleri size açıklayacaktır.

Süleyman Ateş Meali

Bir topluluk, diğer bir topluluktan (sayıca ve malca) daha çok olduğu için, yeminlerinizi aranızda bozucu bir vasıta yaparak, ipliğini kuvvetli büktükten sonra çözen kadın gibi olmayın! Çünkü Allah, sizi bununla dener. Hakkında ayrılığa düştüğünüz şeyleri kıyamet günü size açıklayacaktır.

Yani kuvvetli taraf, yemînini bir hile vasıtası yaparak zayıf tarafa zulmetmesin Kuvvetliye verdiğiniz sözde durup da zayıfa karşı ettiğiniz yemînden caymayınız.

Süleyman Tevfik (1927)

Sağlam olarak iğirdiği ipliği tekrâr bozan kadın gibi olmayın. [¹] Yemînlerinizi aranızda birbirinizi aldatmağa vesîle itmeyin. Bir kavmin diğer kavimden daha çokluk olmasından dolayı azlara gadab itmeyin. Allâh bununla sizi imtihân ider ve size yevm-i kıyâmetde ihtilâf iylediğiniz şeyleri beyân ve izhâr iyler.

[1] Kureyş'de "Rabta bint Amr" nâmında ahmak ve vesveseli bir kadın vardı. Sabahdan öğleye kadar yünden, pamukdan, kıldan ip büker, öğleden akşama kadar da bunları tekrar sökerdi. Her gün böyle yapardı.

Süleymaniye Vakfı Meali

Bir toplum (ümmet), başka toplumdan üstün diye, yeminlerinizi bozulabilir sayıp ipliğini sağlam eğirdikten sonra çözüp bozan kadın gibi olmayın. Allah bu şekilde sizi sınar. (Mezardan) kalkış günü, aranızda anlaşmazlığa düştüğünüz konuları size elbette bildirecektir.

Şaban Piriş Meali

İpliğini iyice eğirip sağlamlaştırdıktan sonra bozan kadın gibi olmayın. Bir toplum, diğer bir toplumdan daha çok diye yeminlerinizi bozuyorsunuz. Ancak, Allah sizi onunla imtihan ediyor, kıyamet günü hakkında ihtilaf ettiğiniz şeyi açıklayacaktır.

Ümit Şimşek Meali

İpliğini sağlamca eğirdikten sonra tekrar bozan kadına benzemeyin. Bir topluluk diğer bir topluluktan daha kalabalık diye, yeminlerinizi aranızda bir fesat aracı yapmayın. Aslında Allah sizi bununla sınıyor; anlaşmazlığa düştüğünüz şeyi ise kıyamet gününde size açıklayacaktır.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Yeminleri bozmada, ipliğini kuvvetle büktükten sonra bozup parçalayan karı gibi olmayın. Bir topluluk ötekinden daha zengin ve kalabalık çıktığı için yeminlerinizi aranızda bir hile aracı yapıyorsunuz. Allah sizi bununla imtihan ediyor; ihtilafa düştüğünüz şeyleri kıyamet günü size açık bir biçimde elbette gösterecektir.

Eski Anadolu Türkçesi

daħı olman ancılayın kim girü çözdi egirdügin, berkitmekden śoñra, çözilmişlerken. [142a] dutarsız andlaruñuzı, doġallıķ arañuzda; andan ötürü kim, ola bir bölük, ol eyregirek bir bölükden; andan, daķı bir eyrek bölük bulıcaķ, ilkingileri ķorķar-idi, śoñraġılarda and içişürlerdi. bayıķ śınar sizi tañrı anuñ ile; daħı bellü eyler size ķıyamet güni, anı kim olduñuz anuñ içinde ŧartışursız.

Satır Altı Meal (1534)

Daḫı olmañuz ol ‘avrat gibi ki bozdı ipligi berk ṣarduḳdan ṣoñra.İdinürsiz andlaruñuzı oyuncaḳ ortañuzda. Olmaḳdan bir ṭā’ife bir ṭāyife‐den artuḳ mālda, anuñla sizi ṣınar Tañrı Ta‘ālā. Daḫı beyān idecekdür sizeḳıyāmet güninde, ol nesne kim anda çekişürlerdi.

Bunyadov-Memmedeliyev

Möhkəm əyirdiyi ipliyi sonradan qıran (təzədən açıb sökən) qadın kimi olmayın. Siz bir ümmət digərindən (sayca) çox olduğu üçün aranızdakı andları yalana çevirirsiniz (fitnə-fəsad aləti edirsiniz). (Bu gün bir qəbilə ilə müqavilə bağlayır, sabah daha qüvvətli, daha varlı bir qəbilə ilə rastlaşdıqda əvvəlki ilə bağladığınız müqaviləni pozub onunla sazişə girisiniz). Allah bununla yalnız sizi sınayır. O, qiyamət günü ixtilafda olduğunuz (dini) məsələləri sizə izah edəcəkdir!

M. Pickthall (English)

And be not like unto her who unravelleth the thread, after she hath made it strong, to thin filaments, making your oaths a deceit between you because of a nation being more numerous than (another) nation. Allah only trieth you thereby, and He verily will explain to you on the Day of Resurrection that wherein ye differed.

Yusuf Ali (English)

And be not like a woman who breaks into untwisted strands the yarn which she has spun, after it has become strong.(2129) Nor(2130) take your oaths to practise deception between yourselves, lest one party should be more numerous than another:(2131) for Allah will test you by this; and on the Day of Judgment He will certainly make clear to you (the truth of) that wherein ye disagree.(2132)

2129 The Covenant which binds us in the spiritual world makes us strong, like strands of fluffy cotton spun into a strong thread. It also gives us a sense of security against much evil in this world. It costs a woman much labour and skill to spin good strong yarn. She would be foolish indeed, after she has spun such yarn, to untwist its constituent strands and break them into flimsy pieces.

2130 Nor. I construe tattakhidhuna with la takunu in the previous clause.

2131 Do not make your religion merely a game of making your own party numerically strong by alliance cemented by oaths, which you readily break when a more numerous party offers you its alliance. Quraysh were addicted to this vice, and in international politics at the present day, this seems to be almost a standard of national self-respect and international skill. Islam teaches nobler ethics for individuals and nations. A Covenant should be looked upon as a solemn thing, not to be entered into except with the sincerest intention of carrying it out; and it is binding even if large numbers are ranged against it.

2132 Disagreements need not necessarily cause conflict where the parties are sincere and honest and do not wish to take advantage of one another. In such cases they do not go by numbers, groupings, and alliances, but by just conduct as in the sight of Allah. Honest differences will be removed when all things are made clear in the Hereafter.


Designed by ÖFK