كَاَنَّهُ جِمَالَتٌ صُفْرٌۜ
Türkçe Transcript
Ke-ennehu cimâletun sufr(un)
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Sanki o kıvılcımlar, birer sarı erkek devedir.
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
(O alevlerin) Her biri, sanki (çıldırmış) sapsarı erkek deve sürüleri gibi (büyük ve ürkütücü olacaklardır).
Abdullah Parlıyan Meali
Sanki o kıvılcımlar birer sarı devedir.
Ahmet Tekin Meali
Alevler, kızıl buğralar gibi, yalanlayanların üstüne üstüne gelir.
Ahmet Varol Meali
O (kıvılcım) sanki sarı develer gibidir.
Ali Bulaç Meali
Her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir.
Ali Fikri Yavuz Meali
(Renk ve çokluk bakımından) sanki o kıvılcımlar, sarı deve sürüleri...
Bahaeddin Sağlam Meali
O şerarelerden her biri sarı develere benzer.
Bayraktar Bayraklı Meali
29,30,31,32,33. Yalan sayageldiğiniz şeye doğru gidiniz! Üç boyutlu azaba, ne gölgelendiren ne de alevden koruyan bir gölgeye gidiniz. O saray gibi kocaman bir kıvılcım saçar. Her bir kıvılcım sanki birer sarı devedir.
Besim Atalay Meali (1965)
Her kıvılcım sarı deve gibidir!
Cemal Külünkoğlu Meali
Sanki o kıvılcımın her biri sarı renkte birer halattır.Ayette geçen “cimale” terimi “cemel” kelimesinin çoğuludur. “Cemel”, kökü itibariyle hem halat hem de deve anlamına gelmektedir. Yukarıdaki ayetlerin genel muhtevasına bakıldığı zaman “deve” kelimesi edebi tasvire uygun düşmediği ve deve ile kıvılcım arasında bir münasebet bulunmadığı için “cimale” terimi “halat” olarak tercüme edilmiştir.
Cemil Said (1924)
32,33. Sarı develere müşâbih kığılcımlar neşr ider.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
32,33. O gölgenin saçtığı her bir kıvılcım sanki birer sarı devedir, konak gibi de büyüktür.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Bunlar sanki birer kızıl devedir.
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
32-33. O, kütükler kadar, koca sütunlar kadar kıvılcımlar fırlatır.
Diyanet Vakfı Meali
Her bir kıvılcım, sanki birer sarı deve gibidir.
Edip Yüksel Meali
(Rengi de) Sarı deve gibi.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Sanki o kıvılcımlar, sarı sarı (erkek deve sürüleridir).
Elmalılı Meali (Orijinal)
Sanki sarı sarı hopalar gibi
Emrah Demiryent Meali
(Kıvılcımların) her biri, (renk ve çokluk bakımından) sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir.
Erhan Aktaş Meali
Sanki o sarı deve sürüsüdür.
Hasan Basri Çantay Meali
Herbiri sanki sarı sarı erkek develerdir.
Haydar Öztürk-Serkan Yılmaz Meali
Her biri sanki sapsarı deve sürüleri gibidir.
Hayrat Neşriyat Meali
Sanki o (sıçrayan kıvılcımlar, peşpeşe gelen) sarı develer gibidir.
İhsan Aktaş Meali
Her biri (her bir kıvılcım), sanki, sarı halat gibidir. *(*) Aşağıdaki tefsir metninde geçen İbn Abbas’ın tefsirine göre de ayette geçen (جمالت)’’cimaletun’’ gemi halatına denir. " جمالات " بالألف وكسر الجيم على جمع الجمال ، وقال ابن عباس وسعيد بن جبير : هي حبال السفن يجمع بعضها إلى بعض ، حتى تكون كأوساط الرجال (تفسير البغوي )
İlyas Yorulmaz Meali
Sanki o kıvılcımlar sap sarı erkek develer gibi.
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
Her biri sarı bir deve gibidir.
İsmail Hakkı İzmirli
O kıvılcımlar gûya ki sarı develerdir [³].[3] Arapların anlamaları için ateş köşklere, sarı develere teşbih olunuyor.
İsmail Yakıt
Her biri sanki birer sarı/kızıl deve.
Kadri Çelik Meali
(Kıvılcımlarının) Her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri gibidir.(Bu kıvılcımlar birbirini izledikçe, her biri çayıra yayılmış otlayan birer sarı deveyi andırır. Bunlar kıvılcımlardır. Ya peki bu iri kıvılcımları saçan ateşin kendisi acaba nasıl bir şey!)
Mahmut Kısa Meali
“Patlayarak etrafa saçılan bu kıvılcımlar, sarı halatlar, sarı develer gibi havada iz bırakacak!”
Mahmut Özdemir Meali
Sanki o, sarı sarı develer gibi!
Mehmet Çakır Meali
32,33. Her biri, -bakır sarısı- dev kıvılcımlar saçan…
Mehmet Çoban Meali
"Kıvılcımlar sarı halatlar gibidir. Sizi yakalayarak cehennemin içine çeker."
Mehmet Okuyan Meali
O (kıvılcımlar) sanki sarı (kızgın) halatlar gibidir. [*]Kur’an’da sadece burada geçen [şerar] kelimesi “kıvılcım, ışık huzmesi”, [el-kasr] kelimesi ise “büyük kütük” veya “köşk” manasına gelmekte, böylece ateşin durumunu anlamada veya boyutunu ve şiddetini kavramada önemli mesajlar içermektedir.
Mehmet Türk Meali
O kıvılcımların her biri, sanki sapsarı erkek deve sürüleri¹ gibidir.1 (جِمَالٌ), “kalın gemi halatı” anlamına da gelir.
Muhammed Esed Meali
kızgın dev halatlar gibi! ¹²12 Lafzen, “bükülmüş sarı halatlar gibi”, sarı renk, “ateşin rengidir” (Beğavî). Birçok müfessir ve Kur’an’ın şimdiye kadarki bütün çevirmenlerinin cimâlât’ı (hem cimâlet, hem de cimâleh olarak okunmuştur) “develer” şeklinde çevirmeleri, son derece uygunsuz bir karşılık olduğu için kabul edilemez durumdadır; bu bağlamda bkz. 7:40’ın ikinci bölümü ile ilgili not 32 -“halatın iğne deliğinden geçebilmesinden daha kolay giremeyecekler cennete”. Yukarıdaki ayette de çoğul isim cimâleh (veya cimâlât), “bükülmüş halat” veya “dev halatlar”ı gösterir -bu anlam, İbni ‘Abbâs, Mücâhid, Sa‘îd b. Cubeyr ve başkaları tarafından kuvvetle vurgulanmıştır (karş. Taberî, Beğavî, Râzî, İbni Kesîr; ayrıca Buhârî, Kitâbu’t-Tefsîr). Ayrıca yıldız kaymalarının hareketini gözlememiz de, “kızgın dev halatlar” şeklindeki çevirimizi haklı çıkarmaktadır. Benzer şekilde, kasr kelimesini tamamen anlamsız olan “kaleler”, “saraylar” vb. şeklindeki klasik karşılıklarının yerine bu bağlamda “[yanan] kütükler” şeklinde çevirmem de yukarıda zikredilen otoritelere dayanmaktadır.
Mustafa Çavdar Meali
Onların her biri hoplayan sarı develer gibidir. 4/56, 38/55...58
Mustafa İslamoğlu Meali
sanki akkordan halatlar gibi…[⁵⁵⁰⁷][5507] Veya: “Sapsarı develerin gövdeleri gibi”. Tercihimiz, “gemileri zapteden halatlar” anlamına gelen cumâlâtun (t. cumâletun) okuyuşuna dayanmaktadır.
Orhan Kuntman Meali
Her bir kıvılcım sanki sarı bir erkek deve gibidir.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Sanki o birer sarı erkek develerdir.
Suat Yıldırım Meali
O kıvılcımlardan her biri, sanki birer deve yavrusudur!
Süleyman Ateş Meali
(Saçtığı) kıvılcım, sanki sarı bir halattır.Bir tefsîre göre de: "Sanki sarı bir devedir".
Süleyman Tevfik (1927)
32,33. Cehennem. Her biri büyük kasırlar kadar ve sarı develer gibi kıvılcımlar saçarlar.
Süleymaniye Vakfı Meali
Her biri sarı renkli gemi halatına benzer.
Şaban Piriş Meali
Sanki o sarı halatlar gibidir.
Ümit Şimşek Meali
O kıvılcımlar sanki sarı deve sürüsüdür.
Yaşar Nuri Öztürk Meali
O kıvılcım sanki sarımtırak bir halat/bir deve kervanı/bakırdan bir ip gibidir.
Sardorxon Jahongir
Ular xuddi sariq tuyalarga o‘xshaydi.
Eski Anadolu Türkçesi
kāne ol, develerdür śarular.
Satıraltı Meal (1534)
Ṣanaṣın anı ṣaru develerdür levnde.
Bunyadov-Memmedeliyev
O (qığılcımlar), sanki sarı dəvə sürükləridir.
M. Pickthall (English)
(Or) as it might be camels of bright yellow hue.
Yusuf Ali (English)
"As if there were (a string of) yellow camels (marching swiftly)."(5879)5879 The yellow sparks flying swiftly one after another suggest a string of camels marching swiftly, such as the Arabs of Najd and central Arabia are so proud of.
There is a double allegory. It refers not only to the colour and the rapid succession of sparks, but to the vanity of worldly pride, as much as to say: "your fine yellow camels in which you took such pride in the world are but sparks that fly away and even sting you in the Hereafter!" Smoke with sparks may also assume fantastic shapes like long-necked camels.
Designed by ÖFK