24 Haziran 2025 - 28 Zi'l-Hicce 1446
Salı
ANA SAYFA
|
SURELER
|
AYET KARŞILAŞTIRMA
|
KUR'AN'DA ARA!
|
FİHRİST
|
DOWNLOAD
|
MOBİL
Kullanıcı :
Şifre :
Şifremi Unuttum
KAYDOL
Sure Seçiniz
Abese(80/42)
Âdiyât(100/11)
Ahkâf(46/35)
Ahzâb(33/73)
Âl-i İmrân(3/200)
Alak(96/19)
Ankebût(29/69)
Asr(103/3)
A’lâ(87/19)
A’râf(7/206)
Bakara(2/286)
Beled(90/20)
Beyyine(98/8)
Bürûc(85/22)
Câsiye(45/37)
Cin(72/28)
Cum’a(62/11)
Duhâ(93/11)
Duhân(44/59)
Enbiyâ(21/112)
Enfâl(8/75)
En’âm(6/165)
Fâtiha(1/7)
Fâtır(35/45)
Fecr(89/30)
Felâk(113/5)
Fetih(48/29)
Fil(105/5)
Furkân(25/77)
Fussilet(41/54)
Gâşiye(88/26)
Hac(22/78)
Hadîd(57/29)
Hâkka(69/52)
Haşr(59/24)
Hicr(15/99)
Hucurât(49/18)
Hûd(11/123)
Hümeze(104/9)
İbrahim(14/52)
İhlâs(112/4)
İnfitâr(82/19)
İnsan(76/31)
İnşikâk(84/25)
İnşirâh(94/8)
İsrâ(17/111)
Kadr(97/5)
Kâf(50/45)
Kâfirûn(109/6)
Kalem(68/52)
Kamer(54/55)
Kâri’a(101/11)
Kasas(28/88)
Kehf(18/110)
Kevser(108/3)
Kıyâme(75/40)
Kureyş(106/4)
Leyl(92/21)
Lokman(31/34)
Mâide(5/120)
Mâ’ûn(107/7)
Meryem(19/98)
Me’âric(70/44)
Mücâdele(58/22)
Müddessir(74/56)
Muhammed(47/38)
Mülk(67/30)
Mümtehine(60/13)
Münâfikûn(63/11)
Mürselât(77/50)
Mutaffifîn(83/36)
Müzzemmil(73/20)
Mü’min(40/85)
Mü’minûn(23/118)
Nahl(16/128)
Nâs(114/6)
Nasr(110/3)
Nâzi’ât(79/46)
Nebe’(78/40)
Necm(53/62)
Neml(27/93)
Nisâ(4/176)
Nûh(71/28)
Nûr(24/64)
Rahmân(55/78)
Ra’d(13/43)
Rûm(30/60)
Sâd(38/88)
Saff(61/14)
Sâffât(37/182)
Sebe’(34/54)
Secde(32/30)
Şems(91/15)
Şûrâ(42/53)
Şu’arâ(26/227)
Tâ-Hâ(20/135)
Tahrîm(66/12)
Talâk(65/12)
Târık(86/17)
Tebbet(111/5)
Teğâbun(64/18)
Tekâsür(102/8)
Tekvîr(81/29)
Tevbe(9/129)
Tîn(95/8)
Tûr(52/49)
Vâkı’a(56/96)
Yâsîn(36/83)
Yûnus(10/109)
Yûsuf(12/111)
Zâriyât(51/60)
Zilzâl(99/8)
Zuhruf(43/89)
Zümer(39/75)
Cüz Seçiniz
1. Cüz
2. Cüz
3. Cüz
4. Cüz
5. Cüz
6. Cüz
7. Cüz
8. Cüz
9. Cüz
10. Cüz
11. Cüz
12. Cüz
13. Cüz
14. Cüz
15. Cüz
16. Cüz
17. Cüz
18. Cüz
19. Cüz
20. Cüz
21. Cüz
22. Cüz
23. Cüz
24. Cüz
25. Cüz
26. Cüz
27. Cüz
28. Cüz
29. Cüz
30. Cüz
Sayfa Düzeni
سُورَةُ الشُّعَرَاء
/ Şu’arâ Suresi
◄
٣٧٠
- 370
►
19. Cüz /
الجزء ١٩
وَاجْعَلْ
nasib eyle
ل۪ي
bana
لِسَانَ
dili
صِدْقٍ
doğruluk
فِي
içinde
الْاٰخِر۪ينَۙ
sonra gelenler
﴿٨٤﴾
وَاجْعَلْن۪ي
ve beni kıl
مِنْ وَرَثَةِ
varislerinden
جَنَّةِ
cennetinin
النَّع۪يمِۙ
ni'met(i bol olan)
﴿٨٥﴾
وَاغْفِرْ
ve bağışla
لِاَب۪ٓي
babamı
اِنَّهُ
çünkü o
كَانَ مِنَ الضَّٓالّ۪ينَۙ
sapıklardandır
﴿٨٦﴾
وَلَا تُخْزِن۪ي
beni utandırma
يَوْمَ
gün
يُبْعَثُونَۙ
diriltilecekleri
﴿٨٧﴾
يَوْمَ
o gün
لَا يَنْفَعُ
yarar vermez
مَالٌ
ne mal
وَلَا بَنُونَۙ
ne de oğullar
﴿٨٨﴾
اِلَّا
ancak hariç
مَنْ اَتَى
getiren
اللّٰهَ
Allah'a
بِقَلْبٍ
kalb
سَل۪يمٍۜ
sağlam ve temiz
﴿٨٩﴾
وَاُزْلِفَتِ
ve yaklaştırılır
الْجَنَّةُ
cennet
لِلْمُتَّق۪ينَۙ
muttakiler için
﴿٩٠﴾
وَبُرِّزَتِ
ve karşısına çıkarılır
الْجَح۪يمُ
cehennem
لِلْغَاو۪ينَۙ
azgınların
﴿٩١﴾
وَق۪يلَ
ve denilir
لَهُمْ
onlara
اَيْنَ
hani nerede?
مَا كُنْتُمْ تَعْبُدُونَۙ
taptıklarınız
﴿٩٢﴾
مِنْ دُونِ
başkası
اللّٰهِۜ
Allah'tan
هَلْ يَنْصُرُونَكُمْ
size yardım ediyorlar mı?
اَوْ
yahut
يَنْتَصِرُونَۜ
kendilerine yardımları dokunuyor mu?
﴿٩٣﴾
فَكُبْكِبُوا
tepe taklak atılırlar
ف۪يهَا
oraya
هُمْ
onlar
وَالْغَاوُ۫نَۙ
ve azgınlar
﴿٩٤﴾
وَجُنُودُ
ve askerleri
اِبْل۪يسَ
İblis'in
اَجْمَعُونَۜ
bütün
﴿٩٥﴾
قَالُوا
derler ki
وَهُمْ
onlar
ف۪يهَا
orada
يَخْتَصِمُونَۙ
çekişerek
﴿٩٦﴾
تَاللّٰهِ
vallahi
اِنْ
biz
كُنَّا
imişiz
لَف۪ي
içinde
ضَلَالٍ
bir sapıklık
مُب۪ينٍۙ
apaçık
﴿٩٧﴾
اِذْ
çünkü
نُسَوّ۪يكُمْ
sizi eşit tutuyorduk
بِرَبِّ
Rabbine
الْعَالَم۪ينَ
alemlerin
﴿٩٨﴾
وَمَٓا اَضَلَّـنَٓا
bizi saptıramazlar
اِلَّا
başkası
الْمُجْرِمُونَ
suçlulardan
﴿٩٩﴾
فَمَا
artık yoktur
لَنَا
bizim
مِنْ شَافِع۪ينَۙ
şefa'atçilerimiz
﴿١٠٠﴾
وَلَا
ve yoktur
صَد۪يقٍ
bir dostumuz
حَم۪يمٍ
sıcak
﴿١٠١﴾
فَلَوْ
ah keşke
اَنَّ لَنَا
bizim için olsa
كَرَّةً
bir (dönüş) daha
فَنَكُونَ
ve olsak
مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَ
inananlardan
﴿١٠٢﴾
اِنَّ
muhakkak ki
ف۪ي ذٰلِكَ
bunda vardır
لَاٰيَةًۜ
bir ibret
وَمَا كَانَ
ama yine olmazlar
اَكْثَرُهُمْ
çokları
مُؤْمِن۪ينَ
inananlardan
﴿١٠٣﴾
وَاِنَّ
şüphesiz
رَبَّكَ
Rabbin
لَهُوَ
O'dur
الْعَز۪يزُ
üstün olan
الرَّح۪يمُ۟
merhamet eden
﴿١٠٤﴾
كَذَّبَتْ
yalanladı
قَوْمُ
kavmi
نُوحٍۨ
Nuh
الْمُرْسَل۪ينَۚ
gönderilen elçileri
﴿١٠٥﴾
اِذْ
hani
قَالَ
demişti
لَهُمْ
onlara
اَخُوهُمْ
kardeşleri
نُوحٌ
Nuh
اَلَا تَتَّقُونَۚ
korunmaz mısınız?
﴿١٠٦﴾
اِنّ۪ي
muhakkak ben
لَكُمْ
sizin için
رَسُولٌ
bir elçiyim
اَم۪ينٌۙ
güvenilir
﴿١٠٧﴾
فَاتَّقُوا
korkun
اللّٰهَ
Allah'tan
وَاَط۪يعُونِۚ
ve bana ita'at edin
﴿١٠٨﴾
وَمَٓا اَسْـَٔلُكُمْ
ve ben sizden istemiyorum
عَلَيْهِ
buna karşı
مِنْ اَجْرٍۚ
bir ücret
اِنْ اَجْرِيَ
benim ücretim
اِلَّا
yalnız
عَلٰى
aittir
رَبِّ
Rabbine
الْعَالَم۪ينَۚ
alemlerin
﴿١٠٩﴾
فَاتَّقُوا
öyle ise korkun
اللّٰهَ
Allah'tan
وَاَط۪يعُونِۜ
ve bana ita'at edin
﴿١١٠﴾
قَالُٓوا
dediler ki
اَنُؤْمِنُ
biz inanır mıyız?
لَكَ
sana
وَاتَّبَعَكَ
uymuşken
الْاَرْذَلُونَۜ
bayağı kimseler
﴿١١١﴾
◄
٣٧٠
- 370
►
Designed by
ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.