Fectebâhu rabbuhu fece’alehu mine-ssâlihîn(e)
Derken Rabbi, onu seçti de temiz kişilerden kıldı.
Fakat Rabbi onu seçip kayırdı ve onu salih olanlardan kıldı.
Derken Rabbi O'nu peygamber olarak seçti de doğru dürüstlerden eyledi.
Fakat Rabbi onu peygamber olarak seçti. Dindar, ahlâklı, hayır-hasenat sahibi mü'minler, sâlihler zümresine dâhil etti.
Ancak Rabbi onu seçti ve onu salihlerden kıldı.
Fakat Rabbi onu seçti ve onu salihlerden kıldı.
Fakat Rabbi onu seçti de, kendisini salihlerden (peygamberlerden) kıldı.
Fakat onun Rabbi, onu seçerek kurtardı, onu salihlerden yaptı.
Rabbi onu seçip, iyi kullarından kıldı.
Tanrısı onu bağışladı, onu onatlardan eyledi!
Fakat Rabbi (duasını kabul edip tekrar onu) seçti ve sâlih/erdemli insanlardan yaptı.
Lâkin rabbi âna nübüvvet ihsân itdi ve ânı sâlih insânlardan yapdı.
50,51. Rabbi onu seçip iyilerden kıldı. Doğrusu inkar edenler, Kuran'ı dinlediklerinde nerdeyse seni gözleriyle yıkıp devireceklerdi. "O delidir" diyorlardı.
(Fakat böyle olmadı.) Rabbi onu (peygamber olarak) seçti ve salih kimselerden kıldı.
Fakat rabbi onu seçip sâlihlerden eyledi.
Fakat ardından, Rabbi onu seçti (vahiy verdi) ve onu sâlihlerden kıldı.
Ancak Rabbi onu seçip erdemlilerden kıldı.
Fakat Rabbi onu seçti de iyilerden kıldı.
Fakat rabbı onu ıstıfa buyurdu da salihînden kıldı
49-50. Şâyet Rabbinin nimeti (rahmet ve inâyeti) ona yetişmeseydi, o (yapmış olduğu *zelleden dolayı) mutlaka kınanmış bir hâlde ıssız, (ağaç ve bitkisi olmayan,) kupkuru bir yere atılacaktı. (Fakat Allah onun duasına icabet etti de o kınananlardan olmadı. Zaten) Rabbi onu (daha önce, peygamber olarak) seçmiş ve kendisini sâlih kimselerden kılmıştı.
Fakat Rabb'i onu seçti ve iyilerden yaptı.
(Bunun ardından) Rabbi onu seçdi de kendisini saalihlerden yapdı.
Fakat Rabbi onu seçti ve onu salihlerden kıldı.
Fakat Rabbi onu seçmiş de kendisini sâlih kimselerden (bir peygamber) kılmıştı.
Ama (bilindiği gibi) Rabbi onu (peygamber olarak) seçmişti ve kendisini (güzel vasıfların tümüne sahip olan) salih kimselerden kılmıştı.
Sonra Rabbi onu seçti ve onu salih kullarından birisi yaptı.
Ancak çalabı onu arıttı, iyi bir kimse yaptı.
Fakat tövbe etmekle Rabbi onu seçip ayırdı, salihlerden kıldı.
Fakat Rabbi onu seçti ve onu iyi ve yararlı işler yapanlardan [sâlihîn] kıldı.
Fakat Rabbi onu seçti ve onu salih olanlardan kıldı.
Ancak Yunus içtenlikle tövbe edince, Rabb’i onu yeniden seçkin bir makâma yücelterek erdemli kulları arasına kattı. O hâlde, ey şanlı Elçi ve ey Müslüman! Yunus’un durumundan örnek al ve sakın öfke ve karamsarlığa kapılıp da tebliğ görevini ihmal etme!
Onu, rabb’i eleyerek seçti. Onu Salihler’den kıldı.
Ama Sahib’i onu tutup gözde kullardan eyledi.
Rabbin O’nun duasını kabul etti. İyi ve güzel olan insanların yolunu ona gösterdi. Yunus’u ve başına gelenleri iyi hatırla! O’nun hayatından dersler çıkar!
Fakat Rabbi onu seçti ve inandığını yaşayan kullarından kıldı.
ama [bilindiği gibi,] Rabbi o’nu alıp dürüst ve erdemliler arasına koydu.
Sonra Rabbi onu yeniden elçi olarak seçip salihlerden biri kıldı. 10/98
Sonra Rabbi onu seçti de (peygamber yaptı) onu sâlihlerden kıldı.
Fakat onu Rabbi mümtaz kıldı. Artık onu sâlihlerden kılmış oldu.
Ama Rabbi, kendisini seçti de onu en iyi, en has kullarından kıldı.
Fakat Rabbi onun du'asını kabul etti de onu Salih(iyi insan)lardan yaptı.
(Du'âsını kabûl ile) Rabbi onı nübüvvete intihâb idüb sâlihlerden kıldı.
Ancak Rabbi ona bir fırsat daha verdi de onu iyilerden yaptı.
Rabbi O'nu seçti ve salih kimselerden kıldı.
Fakat Rabbi onu seçti ve salih kullarına kattı.
Fakat Rabbi onu seçip yüceltti ve barışseverlerden yaptı.
Bas, Robbisi uni yana tanlab oldi va solih payg‘ambarlardan qildi.
pes üyürdi anı çalabı’sı pes ķıldı anı śāliḥlerden.
Pes Tañrısı anı iḫtiyār eyledi, ṣāliḥlerden ḳıldı.
Amma (tövbə etdikdən sonra) Rəbbi onu (Öz bəndələri içərisində) seçdi və salehlərdən (peyğəmbərlərdən) etdi.
But his Lord chose him and placed him among the righteous.
Thus did his Lord(5631) choose him and make him of the Company of the Righteous.(5632)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |