27 Şubat 2021 - 15 Receb 1442
Cumartesi
ANA SAYFA
|
SURELER
|
AYET KARŞILAŞTIRMA
|
KUR'AN'DA ARA!
|
FİHRİST
|
DOWNLOAD
|
MOBİL
Kullanıcı :
Şifre :
Şifremi Unuttum
KAYDOL
Diğer Mealler...
Türkçe Transcript
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali
Cemal Külünkoğlu Meali
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmail Hakkı İzmirli
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Sure Seçiniz
Abese(80/42)
Âdiyât(100/11)
Ahkâf(46/35)
Ahzâb(33/73)
Âl-i İmrân(3/200)
Alak(96/19)
Ankebût(29/69)
Asr(103/3)
A’lâ(87/19)
A’râf(7/206)
Bakara(2/286)
Beled(90/20)
Beyyine(98/8)
Bürûc(85/22)
Câsiye(45/37)
Cin(72/28)
Cum’a(62/11)
Duhâ(93/11)
Duhân(44/59)
Enbiyâ(21/112)
Enfâl(8/75)
En’âm(6/165)
Fâtiha(1/7)
Fâtır(35/45)
Fecr(89/30)
Felâk(113/5)
Fetih(48/29)
Fil(105/5)
Furkân(25/77)
Fussilet(41/54)
Gâşiye(88/26)
Hac(22/78)
Hadîd(57/29)
Hâkka(69/52)
Haşr(59/24)
Hicr(15/99)
Hucurât(49/18)
Hûd(11/123)
Hümeze(104/9)
İbrahim(14/52)
İhlâs(112/4)
İnfitâr(82/19)
İnsan(76/31)
İnşikâk(84/25)
İnşirâh(94/8)
İsrâ(17/111)
Kadr(97/5)
Kâf(50/45)
Kâfirûn(109/6)
Kalem(68/52)
Kamer(54/55)
Kâri’a(101/11)
Kasas(28/88)
Kehf(18/110)
Kevser(108/3)
Kıyâme(75/40)
Kureyş(106/4)
Leyl(92/21)
Lokman(31/34)
Mâide(5/120)
Mâ’ûn(107/7)
Meryem(19/98)
Me’âric(70/44)
Mücâdele(58/22)
Müddessir(74/56)
Muhammed(47/38)
Mülk(67/30)
Mümtehine(60/13)
Münâfikûn(63/11)
Mürselât(77/50)
Mutaffifîn(83/36)
Müzzemmil(73/20)
Mü’min(40/85)
Mü’minûn(23/118)
Nahl(16/128)
Nâs(114/6)
Nasr(110/3)
Nâzi’ât(79/46)
Nebe’(78/40)
Necm(53/62)
Neml(27/93)
Nisâ(4/176)
Nûh(71/28)
Nûr(24/64)
Rahmân(55/78)
Ra’d(13/43)
Rûm(30/60)
Sâd(38/88)
Saff(61/14)
Sâffât(37/182)
Sebe’(34/54)
Secde(32/30)
Şems(91/15)
Şûrâ(42/53)
Şu’arâ(26/227)
Tâ-Hâ(20/135)
Tahrîm(66/12)
Talâk(65/12)
Târık(86/17)
Tebbet(111/5)
Teğâbun(64/18)
Tekâsür(102/8)
Tekvîr(81/29)
Tevbe(9/129)
Tîn(95/8)
Tûr(52/49)
Vâkı’a(56/96)
Yâsîn(36/83)
Yûnus(10/109)
Yûsuf(12/111)
Zâriyât(51/60)
Zilzâl(99/8)
Zuhruf(43/89)
Zümer(39/75)
Satırarası Meal
Ahkâf Suresi
◄
502
►
Cüz26
(Diyanet Vakfı Meali)
6.
İnsanlar bir araya toplandıkları zaman (müşrikler) onlara (tapındıklarına) düşman kesilirler ve onlara kulluk ettiklerini inkâr ederler.
*
7.
Âyetlerimiz onlara açıkça okunduğu zaman hakikat kendilerine geldiğinde onu inkâr edenler: «Bu, apaçık bir büyüdür» dediler.
8.
Yoksa «Onu uydurdu» mu diyorlar? De ki: Eğer ben onu uydurmuşsam, Allah tarafından bana gelecek şeyi savmaya gücünüz yetmez. O, sizin Kur'an hakkında yaptığınız taşkınlıkları çok daha iyi bilir. Benimle sizin aranızda şahit olarak O yeter. O, bağışlayan, esirgeyendir.
9.
De ki: Ben peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size ne yapılacağını da bilmem. Ben sadece bana vahyedilene uyarım. Ben sadece apaçık bir uyarıcıyım.
*
10.
De ki: Hiç düşündünüz mü; şayet bu, Allah katından ise ve siz onu inkâr etmişseniz, İsrailoğullarından bir şahit de bunun benzerini görüp inandığı halde siz yine de büyüklük taslamışsanız (haksızlık etmiş olmaz mısınız)? Şüphesiz Allah, zalimler topluluğunu doğru yola iletmez.
*
11.
İnkâr edenler, iman edenler hakkında dediler ki: «Bu iş bir hayır olsaydı, onlar bizi geçemezlerdi.» Fakat onlar bununla doğru yola girmek arzusunda olmadıkları için «Bu eski bir yalandır» diyecekler.
*
12.
Ondan önce de bir rahmet ve rehber olarak Musa'nın kitabı vardır. Bu (Kur'an) da, zulmedenleri uyarmak ve iyilik yapanlara müjde olmak üzere Arap lisanıyla indirilmiş, doğrulayıcı bir kitaptır.
*
13.
«Rabbimiz Allah'tır» deyip sonra da dosdoğru yaşayanlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.
14.
Onlar cennet ehlidirler. Yapmakta olduklarına karşılık orada ebedî kalacaklardır.
سُورَةُ الاٴحقاف
◄
٥٠٢
►
الجزء٢٦
وَاِذَا
حُشِرَ
النَّاسُ
كَانُوا
لَهُمْ
اَعْدَٓاءً
وَكَانُوا
بِعِبَادَتِهِمْ
كَافِر۪ينَ
﴿٦﴾
وَاِذَا
تُتْلٰى
عَلَيْهِمْ
اٰيَاتُنَا
بَيِّنَاتٍ
قَالَ
الَّذ۪ينَ
كَفَرُوا
لِلْحَقِّ
لَمَّا
جَٓاءَهُمْۙ
هٰذَا
سِحْرٌ
مُب۪ينٌۜ
﴿٧﴾
اَمْ
يَقُولُونَ
افْتَرٰيهُۜ
قُلْ
اِنِ
افْتَرَيْتُهُ
فَلَا
تَمْلِكُونَ
ل۪ي
مِنَ
اللّٰهِ
شَيْـًٔاۜ
هُوَ
اَعْلَمُ
بِمَا
تُف۪يضُونَ
ف۪يهِۜ
كَفٰى
بِه۪
شَه۪يدًا
بَيْن۪ي
وَبَيْنَكُمْۜ
وَهُوَ
الْغَفُورُ
الرَّح۪يمُ
﴿٨﴾
قُلْ
مَا
كُنْتُ
بِدْعًا
مِنَ
الرُّسُلِ
وَمَٓا
اَدْر۪ي
مَا
يُفْعَلُ
ب۪ي
وَلَا
بِكُمْۜ
اِنْ
اَتَّبِعُ
اِلَّا
مَا
يُوحٰٓى
اِلَيَّ
وَمَٓا
اَنَا۬
اِلَّا
نَذ۪يرٌ
مُب۪ينٌ
﴿٩﴾
قُلْ
اَرَاَيْتُمْ
اِنْ
كَانَ
مِنْ
عِنْدِ
اللّٰهِ
وَكَفَرْتُمْ
بِه۪
وَشَهِدَ
شَاهِدٌ
مِنْ
بَن۪ٓي
اِسْرَٓاء۪يلَ
عَلٰى
مِثْلِه۪
فَاٰمَنَ
وَاسْتَكْبَرْتُمْۜ
اِنَّ
اللّٰهَ
لَا
يَهْدِي
الْقَوْمَ
الظَّالِم۪ينَ۟
﴿١٠﴾
وَقَالَ
الَّذ۪ينَ
كَفَرُوا
لِلَّذ۪ينَ
اٰمَنُوا
لَوْ
كَانَ
خَيْرًا
مَا
سَبَقُونَٓا
اِلَيْهِۜ
وَاِذْ
لَمْ
يَهْتَدُوا
بِه۪
فَسَيَقُولُونَ
هٰذَٓا
اِفْكٌ
قَد۪يمٌ
﴿١١﴾
وَمِنْ
قَبْلِه۪
كِتَابُ
مُوسٰٓى
اِمَامًا
وَرَحْمَةًۜ
وَهٰذَا
كِتَابٌ
مُصَدِّقٌ
لِسَانًا
عَرَبِيًّا
لِيُنْذِرَ
الَّذ۪ينَ
ظَلَمُواۗ
وَبُشْرٰى
لِلْمُحْسِن۪ينَ
﴿١٢﴾
اِنَّ
الَّذ۪ينَ
قَالُوا
رَبُّنَا
اللّٰهُ
ثُمَّ
اسْتَقَامُوا
فَلَا
خَوْفٌ
عَلَيْهِمْ
وَلَا
هُمْ
يَحْزَنُونَۚ
﴿١٣﴾
اُو۬لٰٓئِكَ
اَصْحَابُ
الْجَنَّةِ
خَالِد۪ينَ
ف۪يهَاۚ
جَزَٓاءً
بِمَا
كَانُوا
يَعْمَلُونَ
﴿١٤﴾
◄
٥٠٢
►
Designed by
ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.