15 Ekim 2024 - 12 Rebiü'l-Ahir 1446
Salı
ANA SAYFA
|
SURELER
|
AYET KARŞILAŞTIRMA
|
KUR'AN'DA ARA!
|
FİHRİST
|
DOWNLOAD
|
MOBİL
Kullanıcı :
Şifre :
Şifremi Unuttum
KAYDOL
Sure Seçiniz
Abese(80/42)
Âdiyât(100/11)
Ahkâf(46/35)
Ahzâb(33/73)
Âl-i İmrân(3/200)
Alak(96/19)
Ankebût(29/69)
Asr(103/3)
A’lâ(87/19)
A’râf(7/206)
Bakara(2/286)
Beled(90/20)
Beyyine(98/8)
Bürûc(85/22)
Câsiye(45/37)
Cin(72/28)
Cum’a(62/11)
Duhâ(93/11)
Duhân(44/59)
Enbiyâ(21/112)
Enfâl(8/75)
En’âm(6/165)
Fâtiha(1/7)
Fâtır(35/45)
Fecr(89/30)
Felâk(113/5)
Fetih(48/29)
Fil(105/5)
Furkân(25/77)
Fussilet(41/54)
Gâşiye(88/26)
Hac(22/78)
Hadîd(57/29)
Hâkka(69/52)
Haşr(59/24)
Hicr(15/99)
Hucurât(49/18)
Hûd(11/123)
Hümeze(104/9)
İbrahim(14/52)
İhlâs(112/4)
İnfitâr(82/19)
İnsan(76/31)
İnşikâk(84/25)
İnşirâh(94/8)
İsrâ(17/111)
Kadr(97/5)
Kâf(50/45)
Kâfirûn(109/6)
Kalem(68/52)
Kamer(54/55)
Kâri’a(101/11)
Kasas(28/88)
Kehf(18/110)
Kevser(108/3)
Kıyâme(75/40)
Kureyş(106/4)
Leyl(92/21)
Lokman(31/34)
Mâide(5/120)
Mâ’ûn(107/7)
Meryem(19/98)
Me’âric(70/44)
Mücâdele(58/22)
Müddessir(74/56)
Muhammed(47/38)
Mülk(67/30)
Mümtehine(60/13)
Münâfikûn(63/11)
Mürselât(77/50)
Mutaffifîn(83/36)
Müzzemmil(73/20)
Mü’min(40/85)
Mü’minûn(23/118)
Nahl(16/128)
Nâs(114/6)
Nasr(110/3)
Nâzi’ât(79/46)
Nebe’(78/40)
Necm(53/62)
Neml(27/93)
Nisâ(4/176)
Nûh(71/28)
Nûr(24/64)
Rahmân(55/78)
Ra’d(13/43)
Rûm(30/60)
Sâd(38/88)
Saff(61/14)
Sâffât(37/182)
Sebe’(34/54)
Secde(32/30)
Şems(91/15)
Şûrâ(42/53)
Şu’arâ(26/227)
Tâ-Hâ(20/135)
Tahrîm(66/12)
Talâk(65/12)
Târık(86/17)
Tebbet(111/5)
Teğâbun(64/18)
Tekâsür(102/8)
Tekvîr(81/29)
Tevbe(9/129)
Tîn(95/8)
Tûr(52/49)
Vâkı’a(56/96)
Yâsîn(36/83)
Yûnus(10/109)
Yûsuf(12/111)
Zâriyât(51/60)
Zilzâl(99/8)
Zuhruf(43/89)
Zümer(39/75)
Cüz Seçiniz
1. Cüz
2. Cüz
3. Cüz
4. Cüz
5. Cüz
6. Cüz
7. Cüz
8. Cüz
9. Cüz
10. Cüz
11. Cüz
12. Cüz
13. Cüz
14. Cüz
15. Cüz
16. Cüz
17. Cüz
18. Cüz
19. Cüz
20. Cüz
21. Cüz
22. Cüz
23. Cüz
24. Cüz
25. Cüz
26. Cüz
27. Cüz
28. Cüz
29. Cüz
30. Cüz
Sayfa Düzeni
سُورَةُ آل عِمرَان
/ Âl-i İmrân Suresi
◄
٦٥
- 65
►
4. Cüz /
الجزء ٤
اِذْ هَمَّتْ
o vakit yüz tutmuştu
طَٓائِفَتَانِ
iki takım
مِنْكُمْ
sizden
اَنْ تَفْشَلَاۙ
korkup bozulmaya
وَاللّٰهُ
halbuki Allah
وَلِيُّهُمَاۜ
kendilerinin dostu idi
وَعَلَى اللّٰهِ
Allah'a
فَلْيَتَوَكَّلِ
dayansınlar
الْمُؤْمِنُونَ
inananlar
﴿١٢٢﴾
وَلَقَدْ
nitekim
نَصَرَكُمُ
size yardım etmişti
اللّٰهُ
Allah
بِبَدْرٍ
Bedir'de de
وَاَنْتُمْ
sizler
اَذِلَّةٌۚ
zayıf durumdayken
فَاتَّقُوا
O halde korkun ki
اللّٰهَ
Allah'tan
لَعَلَّكُمْ
umulur ki
تَشْكُرُونَ
şükredersiniz
﴿١٢٣﴾
اِذْ
O zaman
تَقُولُ
sen diyordun
لِلْمُؤْمِن۪ينَ
mü'minlere
اَلَنْ يَكْفِيَكُمْ
size yetmez mi?
اَنْ يُمِدَّكُمْ
size yardım etmesi
رَبُّكُمْ
Rabbinizin
بِثَلٰثَةِ
üç
اٰلَافٍ
bin
مِنَ الْمَلٰٓئِكَةِ
melek ile
مُنْزَل۪ينَۜ
indirilmiş
﴿١٢٤﴾
بَلٰٓىۙ
Evet
اِنْ تَصْبِرُوا
sabrederseniz
وَتَتَّقُوا
ve korunursanız
وَيَأْتُوكُمْ
üzerinize gelseler
مِنْ فَوْرِهِمْ هٰذَا
onlar hemen şu dakikada
يُمْدِدْكُمْ
size yardım eder
رَبُّكُمْ
Rabbiniz
بِخَمْسَةِ
beş
اٰلَافٍ
bin
مِنَ الْمَلٰٓئِكَةِ
melekle
مُسَوِّم۪ينَ
nişanlı
﴿١٢٥﴾
وَمَا جَعَلَهُ
bunu yaptı
اللّٰهُ
Allah
اِلَّا
sırf
بُشْرٰى
müjde olsun
لَكُمْ
size
وَلِتَطْمَئِنَّ
ve güven bulsun diye
قُلُوبُكُمْ
kalbleriniz
بِه۪ۜ
bununla
وَمَا
doğrusu
النَّصْرُ
yardım
اِلَّا
yalnız
مِنْ عِنْدِ
katındandır
اللّٰهِ
Allah
الْعَز۪يزِ
daima galib
الْحَك۪يمِۙ
hüküm ve hikmet sahibi
﴿١٢٦﴾
لِيَقْطَعَ
kessin
طَرَفاً
bir kısmını
مِنَ الَّذ۪ينَ كَفَرُٓوا
inkar edenlerden
اَوْ يَكْبِتَهُمْ
ve perişan etsin de
فَيَنْقَلِبُوا
dönüp gitsinler diye
خَٓائِب۪ينَ
umutsuz olarak
﴿١٢٧﴾
لَيْسَ
yoktur
لَكَ
senin
مِنَ الْاَمْرِ
o konuda
شَيْءٌ
yapacağın bir şey
اَوْ
ya
يَتُوبَ
(Allah) tevbelerini kabul eder
عَلَيْهِمْ
onların
اَوْ
ya da
يُعَذِّبَهُمْ
onlara azab eder
فَاِنَّهُمْ
olduklarından dolayı
ظَالِمُونَ
zalim
﴿١٢٨﴾
وَلِلّٰهِ
Allah'ındır
مَا فِي
olanlar
السَّمٰوَاتِ
göklerde
وَمَا فِي
ve olanlar
الْاَرْضِۜ
yerde
يَغْفِرُ
(O) bağışlar
لِمَنْ يَشَٓاءُ
dilediğini
وَيُعَذِّبُ
azabeder
مَنْ يَشَٓاءُۜ
dilediğine
وَاللّٰهُ
Allah
غَفُورٌ
çok bağışlayan
رَح۪يمٌ۟
çok esirgeyendir
﴿١٢٩﴾
يَٓا اَيُّهَا
Ey
الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا
inananlar
لَا تَأْكُلُوا
yemeyin
الرِّبٰٓوا
riba
اَضْعَافاً
kat kat
مُضَاعَفَةًۖ
arttırarak
وَاتَّقُوا
korkun ki
اللّٰهَ
Allah'tan
لَعَلَّكُمْ
umulur ki
تُفْلِحُونَۚ
kurtuluşa erersiniz
﴿١٣٠﴾
وَاتَّقُوا
sakının
النَّارَ
ateşten
الَّت۪ٓي اُعِدَّتْ
hazırlanmış
لِلْكَافِر۪ينَۚ
kafirler için
﴿١٣١﴾
وَاَط۪يعُوا
ita'at edin ki
اللّٰهَ
Allah'a
وَالرَّسُولَ
ve Elçiye
لَعَلَّكُمْ
size edilsin
تُرْحَمُونَۚ
merhamet
﴿١٣٢﴾
◄
٦٥
- 65
►
Designed by
ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.