16 Mayıs 2022 - 15 Şevval 1443
Pazartesi
ANA SAYFA
|
SURELER
|
AYET KARŞILAŞTIRMA
|
KUR'AN'DA ARA!
|
FİHRİST
|
DOWNLOAD
|
MOBİL
Kullanıcı :
Şifre :
Şifremi Unuttum
KAYDOL
Sure Seçiniz
Abese(80/42)
Âdiyât(100/11)
Ahkâf(46/35)
Ahzâb(33/73)
Âl-i İmrân(3/200)
Alak(96/19)
Ankebût(29/69)
Asr(103/3)
A’lâ(87/19)
A’râf(7/206)
Bakara(2/286)
Beled(90/20)
Beyyine(98/8)
Bürûc(85/22)
Câsiye(45/37)
Cin(72/28)
Cum’a(62/11)
Duhâ(93/11)
Duhân(44/59)
Enbiyâ(21/112)
Enfâl(8/75)
En’âm(6/165)
Fâtiha(1/7)
Fâtır(35/45)
Fecr(89/30)
Felâk(113/5)
Fetih(48/29)
Fil(105/5)
Furkân(25/77)
Fussilet(41/54)
Gâşiye(88/26)
Hac(22/78)
Hadîd(57/29)
Hâkka(69/52)
Haşr(59/24)
Hicr(15/99)
Hucurât(49/18)
Hûd(11/123)
Hümeze(104/9)
İbrahim(14/52)
İhlâs(112/4)
İnfitâr(82/19)
İnsan(76/31)
İnşikâk(84/25)
İnşirâh(94/8)
İsrâ(17/111)
Kadr(97/5)
Kâf(50/45)
Kâfirûn(109/6)
Kalem(68/52)
Kamer(54/55)
Kâri’a(101/11)
Kasas(28/88)
Kehf(18/110)
Kevser(108/3)
Kıyâme(75/40)
Kureyş(106/4)
Leyl(92/21)
Lokman(31/34)
Mâide(5/120)
Mâ’ûn(107/7)
Meryem(19/98)
Me’âric(70/44)
Mücâdele(58/22)
Müddessir(74/56)
Muhammed(47/38)
Mülk(67/30)
Mümtehine(60/13)
Münâfikûn(63/11)
Mürselât(77/50)
Mutaffifîn(83/36)
Müzzemmil(73/20)
Mü’min(40/85)
Mü’minûn(23/118)
Nahl(16/128)
Nâs(114/6)
Nasr(110/3)
Nâzi’ât(79/46)
Nebe’(78/40)
Necm(53/62)
Neml(27/93)
Nisâ(4/176)
Nûh(71/28)
Nûr(24/64)
Rahmân(55/78)
Ra’d(13/43)
Rûm(30/60)
Sâd(38/88)
Saff(61/14)
Sâffât(37/182)
Sebe’(34/54)
Secde(32/30)
Şems(91/15)
Şûrâ(42/53)
Şu’arâ(26/227)
Tâ-Hâ(20/135)
Tahrîm(66/12)
Talâk(65/12)
Târık(86/17)
Tebbet(111/5)
Teğâbun(64/18)
Tekâsür(102/8)
Tekvîr(81/29)
Tevbe(9/129)
Tîn(95/8)
Tûr(52/49)
Vâkı’a(56/96)
Yâsîn(36/83)
Yûnus(10/109)
Yûsuf(12/111)
Zâriyât(51/60)
Zilzâl(99/8)
Zuhruf(43/89)
Zümer(39/75)
Cüz Seçiniz
1. Cüz
2. Cüz
3. Cüz
4. Cüz
5. Cüz
6. Cüz
7. Cüz
8. Cüz
9. Cüz
10. Cüz
11. Cüz
12. Cüz
13. Cüz
14. Cüz
15. Cüz
16. Cüz
17. Cüz
18. Cüz
19. Cüz
20. Cüz
21. Cüz
22. Cüz
23. Cüz
24. Cüz
25. Cüz
26. Cüz
27. Cüz
28. Cüz
29. Cüz
30. Cüz
Sayfa Düzeni
سُورَةُ البَقَرَة
/ Bakara Suresi
◄
٢٤
- 24
►
2. Cüz /
الجزء ٢
اِنَّ
şüphesiz
ف۪ي خَلْقِ
yaratılışında
السَّمٰوَاتِ
göklerin
وَالْاَرْضِ
ve yerin
وَاخْتِلَافِ
değişmesinde
الَّيْلِ
gece
وَالنَّهَارِ
ve gündüzün
وَالْفُلْكِ
gemilerde
الَّت۪ي تَجْر۪ي
taşıyıp giden
فِي الْبَحْرِ
denizde
بِمَا يَنْفَعُ
faydasına olan şeyleri
النَّاسَ
insanların
وَمَٓا اَنْزَلَ
indirip
اللّٰهُ
Allah'ın
مِنَ السَّمَٓاءِ
gökten
مِنْ مَٓاءٍ
su
فَاَحْيَا
dirilterek
بِهِ
onunla
الْاَرْضَ
yeri
بَعْدَ
sonra
مَوْتِهَا
öldükten
وَبَثَّ
yaymasında
ف۪يهَا
orada
مِنْ كُلِّ
her çeşit
دَٓابَّةٍۖ
canlıyı
وَتَصْر۪يفِ
evirip çevirmesinde
الرِّيَاحِ
rüzgarları
وَالسَّحَابِ
ve bulutları
الْمُسَخَّرِ
emre hazır bekleyen
بَيْنَ
arasında
السَّمَٓاءِ
gök
وَالْاَرْضِ
ile yer
لَاٰيَاتٍ
elbette deliller vardır
لِقَوْمٍ
bir topluluk için
يَعْقِلُونَ
düşünen
﴿١٦٤﴾
وَمِنَ النَّاسِ
İnsanlardan
مَنْ
kimi
يَتَّخِذُ
tutar
مِنْ دُونِ اللّٰهِ
Allah'tan başka
اَنْدَاداً
eşler
يُحِبُّونَهُمْ
onları severler
كَحُبِّ
sever gibi
اللّٰهِۜ
Allah'ı
وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُٓوا
İnananlar ise
اَشَدُّ
en çok
حُباًّ
severler
لِلّٰهِۜ
Allah'ı
وَلَوْ
keşke
يَرَى
bilselerdi
الَّذ۪ينَ ظَلَمُٓوا
zulmedenler
اِذْ
zaman
يَرَوْنَ
gördükleri
الْعَذَابَۙ
azabı
اَنَّ
gerçekten
الْقُوَّةَ
kuvvetin
لِلّٰهِ
Allah'a aittir
جَم۪يعاًۙ
bütünüyle
وَاَنَّ
ve gerçekten
اللّٰهَ
Allah'ın
شَد۪يدُ
şiddetlidir
الْعَذَابِ
azabı
﴿١٦٥﴾
اِذْ
işte
تَبَرَّاَ
uzak durdular
الَّذ۪ينَ اتُّبِعُوا
uyulanlar
مِنَ الَّذ۪ينَ اتَّبَعُوا
uyanlardan
وَرَاَوُا
gördüler
الْعَذَابَ
azabı
وَتَقَطَّعَتْ
kesildi
بِهِمُ
onların
الْاَسْبَابُ
bağları
﴿١٦٦﴾
وَقَالَ
şöyle dediler
الَّذ۪ينَ اتَّبَعُوا
uyanlar
لَوْ
keşke
اَنَّ لَنَا
bizim için mümkün olsaydı
كَرَّةً
bir dönüş (dünyaya)
فَنَتَبَرَّاَ
uzak dursaydık
مِنْهُمْ
onlardan
كَمَا
gibi
تَبَرَّؤُ۫ا
uzak durdukları
مِنَّاۜ
bizden
كَذٰلِكَ
böylece
يُر۪يهِمُ
onlara gösterir
اللّٰهُ
Allah
اَعْمَالَهُمْ
işledikleri bütün fiillerini
حَسَرَاتٍ عَلَيْهِمْۜ
hasretler (pişmanlık kaynağı olarak)
وَمَا هُمْ
ve onlar
بِخَارِج۪ينَ
çıkamazlar
مِنَ النَّارِ۟
ateşten
﴿١٦٧﴾
يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ
Ey insanlar
كُلُوا
yeyin
مِمَّا
bulunan şeylerden
فِي الْاَرْضِ
yeryüzünde
حَـلَالاً
helal
طَـيِّباًۘ
ve temiz
وَلَا تَتَّبِعُوا
izlemeyin
خُطُوَاتِ
adımlarını
الشَّيْطَانِۜ
şeytanın
اِنَّهُ
çünkü o
لَكُمْ
sizin
عَدُوٌّ
düşmanınızdır
مُب۪ينٌ
apaçık
﴿١٦٨﴾
اِنَّمَا
O size daima
يَأْمُرُكُمْ
emreder
بِالسُّٓوءِ
kötülük
وَالْفَحْشَٓاءِ
ve hayasızlığı
وَاَنْ تَقُولُوا
ve söylemenizi
عَلَى اللّٰهِ
Allah hakkında
مَا لَا تَعْلَمُونَ
bilmediğiniz şeyleri
﴿١٦٩﴾
◄
٢٤
- 24
►
Designed by
ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.