9 Eylül 2024 - 5 Rebiü'l-Evvel 1446
Pazartesi
ANA SAYFA
|
SURELER
|
AYET KARŞILAŞTIRMA
|
KUR'AN'DA ARA!
|
FİHRİST
|
DOWNLOAD
|
MOBİL
Kullanıcı :
Şifre :
Şifremi Unuttum
KAYDOL
Sure Seçiniz
Abese(80/42)
Âdiyât(100/11)
Ahkâf(46/35)
Ahzâb(33/73)
Âl-i İmrân(3/200)
Alak(96/19)
Ankebût(29/69)
Asr(103/3)
A’lâ(87/19)
A’râf(7/206)
Bakara(2/286)
Beled(90/20)
Beyyine(98/8)
Bürûc(85/22)
Câsiye(45/37)
Cin(72/28)
Cum’a(62/11)
Duhâ(93/11)
Duhân(44/59)
Enbiyâ(21/112)
Enfâl(8/75)
En’âm(6/165)
Fâtiha(1/7)
Fâtır(35/45)
Fecr(89/30)
Felâk(113/5)
Fetih(48/29)
Fil(105/5)
Furkân(25/77)
Fussilet(41/54)
Gâşiye(88/26)
Hac(22/78)
Hadîd(57/29)
Hâkka(69/52)
Haşr(59/24)
Hicr(15/99)
Hucurât(49/18)
Hûd(11/123)
Hümeze(104/9)
İbrahim(14/52)
İhlâs(112/4)
İnfitâr(82/19)
İnsan(76/31)
İnşikâk(84/25)
İnşirâh(94/8)
İsrâ(17/111)
Kadr(97/5)
Kâf(50/45)
Kâfirûn(109/6)
Kalem(68/52)
Kamer(54/55)
Kâri’a(101/11)
Kasas(28/88)
Kehf(18/110)
Kevser(108/3)
Kıyâme(75/40)
Kureyş(106/4)
Leyl(92/21)
Lokman(31/34)
Mâide(5/120)
Mâ’ûn(107/7)
Meryem(19/98)
Me’âric(70/44)
Mücâdele(58/22)
Müddessir(74/56)
Muhammed(47/38)
Mülk(67/30)
Mümtehine(60/13)
Münâfikûn(63/11)
Mürselât(77/50)
Mutaffifîn(83/36)
Müzzemmil(73/20)
Mü’min(40/85)
Mü’minûn(23/118)
Nahl(16/128)
Nâs(114/6)
Nasr(110/3)
Nâzi’ât(79/46)
Nebe’(78/40)
Necm(53/62)
Neml(27/93)
Nisâ(4/176)
Nûh(71/28)
Nûr(24/64)
Rahmân(55/78)
Ra’d(13/43)
Rûm(30/60)
Sâd(38/88)
Saff(61/14)
Sâffât(37/182)
Sebe’(34/54)
Secde(32/30)
Şems(91/15)
Şûrâ(42/53)
Şu’arâ(26/227)
Tâ-Hâ(20/135)
Tahrîm(66/12)
Talâk(65/12)
Târık(86/17)
Tebbet(111/5)
Teğâbun(64/18)
Tekâsür(102/8)
Tekvîr(81/29)
Tevbe(9/129)
Tîn(95/8)
Tûr(52/49)
Vâkı’a(56/96)
Yâsîn(36/83)
Yûnus(10/109)
Yûsuf(12/111)
Zâriyât(51/60)
Zilzâl(99/8)
Zuhruf(43/89)
Zümer(39/75)
Cüz Seçiniz
1. Cüz
2. Cüz
3. Cüz
4. Cüz
5. Cüz
6. Cüz
7. Cüz
8. Cüz
9. Cüz
10. Cüz
11. Cüz
12. Cüz
13. Cüz
14. Cüz
15. Cüz
16. Cüz
17. Cüz
18. Cüz
19. Cüz
20. Cüz
21. Cüz
22. Cüz
23. Cüz
24. Cüz
25. Cüz
26. Cüz
27. Cüz
28. Cüz
29. Cüz
30. Cüz
Sayfa Düzeni
سُورَةُ يُونُسَ
/ Yûnus Suresi
◄
٢١٤
- 214
►
11. Cüz /
الجزء ١١
وَلَوْ
şayet
اَنَّ
ki
لِكُلِّ
her bir
نَفْسٍ
can
ظَلَمَتْ
zulmeden
مَا فِي الْاَرْضِ
yeryüzündekilere sahip olsaydı
لَافْتَدَتْ
fidye olarak verirdi
بِه۪ۜ
bunu
وَاَسَرُّوا
açığa vururlar
النَّدَامَةَ
pişmanlıklarını
لَمَّا رَاَوُا
gördüklerinde
الْعَذَابَۚ
azabı
وَقُضِيَ
hüküm verilir
بَيْنَهُمْ
aralarında
بِالْقِسْطِ
adaletle
وَهُمْ
ve onlar
لَا يُظْلَمُونَ
haksızlığa uğratılmazlar
﴿٥٤﴾
اَلَٓا
iyi bilin ki
اِنَّ
şüphesiz
لِلّٰهِ
Allah'ındır
مَا
olanların tümü
فِي السَّمٰوَاتِ
göklerde
وَالْاَرْضِۜ
ve yerde
اَلَٓا
İyi bilin ki
اِنَّ
şüphesiz
وَعْدَ
vaadettiği
اللّٰهِ
Allah'ın
حَقٌّ
gerçektir
وَلٰكِنَّ
ancak
اَكْثَرَهُمْ
onların çoğu
لَا يَعْلَمُونَ
bilmiyorlar
﴿٥٥﴾
هُوَ
O
يُحْـي۪
diriltir
وَيُم۪يتُ
ve öldürür
وَاِلَيْهِ
ve O'na
تُرْجَعُونَ
döndürülürsünüz
﴿٥٦﴾
يَٓا اَيُّهَا
Ey
النَّاسُ
insanlar
قَدْ
muhakkak
جَٓاءَتْكُمْ
size gelmiştir
مَوْعِظَةٌ
bir öğüt
مِنْ رَبِّكُمْ
Rabbinizden
وَشِفَٓاءٌ
bir şifa
لِمَا
olanlar için
فِي الصُّدُورِ
gönüllerde
وَهُدًى
ve bir hidayet
وَرَحْمَةٌ
ve rahmet
لِلْمُؤْمِن۪ينَ
mü'minler için
﴿٥٧﴾
قُلْ
de ki
بِفَضْلِ
lütfuyla
اللّٰهِ
Allah'ın
وَبِرَحْمَتِه۪
ve rahmetiyle
فَبِذٰلِكَ
işte bununla
فَلْيَفْرَحُواۜ
sevinsinler
هُوَ
bu
خَيْرٌ
hayırlıdır
مِمَّا يَجْمَعُونَ
biriktirdiklerinden
﴿٥٨﴾
قُلْ
de ki
اَرَاَيْتُمْ
görmüyor musunuz?
مَٓا اَنْزَلَ
indirdiğini
اللّٰهُ
Allah'ın
لَكُمْ
size
مِنْ رِزْقٍ
rızıktan
فَجَعَلْتُمْ
ve sizin kıldığınızı
مِنْهُ
ondan
حَرَاماً
bir kısmını haram
وَحَلَالاًۜ
bir kısmını helal
قُلْ
de ki
آٰللّٰهُ
Allah mı?
اَذِنَ
izin verdi
لَكُمْ
size
اَمْ
yoksa
عَلَى
karşı
اللّٰهِ
Allah'a
تَفْتَرُونَ
yalan mı uyduruyorsunuz?
﴿٥٩﴾
وَمَا ظَنُّ
zanları nedir?
الَّذ۪ينَ يَفْتَرُونَ
uyduranların
عَلَى
karşı
اللّٰهِ
Allah'a
الْكَذِبَ
yalan
يَوْمَ
günü hakkındaki
الْقِيٰمَةِۜ
kıyamet
اِنَّ
şüphesiz
اللّٰهَ
Allah
لَذُو
sahibidir
فَضْلٍ
lütuf
عَلَى
karşı
النَّاسِ
insanlara
وَلٰكِنَّ
ancak
اَكْثَرَهُمْ
onların çoğu
لَا يَشْكُرُونَ۟
şükretmezler
﴿٦٠﴾
وَمَا تَكُونُ
ve ne olsan
ف۪ي شَأْنٍ
durumda
وَمَا تَتْلُوا
ve ne okursan
مِنْهُ
onun hakkında
مِنْ قُرْاٰنٍ
Kur'an'dan
وَلَا تَعْمَلُونَ
ve siz yapın
مِنْ عَمَلٍ
ne yaparsanız
اِلَّا
ancak
كُنَّا
biz
عَلَيْكُمْ
sizin üzerinize
شُهُوداً
şahidiz
اِذْ تُف۪يضُونَ
siz daldığınızda
ف۪يهِۜ
ona
وَمَا يَعْزُبُ
gizli değildir
عَنْ رَبِّكَ
Rabbinden
مِنْ مِثْقَالِ
ağırlığınca bir şey
ذَرَّةٍ
zerre
فِي الْاَرْضِ
yerde
وَلَا فِي السَّمَٓاءِ
ve gökte
وَلَٓا اَصْغَرَ
daha küçüğü
مِنْ ذٰلِكَ
bundan
وَلَٓا اَكْبَرَ
ve daha büyüğü
اِلَّا
ancak
ف۪ي كِتَابٍ
kitaptadır
مُب۪ينٍ
apaçık
﴿٦١﴾
◄
٢١٤
- 214
►
Designed by
ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.