وَمَا
ve mâ
ve
And not
حرف عطف + حرف نفي
Bağlaç + Harf-i Nefi
مَا
|
تَفَرَّقُٓوا
teferrakû
onlar ayrılığa düşmediler
they became divided
فعل + ضمير
Fi'l-i Mazi
Fiil + Zamir
Cem\i Müzekker Gaib
Tefa''ul Bâbı
ف ر ق
|
اِلَّا
illâ
başka sebeple
until
أداة حصر
Hasr Edatı
إِلَّا
|
مِنْ
min
after
حرف جر
Harf-i Cer
مِنْ
|
بَعْدِ
ba’di
sonra
after
اسم
İsim
ب ع د
|
مَا
mâ
[what]
اسم موصول
İsm-i Mevsul (İlgi Zamiri)
مَا
|
جَٓاءَهُمُ
câehumu
kendilerine geldikten
came to them
فعل + ضمير
Fi'l-i Mazi
Fiil + Zamir
Müfred Müzekker Gaib
ج ي أ
|
الْعِلْمُ
l-’ilmu
ilim
the knowledge
اسم
İsim
ع ل م
|
بَغْيًا
baġyen
çekememezlik
(out of) rivalry
اسم
İsim
ب غ ي
|
بَيْنَهُمْۜ
beynehum
aralarındaki
among them
ظرف مكان + ضمير
Mekan Zarfı + Zamir
ب ي ن
|
وَلَوْلَا
ve levlâ
ve eğer olmasaydı
And if not
حرف عطف + حرف شرط
Bağlaç + Şart Edatı
لَوْلَا
|
كَلِمَةٌ
kelimetun
sözü
(for) a word
اسم
İsim
ك ل م
|
سَبَقَتْ
sebekat
geçmiş
(that) preceded
فعل
Fi'l-i Mazi
Fiil
Müfred Müennes Gaibe
س ب ق
|
مِنْ
min
-nden
from
حرف جر
Harf-i Cer
مِنْ
|
رَبِّكَ
rabbike
Rabbi-
your Lord
اسم + ضمير
İsim + Zamir
ر ب ب
|
اِلٰٓى
ilâ
kadar
for
حرف جر
Harf-i Cer
إِلَىٰ
|
اَجَلٍ
ecelin
bir süre
a term
اسم
İsim
أ ج ل
|
مُسَمًّى
musemmen
belirli
specified
اسم
İsim
س م و
|
لَقُضِيَ
le-kudiye
hüküm verilirdi
surely, it (would have) been settled
لام التوكيد + فعل
Fi'l-i Mazi
Lâm-ı Te'kid + Fiil
PASS
Müfred Müzekker Gaib
ق ض ي
|
بَيْنَهُمْۜ
beynehum
aralarında
between them
ظرف مكان + ضمير
Mekan Zarfı + Zamir
ب ي ن
|
وَاِنَّ
ve inne
ve şüphesiz
And indeed
حرف عطف + حرف نصب
Bağlaç + Harf-i Nasb
إِنَّ
|
الَّذ۪ينَ
lleżîne
those who
اسم موصول
İsm-i Mevsul (İlgi Zamiri)
ٱلَّذِى
|
اُو۫رِثُوا
ûriśû
varis kılınanlar
were made to inherit
فعل + ضمير
Fi'l-i Mazi
Fiil + Zamir
PASS
Cem\i Müzekker Gaib
İf'âl Bâbı
و ر ث
|
الْكِتَابَ
l-kitâbe
Kitaba
the Book
اسم
İsim
ك ت ب
|
مِنْ
min
after them
حرف جر
Harf-i Cer
مِنْ
|
بَعْدِهِمْ
ba’dihim
onlardan sonra
after them
اسم + ضمير
İsim + Zamir
ب ع د
|
لَف۪ي
lefî
içindedirler
(are) surely in
لام التوكيد + حرف جر
Lâm-ı Te'kid + Harf-i Cer
فِي
|
شَكٍّ
şekkin
bir şüphe
doubt
اسم
İsim
ش ك ك
|
مِنْهُ
minhu
ondan
concerning it
حرف جر + ضمير
Harf-i Cer + Zamir
مِنْ
|
مُر۪يبٍ
murîb(in)
kuşku veren
disquieting
اسم
İsim
ر ي ب
|
Onlar kendilerine ilim geldikten sonra, sadece aralarındaki çekememezlik yüzünden ayrılığa düştüler. Eğer belli bir süreye kadar Rabbinden bir (erteleme) sözü geçmiş olmasaydı, aralarında hemen hüküm verilirdi. Onlardan sonra kitaba vâris kılınanlar da onun hakkında derin bir şüphe içindedirler. 