Fe-enżertukum nâran telezzâ
Artık sizi korkuttum alevalev parlayan ateşle.
Artık Ben sizi, ’alevleri kabardıkça kabaran’ bir ateşle uyardım.
İşte sizi alevler saçan ateşe karşı uyarıyorum
Ben sizi köpürdükçe köpüren, alev saçan bir ateşe karşı uyardım.
İşte sizi alevler saçan bir ateşle uyardım.
Artık sizi, 'alevleri kabardıkça kabaran' bir ateşle uyardım.
İşte sizi, alevlendikçe alevlenen bir ateşle korkuttum.
İşte Ben, alevlenen bir ateşten dolayı sizi uyardım.
Alev alev yanan bir ateşle sizi uyarıyorum.
Ben, sizleri alevli ateşten kocundururum
İşte ben sizi alev saçan bir ateşe karşı uyardım.
Size çatırdayan bir âteş haber viriyorum.
Sizi alevler saçan ateşle uyardım;
Sizi alevler saçan ateşe karşı uyardım.
Böylece alev alev yanan bir ateşe karşı sizi uyarmış bulunuyorum.
(Ey insanlar!) Alev alev yanan bir ateşle sizi uyardım.
Ben sizi alevli bir ateşe karşı uyardım.
Ben sizi köpürdükçe köpüren bir ateşe karşı uyardım.
Ben size bir ateş haber verdim ki köpürdükçe köpürür
Sizi alevler saçan bir ateşe karşı uyardım.
Alev saçan bir ateşe karşı sizi uyardım.
İşte ben size alevlendikce alevlenen bir ateş (in tehlikesin) i haber verdim.
(Ben) işte sizi, şiddetle alevlenen bir ateşle korkuttum.
Böylece (ey insanlar! Elçiler vasıtasıyla) alev alev yanan bir ateşe karşı sizi uyarmış bulunuyorum. *
Ben de sizi tutuşturulmuş bir ateşle uyardım.
İşte ben sizi alev saçan bir ateşle uyarıyorum.
Sizi alev saçan ateşle korkuttum.
Hâlbuki Ben sizi alevler saçan [telazzâ] ateşle uyardım.
Artık sizi, yalın ateşle uyardım.
O hâlde, ey insanlar, sizi alevler saçan bir ateşe karşı uyarıyorum!
Alevlendikçe alevlenen ateşe karşı sizi uyardım.
Sizi, harlı ateşe karşı uyardım:
Böyle düşünenleri alev saçan cehennem ateşiyle uyardım.
Ben sizi alevli bir ateşe karşı uyardım.
(Ey insanlar!) Ben sizi, alev alev yanan bir ateşe karşı uyardım.
İşte, sizi alevler saçan ateşe karşı uyarıyorum;
Ben sizi, alevler saçan ateşe karşı uyardım. 39/71, 67/6...12
İşte Ben sizi, alevler saçan bir ateşe karşı uyarmış bulunuyorum:
(Ey insanlar) İşte sizi alevler saçan cehennem ateşiyle uyardım;
Ben sizi alev saçan bir ateşe karşı uyardım.
Artık sizi alev saçıp duran bir ateş ile korkuttum.
İşte Ben, sizi alev saçan bir ateşe karşı uyarıyorum.
Ben sizi alev saçan bir ateşe karşı uyardım.
Ey müşrikler! Sizi alevli ateşle korkudırım.
Bu sebeple sizi, alev saçan ateşe karşı uyardım.
Sizi, alev saçan ateşe karşı uyardım.
Ben sizi alev saçan bir ateş hakkında uyarmış bulunuyorum.
Ben sizi, köpürerek yanan bir ateşe karşı uyardım.
pes ķorķıttum sizi oddan yalıñlandı.
Ben sizi ḳorḳutdum ḳatı yalıñlu oddan.
(Ey insanlar!) Mən sizi alovlanan bir atəşlə qorxutdum.
Therefor have I warned you of the flaming Fire
Therefore do I warn you of a Fire blazing fiercely;
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |