Kâtilû-lleżîne lâ yu/minûne bi(A)llâhi velâ bilyevmi-l-âḣiri velâ yuharrimûne mâ harrama(A)llâhu verasûluhu velâ yedînûne dîne-lhakki mine-lleżîne ûtû-lkitâbe hattâ yu’tû-lcizyete ‘an yedin vehum sâġirûn(e)
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayanlarla, Allah'la Peygamberinin haram ettiğini haram saymayanlarla ve hak dinini kabul etmeyenlerle savaşın cizye vermeye razı olup bizzat kendi elleriyle ve alçalarak gelip verinceye dek onlar.
Kendilerine kitap verilenlerden; Allah’a ve ahiret gününe inanmayan, Allah’ın ve Resulü’nün haram kıldığını haram tanımayan ve Hakk Dini (İslam’ı) din edinip (teslim olmayan)larla, onlar küçük düşürülüp kendi elleriyle cizyeyi (zillet ve teslimiyet vergisini) verinceye kadar savaşın (ki izzet ve hâkimiyet mü’minlerin şerefidir).
Bize de kitap verildi diyenlerden Allah'a da, ahiret gününe de inanmayan Allah'ın ve peygamberinin haram ettiği şeyleri haram tanımayan, gerçek din olan İslâm'ı din olarak kabul etmeyen kimselerle Allah'ın dininin egemenliğini kabul edinceye kadar, savaş yoluyla baş eğdirilip kendi elleriyle cizye denilen mal ve canlarını koruma bedeli olan vergiyi ödeyinceye kadar savaşın.
Kendilerine verilen kutsal kitapların hükmünce sorumlu tutulanlardan Allah'a, Allah'a imanın gerektirdiği esaslara ve âhiret gününe iman etmeyenler, Allah'ın ve Rasulünün haram kıldığı şeyleri haram saymayanlarla, Hak Dini, şeriatı, din, şeriat ve medeniyet olarak kabul etmeyenlerle, kendi rızalarıyla boyun eğip, İslam devletinin otoritesini, şer'î hükümleri kabullenerek, kendilerine sağlanan imkânların karşılığı cizyeyi verir hale gelinceye kadar savaşın.
Kendilerine kitap verilmiş olanlardan Allah'a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah'ın ve Peygamber'inin haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini din edinmeyenlere karşı, küçük düşürülmüş bir halde kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşın.
Kendilerine kitap verilenlerden, Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resûlü'nün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini (İslam'ı) din edinmeyenlerle, küçük düşürülüp cizyeyi kendi elleriyle verinceye kadar savaşın.
O kendilerine kitap verilenlerden, Allah'a ve âhiret gününe inanmıyan, Allah'ın ve Peygamberin haram ettiği şeyi haram tanımıyan ve hak dinini (İslâmı) din edinmiyen kimselerle; onlar hor ve küçülmüş oldukları halde kendi elleriyel (boyun eğerek) cizye verinceye kadar harb edin.
Kitap verilenlerden, Allah’a ve ahiret gününe inanmayan, Allah ve elçisinin haram ettikleri şeyleri haram saymayan, hak dine itaat etmeyenlerle, boyun eğip elden cizye verinceye kadar savaşın.
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve âhiret gününe inanmayan, Allah ve Peygamber'inin haram kıldığını haram saymayan ve hak dini kendine din edinmeyen kimselerle, boyun büküp kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşınız.
Hem Allaha, hem de sonraki güne inanmayan kimselerle, Allah ile peygamberin haram kıldığı şeyi, haram bilmiyenlerle, hak dine girmiyenlerle, boyun eğip elleriyle haraç verene değin vuruşasınız
Allah'a ve ahiret gününe inanmayanlarla, Allah'ın ve O'nun elçisinin haram kıldığını haram kabul etmeyenlerle, kendilerine kitap verilenlerden hak dini din olarak benimsemeyenlerle (size karşı savaş başlatırlarsa), boyun eğerek kendi elleriyle cizye verecekleri zamana kadar savaşın!
Allâh’a ve âhiret günine îmân itmeyenleri ve Allâh ve rasûlünün harâm itdiğini harâm ’add itmeyenleri ve ehl-i kitâbdan olub da hak dîni kabûl itmeyenleri katl idniz ve elleriyle fidye-i necât virinceye kadar, ’âciz bir halde bırakıncaya kadar muhârebe idiniz.
Kitap verilenlerden, Allah'a, ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Peygamberinin haram kıldığını haram saymayan, hak dinini din edinmeyenlerle, boyunlarını büküp kendi elleriyle cizye verene kadar savaşın.*
Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah’ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din İslâm’ı din edinmeyen kimselerle, küçülerek (boyun eğerek) kendi elleriyle cizyeyi verinceye kadar savaşın.
Ehl-i kitap’tan Allah’a ve âhiret gününe inanmayan, Allah ve resulünün yasakladığını yasak saymayan ve hak dine uymayan kimselerle, yenilmiş olarak ve kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşın.
Kendilerine Kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak dini kendine din edinmeyen kimselerle, küçülerek elleriyle cizye verinceye kadar savaşın.
Kendilerine kitap verilenler arasından, ALLAH'a ve ahiret gününe inanmıyan, ALLAH'ın ve elçisinin yasakladığını yasaklamıyan ve gerçek dine uymayan kimselerle boyunlarını eğip elleriyle vergi verinceye kadar savaşın.
Kendilerine kitap verilenlerden oldukları halde ne Allah'a, ne ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini din edinmeyen kimselere alçalmış oldukları halde elden cizye verecekleri hale gelinceye kadar savaş yapın.
O kendilerine kitab verilenlerden oldukları halde ne Allaha ne Âhıret gününe inanmıyan, Allahın ve Resulünün haram ettiğini haram tanımıyan, ve hak dinini din edinmiyen kimselere küçülmüş oldukları halde elden cizye verecekleri hale kadar harbedin
(Ey îmân edenler!) Kendilerine kitap verilenlerden, Allah’a, âhiret gününe inanmayan, Allah’ın ve Resûlü’nün harâm ettiği şeyleri harâm saymayan, (tek) hak (din olan, İslâm) dini (ni) kendine din edinmeyen kimselerle, onlar küçük düşürülmüş bir halde (size) kendi elleriyle cizye verinceye kadar cihat edin.
Kendilerine Kitap verilenlerden, Allah'a ve Ahiret Günü'ne inanmayan; Allah'ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve Hak Din'i, din edinmeyen kimselerle, üstünlüğünüzü kabul ettirinceye, kendi elleriyle size belli bir cizye¹ verinceye kadar savaşın.²
Kendilerine kitab verilenlerden ne Allaha, ne âhiret gününe inanmayan, Allahın ve peygamberinin haraam etdiği şeyleri haram tanımayan, hak dînini dîn olarak kabul etmeyen kimselerle, zelîl ve hakıyr kendi el (ler) iyle cizye verecekleri zamana kadar, muhaarebe edin.
Kendilerine kitab verilenlerden Allah'a ve âhiret gününe îmân etmeyen, Allah'ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak dîni din edinmeyen kimselerle, zelil bir hâle düşmüş kimseler olarak kendi elleriyle cizye verinceye kadar savaşın!
Allah’a ve ahiret gününe iman etmeyenlerle, Allah ve O nun elçisinin haram ettiklerini yasaklamayanlarla, kendilerine kitap verilenlerden, doğru ve gerçek olan Allah’ın dinini din olarak kabul etmeyenlerle, kendi elleriyle size boyun eğerek, cizye verinceye kadar savaşın.
Kendilerine Kitap verilenlerden olup da Allah’a, son güne inanmıyan, Allah’ın, elçisinin haram kıldığını haram tanımıyan, doğru dini tutmıyan kimselerle, elleriyle baç verinceye, boyun eğinceye kadar vuruşun.
(Ey inananlar!) Kendilerine Kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe inanmayan, Allah’ın ve elçisinin haram kıldığını haram saymayan ve gerçek dini din edinmeyen kimselerle, boyun büküp kendi elleriyle cizye verene kadar savaşınız!
Kitab verilenlerden, Allah'a, ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve peygamberinin haram kıldığını haram saymayan ve hak dinini din edinmeyenlerle, küçülerek kendi elleriyle cizye verene kadar savaşın.
Kendilerine Tevrat, Zebur, İncil gibi kutsal Kitap verilen Hıristiyan ve Yahudilerden, Allah’a ve âhiret gününe gereğince inanmayan, Allah’ın ve son Elçisinin haram kıldığını haram kabul etmeyen ve Kur’an’da özellikleri belirtilen Hak Dini din olarak benimsemeyen kimselerle, alçalmış ve gururları kırılmış bir hâlde, size kendi elleriylevergi verinceye dek Allah yolunda savaşın!
Onlar, Peygamberlerin emânet ettiği hak dini o kadar değiştirip tanınmaz hâle getirdiler ki:
Küçük düşmüş olarak elden Cizye ödeyinceye kadar, Kitap verilenlerden Allah’a ve Âhir Gün’e iman etmeyen, Allah’ın ve O’nun rasûlünün haram kıldığını haram saymayan, Hakk’ın Dini’ni din edinmeyen kimseler ile savaşın!
Siz, Allah'a ve ahiret hayatına inanmayanlarla savaşın, Allah ve resulünün yasakladığı şeyleri yasak saymayanlarla savaşın. İslâm’ı kabul etmeyen ehlikitap ile mücadeleyi ise, azınlık olmayı ve kelle vergisini / cizyeyi vermeyi kabul edene kadar sürdürün...
Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a, ahiret gününe iman etmeyen, Allah Resulünün uyguladığı Allah’ın haram hükümlerine uymayan, üstelik Allah’ın haramlarını haram saymayan, gerçekler üzerine bina edilen İslam’ı kendilerine yaşam yolu olarak seçmeyen kimselerle sizin hâkimiyetinize boyun eğinceye kadar savaşın! Allah’ın emirlerine boyun eğerek barışa huzura teslim olmak üzere; kendi elleriyle yaşam ücretlerini vermek için gelip teslim oluncaya kadar savaşın!
Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe inanmayan, Allah’ın ve Elçisinin haram kıldığını haram saymayan ve gerçek dini din edinmeyen kişilerle, küçülerek elden (peşin) cizye [*] verinceye kadar savaşın! [*]
(Ey îman edenler!) Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve âhiret gününe inanmayan, Allah’ın ve Peygamberinin haram kıldığını haram kabul etmeyen ve hak din olan (İslâm’ı) din edinmeyen¹ kimselerle; zelil olup, himâye altına girmelerinin karşılığı olarak cizye verecek hale gelinceye kadar, savaşın.²
[Ve] kendilerine [çok önceden] vahiy bahşedilmiş olduğu halde [gerçek anlamda] Allah’a da, ahiret gününe de inanmayan, ⁴⁰ Allah ve O’nun Elçisi’nin yasakladığını yasak saymayan, ⁴¹ ve böylece [Allah’ın onlar için din olarak seçtiği] hak dini din olarak benimseyip ona uymayan kimselerle ⁴² savaşın; tâ ki, [savaş yoluyla] baş eğdirilip ⁴³ kendi elleriyle bağışıklık vergisi ödeyinceye kadar.
Kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe inanmayan, Allah’ın yasaklarını ve elçisinin haber verdiği yasakları tanımayan ve hak dini din olarak benimsemeyenlerle sizin üstünlüğünüzü kabul edip boyun eğinceye ve kendi elleriyle güvenlik vergisi verinceye kadar savaşın! 7/157- 158, 9/33, 48/28, 61/9
Kendilerine (daha) önceden kitap verilen zümreden Allah’a da âhiret gününe de (gerçek anlamda) inanmayan, Allah ve O’nun Elçisi’nin yasakladığını yasak saymayan ve hak dini tek din olarak benimsemeyen kimselerle, teslim olmuş bir hâlde güvenlik vergisini kendi elleriyle verinceye kadar savaşın.[¹⁴³³]
(Ey iman edenler) Kendilerine kitap verilenlerden olup da, Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah ve Resulünün haram kıldığım haram saymayan (haramdan kaçınmayan, Allah’ın kitabında, Peygamberin sünnetinde ve hatta, kendilerinin uyduklarını söyledikleri kitabın ve peygamberin hükümleriyle haram olduğu kesin olan şeyleri mübah gören) ve hak dini din edinmeyen (oysa, "Allah katında din İslam'dır!" -Al-i İmran/19 - uyarınca, dinin gerçek manası Allah'ın emirlerine teslimiyettir) kimselerle, (yani, kendilerine kitap verilmiş olanların bir kısmına, -yukarda belirlenmiş olan imansız, saygısız ve haksız olanlara- karşı) boyun eğerek kendi elleriyle cizye (vergi) verinceye kadar savaşın. (Evet kitap ehlinden Rablerine ortak koşanlar da oldu, nitekim)
Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe iman etmeyen, Allah’ın ve Resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak din İslâm’ı din edinmeyen kimselerle, size boyun eğinceye kadar ve kendi elleriyle size cizye (vergi) verinceye kadar savaşın.
Kendilerine kitap verilmiş olanlardan olup da ne Allah Teâlâ'ya ve ne de ahiret gününe imân etmeyen ve Allah Teâlâ ile Resûlünün haram kıldığı şeyleri haram tanımayan ve ne de hak dinini din edinmeyen kimseler ile zeliller olarak kendi elleriyle cizye verecekleri zamana kadar muharebede bulunun.
Kendilerine kitap verilenlerden oldukları halde, Allah'a da, âhiret gününe de iman etmeyen, Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram tanımayan, hak dinini din olarak benimsemeyen kimselerle zelil bir vaziyette tam bir itaatle, cizye verinceye kadar savaşın.
Kendilerine Kitap verilenlerden Allah'a ve ahiret gününe inanmayan, Allah'ın ve Elçisinin haram kıldığını haram saymayan ve gerçek dini din edinmeyen kimselerle, küçül(üp boyun eğ)erek elleriyle cizye verecekleri zamana kadar savaşın.
Kendilerine kitâb virilenlerden olub Allâh'a ve âhiret gününe îmân itmeyen, Allâh'ın ve Rasûl'ünün harâm kıldığını harâm saymayan, hak dînden yüz çevirenlerle -kendi elleriyle ve zelîlâne cizyelerini virinceye kadar- mukâtele idiniz.
Kendilerine Kitap verilmiş kimselerden Allah’a ve ahiret gününe inanıp güvenmeyen[1], Allah’ın yani onun kitabının haram saydığını haram saymayan[2] ve bu doğru dini[3] din edinmeyen kimselerle, küçük düşüp o cezayı[4] elleriyle verecek hale gelinceye kadar savaşın.[5]
Kitap verilenlerden, Allah'a, ahiret gününe iman etmeyen, Allah'ın ve resulünün haram kıldığı şeyleri haram kabul etmeyip, hak dini din edinmeyenlerle, boyunlarını büküp kendi elleriyle cizye verene kadar savaşın!
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve âhiret gününe inanmayan, Allah'ın haram ettiğini haram saymayan ve hak dini din edinmeyenlerle, onlar kendi elleriyle cizye verip de küçük düşünceye kadar savaşın.(8)
Kendilerine kitap verilenlerden Allah'a ve âhiret gününe inanmayan, Allah'ın ve resulünün yasakladığını haram saymayan ve hak dini din edinmeyenlerle, boyun eğerek kendi elleriyle cizye verecekleri zamana kadar savaşın.
çalışuñ anlaruñ-ıla kim inanmazlar Tañrı’ya ne daħı śoñraġı güne daħı ḥarām eylemezler anı kim ḥarām eyledi daħı yalavacı daħı boyun virmezler ḥaķ dįne anlardan kim virinildiler kitāb tā vireler ħarācı elden anlar ħorlar iken.
Ṣavaş eyleñüz ol kişiler‐ile ki īmān getürmezler Tañrı Ta‘ālāya, ne daḫıḳıyāmet günine, ne daḫı ḥarām iderler Tañrı Ta‘ālā ḥarām itdügi nesneleri,daḫı resūlu’llāh ḥarām eylegeni, ne daḫı dīn idinürler ḥaḳ dīni kim İslāmdīnidür ve ol kimselerden ki kitāb virildi anlara, ḥattā cizye virince elleri‐y‐le ẕelīllik bile.
Kitab əhlindən Allaha və qiyamət gününə iman gətirməyən, Allahın və Peyğəmbərinin haram buyurduqlarının haram bilməyən və haqq dini (islamı) qəbul etməyənlərlə zəlil vəziyyətə düşüb öz əlləri ilə cizyə verincəyə qədər vuruşun.
Fight against such of those who have been given the Scripture as believe not in Allah nor the Last Day, and forbid not that which Allah hath forbidden by His messenger, and follow not the religion of truth, until they pay the tribute readily, being brought low.
Fight those who believe not in Allah nor the Last Day, nor hold that forbidden which hath been forbidden by Allah and His Messenger, nor acknowledge the religion of Truth, (even if they are) of the People of the Book, until they pay the Jizyah(1281) with willing submission,(1282) and feel themselves subdued.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |