Emmâ meni-staġnâ
Amma (şu malına mülküne güvenip Allah’a) ihtiyaç göstermeyene gelince;
Fakat ihtiyacı olmayana gelince.
Konuşmakta olduğun Kureyş'in ileri gelenlerinden, kendilerini herşeye yeterli görenlere gelince;
Ama sen, güçleri, imkânları ve kabiliyetleriyle yeterli donanıma sahip olduklarını, vahyin, Kur'ân'ın rehberliğine ihtiyaçlarının olmadığını ileri sürenlerin üstüne düşüyorsun.
Fakat kendini ihtiyaçtan uzak görene gelince,
Fakat kendini müstağni gören (hiç bir şeye ihtiyacı olmadığını sanan) ise,
Amma (malı ile Allah'a) ihtiyaç göstermiyene gelince;
İhtiyaç hissetmeyene ise;
1,2,3,4,5,6,7,8,9,10. Kendisine âmâ geldi diye yüzünü ekşitti ve döndü. Sen nereden bileceksin, belki o arınacaktı? Yahut, öğüt dinleyecek de öğüt kendisine yarayacaktı. Kendisini yeterli görüp tenezzül etmeyene gelince; sen ona yöneliyorsun. Onun arınmamasından sen sorumlu değilsin. Fakat koşarak sana gelen, saygı duyarak gelmişken, sen onunla ilgilenmiyorsun. [719][720]*
İmdi, kim olursa zengin
Fakat (senin öğüdüne) tenezzül etmeyen kimseye gelince;
5,6. Ama sen, kendisini öğütten müstağni gören kimseyi karşına alıp ilgileniyorsun.
Kendini muhtaç hissetmeyene gelince;
5, 6, 7. Kendini (sana) muhtaç görmeyene gelince, sen ona yöneliyorsun. Oysa ki onun temizlenip arınmasından sen sorumlu değilsin.
Kendisini zengin görüp önemsemeyene gelince;
Ama buna ihtiyaç hissetmeyene gelince,
Amma istiğnâ edene gelince
Fakat öğüt almayı gereksiz gören o kimseye gelince de;
Amma (zengin olduğu için) kendisini müstağnî gören adam (yok mu)?
5,6. (Servetinin gurûruyla) kendisini (îmâna) muhtaç görmeyen kimseye gelince, işte sen (îmâna gelir de İslâma kuvvet verir mi diye) ona yöneliyorsun!
Kendini yeterli görene gelince,
Senden müstağni olan Kureyş/in zenginlerine gelince,
Ama kendini müstağni gören kimse olunca.
Fakat kendisini her konuda yeterli gören ve Allah’ın yol göstericiliğine muhtaç olmadığını iddia eden o kibirli kâfire gelince;
Fakat (senin öğüdüne) tenezzül etmeyen kimseye gelince,
Ama kendini her şeye yeterli görene 2 gelince,
5-6. Fakat sen tuttun, verdiğin öğüte ihtiyaç duymayan kişiye iltifat ettin. 6/106, 53/29
Fakat, kendi kendine yettiğini sanan[5569] kimseye gelince:*
Amma istiğnada bulunan kimseye gelince.
5, 6. Ama irşada ihtiyaç duymayana ise, ona dönüp itibar ediyorsun.
Kendisini zengin görüp tenezzül etmeyene gelince;
Sana ihtiyaç duymayan adama gelince,
Ama, kendisini ihtiyaçsız görene..
Öğüte ihtiyaç duymayan kimseye gelince:
O, kendisini her türlü ihtiyacın üstünde görene gelince,
5-6. ammā ol kim ḥācetsüz oldı sen aña ilerü gelürsin.
(Var dövlətinə güvənib sənin öyüd-nəsihətinə qulaq asmağa) ehtiyac hiss etməyənə (dövlətliyə) gəldikdə,
As for him who thinketh himself independent,
As to one who regards Himself as selfsufficient,( 5952)*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |