وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ مُسْفِرَةٌۙ

Vucûhun yevme-iżin musfira(tun)

Nice yüzler o gün parılparıl parlar.

O gün, öyle yüzler vardır ki apaydınlıktır (parıldayıp nur saçacaktır);

Bazı yüzler o gün mutlulukla parıldayacak.

O gün bazı yüzler pırıl pırıldır.

Yüzler var ki, o gün parıl parıl parıldar.

O gün, öyle yüzler vardır ki apaydınlıktır;

Bir takım yüzler vardır ki, o gün parıldar:

O gün, bazı yüzler parlar.

38,39. O gün birtakım yüzler parlak, güleç ve sevinçlidir.

O gün, parlayan

O gün birtakım yüzler vardır ki, parıldarlar,

38,39,40,41. O gün handân ve şâdân simâlar görileceği gibi tozlı ve muzlim simâlar da görilevekdir.

38,39. O gün bir takım yüzler aydınlıktır, gülmekte ve sevinmektedir.

O gün birtakım yüzler vardır ki pırıl pırıl parlarlar,

O gün birtakım yüzler parıldar;

38, 39. O gün bir takım yüzler parlak, güleç ve sevinçlidir.

O gün bazı yüzler var ki aydınlık;

Yüzler var ki, o gün parıl parıl,

Yüzler vardır o gün ışılar

O gün yüzler vardır ki parıl parıl parlar.

İzin Günü pırıl pırıl yüzler vardır;

O gün yüzler vardır; parıl parıl parlayıcıdır,

38,39. O gün öyle yüzler vardır ki, parlaktır, güleçtir, sevinçlidir!

38,39. O gün birtakım yüzler aydınlıktır, (iman edip dünyada iyi işler yaptığından dolayı) gülmekte ve sevinmektedir.

Yüzler vardır o gün parlak,

O gün öyle yüzler vardır ki apaydındır,

O gün, birtakım yüzler parlak olacak,

O gün yüzler vardır pırıl pırıl [musfiretun],¹²

O gün, öyle yüzler vardır ki apaydınlıktır.

O Gün öyle yüzler var ki; sabah güneşi gibi ışıl ışıl, apaydınlıktır,

Yüzler vardır, o gün, açık ve pâktır.

38,39. O gün kimi yüzler vardır aydın // güler, mutlu,

Hesap günü bazı yüzler vardır ki, dünyada güzel şeyler yaparak geçirdikleri hayatları yüzlerine yansır. Gece ayın parlaması gibi ışık saçarak parıl parıl parlar. Bu aydınlık simalar o gün herkesin dikkatini çeker.

O gün bazı yüzler aydınlıktır.

38,39. Ama o gün bir kısım yüzler,¹ aydınlıktır, gülerler ve sevinirler.

Bazı yüzler o Gün mutlulukla parıldayacak,

Bazı yüzler vardır o gün ışıl ışıl ağardıkça ağaracak. 3/107, 10/26

Bazı yüzler vardır: o gün ışıl ışıl, ağardıkça ağaracak;

38,39. O gün yüzler vardır, pırıl pırıl parıldar, (sahibi) neş'elidir mutludur!

O gün birtakım yüzler vardır ki pırıl pırıl parlarlar,

O günde birtakım yüzler parıldanır.

Yüzler vardır o gün pırıl pırıldır.

Yüzler var ki o gün parıl parıl,

O günde bir takım yüzler vardır ki parlarlar.

Kimi yüzler de ışık saçacak,

Yüzler vardır o gün apaydınlık.

Yüzler vardır o gün parıl parıl,

Yüzler vardır o gün, pırıl pırıl,

38-39. yüzler ol gün aydındur gülerdür şāddur.

Niçe yüzler ol günde nūrludur,

O gün bir çox üzlər parlayacaq,

On that day faces will be bright as dawn,

Some faces that Day will be beaming,