Kulû ve temette’û kalîlen innekum mucrimûn(e)
(Şimdilik dünyada) Yiyin ve biraz yararlanıverin. Çünkü siz, suçlu-günahkâr kimselersiniz (ve yakında göreceksiniz.)
Yiyin ve geçinin az bir müddet, şüphe yok ki suçlularsınız siz.
Ey kitabı ve peygamberleri yalan sayıp, inkâr edenler! Yiyiniz, dünyadan faydalanınız, biraz sefa sürün ama siz günahkarlar mutlaka azapla karşılaşacaksınız.
“Yiyin, biraz zevk ü safa sürün. Siz İslâm'a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen, güç ve iktidar sahibi âsi, suçlu ve günahkâr kimselersiniz.”
Yiyin ve biraz yararlanın; muhakkak ki siz suçlularsınız.
(Sizler de dünyada) Yiyin ve biraz yararlanın. Çünkü siz, suçlu-günahkar kimselersiniz.
(Ey inkârcılar topluluğu!) yeyin, zevk edin dünyada biraz; çünkü günahkâr müşriklersiniz, (ahirette ateşe gireceksiniz).
(Onlara:) “Az bir şey yiyin ve yaşayın… Siz gerçekten suçlusunuz.” (denilir.)
46,47. Yiyiniz, azıcık sefa sürünüz; siz suçlusunuz. O gün, kıyametin kopacağını yalanlayanların vay haline!
Bir zaman yiyin, için; evet, günahlısınız
(Ey inkârcılar!) Siz (bu cennet nimetlerine karşılık) dünya nimetlerinden yiyin ve bir süre daha sefanızı sürün bakalım. Fakat şunu iyi bilin ki sizler gerçekten suçlu günahkârlarsınız.
Yiyiniz, biraz zevkleniniz bakalım, doğrusu sizler suçlularsınız.
Ey inkâr edenler! (Dünyada) yiyin ve birazcık yararlanın! Şüphesiz sizler suçlularsınız.
(Ey inkârcılar!) Yeyiniz, (dünyadan) faydalanınız biraz! Gerçek şu ki, sizler suçlusunuz!
Yiyiniz ve geçici olarak eğleniniz; siz suçlularsınız.
Yiyin, zevklenin biraz, çünkü siz suçlularsınız.
Yeyin, zevk edin biraz, çünkü mücrimlersiniz
Yiyin ve yararlanın biraz. Siz suçlularsınız.¹*
(Ey kâfirler, dünyâda) yeyin, biraz fâidelenin! Şübhesiz ki siz günahkârlarsınız.
(Ey kâfirler! Siz de dünyada) az bir müddet yiyin, faydalanın! Çünki siz günahkârlarsınız.
(Dünyada) Yiyin, az bir süre yaşayın. Siz gerçekten suçlularsınız.
(Ey yalan sayanlar!) Dünyada biraz yeyin, için, zevk ve safa edin. Siz günahkârsınız.
(Sizler de dünyada) Yiyin ve biraz da geçimlik alıp yararlanın. Çünkü siz, suçlu günahkâr olanlarsınız.
Öyleyse, ey zâlimler; şimdilik dünya nîmetlerinden kısa bir süre yiyipiçerek keyfinize bakın; ama şunu unutmayın ki, sonunda ölecek ve tüm yaptıklarınızın hesabını vereceksiniz; çünkü siz, suçlusunuz!
(Ey kâfirler! Siz de) yiyin ve (dünyada) biraz safâ sürün bakalım! Çünkü siz, zâten günâhkârlarsınız.1*
[DOYUNCAYA] kadar yiyip için ve biraz sefanızı sürün, siz ey günahkarlar! 14
Bir süre daha nimetlerinden faydalanın sefanızı sürün bakalım. İyi bilin ki siz suçlusunuz! 2/126, 7/50.53
SİZ de (dünyada) yiyip için ve geçici hazların sefasını sürün (ey yalanlayanlar)! Çünkü siz, günahı hayat tarzı haline getirdiniz.
Yeyiniz ve menfaatleniniz biraz, muhakkak ki, siz günahkârlarsınız.
Ey kâfirler! Yiyin, azıcık zevkedin bakalım. Gerçek şu ki siz mücrimsiniz.
Yeyin, azıcık sefa sürün, siz suçlularsınız!
“Ey yalancılar! Biraz daha yiyip için, keyfinize bakın. Sizler suçlusunuz.”
-Yiyin ve azıcık faydalanın, nasılsa siz suçlusunuz!
Şimdilik biraz yiyip nasiplenedurun; çünkü mücrimlersiniz.
Yiyin ve birazcık nimetlenin. Suçlularsınız siz.
yiñ daħı gönenüñ az bayıķ siz yazuķlularsız.
(Siz ey kafirlər!) Yeyin və (dünyada) bir az kef çəkin. Həqiqətən, siz günahkarlarsınız! (Axirətdə qismətiniz Cəhənnəmdir!)
Eat and take your ease (on earth) a little. Lo! ye are guilty.
(O ye unjust!) Eat ye and enjoy yourselves (but) a little while,(5886) for that ye are Sinners.*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |