Fasbir lihukmi rabbike velâ tuti’ minhum âśimen ev kefûrâ(n)
Artık sabret Rabbinin hükmüne ve uyma, onlardan suçlu, yahut nankör olana.
(Ey Nebim ve ümmeti!) Öyleyse, Rabbinin hükmüne sabır göster. Onlardan günahkâr veya nankör kimselere (kâfirlere ve kötülere) itaat etme. (Aksi halde Allah’ın kahrına uğrarsın.)
Öyleyse Rabbının hükmünü sabırla bekle ve onlardan hiçbir günahkara ve Allah'tan gelen gerçekleri örtbas eden kimselere uyma.
O halde, Rabbinin vereceği savunma, savaş ve yardım kararını bekleyerek, sabırla mücadeleye devam et. Onlardan bilerek günah işlemekte ısrar edene, nanköre, azgın kâfire boyun eğme.
Şu halde Rabbinin hükmüne sabret ve onlardan hiçbir günahkara veya bir nanköre itaat etme.
Öyleyse, Rabbinin hükmüne sabır göster. Onlardan günahkar veya nankör olana itaat etme.
O halde Rabbinin hükmüne sabret, (zafer sana erişecektir). O kâfirlerden hiç bir günahkâra, yahud bir nanköre boyun eğme.
Artık Rabbinin verdiği hükme karşı sabret. Ve onlardan günahkâr ve nankör olanlara boyun eğme.
Artık Rabbinin hükmüne sabret; onlardan hiçbir günahkâra, hiçbir nanköre boyun eğme!
İmdi, sen Tanrının hükmüne sabret, içlerinden hem günahlıya, hem de kâfir olanlara başeğme
Öyleyse, Rabbinin hükmünü sabırla bekle! Onların günahkârlarına da nankörlerine de boyun eğme!
Rabbinin hükümlerine sabır ile intizâr it, günâhkâr ve kâfir olanlara itâ’at itme.
Rabbinin hükmüne kadar sabret; onların günah işleyen ve inkarcı olanlarına uyma.
O hâlde, Rabbinin hükmüne sabret. Onlardan hiçbir günahkâra ve hiçbir nanköre itaat etme.
Öyleyse rabbinin hükmüne sabret; onlardan hiçbir günahkâra yahut nanköre boyun eğme.
Artık Rabbinin hükmüne (boyun eğip) sabret; onlardan hiçbir günahkâra, yahut hiçbir nanköre boyun eğme.
Öyleyse Rabbinin hükmünü izlemekte sabret; onlardan hiç bir nankör günahkara uyma.
O halde Rabbinin hüküm vermesi için sabret. Onlardan hiçbir günahkâra yahut nanköre itaat etme.
O halde sabret rabbının hukmünü vermesi için de itaat etme onlardan bir âsime veya nanköre
O hâlde Rabbinin hükmü (gerçekleşinceye kadar, kâfirlerin söylediklerine/eziyetleri) ne sabret. Onlardan hiçbir günahkâra yahut nanköre boyun eğme (den tebliğ vazifene devam et).
Artık Rabb'inin hükmü için sabret. Onlardan, günahkârlara ve gerçeği yalanlayan nankörlere uyma.
Artık Rabbinin hükmüne (rızaa ile) sabret. Onlardan hiçbir günahkâra, yahud hiçbir nanköre boyun eğme.
O hâlde, Rabbinin hükmüne sabret ve onlardan hiçbir günahkâra veya azılı kâfire itâat etme!
O halde Rabbinin hükmünü terk etme (sabret), onlardan günahkâr veya doğruları inkâr edenlere de itaat etme.
Öyleyse, çalabının yargısına katlan. Onların günah işleyici, tanımaz olanlarına sakın boyun eğme.
O hâlde Rabbinin hükmüne sabret. Hiçbir günahkâra yahut nanköre itaat etme!
Öyleyse, Rabbinin hükmüne sabır göster. Onlardan günahkâr veya kâfir olana itaat etme.
Öyleyse, Rabb’inin hükmü gerçekleşinceye kadar, kafirlerin yapıp ettiklerine sabret; onlardan hiç bir nanköre, hiçbir günahkâra boyun eğme! İnkârcıların hatırı için Kur’an ilkelerinden zerre kadar taviz verme; onlar seni susturmak veya senden taviz koparmak için ne kadar baskı yaparlarsa yapsınlar, asla geri adım atma!
Artık, rabbinin hükmü için sabret!
Onlardan hiçbir günahkâra veya nanköre itaat etme!
Artık Rabb'inin bu kararına saygılı ol. Sakın suçlu ve inkarcı kesime boyun eyme!
O halde Rabbinin hükmüne karşı sabırlı ol. Azminden, kararlılığından, mücadele gücünden hiçbir şey kaybetme! İnkâr edenlerden hiçbir günahkâra ve hiçbir nanköre itaat etme! İnkârcıların yasalarına uyma!
Rabbinin hükmü için sabret! Onlardan hiçbir günahkâra veya hiçbir nanköre itaat etme!
Öyleyse, Rabbinin hükmünü vermesi için sabret ve onlardan günâhkâr veya nankör (kâfirlere) itaat etme.
Öyleyse Rabbinin hükmünü sabırla bekle ²² ve onlardan hiçbir günahkara veya nanköre uyma;
O halde Rabbinin sana yüklediği görevin zorluklarına göğüs gererek sabret, sakın günaha ve küfre dalan kimselere boyun eğme! 6/33-34, 30/60
artık Rabbinin hükmünü sabırla bekle ve onlardan hiçbir günahkâr veya nanköre uyma!
O halde Rabbinin hükmüne sabret (onların eziyetlerine katlan, er geç zafere ulaşacaksın) onlardan hiçbir günahkarın ve nankörün -olur olmaz tekliflerine- iltifat etme.
Ve rabbinin hükmüne sabret. Onlardan hiçbir günahkâra veya hiçbir nanköre itaat etme.
Artık Rabbinin hükmüne sabret ve onlardan bir günahkâra veya bir nanköre itaat etme.
O halde Rabbinin hükmü gelinceye kadar sabret, sakın günaha ve küfre dadananlara itaat etme.
O halde Rabbinin hükmüne sabret ve onlardan hiçbir günahkara, yahut nanköre ita'at etme.
Rabinin hükmüne sabır it. Kâfirlerden seni günâhkâr idecek veyâhud küfrân-ı ni'met itdirecek olana itâ'at itme. [¹]
Rabbinin kararı gereği, sen sabırlı davran. Günahkarlara da ayetleri görmezlikten gelenlere de boyun eğme.
Öyleyse, Rabbinin hükmü için sabret, onlardan hiç bir günahkara ve kafire itaat etme.
Rabbin hükmedinceye kadar sabret; onlardan hiçbir günahkâra ve nanköre boyun eğme.
O halde, Rabbinin hükmü karşısında sabret ve onların günahkârlarına da nankörlerine de boyun eğme.
pes śabr eyle çalabuñ hükmine daħı muŧį' olma anlardan yazuķluya yā küfr eyleyiciye.
Pes ṣabr eyle yā Muḥammed seni yaradan ḥükmine. Daḫı uyma kāfirlerdenḳatı yaman kāfirlere.
Elə isə Rəbbinin hökmünə səbr et və onlardan (Məkkə müşriklərindən) günahkar və nankor olana boyun əymə!
So submit patiently to thy Lord's command, and obey not of them any guilty one or disbeliever.
Therefore be patient with constancy to the Command of thy Lord, and hearken not to the sinner or the ingrate among them.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |