Bel yurîdu-l-insânu liyefcura emâmeh(u)
Hayır, insan, ilerde olanı yalanlamak ister.
Ancak (maalesef çoğu) insan (sonunun kötü olacağını bile bile), önündeki (kalan ömür günlerini) fısk-u fücurla (günah ve ahlâksızlıkla) sürdürmek istemektedir.
Hayır, insan ileride olacak olan kıyameti yalanlamak ister.
Fakat insan, diriltilmeyi ve hesaba çekilmeyi yalanlamak, öncelikle günah işleyip tevbeyi ileri bir tarihe tehir etmek istiyor.
Doğrusu insan önündeki (ömrü)nü de kötülükler işleyerek geçirmek ister.
Ancak insan, önündeki (sonsuz geleceği)ni de 'fücurla sürdürmek ister.'
Fakat insan, fenalığını önüne sürmek ister.
5,6. Doğrusu insan, önündeki kıyameti inkâr etmek ister: “Kıyamet günü ne zamanmış?” diye sorar.
Hayır, insan, önünde bulunanı tanımamak istemekte
Fakat insan (dünyada istediği gibi yaşamak için) önünde duran (kıyamet ve âhiret) gerçeğini yalanlamak ister.
İnsân önünde olan şeyi inkâr itmek istiyor.
5,6. Ama, insanoğlu gelecekte de suç işlemek ister de: "Kıyamet günü ne zamanmış! " der.
Fakat insanoğlu önündeki zaman içinde de günah işlemeye (bugünden) istekli durur.
Doğrusu, insan her şeyin önüne sergilenmesini ister.
Fakat insan günahı devam ettirmek ister.
Fakat insan ister önünde fücur etmesini
Fakat (kâfir) insan, önündekini (diriliş gününü) inkâr etmek ister.
Aslında o insan¹, ömrünü² mücrim³ olarak geçirmeyi ister.
Fakat insan, önündeki (o kıyameti) yalanlamak diler.
Tam aksine (genellikle inkârcı) insan, önündeki (zamanı)nı (kalan ömrünü) taşkınlık yaparak (kural tanımadan) geçirmek istiyor.
Tam aksine insan, geri kalan ömrünü (önünde kalan zamanı) taşkınlık yaparak (kural tanımadan) geçirmek istiyor.
Ancak, kişi hep dürtülerine uymak ister.
Bilakis, insan önündekini/kıyameti yalanlamak ister.
Fakat insan günahı devam ettirmek ister.
Fakat bu hakîkati idrâk edemeyen insan, ahmakça tavır ve davranışlarıyla geleceğini berbat etmek ister. Şöyle ki:
Aksine İnsan istiyor, önündekine (Kıyâmet gününe) aldırmayarak (fücur) günah işlesin!
Ah şu insan! istikbalini karartma pahasına da olsa hâlâ:
Buna rağmen insan geleceğini yalanlıyor.
5,6. Aslında (inkârcı) insan, “Kıyamet günü de ne zamanmış!” diye sorarak, önündekini (ahireti) yalanlamak ister.
Fakat o insan sürekli olarak (Rabbine karşı) terbiyesizliğini sürdürmek ister.
Ama yine de insan, önüne serilmiş olan şeyi inkara kalkışır,
Fakat insan ömrünü boş arzu ve heveslerle geçirmeyi yeğler. 3/185, 57/20
Ne var ki genellikle (inkârcı) insan, önündeki (hakikati)[⁵⁴⁴⁵] yalanlamaya bayılır;[⁵⁴⁴⁶]
5,6. Fakat (küfürde direnen) insan, kıyâmet gününü uzak görmek (nasıl olsa ilerde tevbe ederim diyerek günah işlemeye devam etmek) ister de "Kıyâmet günü ne zamanmış?" diye sorar.
Fakat insan, suç işleyerek önündekini berbâd etmek ister.
Fakat insan diler ki ilerisinde de isyana devam etsin.
Fakat insan suç işleyip durmak için önündeki kıyameti inkâr etmek ister de,
Fakat insan, devamlı suç işleyerek ilerisini berbadetmek ister.
(Buna kudretimizi bilir) ve fakat insân önündeki ba's ve neşri inkâr itmek ister.
Oysa, insan önündekini yalanlamak ister de..
Fakat insan günahına devam etmek ister.
Fakat insan kendi önünde rezillik sergilemeyi ister.
belki diler ādemį kim ma'śįyet eyleye ileyinde.
Bel ki diler ādem oġlanı ki dāyim ola fücūr üstine.
Lakin insan (bundan sonra da) önündəkini (qiyaməti) danmaq (pis işlər görmək) istəyər.
But man would fain deny what is before him.
But man wishes to do wrong (even) in the time in front of him.(5813)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |