24 Ocak 2025 - 24 Receb 1446 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Kıyâme Suresi 18. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Fe-iżâ kara/nâhu fettebi’ kur-âneh(u)

Onu okuduk mu, uy okuyuşuna.

Şu halde, Biz Onu (doğrudan veya Cebrail vasıtasıyla vahyedip) okuduğumuz zaman, Sen de (önce) Onun (Sana vahyolunup) okunuşunu (dikkatle) izle.

O halde biz O'nu Cebrâil'in diliyle okuduğumuzda sen de O'nun okuyuşunu izleyerek O'na uy.

Kur'ân'ı bütünlük kazandırarak okuduğumuz zaman, okunuşunu takip et, bütünlüğüne riayet et, Kur'ân ile amel et.

Şu halde biz onu okuduğumuzda sen onun okunuşuna uy.

Şu halde, Biz onu okuduğumuz zaman, sen de okunuşunu izle.

Biz onu (Cebrâil dili ile) okuduk mu, sen onun okunuşunu takib et.

Biz onu sana okuduğumuz zaman, sen yalnız onun okunuşuna tabi ol.

Biz onu okuttuğumuz zaman, onun okunuşunu takip et!

Biz onu okuyunca, sen de uy okumaya

O halde, Biz sana o defterden (Hard Diskten) neleri okuyor (gösteriyor)sak, onları takip et/seyret.

Biz Kur’ân’ı (Cibrîl ağzıyla) okudığımız zamân dikkatle ta’kîb it,

Biz onu Cebrail'e okuttuğumuz zaman, onun okumasını dinle.

O hâlde, biz onu okuduğumuz zaman, onun okunuşuna uy.

O halde onu okuduğumuz zaman sen onun okunuşunu takip et.

O halde, biz onu okuduğumuz zaman, sen onun okunuşunu takip et.

Biz onu okuduğumuz zaman, onun okunuşunu izle.

O halde biz onu okuduğumuz zaman sen onun okunuşunu takip et.

Biz okudukmu o vakıt ta'kıyb et o Kur'anı

Biz onu (Cebrâîl’e) oku (t) duğumuz zaman, sen (sadece) onun okunuşunu takip et (dinle).

O halde onu okuduğumuz zaman, onun okunuşuna tabi ol.¹

1- Yaptıklarını ve ihmal ettiklerini bir bir anlattığımızda sen sadece dinle.

Öyleyse biz onu okuduğumuz vakit sen onun kıraatine uy.

O hâlde onu (sana) okuduğumuz zaman, artık (sen) onun okunuşunu ta'kib et!

O hâlde biz onu (yaptıklarını ve yapmadıklarını amel defterinden) okurken sen (sadece) okunanı takip et (izle).

Biz onu okuduğumuzda, sen onun okunuşunu takip et.

Onun için Biz sana Kur’an’ı nasıl okuyorsak sen de onu öyle oku.

Sana Kur/an/ı kıraat eylediğimizde sen onun kıraatine tâbi ol [⁷],

[7] Onu dinle veya tekrar et.

Biz onu okuduğumuzda sen de onun okunuşunu takip et.⁶

6 İbn Abbas şöyle demektedir: “Cebrail vahyi indirirken Peygamber (s.a.v.) çok güçlük çekerdi. Dilini ve dudaklarını hareket ettirmesinden vahyin indi... Devamı..

O halde biz onu okuduğumuz zaman, sen de onun okunuşunu izle.

Öyleyse, Biz onu Cebrail aracılığıyla sana okuduğumuz zaman, sen yalnızca onun okunuşunu takip et.

Onu okuduğumuz zaman okunuşuna tâbi’ ol!

18,19. Biz onu okurken, sen sadece okunanı dinle. // Gerekli açıklamaları biz, daha sonra yaparız.

"Hayat kitabın yüzüne okunurken sadece dinle!"

Biz onu okuduğumuz zaman okunuşunu takip et!

Şu halde Biz, onu okuduğumuz zaman¹ sen sadece onun okunuşunu takip et.

1 Biz O Kur’anı okuduğumuz zaman demek, “Cebrail onu sana getirip kıraatini bitirdiği zaman” demektir.

Böylece, onu telaffuz ettiğimiz zaman, kelimelerini [bütün zihnini vererek] takip et: ⁸

8 Lafzen, “onun okunuşunu takip et”, yani kelimelerde dile gelen mesajını. Kur’an’ı vahyeden ve insana onu anlama yeteneği bahşeden güç Allah olduğund... Devamı..

Biz sana ondan neyi okumuşsak sen de onu izle. 18/49, 54/50...55

artık Biz onu okuduğumuzda sen sadece onun okunuşunu izle;

O halde biz onu okuduğumuzda. (Kur’an ayetlerini Cebrail vasıtasıyle sana tebliğ ettiğimizde) sen de onun okunuşunu takip et. (Yavaş yavaş oku)

O halde sana Kur’ân’ı okuduğumuz zaman onun okunuşunu izle.

İmdi onu Biz okuyunca artık sen onun kıraatine tâbi ol!

O halde Biz Kur'ân'ı okuduğumuzda, sen de onun okunuşunu izle!

O halde sana Kur'an'ı okuduğumuz zaman onun okunuşunu izle.

Biz sana Kur'ân'ı (vâsıta-i Cibrîl ile) okudığımız zamân o Kur'ân'a teb'iyet it. (Sen de kendi kendine oku)

Biz onu okurken sen okunanı takip et.

Onu okuduğumuz zaman onun okunuşuna tabi ol.

Biz onu sana okuduğumuzda, sen okunuşunu izle.

O halde, biz onu okuduğumuzda, sen onun okunuşunu izle.

pes ķaçan oķıyavuz anı ya'nį ardınca ol oķımaġınuñ.

Ḳaçan biz oḳusavuz, sen ol oḳumaġa tābi‘ ol.

Biz onu (Cəbrailin dili ilə) oxutduğumuz zaman oxunmasını diqqətlə dinlə.

And when We read it, follow thou the reading;

But when We have promulgated it, follow thou its recital (as promulgated):


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.