Velev elkâ me’âżîrah(u)
Özürlerini ortaya dökse de.
(Ahirette) Kendi mazeretlerini ortaya atması (birtakım yalan bahanelere sığınması) bile (gaflet ve cehaletinin ve Allah’ı takdir edememenin bir neticesidir).
Mazeretler bulup kendi yaptıklarını gizlemeye çalışsa bile.
Mazeretlerini ortaya atsa bile.
Kendi mazeretlerini ortaya atsa bile.
Bütün mazeretlerini ortaya dökse de, (yine nefsinde gerçeği bilir. İnsan tamamen kendini kontrol edebilecek durumdadır.)
Her ne kadar mazeretleri ortaya atsa da… (Kıyametin en kuvvetli delili, Allah’ın gönderdiği vahiylerdir.)
Her türlü özrünü sayıp dökse de.
14,15. Hayır, insan birtakım özürler sayabilse de, kendi iç özünün görücüsüdür
Birtakım mazeretler ileri sürse de (kendi yaptıklarına karşı şahit olacak).
14,15. O gün insân ne kadar ’özür bulsa yine kendi kendine karşu basîreti ve hâli ile şâhid olacakdır.
14,15. Özürlerini sayıp dökse de, insanoğlu, artık kendi kendinin şahididir.
14,15. Hatta, mazeretlerini ortaya koysa da, o gün insan kendi aleyhine şahittir.
14-15. Artık insan, mazeretlerini sayıp dökse de kendine kendisi tanıktır.
İsterse özürlerini sayıp döksün.
Birtakım özürler ortaya atsa da...
Bir takım özürler ortaya atsa da.
Dökse de ortaya ma'ziretlerini
14-15. (İnsan, hesap günü, azaptan kurtulmak için) her ne kadar birtakım mazeretler ileri sürse de aslında kendi nefsinin aleyhine (bütün azaları ile birlikte) bizzat kendisi şahittir.
Mazeretlerini ileri sürse bile.
Velev ki o, (bütün) ma'ziretlerini (meydana) atmış olsun.
14,15. Daha doğrusu insan, (kurtulmak için, bütün) ma'zeretlerini ortaya atsa da, kendi nefsine (bizzat kendisi) şâhiddir!
14,15. Bilakis, (o gün) insan, (kurtulmak için, bütün) mazeretlerini ortaya atsa da, kendi şahsı aleyhine (bizzat kendisi) hüccettir (şahittir!) *
Her ne kadar mazeretler ortaya atsa da.
bütün engellerini ileri sürmüş olsa bile.
Her ne özür getirirse getirsin, yine kabul olunmayacak.
Kendi mazeret ve bahanelerini (mazur görünmek için) sayıp dökse de.
Birtakım sahte mâzeretler öne sürüp kendisini kandırmaya çalışsa bile!
Öyleyse, ey insanlar; gerçekleri olduğu gibi görmeli, Kur’an mesajını kendinize rehber edinerek dünya ve âhirette huzur ve esenliğe ulaşma yolunda çaba harcamalısınız. Bunun için yapmanız gereken, içtenlikle Kur’an’a yönelmek ve onu dinleyerek, okuyarak, inceleyerek anlamaya ve hükümlerini uygulamaya çalışmaktır. Başlangıçta anlayamadığınız veya yanlış anladığınız yerler olabilir; endişe etmeyin, eğer siz içtenlikle Kur’an’a yönelir ve onu anlama ve hayatınıza yansıtma yolunda çaba harcarsanız, Kur’an’ın tümünü okudukça Allah size bilmediklerinizi öğretecek ve Kur’an’ı doğru anlamanızı sağlayarak sizi büyük hatâlara düşmekten koruyacaktır. Nitekim, ayetlerimizle ilk tanıştığı sıralarda Elçimiz Muhammed bile onu öğrenme ve anlama konusunda zorluk çekeceğini sanmış, Biz de onu şöyle teskin etmiştik:
Mazeretlerini sayıp dökse bile!
14,15. Mazeretler savursa da // insan, kendi içini ayna gibi görecek...
Ne yapacağını bilemez. Şaşkınlık içindedir. Yaptıklarına mazeret bulmaya çalışırken;
14,15. (Birtakım) mazeretler ileri sürmeye kalkışacak olsaydı bile artık insan kendi kendinin şahididir.
14,15. Aslında insanoğlu (her ne kadar) mazeretlerini ortaya atsa da kendi kendisinin ne olduğunu, çok iyi bilir.¹
Her ne kadar bir takım mazeretler ileri sürse de. 16/84-85, 45/34-35
türlü mazeretler ortaya koymuş olsa bile…[⁵⁴⁵²]
14,15. Artık insan (o gün) -ne kadar özür sayıp dökse de- kendi kendinin şahididir.
Mazeretler ortaya atmaya çalışsa bile.
Velev ki, mazeretlerini ortaya atmış bulunsun.
14, 15. Türlü türlü mazeretler öne sürse de, Artık insan, kendisi hakkında şahit olur. [16, 23; 58, 18]
Birtakım özürler ortaya atsa da.
14,15. İnsân her ne kadar ma'zeretler dermeyân ider ise kendi nefsine basîrdir. (Kendi hâlini temamiyle bilir.)
Özürlerini sayıp dökse de bir şey değişmez.
İsterse özür beyan etsin.
Mazeretlerini sayıp dökse bile.
Dökse de ortaya tüm mazeretlerini.
14-15. belki ādemį nefsi üzere ḥüccetdür eger bıraķdı-y-ise daġı 'uzurlarını.
eger ‘öẕrler durġursa daḫı.
O, hər cür üzrxahlıq etsə də, (qəbul olunmaz)!
Although he tender his excuses.
Even though he were to put up his excuses.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |