13 Ekim 2024 - 10 Rebiü'l-Ahir 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Müddessir Suresi 47. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Hattâ etânâ-lyakîn(u)

Bize ölüm gelip çatıncaya dek.

"Sonunda yakîn (kesin bir gerçek olan ölüm) gelip bizi bitirdi (ecel bizi gafil yakalayıverdi)."

Sonra da bu halimiz ölüm bize gelinceye kadar devam etti.

“Kesin iman edilecek hakikatlerle yüz yüze gelme vaktine kadar yalanlıyorduk.”

Sonunda kesin gerçek (ölüm) bize gelip çattı."

'Sonunda yakîn (kesin bir gerçek olan ölüm) gelip bize çattı.'

Nihayet bize ölüm gelib çattı.”

Nihayet ölüm ile bize yakin geldi.

43,44,45,46,47. Onlar da şöyle cevap vereceklerdir: “İnanıp kulluk edenlerden değildik. Yoksulları doyurmuyorduk. Bâtıla dalanlarla birlikte dalardık. Ceza gününü yalanlardık. Sonunda ölüm bize geldi çattı.”

46,47. Bize yakın gelenedek, kıyameti yalanlardık!»

“(Ölüm ile) her şey açık seçik ortaya çıkıncaya kadar.

nihâyet yakînen gördük." cevâbını vireceklerdir.

"Ölüm bize o haldeyken geldi."

“Nihayet ölüm bize gelip çattı.”

Sonunda bize ölüm geldi çattı.”

Sonunda bize ölüm geldi çattı.

"Nihayet (şimdi) kesin gerçeğe ulaştık."

"Nihayet bize ölüm gelip çattı."

Tâ gelinciye kadar bize o yakîn

Nihâyet ölüm bize gelip çattı.”

“Bize yakîn¹ gelene kadar.”

1- Ölüm gelip çatana kadar.

«Nihayet bize ölüm gelib çatdı».

“Nihâyet bize yakin (inkâr edemeyeceğimiz ölüm) geldi!”

46, 47. (Ölüm ile) her şey açık seçik ortaya çıkıncaya kadar hesap gününü de (ahireti) hep yalanlardık (derler!)

“Taki o günü kesin bir şekilde görünceye kadar” dediler.

sonunda ölüm geldi bize çattı."

Bize yakın olan ölüm gelinceye kadar bu halde kaldık.

İşte böyle iken kesin gerçek/ölüm [yakîn] geldi çattı.

“Sonunda yakin (kesin bir gerçek olan ölüm) gelip bize çattı.”

İşte böyle, hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayıp giderken, nihâyet ölüm denen gerçek, hiç beklemediğimiz bir anda aniden karşımıza çıkıverdi!”

Sonunda bize ‘Yakîn’ geldi”.

46,47. ahirete inanmadık, // meğer doğru imiş. "

"Batıl üzerine hayatı yaşarken ölüm bize gelip çattı!" derler.

Sonunda kesin bir gerçek (olan ölüm) bize gelip çattı.”

45,46,47. (Bir de): “Ölüm bize gelinceye kadar, (bâtıla) dalanlarla beraber (kendimizden geçer) biz de dalar giderdik, din gününü de yalanlardık.” derler.

[ölüm ile] her şey açık seçik ortaya çıkıncaya kadar.”

– Ta ki ölüm kapımızı çalıncaya kadar. 6/26.28, 23/99...108

ta ki ölüm hakikati bizi gelip buluncaya kadar…”

"Bize ölüm gelip çatıncaya kadar! " (Bu suçları işlemekte devam ettik.. ama ceza gününün gerçek olduğunu iş işten geçtikten sonra şimdi anladık) derler.

Ta ki (ölüm bize) yakin oluncaya kadar;

Bize ölüm gelinceye değin.»

Ölüm bizi yakalayıncaya kadar hep böyle idik. ”

İşte böyle iken ölüm bize gelip çattı.

"Tâ ki bize mevt geldi" dirler.

Sonunda ölüm geldi çattı.” derler.

Ölüm bize gelene dek..

“Sonunda kesin bilgi(6) bize ulaştı.”

(6) Ölüm. 15:99 ve açıklamasına bakınız.

"Nihayet, tartışılmaz ve karşı çıkılmaz bilgi önümüze dikildi."

“tā geldi bize gümānsuz” ya'nį ölüm.

bize ölüm gelince, diyeler.

Ölüm bizi haqlayana qədər (bu vəziyyətdə qaldıq)”.

Till the inevitable came unto us.

"Until there came to us (the Hour) that is certain."(5804)

5804 Cf. 15:99, and n. 2018. The Hour that is Certain is usually taken to be Death. (R).


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.