Liya’leme en kad eblaġû risâlâti rabbihim ve ehâta bimâ ledeyhim ve ahsâ kulle şey-in ‘adedâ(n)
Gerçekten de Rablerinin elçiliklerini hakkıyla yaptıklarını, hükümlerini tebliğ ettiklerini bilsin diye ve onların her halini de bilgisiyle kavramış, kuşatmıştır ve her şeyi, birbir sayıp tespit etmiştir.
(Allah, nebilerine de bazı gaybi bilgiler aktarır) Öyle ki (insanlar) onların, Rablerinden gelen risaleti (insanlara gönderilenleri) tebliğ ettiklerini bilip (anlasınlar. Allah) Onların nezdinde olanları sarıp kuşatmış ve her şeyi tek tek sayıp tespitini yapmış bulunmaktadır.
Böylece peygamber kendisine Allah'ın vahyinin melekler tarafından eksiksiz olarak ulaştırıldığını bilsin veya Allah meleklerin Rablerinin mesajını doğru ve sağlam olarak yerine ulaştırdıklarını bilgisiyle kuşatmıştır veya Allah'ın mesajını O'nun kullarına peygamberlerin eksiksiz olarak ulaştırdıklarını açıkca gösterir. Allah meleklerin, peygamberlerin ve kullarının her halini bilgisiyle kavramış ve kuşatmıştır ve herşeyi bir bir sayıp tesbit etmiştir.
Rableri, meleklerin ve peygamberlerin tebliğine memur ettiği konuları, tebliğ görevlerini ifalarını; onların sorumluluğuna verilenleri, yanlarında olup bitenleri ilmiyle kudretiyle çepeçevre kuşatarak, her şeyi bir bir sayarak kaydip belirlemesi için onların etrafına koruyucu melekler dizer.
Öyle ki, Rablerinin risaletlerini (kendileri vasıtasıyla görderdiği hükümleri) tebliğ ettiklerini bilsin. (Allah) onlarda olanı kuşatmış ve her şeyi sayı olarak saymıştır.
Öyle ki onların, Rablerinden gelen risaleti (insanlara gönderilenleri) tebliğ ettiklerini bilsin. (Allah,) onların nezdinde olanları sarıp-kuşatmış ve her şeyi sayı olarak da sayıp-tesbit etmiştir.
O Peygamber şunu bilsin ki, o elçiler Rablerinin risaletlerini tamamıyla eriştirmişlerdir; ve O, elçilerin yanındaki ilmi kuşatmış ve her şeyi sayıca saymıştır.
Ki (Allah) o elçilerin, Rableri olan Allah’tan gelen mesajları ulaştırdıklarını görsün. Şüphesiz Allah, onların yanında olan her şeyi (ilmiyle) kuşatmıştır. Ve her şeyi tek tek saymıştır.
27,28. Ancak hoşnut olduğu peygamber hariçtir. Çünkü O, peygamberinin önünden ve ardından gözetleyiciler gönderir ki Rablerinin emirlerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah onları çepeçevre kuşatmıştır ve her şeyi bir bir saymıştır.[686]
26,27,28. Bilen O'dur göze görünmiyeni, hoşnut bulunduğu bir peygamberden başkasını, kendi sırrına kimseyi bilirli kılmaz, Tanrının elçiliklerin eriştirdiğin bilmeklik için, onun önünde, ardında bekçiler koyduk, her hallerin bilir, her nesnenin sayısını saymıştır»
O elçi bilsin ki Rabbi tarafından gönderilenleri, melekler ona tam olarak ulaştırmış, o da onlarda olanın hepsini almış ve her şeyi tek tek kavramıştır.”
Tâ ki rabbinin ihâle iylediği vazîfe ve teblîgâtın tamâmen icrâsına nezâret itsünler. Allâh’ın ’ilmi her şeyi ihâta ider, her şeyin ’adedini bilür.
27,28. Ancak peygamberlerden, bildirmek istediği bunun dışındadır. Rablerinin bildirilerini tebliğ etmelerini ortaya koymak için her peygamberin önünden ve ardından gözcüler salar; onların yaptıklarını ilmiyle kuşatır ve herşeyi bir bir sayar.*
27,28. Ancak seçtiği resûller başka. (Onlara bildirir.) Fakat O, Resûlün önünde ve arkasında gözetleyici (melek)ler yürütür ki resûllerin, Rablerinin vahiylerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah, onların her hâlini kuşatmış ve her şeyi inceden inceye sayıp dökmüştür.
27-28. Ancak elçi olarak seçtiği başka. Allah, bu elçilerin her türlü durumlarını ilmiyle kuşattığı ve her şeyin sayısını belirlediği halde, rablerinin mesajlarını tebliğ ettiklerini ortaya çıkarmak için onların önlerinden ve arkalarından gözcüler gönderir.
Ki böylece onların (peygamberlerin), Rablerinin gönderdiklerini hakkıyla tebliğ ettiklerini bilsin. (Allah) onların nezdinde olup bitenleri çepeçevre kuşatmış ve her şeyi bir bir saymıştır (kaydetmiştir).
Böylece, elçilerin Rab'lerinin mesajını ilettikleri ortaya çıksın. O onların yaptıklarını tümüyle kuşatmıştır ve herşeyi sayı olarak hesaplamıştır.
Bilsin diye ki, onlar Rablerinin elçiliklerini yerine getirmişlerdir. Allah onlarda bulunan her şeyi kuşatmış ve her şeyi bir bir saymıştır
Bilsin diyeki onlar rablarının risaletlerini hakkıyle iriştirmişlerdir ve o onların nezdindekini ihata etmiş ve her şey'i sayısiyle ihsa buyurmuştur
26-27-28. O, (Allah ki mutlak) gaybı bilendir. (Allah) hiç kimseye (mutlak) gaybı bildirmez. Ancak, Allah, razı olup seçtiği elçilerine bazı gayb bilgilerini vahyederek bildirir. Allah, (gaybî bilgileri bildirme esnasında o bilginin şeytanlar tarafından çalınmaması için, şeytanları kovan,) Peygamber’in önünden ve ardından (muhafızlık yapan) gözcüler (melekler) tayin eder ki böylece Peygamber, meleklerin Rablerinin vahyini kendisine, dosdoğru ve eksiksiz bir şekilde ulaştırdığını (kat’î sûretle) bilsin. Allah, onların her hâlini ilmiyle kuşatmış, her şeyi bir bir kaydetmiştir.
Tâki (o peygamberler), Rablerinin gönderdiklerini (o gözetleyicilerin) hakkıyle (kendilerine) tebliğ etdiklerini (şûhüden) bilsin (ler). (Allah, peygamberin) nezdinde olub bitenleri (onların her haalini ilmiyle) kuşatmış, herşey'i (müfredatı vech ile), sayı (sı) ile saymış (tesbît etmiş) dir.
Tâ ki (o peygamberlerin), Rablerinin gönderdiklerini hakkıyla teblîğ ettiklerini ortaya çıkarsın; çünki Allah, onların yanında bulunan (her)şeyi (ilmi ile) kuşatmış ve herşeyi bir bir kaydetmiştir.
Rablerinin bildirilerini (mesajlarını hakkıyla) tebliğ ettiklerini (şehadet ilmiyle de) ortaya koymak için her elçinin önünden ve ardından gözcüler salar; zaten (Allah) onların yanında olanları (yaptıklarını ilmiyle) kuşatmış ve her şeyi bir bir sayıp kaydetmiştir. (*)
Rablerinin verdiği görevleri tebliğ etmişler mi? Bilmesi içindir. Rabbin, elçilerin yanında bulunan her şeyi kuşatmış ve her şeyin tek tek hesabını yapmıştır.
Çalaplarının gönderdiklerini gerçekten eriştirdiklerini görmek için. Allah onların bütün olanlarını bitenlerini bilgisiyle kuşatmış, her nesneyi sayıya almıştır.
Böyle yapması, elçilerin, Rablerinden gelen vahiyleri [risâlât] hakkıyla tebliğ ettiklerini ortaya koymak içindir. (Allah) onların yaptıklarını ilmiyle kuşatır ve her şeyi bir bir sayar.
Rablerinin gönderdiklerini hakkıyla ulaştırmış olduklarını, onlarda bulunan her şeyi kuşattığını ve her şeyi bir bir saymış olduğunu bilsin diye (peygamberlere gözcüler tayin etmiştir).
Ki böylece Peygamber, aldığı bilgilerin hayal veya vehim olmadığını; vahiy getiren meleklerin, Rab’lerinin mesajını kendisine dosdoğru ve eksiksiz bir şekilde ulaştırdığını ve Allah’ın, onların yanındakileri, yani iç dünyalarında, hayatlarında ve çevrelerinde olup biten bütün gelişmeleri sonsuz ilmiyle kuşattığını ve bunun da ötesinde, kâinatta olmuş ve olacak her şeyi bir bir sayıp kayıt altına aldığını —en ufak bir şüpheye yer kalmayacak şekilde— bilsin.
Bilsin diye ki “kesinlikle rabb’lerinin risaletlerini tebliğ ettiler; (rabb’leri de) onların yanındakileri kuşattı; her şeyi tek tek saydı”.
bunu da, Rab'lerinin buyruklarını cesurca tebliğ etmelerini sağlamak için yapar, çünkü, elçilerin durumunu yakından bilen Allah, her şeyi inceden inceye hesap etmiştir."
"Rabbinin mesajlarının duyurulduğu bilinsin diye; Rabbimiz her şeyi kuşatmıştır. Onların yaptığı her şeyi bir bir saymıştır!"
27,28. Ancak dilediği elçi(ler) bunun dışındadır. [*] Rablerinin mesajlarını onların (meleklerin) tebliğ ettiğini bilsin diye, o (elçinin) önünden ve arkasından gözetleyici(ler) gönderir. (Allah) onların beraberinde bulunanı kuşatmış ve her şeyi bir bir sayıp kaydetmiştir.
O, bunu (Peygamberlerinin, insanlara) duyurduklarının, Rableri tarafından gönderildiğini bilmeleri için yapar. Çünkü O (Allah, zâten) onların söylediklerini (bilgisiyle) kuşatmış ve her şeyi tek tek kaydetmiştir.
Elçilerin, vahyi eksiksiz bir şekilde size ilettiğini ve Rabbinin onları her taraftan kontrol ettiğini ve her şeyi bir bir kaydedip muhafaza ettiğini ortaya koysun. 2/97.99, 25/32, 26/192.201, 87/6
O’nun böyle yapması, (rasullerin) tebliğ ettiklerinin Rablerinin risaleti olduğunu; dahası ellerindeki (vahyi) çepeçevre kuşattığını ve her şeyi tek tek sayarak muhafaza altına aldığını belirtmek içindir.[⁵³⁷³]
27,28. Ancak beğenip seçtiği bir peygamber müstesna! Çünkü onun önünden ve ardından gözetleyiciler (koruyucu melekler) salar (ve ona gayb bilgisinin dilediği kadarını açar) ki, beğenip seçtiği Peygamberler; Rablerinin gönderdiklerini, elçilerin kendilerine hakkıyle tebliğ etmiş olduğundan emin olsunlar. (Allah) onların (gerek o peygamberin, gerek meleklerin) nezdinde olup bitenleri kuşatmış ve her şeyi sayıp tesbit etmiştir!
Ki rablerinin vahiylerini tebliğ ettiklerini bilsin. Allah, onların her hâlini kuşatmış ve her şeyi bir bir sayıp dökmüştür.
Rablerinin risâletlerini hakkıyla eriştirmiş olduklarını bilmesi için (öyle muhafızlar tayin buyurulmuştur). Ve onların yanlarında olanı ilmen kuşatmıştır ve her bir şeyi adeden sayıp bilmiştir.
26, 27, 28. O bütün gaybı bilir. Fakat gayplarını kimseye açmaz. Ancak, bildirmeyi dilediği bir elçiye bildirir. Bu durumda (mesajı korumak için) o elçisinin önüne ve arkasına gözetleyiciler yerleştirir. Böylece (Allah) elçilerinin, Rab'lerinin mesajlarını gereğince tebliğ ettiklerini bilmek (yani fiilen görmek) ister. Doğrusu Allah, kullarının nezdinde ne var, ne yoksa her şeyi ilmiyle ihata etmiş, her şeyi bir bir kaydetmiştir. [2, 255]
(Böyle yapar) Ki onların, Rablerinin kendilerine verdiği mesajları duyurduklarını bilsin. Allah, onlarda bulunan herşeyi (bilgisiyle) kuşatmıştır ve herşeyi bir bir saymış(hesabetmiş)tir.
Tâ ki rasûl, halka rabbinin risâletini teblîğ itdiğini (teblîğ iylediği şeyde hâricden bir şey olmadığını) ve Allâh'ın o rasûlleri 'indinde olub her şeyi (zerreye varıncaya kadar) sayısıyla bildiğini bile.
O elçi bilsin ki Rabbi tarafından gönderilenleri, melekler ona tam olarak ulaştırmış, o da onlarda olanın hepsini almış ve her şeyi tek tek kavramıştır.”[*]
“Rabbinin gönderdiklerini gerçekten tebliğ ettiklerini göstermek için... Onların yanlarında olanı kuşatmış ve her şeyi bir bir kaydetmiştir.
Tâ ki, peygamberler, Rableri tarafından gönderilenleri meleklerin tastamam ulaştırdıklarını bilsin. Allah ise onların her halini kuşatmış ve herşeyi tek tek saymıştır.(4)
Ki onların, Rablerinin elçiliklerini hedefine tam ulaştırdıklarını bilsin. Allah, onların katında bulunan şeyleri kuşatmış ve her şeyi inceden inceye sayıya bağlamıştır.
tā bile kim bayıķ degürdiler çalabıları yalavaçlıķların. daħı ķapladı anı kim ķatlarındadur daħı śaydı her nesneyi śaymaķ.
Bilmeg‐içün ki teblīġ itdiler Tañrıları risālātını ve muḥīṭ olduḳların‐da eline ve iḥṣā itdi barça nesne ṣaymaġ‐ıla.
(Peyğəmbərlərinin) öz Rəbbinin göndərdiklərini (nə cür) təbliğ etdiyini bilsin (bəlli etsin). (Allah) onlarda olanların hamısını (peyğəmbərlərin əhvalatını və bütün əməllərini Öz elmi ilə) ehtiva etmişdir. O, hər şeyi bir-bir sayıb yazmışdır (təsbit etmişdir)!”
That He may know that they have indeed conveyed the messages of their Lord. He surroundeth all their doings, and He keepeth count of all things.
"That He may know that they have (truly)(5751-A) brought and delivered the Messages of their Lord: and He surrounds(5752) (all the mysteries) that are with them, and takes account of every single thing."(5753)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |