Vekem min karyetin ehleknâhâ fecâehâ be/sunâ beyâten ev hum kâ-ilûn(e)
Biz nice şehirler helak etmişiz ki azabımız gelip çattığı zaman ya geceydi; halk, uykuya dalmıştı, yahut da gündüzdü, öğle uykusundaydı, dinlenmedeydi.
Biz (elçilerimize düşmanlık eden) nice ülkeleri helak edip batırdık. Geceleri uyurlarken ya da gündüzün dinlenirlerken Bizim zorlu azabımız onlara gelip-yakalayıp (yıkıma uğrattı).
Bize ve elçilerimize baş kaldıran topluluklardan nicesini, gece vakti veya güpegündüz dinlenirken, ansızın gelip çatan cezamızla yok etmişizdir.
Biz nice kasabaları helak ettik. Onlara azabımız ya gece vakti veya gündüz uykusuna yattıkları sırada ulaştı.
Biz nice ülkeleri yıkıma uğrattık. Geceleri uyurlarken ya da gündüzün dinlenirlerken bizim zorlu azabımız onlara geliverdi.
Biz nice memleketler halkını helâk ettik ki, onlara azâbımız, gece yatarlarken, yahut gündüz istirahat ederlerken gelmişti.
Nice şehirleri helak ettik. Onlar gece uyurlarken veya gündüz öğlen uykusunda iken azabımız onlara geldi.
Nice memleketler var ki biz onları helâk ettik. Azabımız onlara geceleyin yahut gündüz istirahat ederlerken geldi.
Biz nice şehirleri yok eylemişiz, azabımız gece uyurlarken, ya da, gündüzleyin dinlenirlerken gelip çatmıştı
Biz nice kentleri(n insanlarını yaptıkları yüzünden) yok ettik. Azabımız, onları, ya (Lut kavminde olduğu gibi) geceleyin ya da (Şuayip kavmindeki gibi) öğlen uykusu sırasında yakalayıverdi.
Ne kadar şehirler tahrîb itdik ba’zıları gündüz ba’zıları gice gazâbımıza uğradı.
Biz nice kentleri yok etmişizdir; geceleyin veya gündüz uykularında iken baskınımıza uğramışlardır.
Nice memleketleri helâk ettik. Onlara azabımız gece uykusuna dalmışken, yahut gündüz istirahat hâlinde iken gelmişti.
Nice ülkeler var ki onları helâk ettik. Azabımız onlara geceleyin yahut gündüz istirahat ederlerken geliverdi.
Yok ettiğimiz nice topluluklar, uyurlarken yahut gündüzün işlerine dalmış haldeyken azabımız kendilerine ulaştı.
Nice kentler helak ettik. Gece yatarlarken, yahut gündüz uyurlarken, azabımız onlara geliverdi.
Biz nice memleket helâk etmişizdir ki gece yatarlarken yâhud gündüz uyurlarken baskınımıza ona gelivermiştir
Biz nice kentleri (n insanlarını, hakkı inkâr ettikleri için) helâk ettik. Azabımız onları ya (Lût kavminde olduğu gibi) geceleyin ya da (Şuayb kavminde olduğu gibi) öğlen uykusu sırasında yakaladı.
Biz nice memleketler (ehâlîsin) i helak etdik. Öyle ki (kâh) geceleyin, kâh onlar kaylûle ederlerken azabımız gelib çatdı onlara.
Hâlbuki nice şehirler var ki onları helâk ettik de azâbımız kendilerine geceleyin veya onlar (o memleketin halkı) kaylûlede (gündüz uykusunda) olan kimseler iken gelivermiştir.
Ve biz nice kentleri (inkâr, zulüm, isyan ve azgınlıkları yüzünden) yıkıma uğrattık. Öyle ki azabımız, onları, ya (Lut kavminde olduğu gibi) gece uyurlarken ya da (Şuayb kavmindeki gibi) gündüz (öğle vaktinde) dinlenirken yakalayıverdi.
Biz, nice kasabaları yok ettik. Onlar gece yataklarında veya gündüz öğle vaktinde dinlenirken, azabımız onlara gelmişti.
Biz nice kentleri yokettik. Azabımız onları ya geceleyin ya da gündüz uykuda iken gelip bastırmıştır.
Biz nice beldeleri helak/yok ettik. Baskınımız/gazabımız [ba’sunâ] onlara ya geceleyin veya gündüz uykusunda gelmiştir.
Biz nice ülkeleri yok etmişizdir; azabımız onlara, geceleyin ya da öğlen vakti uyurlarken geliverdi.
Oysa Biz, emrimize başkaldıran nice toplumları helâk ettik; geceleyin uyurlarken yâhut gündüz vakti dinlenirlerken, azâbımız ansızın başlarına çöküvermişti!
Şehirler’den nicesini helâk ettik. Geceleyin veya onlar gündüz meşgul iken oraya sıkıntı azabımız geldi.
Biz, nice şehirleri yok ettik. Felaket onları, ya gece yarılarında ya da gündüz uykusunda yakadı.
Uyarılarımıza aykırı davrandılar. Bunun üzerine onların üstüne gece gündüz fark etmeden felaketler gönderdik.
Nice şehirler vardı ki biz onları helak etmiştik. Azabımız onlara gece veya gündüz uyurlarken gelmişti.
Biz [baş kaldıran] topluluklardan nicesini, gece vakti ya da güpegündüz dinlenirken ansızın gelip çatan cezamızla yok etmişizdir. ⁴
Biz nice uygarlıkları helak ettik. Kahredici azabımız, onlara gece ya da öğle vakti uyurlarken gelip çattı. 6/6- 47, 11/100- 101, 19/98, 28/58
Biz nice (âsî) toplulukları helâk etmişizdir; kahredici gazabımız bir gece vakti ya da gün ortasında dinlenirken gelip çatıvermiştir.
Biz, nice belde halkını, bu yüzden helak ettik Azabımız onlara ya geceleyin ya da gündüzün (ortasında) dinlenirken ansızın gelip çattı.
Bir nice ülkeyi helâk ettik ki, onlara azabımız gece yatarlarken veya gündüzün ortasında uyurlarken gelip çatmıştır.
Biz nice ülkeler imha ettik ki ya gece uyurlarken, yahut gündüz yatarlarken baskınımız onlara gelivermişti. [6, 10; 22, 45; 28, 58; 7, 97-98]
Nice kent(ler)i helak ettik; gece yatarlarken, yahut gündüz uyurlarken, azabımız onlara geliverdi.
Biz ne kadar karyeleri (şehirleri) helâk itdik. Onlara 'azâbımız gice yatdıkları veyâ gündüz istirahat itdikleri zamânlarda (hiç beklemedikleri vakitlerde) geldi.
Nice memleketler helak ettik. Kahredici azabımız, onlara gece ya da öğle vakti uyurlarken gelip çattı.
Biz nice beldeler helâk ettik ki, azabımız onlara gece yatarlarken veya gündüz uykusunda iken ansızın gelivermişti.
Nice yurtları ve medeniyetleri yere batırdık biz. Öyle ki, geceleyin yahut öğlen uykusu uyumakta oldukları bir sırada azabımız tepelerine iniverdi.
Qanchadan-qancha shahar va qishloq aholisini halok qildik. Ularga azobimiz tun kechasi yoki kunduz kuni orom olayotganlarida birdan kelib qoldi.
daħı niçe köy helāk eyledük anı pes geldi aña ķatdıġumuz gice basmaķ iken ya'nį lūŧ ķavmı gibi yā anlar gündüz uyķusın uyuyıcılarken
İy nice şehrleri ve iḳlīmleri ḫarāb eyledük. Pes geldi anuñ ḳavmine bizüm‘aẕābumuz gice yaturken Lūṭ ḳavmi gibi, yā gün buçuġında Şu‘ayb ḳavmi gi‐bi.
Biz neçə-neçə məmləkətləri (onların əhalisini) məhv etdik. Əzabımız onlara (Lut peyğəmbərin qövmünə) gecə (yatarkən), yaxud (Şüeyb peyğəmbərin qövmünə) günün günorta çağı (istirahət edərkən) gəldi.
How many a township have We destroyed! As a raid by night, or while they slept at noon, Our terror came unto them.
How many towns have We destroyed (for their sins)? Our punishment took them on a sudden by night or while they slept for their afternoon rest.
| Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |