Ve câe fir’avnu vemen kablehu velmu/tefikâtu bilḣâti-e(ti)
Firavun (kavmi), ondan öncekiler ve yerle bir olan şehirler (halkı da hep) o hata ile (dünyada sürekli kalıverecekleri ve hiç hesaba çekilmeyecekleri düşüncesiyle tarih sahnesine) gelmiş (ve gitmişler) di.
Ve Firavun ve ondan önce şehirleri altüst olanlar da suçlar işlemişlerdi.
Firavun da ondan önceki altı üstüne getirilip yok edilen kasabalar halkı da hepsi günah üstüne günah işlemişlerdi.
Firavun, devlet adamları ve hânedanı, ondan öncekiler, altı üstüne getirilen beldeler de, hep o hatayı işlediler.
Firavun, ondan öncekiler ve yerle bir edilmiş şehirler(in halkları) hep suç işlediler.
Firavun (kavmi), ondan öncekiler ve yerle bir olan şehirler (halkı da hep) o hata ile (tarih sahnesine) geldiler.
Firavun da, ondan öncekiler de, Lût kavminin kasabalar halkı da, hep o hatayı (şirk ve isyanı) işlediler.
Firavun, ondan öncekiler ve altı üstüne gelenler, yanlış bir iş ile ortaya çıktılar.
Firavun, ondan öncekiler ve alt üst olmuş şehirler de hep o günahı işlediler.
Firavun da, onlardan öncekilerde, alt üst olan kentler, günahla gelmişlerdi
Firavun da ondan öncekiler de Lût kavminin kasabalar halkı da hep o hatayı (şirki ve isyanı) işlediler. *
Firavun, ondan öncekiler ve alt üst olmuş kasabalarda oturanlar da suç işlemişlerdi.
Firavun, ondan öncekiler ve yerle bir olan şehirler (halkı olan Lût kavmi) hep o suçu işlediler.
Firavun, ondan öncekiler ve altı üstüne getirilen beldeler halkı (Lût kavmi) hep o günahı (şirki) işlediler.
Firavun, ondan öncekiler ve altüst olan (Sodomlu) larda kötülük işlemişti.
Firavun, ondan öncekiler ve altı üstüne getirilen beldeler de hep o hatayı işleyegeldiler.
Firavin de geldi, ondan evvelkiler de, mü'tefikeler de hep o hatâ ile
Firavun, ondan öncekiler ve kentleri alt üst olanlar, o hata ile geldiler.
Fir'avn da, ondan öncekiler de, altüst olan (kasaba) lar (halkı) da hep o hataayı (meydana) getirdiler (irtikâb etdiler).
Fir'avun ve ondan öncekiler ve altüst olan (şehir)ler(in halkı olan Lût kavmi) de o günah (şirk) ile geldi.
Firavun, ondan öncekiler ve altı üstüne gelmiş şehirlerin halkları hatalarla gelmişlerdi.
Fir/avun ve ondan evvel gelenler ve altı üstüne gelen şehirler ahalisi de büyük bir suçta bulunmuşlardı.
Firavun (kavmi), ondan öncekiler ve yerle bir olan şehirler (halkı da hep) o hata ile geldiler.
Ayrıca Firavun, ondan önceki kâfirler ve altı üstüne getirilen Sodom ve Gomoreli zâlimler de aynı şekilde günaha batmışlardı.
Firavun, ondan öncekiler1 ve yerle bir olan şehirlerin2 (halkları da) aynı hatayı (işleye) geldiler.*
Bir de Firavun vardı; ve ondan önce yaşamış [birçok]ları, altüst olmuş şehirler 5 -[onların hepsi] günah üstüne günah işlemişlerdi;
Firavun, ondan öncekiler, bir de altı üstüne gelmiş Lut toplumu gibi niceleri geldi geçti. Onların hepsi de günaha batmışlardı. 9/70, 10/13
Firavun ve ondan önce gelenler de, o hataya gömülüp[5279] altı üstüne getirilen kentler de öyle oldu...[5280]*
Fir'avun da ve ondan evvelkiler de ve inkilâbata uğrayanlar da o büyük suçu (meydana) getirdi.
Firavun da, ondan öncekiler de, altüst edilip yerin dibine geçirilen Lût milletine ait kasabaların ahalileri de hep o günaha (yani şirke) girdiler.
Fir'avn ve ondan öncekiler ve altüst olmuş kentler(in halkı olan Lut kavmi) de hatalı iş yaptılar.
Firavun, ondan öncekiler ve yanlış yola giren her toplum aynı hataya düştü.
Firavun da, onlardan öncekiler de ve safsatacılar da günahlarıyla geldiler.
Firavun ile ondan öncekiler ve Lût kavmi de o günahı işledi.(1)*
Firavun da ondan öncekiler de altı üstüne gelmiş kentlerde aynı hataya vücut verdiler.
daħı getürdi fir'avn daħı ol kim andan ilerüdür daħı lūŧ ķavmı köyleri yazuķ işi.
Fir’on da, ondan əvvəlkilər də, alt-üst olmuş Mö’təfikə əhli (Lut qövmü) də günah (xəta) törətmişdilər.
And Pharaoh and those before him, and the communities that were destroyed, brought error,
And Pharaoh,(5642) and those before him,(5643) and the Cities Overthrown,(5644) committed habitual Sin.*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |