8 Eylül 2024 - 4 Rebiü'l-Evvel 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Hâkka Suresi 34. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Velâ yehuddu ‘alâ ta’âmi-lmiskîn(i)

Ve yoksulun yiyeceğine bakmazdı.

"Yoksula yemek vermeye (yanaşmıyor, bu yönde çabalayanlara) destekçi (bile) olmuyordu."

ve ihtiyaç içinde olanları yedirip içirmek için hiçbir istek ve kararlılık duymadı.

Çevresi, çaresi olmayan yoksulun karnını doyurmaya teşvik etmezdi.

Yoksula yemek vermeye teşvik etmezdi.

'Yoksula yemek vermeye destekçi olmazdı.'

Yoksulların yiyeceğine hiç bakmıyor, teşvik etmiyordu.

Yoksul ve fakirleri yedirmeye de teşvik etmiyordu.

33,34. “Çünkü o, Yüce Allah'a iman etmezdi, yoksulu doyurmaya teşvik etmezdi.”

Yoksulları doyurmayı sevmezdi!

Ve yoksulu doyurmayı teşvik etmezdi.”

Bkz. 107/3

33-37. Çünkü o Allâh te’âlâya îmân itmedi, fukarâyı it’âm itmedi, işte ânınçün bugün hâmîsi yokdur. Ta’âmı da irinden ’ibâret olacakdır, yalnız mücrimler bunı ekl ideceklerdir.

"Yoksulun yiyeceği ile ilgilenmezdi."

“Yoksulu doyurmağa teşvik etmiyordu.”

Yoksulu doyurmayı özendirmezdi.

Yoksulu doyurmaya teşvik etmezdi.  

 Bu âyetle, yoksulun gözetilmemesi ve onun haline hiç alİırış edilmemesi, Allah’a iman etmemenin hemen akabinden en büyük günah olarak zikredilmektedi... Devamı..

Yoksullara yedirmeğe de çalışmıyordu.

Yoksula yedirmeye teşvik etmiyordu.

Ve fukaranın yiyeceğine hiç bakmıyordu

(Kendisi yoksullara yardım etmediği gibi, başkalarını da) yoksulu doyurmaya (onların ihtiyacını gidermeye) teşvik etmiyordu.

Miskinin yedirilmesini¹ teşvik etmiyordu.

1- Malında ve mülküne miskinin hakkı olan payı vermeyi istemiyordu.

«(kendisi) yoksula yemek (yedirmek şöyle dursun, başkalarını da) vermiye teşvıyk etmezdi»,

“Yoksulu doyurmaya da teşvîk etmezdi!”

33, 34. Şüphesiz o, (evreni yaratan) yüce Allah’a (zatıma) inanmazdı ve «(kendisi) yoksula (fakire, muhtaca ve toplumda işsiz kalanlara) yemek (yedirmek ve onları doyurmak şöyle dursun, başkalarını da) vermeye teşvik etmezdi»*

(*) Bu âyetle, yoksulun, fakirin, muhtacın, toplumda işsiz kalan ve iş bulamayan kimselerin gözetilmemesi, onlara infak edilmemesi, mal ve serveti onl... Devamı..

Fakirlere yedirmeyi teşvik etmiyordu.

yoksulları geçindirmek için çırpınmıyordu.

Yoksulu yedirmeye teşvikte bulunmuyordu.

“Yoksulu doyurmaya da teşvik etmiyordu.”¹⁴

14 Krş. Kalem, 68/23-24

“Yoksula yemek vermeye destekçi olmazdı.”

“Ve bunun doğal sonucu olarak, yoksulları doyurmak için en ufak bir istek ve gayret göstermiyordu!”

Miskîn’in / Düşkün Yoksul’un doyurulmasını teşvik etmezdi.

yoksul doyurmaya hiç yanaşmazdı.

"Yoksulu doyurmaya teşvik etmiyordu. Hep zenginlerden yana, zenginleşmek yolunda cimrinin tekiydi."

Yoksulu doyurmaya da teşvik etmiyordu.

33,34. “Çünkü o, yüce Allah’a îman etmiyor ve kimseyi yoksula hakkı olan yiyeceği vermeye de teşvik etmiyordu.” der.

ve ihtiyaç içinde olanları yedirip içirmek için hiçbir istek ve kararlılık duymadı: ¹⁹

19 Lafzen, “acele etmedi”.

Yoksulu yedirmeye de ön ayak olmuyordu. 89/15.19

Yoksulu doyurmak için hiçbir çaba harcamadı.

34,35. Yoksulu doyurmaktan hoşlanmazdı. Onun için, bu gün burada kendisine acıyan hiçbir kimse yoktur.

Yoksulu doyurmaktan hazzetmiyordu.

«Ve yoksullara yemek verilmesine teşvikte bulunmazdı.»

Çünkü o, fakiri doyurmayı teşvik etmezdi.

Yoksulu doyurmaya ön ayak olmuyordu!

"Fukarâyı it'âma rağbet iylemezdi".

Çaresiz birini doyurmaya özendirmezdi.

Yoksulu yedirmeye teşvik etmiyordu.

Yoksulu doyurmaya önayak olmazdı.

"Yoksulu doyurmaya özendirmiyordu."

“daħı ķındurmaz yoħsula ŧa'am virmek üzere.”

ve özge kişiye buyurmazdı yimek yidürmek, miskinlere özi yidürmek ḳan‐dan?

O (özü zəkat vermir, acizə, kimsəsizə kömək etmit, xalqda da) yoxsulu yedirtməyə rəğbət oyatmırdı.

And urged not on the feeding of the wretched,

"And would not encourage(5663) the feeding of the indigent!

5663 Cf. 107:3; 89:18. The practical result of their rebellion against the God of Mercy was that their sympathies dried up. Not only did they not help... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.