19 Nisan 2024 - 10 Şevval 1445 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Necm Suresi 59. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Efemin hâżâ-lhadîśi ta’cebûn(e)

Bu söze mi şaştınız siz?

Şimdi siz, bu sözden mi şaşkınlığa düşüyor (bu Kur’ani haberlere mi hayret ediyor)sunuz?

Siz bu sözü ve bu haberleri mi tuhaf buluyorsunuz?

Şimdi siz, bu sözden, Kur'ân'dan dolayı mı hayretler içindesiniz?

Şimdi siz bu söze mi hayret ediyorsunuz?

Şimdi siz, bu sözden mi şaşkınlığa düşüyorsunuz?

Şimdi siz, bu Kur'an'a mı şaşıyorsunuz? (Ey Mekke'liler).

Artık bu söze mi hayret ediyorsunuz?

Şimdi bu kitaba mı hayret ediyorsunuz?

İmdi, siz bu söze şaşıyor musunuz?

Şimdi siz bu sözü/Kur'an'ı tuhaf mı buluyorsunuz?

59,60. Bu sözlere mi ta’accüb idiyorsunuz ve ağlayacak yerde gülüyorsunuz.

Bu söze mi şaşıyorsunuz?

59,60,61. Şimdi siz gaflet içinde eğlenerek bu söze mi (Kur’an’a mı) şaşıyorsunuz, gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz?

Yoksa bu haberi tuhaf mı buluyorsunuz?

Şimdi siz bu söze (Kur'an'a) mı şaşıyorsunuz?

Bu sözü mü tuhaf karşılıyorsunuz?

Şimdi siz bu sözden mi hayret ediyorsunuz?

Şimdi siz bu kelâma mı teaccüb ediyorsunuz

59-60. (Ey müşrikler!) Şimdi bu söze (Kur’ân’da bildirilen hakikatlere) mi şaşıyorsunuz! (Bu yüzden mi yapılan bunca uyarıya) gülüyor da (başınıza gelecek olan azaba) ağlamıyorsunuz!

Bu hadislere¹ mi şaşırıyorsunuz?

1 – Sözlere.

Şimdi siz bu söze mi şaşıyorsunuz?

59,60. Şimdi (siz) bu sözden mi (Kur'ân'dan mı) şaşıyorsunuz? Ve gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz!

(Allah’ın) Bu sözlerine şaşırıyor musunuz?

Yoksa siz bu Kur’an’a mı şaşıyorsunuz?

Siz bu Kur/an/a mı taaccüp ediyorsunuz?

Şimdi siz bu söze/Kur’an’a mı hayret ediyorsunuz/tuhaf görüyorsunuz?¹⁹

19 Krş. Ra’d, 13/5; Kâf, 50/2

Şimdi siz bu sözden mi şaşkınlığa düşüyorsunuz?

Şimdi, ey inkârcılar; siz kendi tuhaf hâlinize değil de, sizi uyaran bu mübârek sözlere mi şaşıyorsunuz?

Bu Söz’e mi şaşıyorsunuz?

Şimdi bu Kitab'a mı hayret ediyorsunuz!

Şimdi siz gönderdiğimiz ayetlere mi hayret ediyorsunuz? Niçin? İşinize gelmedi mi? Veya sizlerden birine gönderilmediği için karşı mı çıkıyorsunuz? Aranızda fakir ve yetim gördüğünüz birine geldiği için mi hayretler içindesiniz? Hayır! Andolsun ki gelen ayetler sizleri övseydi. Yaptığınız kötülükleri hoş görseydi hemen kabul ederdiniz. Herkesten fazla sahip çıkardınız. Gelen ayetler sizin yalanlarınızı açıkladığı için hayretler içindesiniz. Çünkü gönderdiğimiz ayetler sizin dahi sır olarak sakladığınız şeyleri açığa vuruyor. İşlediklerinizin asıl nedenlerini, kalplerinizde yatanları açığa çıkarıyor. Sizler asıl bu nedenle hayretler içindesiniz. Saklayacak bir şeyiniz kalmadığı, bütün gizledikleriniz açıklandığı için hayretler içindesiniz. İçinizden nasıl oluyor da kalplerimizdekiler okunuyor diyorsunuz. Birbirinizle gizlice konuştuğunuz gerçekler açıklanıyor. Sizler gerçekleriniz açıklandıkça ne yapacağınızı bilmeyerek şaşırıyorsunuz. Niçin doğru düşünerek kendinizi düzeltmek yerine, inkâr edip suçlamalara yönleniyorsunuz?

Şimdi siz bu sözü mü tuhaf buluyorsunuz!

59,6. Şimdi size bu söylenilenler garip mi geliyor da (bu yüzden) gülüyor ve ağlamıyorsunuz?

Siz bu haberleri tuhaf mı buluyorsunuz?

Şimdi siz bu hadisi/Kuran’ı tuhaf mı buluyorsunuz? 38/1...10

Ne yani, siz bu (kaçınılmaz) olayın haberini tuhaf mı buluyorsunuz?

(Ey müşrikler ) Şimdi siz bu söze (Kur'an'ın size bildirdiği tekrar dirilmeye) mi şaşıyorsunuz?

Şimdi siz bu söze mi hayret ediyorsunuz?

Şimdi siz bu kelâmdan mı teaccüb ediyorsunuz?

59, 60, 61, 62. Şimdi siz bu söze mi şaşırıyorsunuz? Hep gülüyorsunuz, ama ağlamıyorsunuz. Üstelik kafa tutuyor, oyalanıyorsunuz. Haydi artık (bırakın bu gafleti de) Allah'a secde ve ibadet edin!

Bu âyeti okuyanın veya dinleyenin tilavet secdesi yapması vaciptir.

Şimdi siz bu söze mi hayret ediyorsunuz?

Bu Kur'ân'dan ta'accüb mi idersiniz?

Yoksa bu sözler sizi şaşırtıyor mu?

Bu söze mi şaşıyorsunuz?

Siz bu söze mi şaşıyorsunuz?

Şimdi siz bu sözden mi hayrete düşüyorsunuz?

ey uşbu sözden mi ŧanlarsız?

Siz bu Ḳur’āndan ‘acebler misiz?

İndi siz bu kəlama (Qur’ana) təəccübmü edirsiniz?

Marvel ye then at this statement,

Do ye then wonder(5124) at this recital?

5124 Mere wondering will not do, even if it is the wonder of admiration. Each soul must strive and act, and Allah's Mercy will take it under its wings... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.