‘İnde sidrati-lmuntehâ
(O zaman) Sidretü'l-Münteha'nın katında (bütün Meleklerin ve Nebilerin son ulaşım sınırındaydı).
En son sidrenin yanında.*
Sidretü'lMüntehâ'nın yanında
Sidre-i Müntehâ'nın, büyüklüğü, güzelliği, kokusu ölçüsüz Sidre ağacının bulunduğu, akıl ölçülerinin, çirkinliğin bittiği, nihaî sınırın yanında görmüştü.
Sidretu'l-Munteha'nın yanında.
Sidretü'l-Münteha'nın yanında.
Sidretü'l-Münteha'nın (yedinci göğün) yanında...
Sidretül- Münteha yanında.
11,12,13,14,15,16,17,18. Kalp gördüğünü yalanlamadı. O'nun gördükleri hakkında onunla tartışıyor musunuz? Andolsun ki Cebrail'i bir başka inişte de görmüştü. Son sınır ağacı, sidretü'l-müntehâ yanında. O ağacın yanında Me'vâ cenneti vardır. Sidre'yi neler kaplamıştı neler! Ne gözü kaydı ne de belirlenen sınırı aştı. Andolsun ki Rabbinin en büyük âyetlerinden bir kısmını gördü.
13,14,15. En son, sedir ağacının yanında, Onu başka bir kez daha görmüştü, barınak cenneti yanında idi
“Sidret'ül-Münteha” nın (en uzak noktadaki sidre ağacının) yanında.*
13,14. And olsun ki o, Cebrail'i sınırın sonunda başka bir inişinde de görmüştür.
Sidretü’l-Müntehâ’nın yanında.
13, 14. Andolsun onu, Sidretü'l-Müntehâ'nın yanında önceden bir defa daha görmüştü.
En son noktada.
Sidretü'lMüntehâ'nın yanında.
Sidrei müntehanın yanında
Sidretu'l Münteha'nın¹ yanında.*
13,14. Andolsun ki onu diğer bir defa da Sidre-tül müntehânın yanında gördü o,
13,14. And olsun ki, onu (Cebrâîl'i aslî sûretinde) diğer bir inişte de (mi'râc gecesi), Sidretü'l-Müntehâ'nın yanında (iken) gördü.
Son ağacın yanında,
Sidre-i münteha [¹¹] yanında görmüştü.*
Sidretü'l Münteha'nın yanında.*
Maddî varlığın sona erdiği ve bambaşka bir âlemin kapılarının açıldığı sınır noktasında, yani Sidre-i Müntehâ’da.
13,14,15. Yemin olsun (Muhammed, Cebrail’i miraçtan) inerken yakınında Cennet’ül-Me’va’nın1 bulunduğu Sidret’ül-Mün-teha’nın yanında 2bir defa daha gördü.3*
en uzak noktadaki sidre ağacının yanında, 10
En uçtaki sedir ağacının yanında. 17/1, 34/16, 56/28.
en sonuncu sidre ağacının yanında,[4778]*
Sidretü'lMüntehâ'nın yanında.
13, 14. Onun bir başka inişini Sidretu'l-Müntehanın yanında görmüştü. *
Sidretü'l-Münteha(uzak ağaç)ın yanında,
(Bu defa) Sidret’ül-müntehâ’nın[*] yanındaydı.*
Sidre-i Münteha'nın yanında
Sidre-i Müntehâ'nın yanında.
Son sınır ağacı, Sidret-ül Münteha yanında.
13-14. daħı bayıķ gördi anı ya'nį daħı bir gez gökden inerken cebreyil’i tamām sūret ile gördi? sidreti’l müntehā ķatında.
(Yeddinci göydəki) Sidrətül-müntəhanın yanında.
By the lote tree of the utmost boundary,
Near the Lote-tree(5093) beyond which none may pass:*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |