İnnâ kunnâ min kablu ned’ûh(u)(s) innehu huve-lberru-rrahîm(u)
Gerçekten de önceden onu çağırırdık; şüphe yok ki o, şanı yüce bir lütuf sahibidir, rahimdir.
“Şüphesiz, biz bundan önce (dünyada iken, çok şükür ki) O’na dua (kulluk) ederdik. Gerçekten O, İyiliği bol, Esirgemesi çok olanın ta Kendisidir.”
Biz bundan önce dünyada da, O'na yalvarıp ibadet ederdik. Çünkü O, iyiliği bol ve rahmeti geniştir.”
“Biz, bundan önce devamlı O'na kulluk ve ibadet ediyor, ona yalvarıyorduk. İhsan ve kerem sahibi, engin merhamet sahibi olan O'dur.”
Şüphesiz biz daha önce O'na yalvarırdık. Gerçekten iyilik eden, rahmet eden O'dur."
'Şüphesiz, biz bundan önce O'na dua (kulluk) ederdik. Gerçekten O, iyiliği bol, esirgemesi çok olanın ta kendisidir.'
Biz, bundan önce O'na ibadet ediyorduk ve bizi korumasını istiyorduk. Gerçekten O, kerem sahibidir, Rahîm'dir.
Çünkü biz, daha önce Allah’a yalvarıyorduk. Gerçekten O, çok hayırsever ve çok acıyandır.
“Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü asıl iyilik sahibi ve merhamet eden O'dur.”
Önce O'na tapıyorduk, O iyilik yapıcı, yarlıgayıcı
“Gerçekten biz bundan önce de (dünyada da) sadece O'na dua ederdik. Şüphesiz O, iyiliği ve merhameti bol olandır.”
"Vaktiyle biz Allâh’a ’ibâdet ider idik. Allâh müşfik ve rahîmdir."
26,27,28. "Doğrusu bundan önce ailemizin yanında bile korku içindeydik; Allah lütfedip bizi kavurucu azabdan korudu; doğrusu bundan önce de O'na yalvarıyorduk; şüphesiz O, iyilik yapandır, acıyandır" derler.*
“Gerçekten biz bundan önce O’na yalvarıyorduk. Şüphesiz O, iyilik edendir, çok merhametlidir.”
«Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur.»
"Biz daha önce O'na yalvarırdık; O, İyilik edendir, Rahimdir."
"Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur."
Evet biz bundan evvel ona duâ ediyor korumasını istiyorduk, hakikat o öyle keremkâr öyle rahîm
İyi ki daha önce yalnızca O'na yöneldik. Kuşkusuz ki O, İyilik Yapan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
«Gerçek biz bundan evvel (müvahhid olarak) Ona ibâdet ediyorduk. Şübhesiz ki O, (evet) O, (va'dinde saadık) ihsanı bol, çok esirgeyicidir».
“Gerçekten biz, bundan önce O'na duâ ediyorduk. Şübhesiz ki Berr (çok lütufta bulunan), Rahîm (çok merhamet eden) ancak O'dur.”
Biz, daha önce dünyada iken, yalnızca Allah’a dua ederdik. Çünkü bütün iyilikleri veren ve merhametli olan O dur.
İşte biz bundan önceki dünyada Ona tapardık. Çünkü O, bol vergili, esirgeyici olandır."
Biz bundan evvel dünyada ona ibadet ederdik. Çünkü O, lûtfu çok, merhameti artık bir Zat/tır.
“Hiç şüphesiz biz bundan önce O'na dua (kulluk) ederdik. Gerçekten O, iyiliği bol, esirgemesi çok olanın ta kendisidir.”
“Çünkü biz, dünyadayken yalnızca O’na kulluk eder ve sadece O’na yalvarırdık. Gerçekten O, iyilik edendir, çok merhametlidir.”
“Biz, önceden O’na dua ediyorduk. Gerçekten O, Rahîm Berr’dir”.
Çünkü vaktiyle biz, hep ona yalvarıyorduk, çünkü, iyiliğin ve sevginin kaynağı o idi... "
“Biz dünya hayatını yaşarken Rabbimize yalvarıyor, sadece O’na güveniyor, O’nun yolundan ayrılmıyorduk. Şüphesiz O iyilik edendir, çok merhametlidir. Bilerek bilmeyerek yaptığımız hatalardan tövbe ederek bir daha geri dönmedik. İnşallah Rabbimiz bizi af eder."
Şüphesiz ki biz bundan önce (dünyada) O’na yalvarıyorduk. Şüphesiz ki yalnızca O çok iyilik edendir; çok merhametlidir.”
“Şüphesiz biz bundan önce, sadece Ona kulluk ederdik. Gerçekten O, iyiliği bol, esirgemesi çok olanın ta kendisi imiş." (diyecekler.)
Şüphesiz biz bundan önce [yalnız] O’na yalvarırdık: [ve O, bize şimdi gösterdi ki ¹⁶ ] yalnız O’dur gerçekten iyilik eden ve gerçek rahmet kaynağı!”
– Zaten biz önceden de sadece Allah’a dua ile yalvarıp yakarıyorduk. Gerçekten Allah, sınırsız bir iyilik sahibi ve sonsuz bir rahmet kaynağı imiş, 6/12, 15/49
Şüphesiz biz bundan önce de hep O’na dua ederdik; çünkü O, evet O’dur mutlak iyi olan sonsuz rahmet sahibi.”
Şüphe yok ki, biz evvelce O'na dua eder olmuştuk. Muhakkak ki o, vaadinde sâdıkdır, çok esirgeyicidir.»
Çünkü biz daha önce Allah'a dua ve ibadet eder, bizi ateşten korumasını niyaz ederdik. Gerçekten O, berr'dir, rahîmdir (hayırların kaynağıdır, merhamet ve ihsanı boldur).
Biz bundan önce yalnız O'na yalvarır(bizi korumasını O'ndan niyaz eder)dik. Çünkü iyilik eden, esirgeyen O'dur, O.
Şimdiye kadar hep bunu ister dururduk. Çünkü Allah’ın iyiliği ve ikramı boldur.”
Biz, önceden de ona dua ediyorduk. Gerçekten O, iyilik sahibi, merhamet sahibidir.
“Bundan önce biz Ona dua ederdik. Gerçekten O pek lütufkâr ve esirgeyicidir.”
"Biz önceden O'na yakarıyorduk. Çünkü O'dur Berr, cömertçe iyilik eden; O'dur rahmeti sınırsız olan."
“bayıķ biz olduķ ilerü ŧaparuz aña. bayıķ ol oldur eyü işlü raḥmet ķılıcı.
Biz bundan [burun] dünyāda aña ṭaparduḳ. Taḥḳīḳ ol iḥsān idicidür,raḥmeti çoḳdur.
Biz bundan əvvəl (dünyada) Ona ibadət edirdik. Şübhəsiz ki, O, (və’dinə sadiq) kərəm sahibidir, rəhm edəndir!”
Lo! we used to pray unto Him of old. Lo! He is the Benign, the Merciful.
"Truly, we did call unto Him from of old: truly it is He, the Beneficent, the Merciful!"(5062)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |