Ve-iżâ tutlâ ‘aleyhim âyâtunâ beyyinâtin mâ kâne huccetehum illâ en kâlû-/tû bi-âbâ-inâ in kuntum sâdikîn(e)
Onlara açık belgeler olarak ayetlerimiz okunduğu zaman, onların (sözde) delilleri (ve mazeretleri) : "Eğer doğru sözlüler iseniz, atalarımızı (diriltip) getirin" demekten başkası olmamıştır. (Böyle akılsız kimselerdir.)
Ve onlara apaçık ayetlerimiz okununca kesin delilleri, ancak doğru söylüyorsanız getirin atalarımızı bize demelerinden ibarettir.
Onlara açık açık ayetlerimiz okunduğu zaman: “Doğru iseniz, babalarımızı dirilterek getirin bakalım” demelerinden başka, öne sürecekleri bir delilleri yoktur.
Kendilerine âyetlerimiz açıkça okunduğu zaman:
“Eğer sözünüzde doğru iseniz, atalarımızı diriltip getirin” demelerinden başka delil diye ileri sürebilecekleri bir şeyleri yok.*
Onlara apaçık ayetlerimiz okunduğunda (ortaya sürdükleri) delilleri: "Eğer doğru sözlüler iseniz atalarımızı getirin" demelerinden başka bir şey değildir.
Onlara açık belgeler olarak ayetlerimiz okunduğu zaman, onların (sözde) delilleri: 'Eğer doğru söylüyor iseniz, atalarımızı (diriltip) getirin' demekten başkası değildir.
Kendilerine açık açık ayetlerimiz okunduğu zaman, delilleri ancak şunu demekten ibaret olmuştur: “- Haydi, babalarımızı getirin, (eğer öldükten sonra dirilme var sözünde) doğru iseniz.”
Ayetlerimiz açık olarak onlara okunduğu zaman: “Eğer doğru iseniz, eski atalarımızı (diriltip) getirin!” demekten başka bir bahaneleri olmaz.
Âyetlerimiz kendilerine açık açık okunduğu zaman, onların, “Eğer doğru söylüyorsanız, babalarımızı geri getiriniz” demekten başka delilleri yoktur.
Bizim açık olan âyetlerimiz onlara okununca: «Gerçekseniz, atalarımızı getiresiniz» demekten başka bir tutakları yoktur
Onlara ayetlerimiz açıkça okunduğu zaman onların delilleri/iddiaları ancak: “Doğru söyleyenler iseniz (ölmüş) atalarımızı geri getirin” demek olur.
Ayetlerimiz onlara açıkça okunduğu zaman, delilleri yalnızca: "Doğru sözlü iseniz babalarımızı getirin bakalım" demek olur.
Onlara âyetlerimiz açıkça okunduğu zaman onların delilleri ancak, “Doğru söyleyenler iseniz babalarımızı getirin” demek oldu.
Onlara açıkça âyetlerimiz okunduğu zaman: Doğru sözlü iseniz atalarımızı getirin, demelerinden başka delilleri yoktur.
Onlara açık açık ayetlerimiz okunduğunda, "Doğru sözlü iseniz atalarımızı geri getirin," demekten başka delilleri yoktur.
Kendilerine âyetlerimiz açıkça okunduğu zaman; "Eğer sözünüzde doğru iseniz atalarımızı diriltip getirin." demekten başka söylenecek hiçbir delil yoktur.
Karşılarında açık açık beyyineler halinde âyetlerimiz okunurken şöyle demekten başka bir tutunacakları yoktur: haydi babalarımızı getirin doğru iseniz!
Onlara, ayetlerimiz açık ve kanıtlayıcı olarak okunduğu zaman da hüccetleri¹, “Eğer doğru söylüyorsanız, atalarımızı geri getirin.” demekten başka bir şey olmadı.*
Karşılarında açık açık âyetlerimiz okunduğu zaman onların «Eğer (iddianızda) doğrucular iseniz (ölmüş) atalarımızı (diriltib) getirin» demelerinden başka tutanakları yokdur.
Ve kendilerine âyetlerimiz apaçık olarak okunduğu zaman: “Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz, atalarımızı (geri) getirin!” demekten başka bir delilleri olmamıştır.
Açık anlaşılır ayetlerimiz onlara okunduğu zaman, ellerinde hiçbir geçerli delilleri yokken, yalnızca söyleyebildikleri “O halde doğru söylüyorsanız, daha önce yaşamış atalarımızı geri getirin” demeleri olmuştur.
Her ne zaman kıyamete ait âyetlerimiz onlara açık bir surette okunsa ellerindeki bütün hüccetleri, «— Dâvanda gerçeksen haydi bizim göçen ana ve babalarımızı diriltip getirin» demekten ibarettir.
Onlara açık belgeler olarak ayetlerimiz okunduğu zaman, onların (sözde savunma) delilleri, “Eğer doğru sözlüler iseniz, babalarımızı (diriltip) getirin” demekten başkası değildir.
Hakikati ortaya koyan ayetlerimiz onlara tüm açıklığıyla tebliğ edilince, “Eğer doğru sözlü iseniz, haydi atalarımızı diriltip karşımıza getirin!” demekten başka ileri sürecek delilleri olmamıştır ve olmayacaktır da.
Onlara âyetlerimiz bütün açıklığıyla okununca (buna karşılık) onların tek delilleri: “eğer doğru söylüyorsanız atalarımızı diriltip getirin bakalım.” demeleri olmuştur.
Ama ne zaman onlara ayetlerimiz apaçık bir şekilde iletilse: – Eğer doğru söylüyorsanız ölüp gitmiş atalarımızı geri getirin, demekten başka bir delil ortaya koyamıyorlar. 44/34...36
Ve ne zaman âyetlerimiz bütün açıklığıyla önlerine konulsa, tek cevapları şöyle olur: “Eğer doğru söylüyorsanız atalarımızı getirin!”[4491]*
Ve kendilerine karşı âyetlerimiz açık açık okunduğu zaman onların delilleri, «Eğer doğru sözlüler oldu iseniz atalarımızı getirin» demekten başka değildir.
Kendilerine iman esaslarına ve bu arada âhirete dair âyetlerimiz açık açık okunduğunda, onların ileri sürdükleri tek iddia: “Eğer siz bu inancınızda tutarlı iseniz, gelip geçmiş atalarımızı diriltin de önümüze getirin” demekten başka bir şey olmaz. [2, 28; 30, 27]
Onlara açık açık ayetlerimiz okunduğu zaman: "Doğru iseniz, babalarımızı getirin" demelerinden başka bir delilleri olmamıştır.
Onlara birbirini açıklayan ayetlerimiz okununca tek dayanakları şu sözleridir: “Haklıysanız babalarımızı alın da getirin.”
Apaçık ayetlerimiz kendilerine okunduğu zaman:-Doğru söylüyorsanız babalarınızı getirin, demekten başka onların bir delilleri yoktur.
Kendilerine apaçık âyetlerimiz okunduğunda ise bütün iddiaları, “Doğru söylüyorsanız atalarımızı getirin” demekten ibarettir.
Ayetlerimiz, karşılarında açık-seçik mesajlar halinde okunduğunda, delilleri sadece şöyle demek olmuştur: "Doğru sözlüler iseniz atalarımızı getirin."
daħı ķaçan oķına anlaruñ üzere āyetlerümüz bellüler olmadı ḥüccetleri illā kim eyittiler “getürüñ atalarımuz eger olursañuz girçekler!”
(Qiyamətə dair) ayələrimiz onlara açıq-aşkar oxunduğu (söyləndiyi) zaman onların dəlili: “Əgər doğru deyirsinizsə, (vəfat etmiş) atalarımızı (dirildib) gətirin görək!” – deməkdən başqa bir şey deyildir.
And when Our clear revelations are recited unto them their only argument is that they say: Bring (back) our fathers then, if ye are truthful.
And when Our Clear Signs are rehearsed to them their argument is nothing but this: They say, "Bring(4764) (back) our forefathers, if what ye say is true!"*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |