İnnâ kâşifû-l’ażâbi kalîlâ(en)(s) innekum ‘â-idûn(e)
Biz (şimdi) sizden bu azabı (duman ve düşman sıkıntısını) biraz açıp-gidereceğiz (sizi rahata ve huzura erdireceğiz ; ama siz yine Hakk’tan) dönecek olanlarsınız.
Şüphe yok ki birazcık gidereceğiz azabı, fakat gene şüphe yok ki kafirliğe döneceksiniz.
Biz yine de bu azabı birazıcık kaldıracağız, oysa siz kendi saplantılarınıza yeniden döneceksiniz, ama
Biz, o azâbı sizden birazcık kaldırırız. Ama siz mutlaka, eski halinize dönersiniz.*
Biz azabı az bir süre kaldıracağız ama siz yine (küfre) döneceksiniz.
Biz sizden bu azabı biraz açıp-gidereceğiz; (ama yine) dönecek olanlarsınız siz.
Biz o (vaadettiğimiz açlıktan ibaret) azabı biraz kaldıracağız. Fakat siz yine (küfre) döneceksiniz.
Biz sizden az bir miktar azabı kaldırırız, fakat siz eski halinize dönersiniz.
Biz azabı biraz kaldırırsak, siz yine eski halinize dönersiniz.
Biz biraz azabı kaldıracağız, siz yine dönersiniz
Şimdi Biz, az bir süre için (bu) azabı (sizden) kaldıracak olsak, siz hemen eski halinize dönersiniz.
Biz sizden azabı az bir süre için kaldıracağız, siz yine de eski inkarcılığınıza döneceksiniz.
Biz bu azabı kısa bir süre kaldıracağız, siz de yine eski hâlinize döneceksiniz.
Biz azabı birazcık kaldıracağız, ama siz yine (eski halinize) döneceksiniz. *
Biz azabı birazcık kaldıracağız; ama siz yine döneceksiniz.
Biz o azabı sizden birazcık kaldırırız. Ama siz mutlaka eski halinize dönersiniz.
Biz o azâbı biraz biraz açacağız, fakat siz yine döneceksiniz
Biz, azabı biraz kaldırsak, siz kesinlikle dönersiniz!
Biz bu (duman) azâbı (nı) biraz açıp kaldıracağız. (Fakat) siz, şübhe yok ki, tekrar dönücülersiniz.
Şübhesiz ki biz, (sizden) azâbı biraz açı(verip kaldırı)cılarız; (ama) siz gerçekten yine (küfre) dönecek olan kimselersiniz.
(Dünyadaki) Azabı kaldıracak olanlar yine biziz ve kesinlikle bize dönücülersiniz.
Biz üzerinizden bu azabı az bir müddet kaldıracağız, siz ise yine küfüre düşeceksiniz.
Biz sizden bu azabı biraz açıp gidereceğiz; (ama yine inkâra) dönecek olanlarsınız siz.
Bütün bunlara rağmen, ey zâlimler; Biz yine de başınızdaki azâbı birazcık kaldıracak ve kısa bir süreliğine de olsa, size refah ve huzuru tattıracağız fakat siz, içtenlikle tövbe etmediğiniz için, çok geçmeden verdiğiniz sözleri unutacak ve eski nankörlüğünüze yeniden döneceksiniz.
Biz sizden bu azabı yakında kaldıracağız ama siz yine (eski halinize) döneceksiniz.
Biz [yine de] bu azabı kısa bir süre erteleyeceğiz, 9 oysa siz [kendi saplantılarınıza] yeniden döneceksiniz: [ama]
Şimdi biz kısa süreliğine bu azabı kaldırsak siz hemen eski halinize geri döneceksiniz. 43/46...52, 21/58.70
Elbet Biz cezayı bir süreliğine askıya alacağız, fakat siz yine (eski halinize) döneceksiniz.[4440]*
Muhakkak Biz, o azabı biraz açıcılarız, sizler ise şüphe yok ki, dönüvericilersiniz.
Azabı üzerinizden biraz kaldıracağız, fakat siz yine eski halinize döneceksiniz. [6, 28; 23, 75; 10, 98; 7, 88-89]*
Biz sizden azabı birazcık kaldırırız ama siz yine (inkarınıza) dönersiniz.
Biz o azabı kısa bir süre için kaldırırız ama siz yine de cayarsınız.
-Biz, azabı biraz kaldırırız siz de tekrar dönerseniz.
Biz azabı biraz kaldıracak olsak siz yine inkâra dönersiniz.
Biz azabı biraz kaldırırız; siz eski halinize tekrar dönersiniz.
bayıķ biz gidericivüz 'aźābı az bayıķ siz girü dönicilersiz.
Biz sizi bu əzabdan azacıq qurtaracağıq, siz isə (yenidən küfrə) qayıdacaqsınız!
Lo! We withdraw the torment a little. Lo! ye return (to disbelief).
We shall indeed remove(4699) the Penalty for a while, (but) truly ye will revert (to your ways).*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |