Vemâ zalemnâhum velâkin kânû humu-zzâlimîn(e)
Biz (böyle yapmakla) onlara zulmetmedik; ancak onların kendileri zalimlerdir (ve bunlar cehenneme müstahaktır).
Ve biz zulmetmedik onlara ve fakat onlar zulmettiler kendi kendilerine.
Onlara haksızlık yapacak olanlar biz değiliz, onlardır kendilerine haksızlık yapanlar.
Biz onlara, haksızlık etmedik, zulmetmedik. Fakat onlar, inkârı, isyanı, küfrü alışkanlık haline getiren, baskı, zulüm ve işkenceyle, temel hak ve hürriyetleri kısıtlayan, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zâlimlerdir.
Biz onlara zulmetmedik, ama onlar kendileri zalimlerdi.
Biz onlara zulmetmedik; ancak onların kendileri zalimlerdir.
Biz, onlara zulüm etmedik; fakat kendileri zalim idiler.
Biz onlara zulmetmedik. Fakat kendileri zalim idiler.
Biz onlara zulmetmedik; onlar kendilerine zulmetmişlerdir.
Biz onlara zulmetmedik, onlarsa zulmetti kendilerine
Onlara biz zulmetmedik, onlar (inkâr etmek ve Allah'ın dinini alaya almak yoluyla cehennemi hak ederek) kendilerine zulmettiler.
Biz onlara zulmetmedik, ama onlar zalim kimselerdi.
Biz onlara zulmetmedik. Fakat onlar, kendileri zâlim idiler.
Biz onlara zulmetmedik, fakat onlar kendileri zalim kimselerdir.
Biz onlara haksızlık etmedik, onlar kendi kendilerine haksızlık ettiler.
Biz onlara zulmetmedik, fakat onlar kendileri zâlimler oldular.
Ve biz onlara zulmetmemişizdir ve lâkin kendileri zalim idiler
Biz onlara haksızlık yapmadık. Fakat onlar kendi kendilerine haksızlık yaptılar.
Biz onlara zulmetmedik. Fakat onlar kendileri zaalimdiler.
Hâlbuki (biz) onlara zulmetmedik; fakat onlar (kendi nefislerine) zulmeden kimseler oldular.
Biz onlara haksızlık yapmadık, onlar dünyada iken kendilerine zulmedip haksızlık yaptılar.
Biz onlara azap etmekle zulmetmedik, fakat onlar kendilerine zulmettiler.
Biz onlara zulmetmedik; ancak onların kendileri zalimlerdir.
Biz onlara hak ettikleri cezayı vermekle zulmetmiş değiliz fakat asıl onlardır, kendi kendilerine zulmedenler.
Biz onlara zulmetmedik, onların (zâten) kendileri zâlim idi.
Onlara haksızlık yapacak olan Biz değiliz, ama onlardır kendi kendilerine haksızlık yapanlar.
Onlara haksızlık eden biz değildik fakat onlar kendi kendilerine zulmedip yazık etmişlerdi. 10/44-45
Ne ki, onlara haksızlık eden Biz değiliz, fakat asıl onlar kendi kendilerine haksızlık ediyorlar-[4417]*
Ve Biz onlara zulmetmedik. Velâkin onlar zalimler oldular.
Böyle yapmakla Biz onlara haksızlık etmedik, ama asıl kendileri öz canlarına zulmettiler.
Biz onlara zulmetmedik; fakat onlar kendileri zalim idiler.
Biz onlara yanlış yapmış olmayız; yanlışı yapanlar kendileridir.
Onlara biz zulmetmedik, fakat onlar kendi kendilerine zulmettiler.
Biz onlara zulmetmedik ki! Onlar kendilerine yazık ettiler.
Biz onlara zulmetmedik; onlar zalimlerin ta kendileriydi.
daħı žulm eylemedük anlara velįkin oldılar anlar žālimler.
Biz onlara zülm etmədik, amma onlar özləri zalım idilər (öz-özlərinə zülm etdilər).
We wronged them not, but they it was who did the wrong.
Nowise shall We(4673) be unjust to them: but it is they who have been unjust themselves.*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |