Ve-zuḣrufâ(en)(c) ve-in kullu żâlike lemmâ metâ’u-lhayâti-ddunyâ(c) vel-âḣiratu ‘inde rabbike lilmuttekîn(e)
Ve onları altınlara, mücevherlere boğardık ve bütün bunlar, dünya yaşayışına ait metalardan ibaret ve ahiretse, Rabbinin katında, çekinenlerin.
Ve (daha nice) çekici-süsler(le donatır ve altın yaldızlarla kaplatırdık). Oysa bütün bunlar, sadece dünya hayatının metaıdır (geçici bir yararlanmadır). Ahiret ise, Rabbinin katında müttakiler için (hazırlanmıştır, sonsuz ve kusursuz bir hayattır).
Ve onları altına ve mücevherlere boğardık. Ama bunların tümü, bu dünya hayatının gelip geçici zevklerinden başka birşey değildir. Ahiretteki cennet nimetleri ise, yollarını Allah ve kitabıyla bulanlarındır.
Daha nice altın zînetler verirdik. Bütün bunlar, sadece dünya hayatının geçici menfaatleri, zevkleridir. Âhiret, ebedî yurt ise Rabbinin katında, Allah'a sığınıp, emirlerine yapışarak günahlardan arınıp azaptan korunanlar, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan mü'minler içindir.
Ve (nice) süsler (verirdik). Bütün bunlar dünya hayatının geçimliğinden başka bir şey değildir. Ahiret ise Rabbinin katında takva sahipleri içindir.
Ve (daha nice) çekici-süsler (de verirdik). Bütün bunlar, yalnızca dünya hayatının metaıdır. Ahiret ise, Rabbinin katında muttakiler içindir.
Onların bu eşyalarını altın yaldızlı ve işlemeli kılardık. Bunların hepsi, ancak dünya hayatının geçici menfaatıdır. Ahiret (cennet) ise, Rabbinin katında, takva sahibleri içindir.
Ve (onlar için, bu sayılanları) altından da yapardık. Fakat bütün bunlar, dünya hayatının geçici geçimidir. Ahiret hayatı ise, Rabbinin yanında (ebedî âlemde) özlerini koruyanlar içindir.
34,35. Evlerini gümüşten kapılar ve yaslanacakları koltuklarla donatıp süslerdik. Bütün bunlar sadece geçici dünya malıdır. Âhiret ise Rabbin katında muttakiler/ Allah'a saygı duyanlar içindir.
Süse boğardık, bunların hepsi de ancak, dünya metaıdır, ahret Tanrının katında bulunan, sakınç olan kimselerin
34-35. (İnkârcıların dünyadaki) evlerinin kapılarını ve üzerine kuruldukları koltuklarını da (gümüşten) yapardık. Ve (daha nice) çekici süsler (de verirdik). Bütün bunlar sadece dünya hayatının geçici malından ibarettir. Ahiret nimeti ise, Rabbinin katında, Allah'ın azabından sakınıp rahmetine sığınanlara mahsustur.
33,34,35. Eğer tekmîl insânların kâfir bir millet teşkîl itmeleri ihtimâli olmaya idi, Allâh’a inanmayanların hânelerinin sakfını gümüşden yapar ve oraya çıkmak içün gümüşden merdivenler, gümüşden kapular ve rahat oturmaları içün sedirler ve altundan müzeyyinât virir idik bunlar hep dünyâda görilen muvakkat zevklerdir. Âhiretin hayât-ı ebedîsini Allâh mü’minlere, muttakîlere tahsîs iylemişdir.
33,34,35. Eğer bütün insanlar tek ümmet olma durumuna gelmeyecek olsaydı, Rahman olan Allah'ı inkar edenlerin evlerinin tavanlarını, üzerinde yükseldikleri merdivenleri, evlerinin kapılarını, üzerine yaslanacakları kerevetleri gümüşten yapar ve altın bezeklerle işlerdik. Bunların hepsi ancak dünya hayatının geçimliğidir. Ahiret, Rabbinin katında O'na karşı gelmekten sakınanlaradır.*
34,35. Evlerine (gümüşten) kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar ve altın süslemeler yapardık. Bütün bunlar, sadece dünya hayatının geçimliğidir. Rabbinin katında ahiret ise, O’na karşı gelmekten sakınanlarındır.
34-35. (Ayrıca) evleri için kapılar, üzerlerinde yaslanıp istirahat edecekleri koltuklar yapar, altınla da süslerdik. Ama bunların hepsi dünya hayatına ait geçici faydalardan ibarettir, rabbinin katında âhiret (mutluluğu) ise takvâ sahiplerine mahsustur.
Ve onları zinetlere boğardık. Bütün bunlar sadece dünya hayatının geçimliğidir. Ahiret ise, Rabbinin katında, Allah'ın azabından sakınıp rahmetine sığınanlara mahsustur.
Ve nice gösterişli maddeler. Tüm bunlar bu dünya hayatının geçici materyalidir. Ahiret ise Rabbinin katında erdemlilerindir.
Daha nice altın ziynetler verirdik. Çünkü bunların bizce hiçbir kıymeti yoktur. Bütün bunlar dünya hayatının geçici menfaatinden başka bir şey değildir. Ahiret ise Rabbin katında takva sahipleri içindir.
Ve altın ziynetler yapardık ve doğrusu bütün bunlar Dünya hayatın geçici metaı, rabbının ındinde. Âhıret ise korunan müttefekîler içindir.
Ve (daha nice değerli madenlerden) süsler (verirdik). Bütün bunlar dünya hayatının geçici menfaatinden başka bir şey değildir. Âhiret (nimetleri) ise, Rabbinin nezdinde, takva sahiplerine mahsustur.
Ve altına boğardık. Bunların tamamı, dünya hayatının kazanımından başka bir şey değildir.¹ Ahiret ise Rabb'inin yanında, yalnızca takva² sahipleri içindir.
(Onları) altın zînetler (e boğardık). Bunların hepsi dünyâ hayâtının geçici metâından başka şeyler değildir. Âhiret (seâdeti) ise Rabbinin indinde (ancak küfür ve meâsîden) kaçınanlara mahsusdur.
Ve (onlara) nice zuhruf (altın ziynetler verirdik). Hâlbuki doğrusu bütün bunlar, dünya hayâtının (geçici) menfaatinden başka bir şey değildir. Âhiret ise, Rabbinin katında takvâ sâhibleri içindir.
Ve (daha nice) çekici süsler (de verirdik). Bütün bunlar sadece dünya hayatının geçici malından ibarettir. Ahiret nimeti ise, Rabbinin katında, (dünyada iken kötülüklerden) sakınanlar içindir. *
Altın (yapardık). Bunların hepsi dünya hayatının geçimlikleri olup, ahiret ise, Rabbinin katında sakınıp korunanlarındır.
onları altın bezeneklere boğardık. Bütün bunlar dünya yaşayışının gönenceleridir. Öbür dünyada Allah’ın katında olanlar ise yalnız sakınanlar içindir.
Ve (daha nice) çekici süsler de (verirdik). Bütün bunlar, yalnızca dünya hayatının geçimliğidir. Ahiret ise, senin Rabbinin katında takva sahipleri içindir.
Ve onları, istedikleri kadar altınlara, mücevherlere boğardık. Fakat bütün bunlar, dünya hayatının basit ve gelip geçici zevklerinden başka bir şey değildir. Rabb’inin katındaki âhiret nîmetleri ise, dürüst ve erdemli bir hayatı tercih ederek kötülüklerden sakınan kimseler için elbette çok daha değerlidir. O hâlde;
ZÜHRUF / Altın Süsleme! Bunun her biri, sadece Dünya Hayatı’nın geçimliğidir. Senin rabbinin katında Âhiret, Müttakîler / Sakınıp Korunanlar içindir.
süslemeler, oymalar ve nakışlarla bezerdik. bunların hepsi, tadımlık dünya malıdır. Rabbin katındaki Ahiret ise sağlamcılara özeldir...
Onları kıymet verdikleri madenlere, altına, gümüşe, elmasa, zümrüte, yakuta boğardık! Bütün bunlar sadece dünya hayatının geçimliğidir. Bütün bunlara dünyada değer verenler sizlersiniz. Rabbinizin katında hepsi birdir. Rabbinizin kadında değer verdiğiniz madenlerin hiçbir değeri yoktur. Rabbiniz neye değer verir size söyleyelim mi? Rabbinizin katında ahiret hayatında kurtulacaklar değerlidir. Onun için Rabbiniz sizi uyarıyor. Ahiret hayatı dünyada servete boğulanların değil, Allah’ın cezasından sakınıp, Allah’ın rahmetine sığınan, Allah’ın yasalarına uyarak dünya hayatını yaşayanlarındır.
Ve onlara (nice) ziynetler (de verirdik). İşte bütün bunlar, sadece dünya hayatının geçici kazançlarıdır. Âhiret ise, Rabbinin katında (Allah’a) karşı hata etmekten sakınanlar içindir.
ve [sınırsız ölçüde] altın… ³⁰ Ama bunların tümü, bu dünya hayatının [gelip geçici] zevklerinden başka bir şey değildir; halbuki Allah’a karşı sorumluluk duyanları öteki dünya[da] Rableri katında [mutluluk] bekler.
Onları altınlara mücevherlere boğardık. Ne var ki bütün bunlar şu dünya hayatının gelip geçici zevklerinden başka bir şey değildir. Oysa Rabbinin katındaki ahiret, günahlardan korunan muttakiler içindir. 3/185, 57/20
ve altına (boğardık). Ne ki bütün bunlar, şu dünya hayatının geçici zevklerinden başka bir şey değildir: Rabbinin katında (daha değerli) olan âhiret ise, sorumluluğunu kuşananlar içindir.
Ve onları zînetlere boğardık (oysa) bunların tümü dünya hayatının geçimliğidir. (Dünya hayatından başka bir şey düşünmeyenlere, yiyecek içecek olarak bunlardan bol bol veririz, fakat onların ahiretten nasibleri olmaz, çünkü) Ahiret (nimetleri) takva ehli kullara hastır.
Ve tüm süsleri (altın, mücevherleri) verirdik. Bütün bunlar, sâdece dünyâ hayâtının geçiminden ibarettir. Ahirete, rabbinin katında olanlar ise muttakiler içindir.
Ve altun (ziynetler yapardık). Bunların hepsi de dünya hayatının (muvakkat) meta'ından başka değildir. Ahiret ise Rabbinin indinde muttakîler içindir.
33, 34, 35. Eğer, bütün insanların dinsizliğe imrenecek bir tek ümmet haline gelme mahzuru olmasaydı, Rahman'ı inkâr edenlerin evlerinin tavanlarını ve çıkacakları merdivenleri, evlerinin kapılarını, üzerine kurulacakları koltukları hep gümüşten yapardık. Onları altına, mücevhere boğardık. Fakat bütün bunlar dünya hayatının geçici metâından ibarettir. Âhiret ise Rabbinin nezdinde Allah'a karşı gelmekten sakınanlara mahsustur.
Ve (nice) süs(ler verirdik). Bütün bunlar, sadece dünya hayatının geçiminden ibarettir. Rabbinin katında ahiret ise, (günahlardan) korunanlar içindir.
Evlerinin eşyâlarını altundan ve altun yaldızlı yapardık. Bütün bunlar hayât-ı dünyânın metâ'ından başka bir şey değildir. (Serî'uz zevâldir). Rabbinin 'indindeki ni'metler muttakîler içündir.
Ve süsleri de... Bunların hepsi geçici hayatın geçimliğidir. Ahiret ise Rabbin katında korunanlara aittir.
Onları altın ziynetlere boğardık.(7) Fakat bunların hepsi dünya hayatının gelip geçici menfaatinden ibarettir. Âhiret ise, Rabbinin katında sadece takvâ sahipleri içindir.
Her yanda süsler oluştururduk. İşte bütün bunlar, şu iğreti dünya hayatının nimetidir. Rabbinin katındaki âhiret ise takva sahipleri içindir.
33-35. daħı eger degül-misse, olmaġı ādemįlerüñ bir bölük ķıladuķ aña kim kāfir olur raḥmān’a ya'nį kāfir evlerine örtüler gümişden daħı nerdübenler anuñ üzere aġalar daħı evlerine ķapular daħı taħtlar. anuñ üzere tekye uralar daħı altun ya'nį bay eyleyedük. daħı degül dükeli şunuñ illā yaķın dirlik gönenmegi daħı āħiret çalabuñ ķatında ķorķıcılaruñdur.
Altundan daḫı eylerdük. Anuñ barçası metā‘ı ve aldanmaġı‐ dur dünyādirliginüñ ve āḫiret Tañrı Ta‘ālā ḳatında müttaḳīler‐çündür.
Və (bunlardan əlavə onları) qızıl bəzəklər (içində qərq edərdik, yaxud həmin şeyləri qızıldan düzəldərdik). Həqiqətən, bütün bunlar fani dünya malıdır. Axirət (Cənnət) isə sənin Rəbbinin yanında ancaq Allahdan qorxub pis əməllərdən çəkinənlər üçündur!
And ornaments of gold. Yet all that would have been but a provision of the life of the world. And the Hereafter with your Lord would have been for those who keep from evil.
And also adornments(4637) of gold. But all this were nothing but conveniences of the present life: The Hereafter, in the sight of thy Lord is for the Righteous.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |