(A)llâhu-lleżî enzele-lkitâbe bilhakki velmîzân(e)(k) vemâ yudrîke le’alle-ssâ’ate karîb(un)
Öyle bir Allah'tır ki gerçek olarak kitabı ve adaleti indirmiştir ve ne bilirsin, belki de kıyamet, pek yakındır.
Ki Allah, Hakk olmak (ve her konuda hakem yapılıp başvurulmak) üzere Kitabı ve mizanı (Kur’an’ı ve adil hukuk kurallarını) indirmiş bulunmaktadır. (Mizansız ve nizamsız İslam anlayışı sakattır.) Ne bilirsin; belki de (Kur’an nizamının hâkimiyet ve) kıyamet-saati pek yakındır. (Öyle ise nefsi, siyasi ve dünyevi hevesler için didişmek boşunadır.)
Allah Kur'ân'ı ve diğer kitapları kesin bir doğruluk üzere; hukuk, adalet ve dengeli bir hayat için, ölçü ve prensipler olarak indirendir. Ne bilirsin belki de kıyamet saati pek yakındır.
Allah, hak üzere Kitab'ı ve ölçüyü (mizanı) indirendir. Ne bilirsin; belki de kıyamet yakındır.
Ki Allah, hak olmak üzere Kitabı ve mizanı indirdi. Ne bilirsin; belki kıyamet-saati pek yakındır.
O Allah'dır ki, hakkı beyan (ve ikame) için, kitabı ve adaleti indirdi. Ne bilirsin, belki kıyamet yakındır.
Allah, sağlam ve doğru olarak kitabı (yasaları) ve mizanı (yargıyı) indirendir. Ne bilirsin, belki de kıyamet çok yakındır.
Hak olarak, hem kitabı, hem tartıyı indiren Allah; bilmezsin, olur ki saat yakındır
Çünkü indirdiği vahiy ile hakikati ortaya koyan ve (böylece insana, doğru ile eğriyi tartacağı) bir mizan veren O'dur. Nereden bileceksin, belki de kıyamet saati çok yakındır.
Kitâbı ve mîzân-ı ’adli inzâl iden odur, sâ’atin karîb olub olmadığını kim sana bildirebilür? Belki karîbdir.
Gerçekten Kitap'ı ve ölçüyü indiren Allah'tır. Ne bilirsin, belki de kıyamet saati yakındır.
Hak ve hakikat içerikli kitabı ve o sayede ölçü ve dengeyi gönderen Allah’tır. Nereden bileceksin, kıyamet vakti belki de çok yakın!
Kitab'ı ve mizanı hak olarak indiren Allah'tır. Ne biliyorsun, belki de kıyamet saati yakındır!
O ALLAH ki kitabı gerçek ve adaletle indirmiştir. Ne bilirsin, belki Saat (dünyanın sonu) yakındır.
Bu kitabı ve ölçüyü hakla indiren Allah'tır. Ne bilirsin, belki de kıyamet saati yakındır!
O Allahdır ki hakka dâir kitab ve mîyzan indirdi ve ne bilirsin belki saat yakındır
Allah, (hakikati açıkça ortaya koyan) Kitâb’ı (Kur’ân’ı) göndermiş ve (bu sayede insana, hakkı bâtıldan ayırt edebileceği en mükemmel) ölçüyü bahşetmiştir. (Ey insan!) Ne bilirsin, belki de kıyamet saati pek yakındır!
Allah, Kitap'ı ve mizanı¹ hakk ile indirendir. Nereden bileceksin ki belki de o Sa'at² çok yakındır!
Allah, hakkın ikaamesine sebeb olmak üzere kitab (lar) ı ve mîzânı indirendir. Ne bilirsin, belki de o saat yakındır.
Allah, kitâbı ve mîzânı (adâleti) hak ile indirendir. Hem ne bilirsin, belki de kıyâmet yakındır!
O Allah ki, kitabı (evrensel ilahi mesajları içeren Kur’an’ı ve diğer bütün ilahi kitapları) ve (hukuk, adalet ve dengeli bir hayat için) mizanı (adalet kanununu, ölçü ve prensiplerini) hak ile indirmiştir. Ve (ey insan!) O son saatin (kıyametin) elbet yakın olduğunu sana bildiren nedir? (Doğrusu onun zamanı sana bildirilmemiştir.) *
Allah kitabı hak ile ve ölçüyü (teraziyi) indirendir. Sen nereden bileceksin, belki kıyamet saati yakındır.
Allah Kitap’ı, ölçüyü doğru olarak bildirendir. Ne bilirsin, belki de kalkış günü yakındır.
Doğru olmak üzere Kitabı ve teraziyi indiren [¹], Allah/tır. Ne bilirsin? [²] Belki kıyametin kopması yakındır.
Kitab’ı ve ölçüyü/adaleti gerçek olarak indiren Allah’tır¹². Ne biliyorsun, belki de kıyamet [es-sâ’at] yakındır.
Kitab'ı ve mizanı hak olarak indiren Allah'tır. Ne bilirsin; belki kıyamet pek yakındır!
Allah, hakîkati açıkça ortaya koyan bu Kitabı göndermiş ve bu sayede insana, doğruyu eğriden ayırt edebileceği en mükemmel Ölçüyü bahşetmiştir. Öyleyse ey insan, hemen şimdi, hiç vakit kaybetmeden hayatını bu ölçüye göre yeni baştan düzenle! Ne biliyorsun, belki de ecelin gelip kapıya dayanmıştır ya da evrenin eceli olan kıyâmet iyice yaklaşmıştır!
Allah’dır ki, Mîzan’ı ve Kitab’ı Hakk ile indirdi. Sana ne bildiriyor? Belki de Saat yakındır.
Allah, Kitabı da teraziyi de denge sağlamak için indirmiştir. Resulüm! kıyamet yakın mı değil mi sen bilemezsin.
Allah bütün tartışmaları bitirmek için kitabı gönderen, kitabında her şeyin bilgisini, yasasını, ölçüsünü, hükmünü bildirendir. Bilgimize, yasamıza, ölçümüze, hükmümüze karşı çıkıp tartışanlar kaybeder. Onlar aralarında konuşup duruyor. Dünyanın sonunu getirecek kıyamet ne zaman? Hesap günü ne zaman? Ne zaman hesaba çekileceğiz? Onların bu sorularının cevabını sen nereden bileceksin? Belki de o saat çok yakındır. Sanki kıyametin zamanını biliyormuşsun gibi sana soruyorlar. Sor onlara: "Kıyametin zamanını bilseniz kendinizi düzeltecek misiniz?"
Kitabı ve ölçüyü bir amaç ile indiren Allah’tır. [*] Belki de o (Son) Saat çok yakındır. [*] Onu sana bildirecek olan ne olabilir ki! [*]
Şüphesiz gerçekleri açıklamak için Kitabı ve dosdoğru kanunları indiren¹ Allah’tır. (Doğrusu) kıyametin kopma zamanı pek yakın bile olsa bu, sana bildirilmemiştir.²
çünkü indirdiği vahiy ile hakikati ortaya koyan ve [böylece insana, doğru ile eğriyi tartacağı] bir terazi veren O’dur. ²² Senin bütün bildiğin ise, Son Saat’in yakın olduğudur.
Çünkü Allah hak ve hakikati ortaya koymak için Kuran’ı indirmiş böylece adaletin değer ölçülerini göstermiştir. Hem sen nereden bileceksin o saat bu dünyanın sonu belki de çok yakındır. 2/91, 4/105, 79/42.46
O Allah ki, indirdiği vahiylerle[⁴³²³] hem hakikati ortaya sermiş, hem de (âdil ve mutedil) ölçüp tartacak (bir tasavvur) inşâ etmiştir.[⁴³²⁴] Hem sen (ey muhatab);[⁴³²⁵] nerden bileceksin, belki de Son Saat çok yakındır![⁴³²⁶]
Allah kitab'ı (semavi kitapları -Kur'an’ı-) ve mîzânı hak olarak indirdi. (Ki, bu sayede eşya tartıldığı gibi, ameller de tartılır ve Cenab-ı Hakk'ın hükmü ahirette ortaya çıkar, ona göre ceza verilir) Ne bilirsin belki, kıyamet saati yakındır!
O Allah’dır ki, Kitab’ı ve mizanı hak olarak indirendir. Sen nereden bileceksin belki de o saat (kıyamet) yakındır.
Allah, o zâtdır ki, bihakkın kitabı ve mizanı indirdi ve sana ne bildirir? Belki o Kıyamet yakındır.
Allah hakkı bildirip ikame etmek için kitabı ve adalet ölçüsünü indirmiştir. Hep gerçeği bildiren o kitabın bildirdiği kıyamet, ne bilirsin, belki de yakın olabilir? [57, 25; 55, 7-9]
Allah'tır ki gerçeği içeren Kitabı ve (adalet) ölçü(sün)ü indirdi. Ne bilirsin, belki o sa'at yakındır?
Allâh Te'âlâ kitâbı ve mîzânı (şerî'ati) hak olarak inzâl itdi. Ne bilirsin? Belki kıyâmet yakındır.
Gerçekleri içeren bu kitabı ve mîzânı[1] indiren Allah’tır. Ne bilirsin, belki de kıyamet saati yakındır.
Kitabı hak ve adalet ölçüsü olarak indiren Allah'tır. Ne bilirsin belki de kıyamet çok yakındır.
Gerçeğe ilişkin Kitap'ı ve adalet ölçüsünü indiren o Allah'tır. Nereden bileceksin, belki de kıyamet saati çok yakındır.
Tañrı oldur kim indürdi kitāb’ı ḥaķk-ıla daħı terāzūyı ya'nį 'adlı. daħı ne bildürür saña ola kim ķıyāmet yaķındur.
Tañrı Ta‘ālādur kitābı indüren ḥaḳḳ‐ıla, daḫı ‘adl‐ile. Daḫı ne bildürdisaña? Ola ki ḳıyāmet yaḳın ola.
Kitabı və mizan-tərəzini (insanlar arasında ədalət tərəzisi olan şəriəti) haqq olaraq nazil edən Allahdır. Nə bilirsən, bəlkə də, o saat (qiyamət saatı) yaxındır!
Allah it is who hath revealed the Scripture with truth, and the Balance. How canst thou know? It may be that the Hour is nigh.
It is Allah Who has sent down the Book in Truth, and the Balance(4550) (by which to weigh conduct). And what will make thee realise that perhaps the Hour is close at hand?
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |