Kuli(A)llâhe a’budu muḣlisan lehu dînî
De ki: “Ben dinimi (her konuda esas alıp uyacağım hayat prensiplerimi) sadece O'na has kılarak (Kur’an ve Sünneti ölçü tutarak) Allah’a ibadet ederim.”
De ki: dinimde, özüm ona bağlı, yalnız Allah'a kulluk ederim ben.
De ki: Dinimde özüm O'na bağlı, yalnız Allah'a kulluk ederim ben.
“Allah'ın dinini ve düzenini içtenlikle benimseyerek samimiyetle ümmetim içinde uygulayıp ihlâs ile Allah'ı ilâh tanır, candan müslüman olarak Allah'a bağlanır, saygıyla Allah'a kulluk ve ibadet ederim.” de.
De ki: "Ben dinimi yalnız O'na halis kılarak Allah'a ibadet ediyorum.
De ki: 'Ben dinimi yalnızca O'na halis kılarak Allah'a ibadet ederim.'
De ki: “- Dinimi Allah'a hâlis kılarak O'na ibadet ederim.
De ki: “Din ve ibadetimi O’na has kılarak yalnızca Allah’a ibadet ederim.
De ki: “Ben dinimde ihlâs ile ancak Allah'a ibadet ederim.”
Diyesin ki: «Ben kendi dinimde özden olarak, Allaha tapıyorum
De ki: “Ben her türlü şirk ve dünyevi maksattan uzak iman ve itaatle sadece O'na kulluk ederim.”
De ki: "Ben, dinimi Allah'a halis kılarak O'na kulluk ederim;
De ki: “Ben dinimi Allah’a has kılarak sadece O’na ibadet ediyorum.”
De ki: Ben dinimde ihlâs ile ancak Allah'a ibadet ederim.
De ki, "Dinimi yalnız ALLAH'a has kılarak O'na tapıyorum."
De ki: "Ben dinimi kendisine halis kılarak yalnız Allah'a kulluk ederim."
De ki: ben yalnız Allaha kulluk ederim, dinimi ona halîs kılarak,
De ki: “Ben, dinimi Allah'a özgü kılarak¹ O'na kulluk ederim.”*
De ki: «Ben dînimde, kendine İhlâs edici olarak, ancak Allaha ibâdet ederim».
De ki: “(Ben,) Allah'a dînimde O'na (karşı) ihlâslı (samîmî) bir kimse olarak ibâdet ederim.”
Deki “Ben dinimi Allaha has kılarak O
a kulluk ediyorum.”
De ki «— Ben, Allah/a dinde ihlâs ile ibadet ederim,
De ki: “Ben dinimi yalnızca O'na halis kılarak Allah'a ibadet ederim.”
Arkasından de ki: “İşte; ben, bana emredildiği gibi tertemiz bir inançla Allah’a yönelerek ve yalnızca O’nun otoritesine boyun eğerek, sadece O’na kulluk ederim!”
“Ben sadece dinimi, içtenlikle Allah’a has kılarak, ibâdet ederim.” de.
De ki: “İçten bir inançla yalnız O'na bağlanarak O'na kulluk ederim.
– Onun için ben dinimi yaşamımı O’na has kılarak Allah’a kulluk ederim! De. 39/3
İlan et: “Ben, dinimi yalnız Allah’a has kılarak O’na aracısız kulluk ederim.
De ki: «Ancak Allah'a dinimi onun için halis kılarak ibadet ederim.»
De ki: “Ben ibadetimi yalnız O'na has kılarak yalnız Allah'a kulluk ederim. ”
De ki: "Ben, dinimi yalnız Allah'a halis kılarak O'na kulluk ediyorum."
De ki “Ben, bu dine bir şey katmadan sadece Allah’a kulluk ederim.
Dinimi kendisine tahsis ederek Allah'a kulluk ederim! de.
De ki: Ben Allah'a kulluk ederim; inancım ve ibadetim yalnız Onadır.
De ki: "Ben, dinimi yalnız kendisine özgüleyerek, Allah'a ibadet ediyorum/O'nun için iş yapıp değer üretiyorum."
eyit “Tañrı’ya ŧaparın iħlāś eyleyici-y-iken aña dįnümi.”
De: “Mən Allaha dinimi (ibadət və itaətimi) yalnız Ona məxsus edərək (heç bir şərik qoşmadan) tapınıram!
Say: Allah I worship, making my religion pure for Him (only).
Say: "It is Allah I serve, with my sincere (and exclusive) devotion:
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |