Hâżâ felyeżûkûhu hamîmun ve ġassâk(un)
İşte budur azap, artık tatsınlar gayet sıcak ve gayet soğuk suları.
İşte bu; (onların içeceği) kaynar su ve irin (olacaktır). Artık onu tattıklarında (bağırları dağlanacaktır).
İşte bu, böyleleri içindir. Öyleyse bırak tatsınlar o kaynar suyu ve pis kokulu irini.
Bu günahkârlar içindir; artık tatsınlar bunu, kaynar su ve irini.
İşte bu. Onu tatsınlar. Kaynar su ve irin(dir.
İşte bu; tatsınlar onu: Kaynar su ve irin.
İşte bu, kâfirlere... Artık tadsınlar kaynar sudan ve irinden ibaret Cehennem azabını...
İşte bunu tatsınlar! O hem çok sıcaktır, hem çok soğuktur.
İşte bu, kaynar su ve irindir. Onu tatsınlar.
Bu böyledir, irin ile kaynar suyu tadarlar
İşte bu (böyleleri içindir)! Öyleyse bırak, yakıcı bir ümitsizliği ve iç karartıcı zehirli bir azabı sonuna kadar tatsınlar.
57, 58. Kendilerine "Kaynar suyı, irini ve sâir muhtelif ’azâbı tadınız!" dinilecek.
İşte bu kaynar su ve irindir, artık onu tatsınlar.
İşte (azap), onu tatsınlar: Bir kaynar su ve bir irin.
Bu böyledir, çünkü, bir kaynar, bir de dondurucu su! Tatsınlar onu!
İşte bu; kaynar su ve irindir. Onu tatsınlar.
İşte onu tatsınlar: Kaynar su ve irin.
İşte artık tatsınlar onu ki, o kaynar su ve irindir.
İşte, artık tatsınlar onu bir hamîm ve bir ğassâk
İşte (azap), onu tatsınlar, o kaynar su ve irindir.
İşte kaynar ve kokuşmuş su; tatsınlar bakalım!
İşte o azâbı, (evet) onu tatsınlar (ki bu) kaynar su ve irindir.
Bu (böyledir!) İşte tatsınlar onu; bir kaynar su ve bir irin!
Bu, suçlulara tattırılacak olan kaynar su ve pis içecekler.
İşte! Artık azabı, kaynar su ile irini tatsınlar dursunlar.
Bu azap kaynar su, sarı sudur.
İşte bu kaynar su ve irindir; artık onu içmeleri gerekir.
İşte budur onların cezası! Öyleyse tatsınlar bakalım; mideleri delen, ciğerleri kavuran kaynar suları ve kendi yaralarından akan irinleri!
Bu, -artık onu tatsınlar- kaynar sıcak su ve irindir!
57,58. İşte kaynar sular işte irin, iç içebilirsen. // Daha ne acılar sökün edecek peşinden.
Orada azabı tadarlar. İçecekleri kaynar sudandır. Kaynar su insanın içini bulandıran iğrenç bir irinden ibarettir.
57,58. İşte (ceza türleri); kaynar su, irin ve ona benzer daha nicelerinden oluşan (cehennemi) tatsınlar!
İşte bu (da azgınlar içindir.) Tatsınlar onun kaynar suyunu ve irinini.
Bu, [işte böyleleri içindir,] öyleyse bırak tatsınlar: yakıcı bir ümitsizlik ve buz gibi bir karanlık,
İşte bu onların cezası kaynar su ve irin! Tatsınlar bakalım onu! 14/16-17
Orada sadece kaynar su ve irin bulurlar ve ondan tadarlar,
İşte bu... Tatsınlar azabı. Kaynar su ve karanlık.
İşte o.. Artık onu tatsınlar. Son derece sıcaktır, ve gövdelerden çıkan irindir.
Bu böyledir! İşte tatsınlar bakalım o kaynar suları ve irinleri!
Onlara, "Kaynar su ve kan ve irinden 'ibâret olan bu 'azâbı tadın" denilür.
Onlarınki bu! Tatsınlar bakalım, kaynar ve dondurucu su.
İşte bu azap! tatsınlar onu, kaynar su ve irin!
İşte kaynar su ile irin; tatsınlar onu!
İşte burada! Hadi, tatsınlar onu: Kaynar su, kokuşmuş irin.
uşbu ŧaduñ anı issi śudur daħı iriñ śaru śu.
‘Aẕāb budur. Dadsunlar ḳaynamış ṣu‐y‐ıla iriñleri.
Bu, qaynar su və irindir. Qoy onu dadsınlar!
Here is a boiling and an ice cold draught, so let them taste it,
Yea, such! - then shall they taste it,- a boiling fluid, and a fluid(4213) dark, murky, intensely cold!-
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |