Felâ yestatî’ûne tavsiyeten velâ ilâ ehlihim yerci’ûn(e)
Derken bir vasiyette bile bulunmaya imkan bulamazlar ve ailelerine bile dönemezler.
(O va’ad olunan intikam ve inkılap günü gelince) Artık ne bir vasiyette=tavsiyede bulunmaya güç yetirebileceklerdir, ne de ailelerine geri dönebileceklerdir.
Bu iş o kadar ani olacaktır ki; ne hiçbir kişiye tavsiyede bulunmaya güçleri yeter, ne de ailelerine dönüp sığınabilirler.
İşte o anda, onlar bir vasiyette bile bulunamazlar. Ailelerine de dönemezler.
Artık ne bir tavsiyede bulunmaya güç yetirebilirler ne de ailelerine dönebilirler.
Artık ne bir tavsiyede bulunmağa güç yetirebilirler, ne ailelerine dönebilirler.
O zaman bir vasiyyet (söz) bile yapamazlar, ailelerine de (çarşı ve sokaklardan) dönemezler.
Öyle ki ne bir vasiyette bulunabilirler ne de evlerine dönebilirler.
İşte o anda ne vasiyet edebilirler, ne de ailelerine dönebilirler.
Ne bir vasiyet yapabilirler, ne de evlerine gidebilirlerdi
Artık (o zaman) ne birbirlerine tavsiyede bulunabilecekler ne de ailelerine dönebilecekler!
O vakit ne vasiyet itmeğe ne de ’âileleri nezdine ’avdet itmeğe vakit bulamazlar.
O zaman, artık ne vasiyet edebilirler ne de ailelerine dönebilirler.*
Artık ne birbirlerine tavsiyede bulunabilirler, ne de ailelerine dönebilirler.
İşte o anda onlar ne bir vasiyette bulunabilecekler ne de ailelerine dönebilecekler.
İşte o anda onlar ne bir vasiyyette bulunabilirler, ne de ailelerine dönebilirler.
Ne bir vasiyet bırakmaya vakit bulurlar ne de ailelerine dönebilirler.
O zaman bir vasiyette bile bulunamazlar. Ailelerine de dönemezler.
O zaman bir tavsıyeye bile kadir olamazlar, ailelerine de dönecek değillerdir
İşte o zaman ne vasiyet etmeye fırsat bulabilirler ne de ailelerine dönebilirler!
Artık vasiyette bulunmaya da ailelerine dönmeye de güçleri yetmez.
(İşte o zaman) bunlar bir vasıyyetde bile bulunamazlar. (Hattâ o vakit) ailelerine dahi dönecek (halde) değildirler.
Artık (onların), ne bir tavsiyeye güçleri yeter, ne de âilelerine dönebilirler!
Artık (o zaman herkes öleceğinden) ne birbirlerine tavsiyede bulunabilirler ne de (evlerinde olmayanlar) ailelerine dönebilirler. (*)
Geride bıraktıkları için, ne bir vasiyet etmeye fırsat bulabildiler, nede ailelerine dönebildiler.
Artık ne diyeceklerini demiye, ne de çoluklarını çocuklarını görmiye güçleri yetmiyecektir.
Artık ne vasiyet etmeye, ne ailelerine dönüp gelmeye güçleri yetmez.
İşte o anda onlar ne vasiyette bulunabilirler ne de ailelerine geri dönebilirler.
Artık ne bir tavsiyede bulunmaya güç yetirebilirler, ne de ailelerine dönebilirler.
İşte o zaman, ne geride kalanlara vasiyet etmeye fırsat bulabilirler, ne de o güvendikleri adamlarına ve ailelerine dönebilirler!
Artık ne bir vasiyet edebilirler, ne ailelerine geri dönerler.
O gün insan, bırakın başkalarına ricayı minneti, en yakınlarına bile bakamayacak...
Bekledikleri azap başlarına gelse onlar hiçbir şey yapamazlar. Ne bir vasiyette bulunabilirler, ne de ailelerine dönebilirler. Hâlbuki düşünseler; Rabbin onlara, aranızdaki fakirleri, yoksulları, yetimleri, yolda kalmışları doyurun derken onların ahiretteki konumlarını yükseltmek istiyor. Onlara mükâfatlar vermek istiyor. Onlar ise dünyaya dalıp gittiler. Bencillikleri yüzünden kayboldular.
O durumda ne bir tavsiyede bulunabilir; ne de ailelerine dönebilirler.
Ve [akibetleri öyle anî olacaktır ki] ne bir vasiyette bulunabilirler, ne de yakınlarına sığınabilirler.
İşte o zaman onlar birbirlerine ne bir vasiyette bulunabilecekler ne de ailelerine geri dönebilecekler. 23/99, 39/58
O zaman onlar ne bir vasiyette bulunabilirler, ne de ailelerine dönebilirler. (Çünkü, kıyamet kopmuştur.)
Artık ne bir tavsiyede bulunabilirler, ne de ailelerine dönebilirler.
Artık ne bir vasiyet yapmaya muktedir olabilirler ve ne de ailelerine dönebilirler.
İşte o zaman. . . Ne vasiyette bulunabilir, ne de evlerine dönebilirler. . .
Artık ne bir tavsiye yapabilirler, ne de ailelerine dönebilirler.
O derece bağteten olur ki vasiyete kâdir olamazlar ve ehillerine de 'avdet idemezler.
Artık ne birine bir görev yükleyebilirler ne de ailelerine dönerler.
(O zaman) Ne bir vasiyet edebilirler ne de ailelerine geri dönebilirler
O zaman ne bir vasiyet yapmaya fırsat bulurlar, ne de ailelerinin yanına dönebilirler.
O zaman ne bir tavsiyede bulunmaya güçleri yetecek ne de ailelerine dönebilecekler.
pes güçleri yitmeye vaśi(y)yet eylemeġe ne daħı ķavumlarındın yaña döneler.
Pes güçleri yitişmeye vaṣiyyet eylemege ehllerine. Daḫı ḳaytabilmeyeler.
Artıq nə bir vəsiyyət etməyə iqtidarları olar, nə də ailələrinin yanına qayıda bilərlər!
Then they cannot make bequest, nor can they return to their own folk.
No (chance) will they then have, by will, to dispose (of their affairs), nor to return to their own people!
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |