Liye/kulû min śemerihi vemâ ‘amilet-hu eydîhim(s) efelâ yeşkurûn(e)
Yesinler diye kendi elleriyle meydana getirmedikleri o meyveleri, hala mı şükretmezler?
(Dünya’yı yarattık ve çeşitli imkânlarla donattık ki, insanlar) Onun ürünlerinden ve kendi ellerinin emeklerinden (tahıl çeşitlerinden, meyve ve sebzelerden yapıp ürettiklerinden) yesinler (ve yararlansınlar diye). Yine de hâlâ şükretmeyecekler mi? (Çünkü insanların kendi alın teri ve emeği ile kazanıp helâl lokma yemeleri de kutlu bir berekettir ve ibadettir.)
ki, o meyve ve ürünleri meydana getiren kendileri olmadığı halde, onlardan yesinler diye, yetiştirip meydana getiriyoruz. Buna rağmen, hâlâ şükretmeyecekler mi?
Bunu, onların meyvalarından ve elleriyle yetiştirdiklerinden yesinler diye yaptık. Hâlâ lütfun kıymetini bilmeyecekler, şükretmeyecekler mi?
O'nun ürünlerinden ve kendi ellerinin yetiştirdiklerinden. Hâlâ şükretmezler mi?
Onun ürünlerinden ve kendi ellerinin yaptıklarından yemeleri için. Yine de şükretmiyorlar mı?
(Bu sayılanlardan her birinin) mahsûlünden ve kendi ellerinin yetiştirdiklerinden yesinler diye... Hâlâ şükretmiyecekler mi?
Ve ondan çeşmeler fışkırttık, (onda bostanlar kıldık) ki, Allah’ın (harika) meyve(ve sebze)lerini yesinler. (Öyle harikalar ki) onlar kendi imkânları ile o meyve(ve sebze)leri yapamazlar. Buna rağmen onlar şükretmeyecekler mi?
34,35. Orada hurma ve üzüm bağları meydana getirdik ve pınarlar akıttık ki meyvelerinden ve ürettiklerinden yesinler. Hiç şükretmezler mi?
Oranın yemişinden, elleriyle yetişenden yesinler için, yine şükretmezler mi?
34-35. Ürünlerinden ve kendi elleriyle yaptıklarından yesinler diye biz orada hurmalıklardan ve üzüm bağlarından nice bahçeler var ettik; (onların) içlerinde de pınarlar fışkırttık. Hâlâ şükretmeyecekler mi?
Tâ ki meyvelerini ekl itsünler elleri ile çalışarak mütena’’im olsunlar ’acabâ müteşekkir olmayacaklar mı?
Onun ve elleriyle yaptıklarının ürünlerini yesinler; şükretmezler mi?
34,35. Meyvelerinden yesinler diye biz orada hurmalıklar, üzüm bağları var ettik ve içlerinde pınarlar fışkırttık. Bunları onların elleri yapmış değildir. Hâlâ şükretmeyecekler mi?[449]
Onun ürünlerinden ve kendi elleriyle ürettiklerinden yesinler diye. Hâlâ şükretmeyecekler mi?
Ta ki, onların meyvelerinden ve elleriyle bunlardan imal ettiklerinden yesinler. Hâla şükretmeyecekler mi?
Ki onun ürünlerinden ve elleriyle yetiştirdiklerinden yesinler. Şükretmiyecekler mi?
(Bunu), Onun ürününden ve kendi elleriyle yaptıklarından yesinler diye (yaptık). Hâlâ şükretmeyecekler mi?
Yesinler diye mahsulünden ve kendi ellerinin ma'mulâtından, halâ şükretmiyecekler mi?
(Bunu,) onun meyvesinden/ürününden ve kendi elleriyle yaptıklarından yesinler, diye (yaptık). Hâlâ şükretmeyecekler mi?
Onun ürünlerinden ve elleriyle yaptıklarından yesinler diye. Hala şükretmeyecekler mi?
(Allahın yaratdığı) mahsulden ve kendi ellerinin yapdıklarından yemeleri için. Haalâ şükretmeyecekler mi?
Tâ ki onun mahsûlünden yesinler! Hâlbuki onu (o mahsulü) elleri yapmamıştır. Hâlâ şükretmeyecekler mi?
34 , 35. Hem orada (yeryüzündeki) hurmalıklardan ve üzüm bağlarından nice bahçeler yaptık ve orada gözelerden (su pınarlar) akıttık. Ki onun ürünlerinden ve elleriyle yetiştirdiklerinden yesinler. (Buna rağmen) hâlâ şükretmeyecekler mi?
Bunları ellerinizle yetiştirdiğiniz meyveleri yemeniz için yaptık, Artık şükretmeyecekler mi?
ürünlerini yesinler diye. Bütün bunlar onların elinden çıkma işler değildir. Yine de şükretmiyecekler mi?
Meyvelerinden ve elleriyle yetiştirdiklerinden yesinler diye. Hâlâ şükretmeyecekler mi?
Kendi elleriyle yapmadıkları ürünlerinden yemeleri için (bunu yaptık). Yine de şükretmiyorlar mı?
Ki böylece, bu verimli bağların, bahçelerin, bostanların ürünlerinden yesinler. Oysa bütün bu nîmetleri kendi elleriyle yaratmış değillerdir. Buna rağmen, hâlâ şükretmeyecekler mi?
Ürünlerinden ve ellerinin işledikleri şeylerden yemeleri için! Şükretmezler mi?
Bunları yiyip beslensinler istedik. Bu meyveleri onlar yapmadı. Ah bir şükredebilseler.
Meyvelerden ekip diktiklerinden yesinler içsinler istedik. Hâlâ düşünüp öğüt almayacaklar mı? Hâlâ Allah’a inanıp yasalarına uymayacaklar mı? Dileseydik yeryüzünü ekilmez, dikilmez, hiçbir şey bitmez yapardık. Görmüyorlar mı? Yeryüzünde ekilemeyen, dikilemeyen, ürün vermeyen yerler var. Bütün dünya öyle olsaydı yaşayabilirler miydi? Gerçekler önlerinde dururken niçin Allah’ın yasalarına uymuyorlar? Niçin şeytana uyup yoldan çıkıyorlar? Niçin kendileri gibi insanların yasalarına uyarak onlara tapıyorlar?
34,35. Yeryüzünde hurma bahçeleri ve üzüm bağları yarattık; ürünlerinden ve kendi elleriyle yaptıklarından yesinler diye [*]oralarda birçok (su) kaynağı fışkırttık. (Hâlâ) şükretmeyecekler mi?
O (toprağın) ürünlerinden ve (mahsullerden) kendi elleriyle yaptıklarından¹ yesinler diye... Hâlâ şükretmeyecekler mi?
ki onları meydana getiren kendileri olmadığı halde meyvelerini yiyebilsinler. Buna rağmen hâlâ şükretmeyecekler mi?
Bunları kendileri yetiştirmedikleri halde o ürünlerden yesinler diye. Hâlâ bu nimetlerin hakkını verip şükretmeyecekler mi? 2/267, 14/34
ki onunla yetişenlerin ve elleriyle ektiklerinin[³⁹⁴⁷] ürünlerinden yiyebilsinler. Hâlâ şükretmeyecekler, öyle mi?
34,35. Ve orada, hurmalıklar, üzüm bağları ve nice bahçeler var ettik, pınarlar fışkırttık ki, onların meyvelerinden ve onlardan imal ettikleri besinlerden yesinler. Hâlâ -Rablerine- şükretmeyecekler mi?
Ki onun ürününden ve ellerinin emeğinden yesinler. Hâlâ şükretmiyorlar mı?
Tâ ki, onun mahsulünden ve kendi ellerinin mamülatından yiyiversinler. Hâlâ şükretmeyecekler midir?
Ta ki onun meyvelerinden yesinler, O meyveleri onlar yapmadılar, Hâlâ şükretmez mi onlar?
Ki o(suyun, yahut bahçe)nin ürününden ve ellerinin emeğinden yesinler. Hala şükretmiyorlar mı?
Meyvelerden ve o meyvelerden elleriyle yapdıkları şeylerden yiyeler. Bu ni'metlere teşekkür itmezler mi?
Bunu yapmamız, hem ürününden hem de elleriyle yaptıklarından yemeleri içindir. Teşekkür etmeyecekler mi?
Ürünlerinden ve yetiştirdiklerinden yesinler diye. Hâlâ şükretmiyorlar mı?
Ki onun ürününden ve ellerinin yapıp ettiğinden yesinler. Hâlâ şükretmiyorlar mı?
tā yiyeler yimişlerinden daħı andan kim eyledi anı elleri anlaruñ. iy şükr eylemezler mi?
Anları yimeg‐içün ol yirlerde biten yemişlerden. Daḫı ol yemişleri özleri elleridirmediler.
Onların meyvələrindən və öz əlləri ilə becərdiklərindən (yaxud becərmədiklərindən) yesinlər. Hələ də şükür etməzlər?
That they may eat of the fruit thereof, and their hand made it not. Will they not, then, give thanks?
That they may enjoy(3979) the fruits of this (artistry): It was not their hands(3980) that made this: will they not then give thanks?
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |