13 Ekim 2024 - 10 Rebiü'l-Ahir 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Lokman Suresi 34. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

İnna(A)llâhe ‘indehu ‘ilmu-ssâ’ati veyunezzilu-lġayśe veya’lemu mâ fî-l-erhâm(i)(s) vemâ tedrî nefsun mâżâ teksibu ġadâ(en)(s) vemâ tedrî nefsun bi-eyyi ardin temût(u)(c) inna(A)llâhe ‘alîmun ḣabîr(un)

Şüphe yok ki Allah katındadır kıyametin kopacağı zaman ve yağmurun ne vakit ve nereye yağacağı ve o bilir rahimlerdekini ve hiçbir kimse, yarın ne kazanacağını bilmez ve hiçbir kimse, Nerede öleceğini bilmez; şüphe yok ki Allah, her şeyi bilir, her şeyden haberdardır.

Yalnız Tanrının bildiği bu beş şeye "mugayyebât-ı Hams" derler.

Kıyamet saatinin bilgisi, şüphesiz Allah’ın katındadır. Yağmuru (nasıl) yağdıracağını ve rahimlerde olanı (bebeklerin ana karnında nasıl şekilleneceğini, hangi karakter ve kabiliyet özellikleriyle gelişeceğini) bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını (nelerle karşılaşacağını) bilmez. (İnsanlardan) Hiç kimse hangi yerde (ve ne şekilde) öleceğini de bilmez. Hiç şüphesiz Allah (her şeyi hakkıyla) Bilendir, (her kişiden ve gelişmeden bütünüyle) Haberdardır.

Kıyametin ne zaman kopacağını yalnız Allah bilir. Yağmuru nereye, nasıl ve ne kadar yağdıracağını da yine O bilir. Rahimlerde olanın iyi, kötü, ölü, diri, müslüman, kâfir vs. nasıl olacağını da yine O bilir. Hiçbir kimse yarın başına ne geleceğini sevgi mi, nefret mi, günah mı, sevap mı, kâr mı, zarar mı bilemez. Yine hiçbir kimse yeryüzünün hangi parçasında ve nasıl öleceğini de, asla bilemez. Herşeyi bilen ve herşeyden haberdar olan, yalnızca Allah'tır.

Kıyametin kopacağı an ile ilgili bilgi Allah katındadır. Toprakların, bölgelerin, yağmurdan alacağı payı, kurduğu düzene ve sünnetine uygun olarak O paylaştırıp aralıklarla yağdırır. Rahimlerdeki döllenmeler ve oluşumlar, O'nun ilmi, planı ve iradesi dâhilinde gerçekleşir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını, hayır ve şer ne işleyeceğini, ne sevap elde edeceğini, hangi günahları yükleneceğini bilmez. Hiç kimse, hangi yerde öleceğini de bilmez. Allah her şeyi bilir, gizli-açık her şeyden haberdardır, insanları bilgilendirir.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 6/59; 13/8; 35/11; 41/47; 42/28; 57/20.

Kıyamet saatinin ilmi şüphesiz Allah katındadır. Yağmuru O yağdırır. Rahimlerde olanı bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilmez ve hiç kimse hangi yerde öleceğini bilmez. Allah bilendir, haberdar olandır.

Kıyamet saatinin bilgisi, şüphesiz Allah'ın katındadır. Yağmuru yağdırır; rahimlerde olanı bilir. Hiç kimse, yarın ne kazanacağını bilmez. Hiç kimse de, hangi yerde öleceğini bilmez. Hiç şüphesiz Allah bilendir, haberdârdır.

Kıyametin ilmi, (kopacağı vakti bilmek), muhakkak ki Allah'ın katındadır. Yağmuru (dilediği zaman ve dilediği yere istediği miktar) o yağdırır. Rahimlerde (erkek, dişi, sağlam, sakat iyi ve kötü) ne varsa O bilir. Hiç kimse, yarın ne kazanacağını (başına ne geleceğini) bilmez. Hiçbir kimse hangi yerde öleceğini de bilmez. Şüphesiz ki Allah, Alîm'dir= her şeyi bilir, Habîr'dir= her şeyden haberdardır.

Şüphesiz kıyamet ilmi, Allah’ın katındadır. O, yağmuru indirendir, rahimlerde olan şeyi bilendir. Hiçbir kimse yarın ne kazanacağını bilmez. Hiçbir kimse nerede öleceğini de bilmez. Şüphesiz Allah, her şeyi bilen, her şeyden haberdar olandır.

Şüphesiz, kıyametin bilgisi yalnız Allah katındadır. Yağmuru O yağdırır. Rahimlerde ne olduğunu da bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini de bilemez. Her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olan, Allah'tır.[429]

[429] Muğayyebât/bilinemeyenler hakkında bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XV, 173-176.Lokmân sûresinden çıkarılacak genel ilkeler için bk. Bay... Devamı..

Kıyametin bilgisi, Allahın katındadır, yağmuru O gönderir, bilir rahimde bulunanı da; yarın ne yapacağın, nerde öleceğin hiç kimse bilmez; Allah bilicidir, Allah bilgedir

Şüphesiz ki kıyametin kopuş saatiyle ilgili bilgi sadece Allah'ın katındadır. Yağmuru O yağdırır, rahimlerde olanı O bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilmez. Hiç kimse hangi yerde öleceğini bilmez. Allah elbette her şeyi hakkıyla bilendir, her şeyden hakkıyla haberdardır.

Bunlara, “Mugayyebât-ı Hamse” yani “insanların bilemediği beş şey” denmiştir. “Kıyametin ne zaman kopacağını, yağmurun ne zaman yağacağını, rahimlerde... Devamı..

Kıyâmet vaktini ancak Allâh bilür. Gökden sağanak indirir, vâlidelerin karınlarındakini bilür, hiç bir nefs yârın ne kazanacağını hayır mı veyâ şer mi işleyeceğini ve hangi memleketde öleceğini bilmez. Allâh ’âlim ve her şeyden haberdârdır.

Kıyamet saatini bilmek ancak Allah'a mahsustur. Yağmuru O indirir, rahimlerde bulunanı O bilir, kimse yarın ne kazanacağını bilmez ve hiç kimse nerede öleceğini bilemez. Allah şüphesiz bilendir, her şeyden haberdardır.*

Kıyametin ne zaman kopacağı bilgisi şüphesiz yalnızca Allah katındadır. O, yağmuru indirir, rahimlerdekini bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini de bilemez. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, (her şeyden) hakkıyla haberdar olandır.

Kıyamet saati hakkındaki bilgi yalnız Allah’ın katındadır; O, yağmuru yağdırmakta; rahimlerdekini bilmektedir. Hiç kimse yarın ne elde edeceğini bilemez; hiç kimse nerede öleceğini bilemez; ama Allah her şeyi bilir, her şeyden haberdardır.

Kıyamet vakti hakkındaki bilgi, ancak Allah'ın katındadır. Yağmuru O yağdırır, rahimlerde olanı O bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Yine hiç kimse nerede öleceğini bilemez. Şüphesiz Allah, her şeyi bilendir, her şeyden haberdardır.  

 İnsanların bilemediği, yalnızca Allah’ın bildiği şeylere «gayb, mugayyebât» denir. Allah’ın bildirmesiyle kulların, meleklerin... bunların bazılarını... Devamı..

Saatin (dünyanın son saatinin) bilgisi ALLAH'ın yanındadır. Yağmuru O yağdırır ve rahimlerde ne varsa bilir. Hiç kimse kendisine yarın ne olacağını bilmez, yine hiç kimse nerede öleceğini bilmez. ALLAH Bilendir, Haberdardır.

Bu ayette, hiç kimsenin bilmeyeceği iki konudan sözedilir. Oysa geleneksel öğretiler, bu ayeti yanlış yorumlayarak beş bilginin Allah'a ait olduğunu v... Devamı..

Şüphesiz ki, kıyamet saatinin bilgisi Allah yanındadır. Yağmuru O yağdırır, rahimlerde ne varsa (erkek veya dişi oluşunu, renk ve özelliklerini) O bilir. Hiçbir kimse yarın ne kazanacağını bilmez. Hiçbir kimse hangi yerde öleceğini de bilemez. Şüphesiz ki Allah her şeyi hakkıyla bilir, her şeyden haberdardır.

Her halde Allah, saate ılim onun yanındadır, ve yağmuru o yağdırır, rahimlerde ne var o bilir, ve hiç bir nefis yarın ne kazanacağımı bilmez, bir nefis hangi Yerde öleceğini de bilmez, şübhesiz ki Allah alîmdir, habîrdir

Kıyametin ne zaman kopacağının bilgisi, hiç şüphesiz Allah’ın ilmindedir. (Onu sadece Allah bilir. Dilediği zaman, dilediği yere, dilediği miktar) yağmuru o yağdırır. Ve rahimlerde olanı O bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini de bilemez. Şüphesiz Allah her şeyi hakkıyla bilendir, her şeyden hakkıyla haberdar olandır.

Saatin¹ bilgisi, Allah'ın yanındadır. Ve O, yağmuru yağdırır, rahimde olanı bilir. Kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Kimse nerede öleceğini de bilemez. Kuşkusuz Allah, Her Şeyi Bilen'dir, Her Şeyden Haberdar'dır.

1- Kıyametin ne zaman kopacağı bilgisi.

O saatin (kıyametin) ilmi şübhesiz ki Allahın nezdindedir. Yağmuru (mukadder olan vakıtda ve mahalde) O indirir. Rahimlerde olanı O bilir. Hiçbir kimse yarın ne kazanacağını bilmez. Hiçbir kimse hangi yerde öleceğini bilmez. Şübhesiz Allah (her şey'i) bilendir. Her şeyden haberdârdır.

Şübhesiz Allah ki, kıyâmet (vakti) hakkındaki bilgi ancak O'nun katındadır. Ve yağmuru (O) indirir. Rahimlerde olanı da (O) bilir. Ve hiçkimse yarın (amel cihetiyle) nekazanacağını bilemez. Hem hiçkimse hangi yerde öleceğini bilemez. Şübhesiz ki Allah, Alîm(sizin bilmediğiniz herşeyi bilen)dir, Habîr (herşeyden haberdâr olan)dır.(1)

(1)“Ehl-i ilhâd (dinsizler) tarafından tenkīd sûretinde mugayyebât-ı hamseden (beş bilinmeyen şeyden) yağmurun gelmesi vaktine ve rahm-ı mâderdeki (an... Devamı..

Kıyametin ne zaman kopacağı bilgisi şüphesiz yalnızca Allah katındadır. O, (bulutlardan) yağmuru indirir ve rahimlerde olanı da bilir. Ve hiç kimse yarın (maddi ve manevi yönden kesin olarak) ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini de bilemez. Şüphesiz Allah (hakkıyla) bilendir, (her şeyden hakkıyla) haberdar olandır. (*)

(*) Bu ayetten anlaşıldığına göre burada insanoğlu sadece kıyametin ne zaman kopacağını, insanın hangi yerde (evde mi, dışarda mı, işyerinde mi, hasta... Devamı..

Kıyametin bilgisi kesinlikle Allah’ın kendisindedir. Yağmuru yağdıran O dur. Rahimlerde olanı da O bilir. Hiçbir kimse yarın ne kazanacağını bilmez ve yine hiçbir nefis nerede, hangi yerde öleceğini bilemez. Allah her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olandır.

Kalkış gününün bilgisi, işkilsiz Allah’ın kendisindedir. Yağmuru indiren, döl yataklarındakileri bilen Odur. Hiçbir kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Çünkü yalnız Allah bilicidir, bilgilidir.

Şurası muhakkaktır ki kıyametin kopacağı zamanı bilmek Allah/a mahsustur, yağmuru O indirir, ana karnında bulunan dölleri O bilir, hiçbir kimse yarın ne hayır, ne şer kazanacağını bilmez. Hiçbir kimse, nerede öleceğini de bilmez. Çünkü Allah hakkıyle âlimdir [⁶], haberdardır.

[6] İlm-i Bari bunlara mahsus değildir, her şeyin iç yüzünü, dış yüzünü bilir.

Muhakkak ki kıyametin vaktinin bilgisi [ilmu’s-sâ’at]. Allah’ın katındadır. O, yağmuru yağdırır, rahimlerde olanı bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini de bilemez. Muhakkak ki Allah, Alîm’dir, Habîr’dir.

Kıyametin bilgisi, şüphesiz Allah'ın katındadır. Yağmuru yağdırır ve rahimlerde olanı bilir. Hiç kimse, yarın ne kazanacağını bilmez. Hiç kimse de hangi yerde öleceğini bilmez. Hiç şüphesiz Allah her şeyi bilendir, haberdar olandır.

Kıyâmetin vaktini belirleme yetkisi ve onu gerçekleştirme bilgisi, yalnızca Allah’a aittir ve onun vaktini hiç kimseye bildirmemiştir. Ayrıca, ölü toprağa yeniden hayat veren yağmuru dilediği yere, dilediği zaman, dilediği ölçüde yağdıran O’dur. Bir de, rahîmlerde olup biten olağanüstü gelişmeleri, orada yarattığı varlığın fiziksel gelişimini, genetik özelliklerini, ona ruh üflenmesini, can verilmesini, kaderini, rızkını, ömrünü, ecelini, ahirette varacağı yeri ve onunla ilgili daha nice bilinmezleri bilen yalnızca O’dur. Yaratılmışlara gelince, hiç kimse yarın ne kazanacağını ve başına neler geleceğini —mutlak ve kesin bir bilgiyle— bilemez ve yine hiç kimse, ne zaman, nerede ve nasıl öleceğini —mutlak ve kesin bir bilgiyle— bilemez. Bütün bunları en mükemmel şekilde bilen ve her şeyden haberdar olan, yalnızca Allah’tır!

Şüphesiz Allah, Saat’in bilgisi O’nun katındadır; Yağmur’u yağdırıyor; Rahimler’deki şeyleri biliyor. Kişi, yarın ne kazanacağını bildirmiyor. Kişi, hangi yerde öleceğini de bildirmiyor. Allah, habîr alîmdir / haberli bilendir.

Kıyamet bilgileri, Allah'ın elindedir. Yağmuru indiren, rahimlerdekini bilen odur. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede nasıl öleceğini de bilemez. Her şeyin uzman bileni, sadece Allah'tır.

Kıyametin zamanına ait bilgi ancak Allah’ın bilgisi dâhilindedir. Onun için boşuna kıyamet vakti konusunda tartışıp durmayın! Yalan yanlış hesaplar yaparak kafanızı meşgul etmeyin. Yağmuru Allah yağdırır. Rahimlerde olanı Allah bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini bilemez. Şüphesiz Allah her şeyi bilendir, her şeyden haberdardır.

Şüphesiz ki o (Son) Saat’in bilgisi yalnızca Allah’ın katındadır. [*] Yağmuru O yağdırır. Rahimlerde olanı O bilir. Kimse yarın ne kazanacağını bilemez. [*] Kimse nerede öleceğini de bilemez. [*] Şüphesiz ki Allah bilendir, haberdardır.

Benzer mesajlar: A‘râf 7:187; Tâhâ 20:15; Enbiyâ 21:109; Ahzâb 33:63; Fussilet 41:47; Şûrâ 42:17; Zuhruf 43:85; Muhammed 47:18; Mülk 67:26; Nâzi‘ât 79... Devamı..

Kıyametin bilgisine sahip olan¹ sadece Allah’tır. Yağmuru O yağdırır, rahimlerde olanı² O bilir, hiç kimse, yarın ne kazanacağını bilemez ve hiç kimse de nerede öleceğini bilemez.³ Şüphesiz Allah her şeyi bilen, her şeyden haberdar olandır.⁴

1 Yani kıyametin ne zaman ve nasıl kopacağını sadece Allah bilir.2 Bu ifâde genellikle “doğacak çocuğun erkek mi, dişi mi olacağını Allah bilir” şekli... Devamı..

Son Saat’in ne zaman geleceğini yalnız Allah bilir; yağmuru yağdıran O’dur; rahimlerde yer alanı [yalnız] O bilir: ³¹ Halbuki kimse yarın ne kazanacağını ve hangi topraklarda öleceğini bilmez. [Yalnız] Allah, her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olandır.

31 Bu, yalnızca, henüz doğmamış embriyonun cinsiyetini bilmekle ilgili olmayıp aynı zamanda onun doğup doğmayacağı, doğarsa fıtrî yeteneklerinin ve va... Devamı..

İyi bilin ki son saatin bu dünyanın sonunun ne zaman geleceği bilgisi yalnızca O’nun katındadır. Yağmuru yağdıran Allah’tır. Anne karnındaki ceninlerin durumunu bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını ve başına ne geleceğini bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini de bilemez. Şüphesiz ki Allah’tır her şeyi bilen ve her şeyden haberdar olan. 7/185, 10/61, 53/32, 3/154, 30/48...50, 27/65, 11/1, 25/58

Şu da bir gerçektir ki, Son Saat’in bilgisi sadece Allah katındadır: yağmuru yağdırır; rahimlerde yer tutanı bilir; oysa ki hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Dahası hiç kimse yarın hangi mekânda öleceğini bilemez.[³⁶⁷¹] Şüphesiz her şeyi bilen, her şeyden haberdar olan Allah’tır.[³⁶⁷²]

[3671] Bu âyette sayılanlar, farklı lafız ve cümlelerle hadis olarak da rivayet edilmiştir. Buharî’nin naklettiği beş hadis de İbn Ömer’e dayanmaktadı... Devamı..

O saatin -kıyametin- ilmi (ne zaman gerçekleşeceği ve neler olacağı) şüphe yok ki, Allah katındadır. Yağmuru O indirir. Rahimlerde olanı (doğacak çocuğun bedensel ve ruhsal özelliklerini, mümin mi, yoksa kafir mi olacağını) O bilir. Hiç kimse -hayır ve şerden- yarın ne kazanacağını bilemez ve nerede öleceğini de bilemez. Şüphe yok ki Allah, her şeyi hakkıyle bilendir, her şeyden haberdar olandır!

Kıyametin ne zaman kopacağı bilgisi şüphesiz yalnızca Allah’ın katındadır. O, yağmuru indirir, rahimlerdekini bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini de bilemez. Şüphesiz Allah bilen ve haberi olandır.

Şüphe yok ki, o saate ait bilgi Allah indindedir ve yağmuru O indirir ve rahimlerde olanı O bilir ve hiçbir kimse, yarın ne kazanacağını kestiremez ve bir kimse hangi yerde öleceğini kestiremez. Şüphe yok ki Allah Teâlâ alîmdir, habîrdir.

Kıyamet saatinin ne zaman geleceğini yalnız Allah bilir. Yağmuru da O indirir, rahimlerde olanı O bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiç kimse nerede öleceğini de bilemez. Herşeyi mükemmel tarzda bilen ve her şeyden haberdar olan, Allah'tır. [6, 59]

Bazı âlimlerimiz bu âyetteki beş bilinmeyen konuya mugayyebat-ı hamse derler. Bir hadis-i şerifte de bunu teyid etmek üzere “Beş şey vardır ki onları ... Devamı..

Allah, (işte kıyamet) sa'atin(in ne zaman geleceği) hakkındaki bilgi, O'nun yanındadır. Yağmuru O yağdırır, rahimlerde olanı bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilmez ve hiç kimse hangi yerde öleceğini bilmez. (Her şeyi) bilen, (her şeyden) haberi olan yalnız Allah'tır.

Kıyâmetin ne vakit kopacağı 'ilmi Allâh'ın 'indindedir. (Ancak O bilir) Yağmurı istediği vakit dilediği yere indirir. Kadınların rahimlerinde olanı bilir. Bir nefs yârın ne kazanacağını ve hangi mahalde öleceğini bilmez. Tahkîk Allâh Te'âlâ bunları bilir ve cümlesinden haberdârdır.

Kıyamet saati ile ilgili bilgi Allah'a aittir. Yağmuru o indirir, rahimlerde bulunanı o bilir. Hiçkimse yarın ne kazanacağını bilemez. Hiçkimse nerede öleceğini bilemez. Allah bilir, her şeyin iç yüzünü bilir.

Kıyamet anının bilgisi O'nun katındadır. Yağmuru O yağdırır. Rahimlerde olanı bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilmez. Hiç kimse hangi yerde öleceğini bilmez. Allah, her şeyi bilen ve haberdar olandır.

Kıyamet gününün bilgisi Allah katındadır. Yağmuru O indirir. Rahimlerde olanı O bilir. Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez. Ve hiçbir kimse nerede öleceğini bilemez. Allah ise herşeyi bilir, herşeyden haberdardır.(7)

(7) Peygamberimiz “Gaybın anahtarları beştir” buyurmuş ve bu âyeti okumuştur. (Buhârî,, Tefsir 31:2.) Âyette sayılanlar, “mugayyebât-ı hamse” olarak a... Devamı..

O kıyamet saatine ilişkin bilgi Allah katındadır. Yağmuru O yağdırır. O, rahimlerde olanı da bilir. Hiçbir benlik yarın ne kazanacağını bilmez. Ve hiçbir kimse hangi yerde öleceğini bilmez. Allah Alîm'dir, Habîr'dir.

bayıķ Tañrı anuñ ķatındadur ķıyāmet vaķtın bilmek. daħı indürür yaġmurı daħı bilür anı kim raḥmlardadur. daħı bilmez nefs ne nesene kesb eyleye irte daħı bilmez nefs ķanķı yirde öle. bayıķ Tañrı bilicidür bilürdür.

Tañrı Ta‘ālā ḳatındadur ḳıyāmet güninüñ ‘ilmi. Daḫı indürüryaġmurı. Daḫı bilür analar ḳarnında olanı. Daḫı bilmez hīç nefs ne nesneḳazanaçaġın ṭañla. Daḫı bilmez hīç nefs ḳaysı yirde öleçegin. Tañrı Ta‘ālāher nesneyi bilicidür. |

Həqiqətən, o saatı (qiyamətin qopacağı vaxtı) ancaq Allah bilir. Yağışı (istədiyi vaxt) göydən O yağdırır, bətnlərdə olanı (doğulacaq uşağın oğlan, yaxud qız, xəstə və ya sağlam, xoşbəxt və ya bədbəxt, yaxşı və ya pis əməl sahibi olacağını) O bilir. Heç kəs səhər nə kəsb edəcəyini (savab, yaxud günah qazanacağını), heç kəs harada öləcəyini bilməz. Allah isə, şübhəsiz ki, (hər şeyi) biləndir, (hər şeydən) xəbərdardır!

Lo! Allah! With Him is knowledge of the Hour. He sendeth down the rain, and knoweth that which is in the wombs. No soul knoweth what it will earn tomorrow, and no soul knoweth in what land it will die. Lo! Allah is Knower, Aware.

Verily the knowledge of the Hour is with Allah (alone). It is He Who sends down rain, and He Who knows what is in the wombs.(3625) Nor does any one know what it is that he will earn on the morrow:(3626) Nor does any one know in what land he is to die. Verily with Allah is full knowledge and He is acquainted (with all things).(3627)

3625 The question of Knowledge or Mystery governs both clauses here, viz.: Rain and Wombs. In fact it governs all the five things mentioned in this ve... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.