Veyevme yunfeḣu fî-ssûri fefezi’a men fî-ssemâvâti vemen fî-l-ardi illâ men şâa(A)llâh(u)(c) vekullun etevhu dâḣirîn(e)
Ve o gün Sur üfürülür de göllerde kimler varsa ve yeryüzünde kimler varsa, Allah'ın dilediğinden başka hepsi, pek şiddetli bir korkuya kapılır ve hepsi de horhakir bir halde onun tapısına gelir.
Sur’a üfürüleceği gün, Allah’ın dilediği kimseler dışında, göklerde ve yerde olan herkes artık müthiş bir korkuya kapılmıştır ve her biri "boyun bükmüş" olarak O’na gelip (hesap vermek için huzuruna toplanmışlardır).
Ve o gün sûr'a üflenecek ve böylece Allah'ın istediği kimseler dışında, göklerde ve yerde var olan herkes, pek şiddetli bir korkuya kapılır ve başları önlerine düşmüş olarak, herkes O'nun huzuruna gelir.
Sur'a üflendiği gün Allah'ın diledikleri dışında göklerde ve yerde kim varsa korkuya kapılır. Hepsi boyun bükmüş olarak O'na gelirler.
Sur'a üfürüleceği gün, Allah'ın dilediği kimseler dışında, göklerde ve yerde olan herkes artık korkuya kapılmıştır ve her biri 'boyun bükmüş' olarak O'na gelmişlerdir.
O günü hatırla ki, Sûr'a üfürülüpte göklerde ve yerde olanlar (meleklerle insanlar) korkudan ölecekler; ancak Allah'ın dilediği (bazı melekler) müstesna... Onların her biri küçülmüş olarak Allah'ın huzuruna varacaklardır.
Sur’a üfürüleceği, (dolayısıyla) Allah’ın dilediği hariç, göklerdeki ve yerdeki herkesin dehşete kapılacağı günü hatırla! O gün, herkes boyun eğerek, zelil olarak O’na gelirler.
Sûra üfürüldüğü gün, Allah'ın diledikleri müstesna, gökte olanlar da yerde olanlar da dehşet içinde kalırlar. Hepsi Allah'a boyunları bükülmüş olarak gelirler.
Sûr'un üfrüldüğü gün, Allahın dilediği kimselerden başka, göklerde, yerde olan ürker, hepsi de O'na korkarak gelirler
(Diriliş için) Sur'a (ikinci kez) üflendiği gün, Allah'ın dilediği (mü'min) kimseler dışında göklerde ve yerde bulunan herkes dehşete kapılır ve her biri boyun eğerek O'nun huzuruna gelir.
Sûr nefh olundığı gün semâvâtda ve arzda kim var ise -Allâh’ın istediği âdemler müstesnâ olmak üzere- havf ve dehşet içinde kalacaklar sonra herkes Allâh’ın huzûrunda secde idecekdir.
Sura üfürüldüğü gün, Allah'ın diledikleri bir yana, göklerde olanlar da yerde olanlar da, korku içinde kalırlar. Hepsi Allah'a boyunları bükülmüş olarak gelirler.
Sûr’a üfürüleceği ve Allah’ın dilediği kimselerden başka göklerdeki herkesin, yerdeki herkesin korkuya kapılacağı günü hatırla. Hepsi de boyunlarını bükerek O’na gelirler.
Sûrun üflendiği gün, Allah’ın diledikleri dışında, göklerde ve yerde bulunanlar dehşete kapılır, hepsi boyunları bükük olarak O’na gelirler.
Sûr'a üfürüldüğü gün, -Allah'ın diledikleri müstesna-, göklerde ve yerde bulunanlar hep dehşete kapılır. Hepsi boyunları bükük olarak O'na gelirler.
Boruya üfürüldüğü gün, göklerde ve yerde bulunan herkes, ALLAH'ın diledikleri hariç korkuya kapılacaklardır. Hepsi ona boyun bükerek gelirler.
Sûr'a üfürüldüğü gün Allah'ın diledikleri müstesna göklerde ve yerde bulunanlar hep dehşete kapılır. Hepsi boyunları bükük olarak O'na gelirler.
Hele Sûr üfürüleceği, üfürülüb de bütün Göklerdeki kimseler, Yerdeki kimseler, Allahın dilediği müstesnâ olmak üzere hepsi feza' ile ürperdiği ve her biri ona hor, hakır geldikleri gün ne müdhiştir?
(Emrimiz üzere, İsrafil tarafından) Sûr’a üfürüldüğü gün, Allah’ın diledikleri hariç, göklerde ve yerde kim varsa korkuya kapılır. Hepsi boyun bükmüş olarak O’ (nun manevi huzuru) na gelirler.
«Suur» a üfürüleceği gün (ü) de (hatırla) ki (o gün) — Allahın diledikleri müstesna olmak üzere — artık göklerde kim var, yerde kim varsa dehşetle korkmuşdur. Her biri hor ve hakıyr Ona gelmişlerdir.
Ve sûra üfürüldüğü gün, artık Allah'ın diledikleri dışında, göklerde olanlar ve yerde bulunanlar dehşete kapılır. Ve hepsi boyun eğen kimseler olarak O'na gelirler.
Sûra üfürüldüğü gün ise, göklerde ve yerkürede (tüm evrende) olanlardan, Allah’ın dilediklerinin dışındaki herkes, korku çığlıkları atacaktır. Hepsi de onun (zatım olan Allah’ın) huzuruna başları eğik bir şekilde gelecekler.
Sura üfürüldüğü gün, göklerde ve yerde olanlardan, Allah’ın dilediklerinin dışındakiler korku çığlıkları atacaklar ve insanların hepsi (Rablerinin huzuruna) başları önlerine eğik olarak gelecekler.
gün boruya üflenecek, Allah’ın dilediklerinden başka, yerlerde, göklerde kimler varsa korkudan ürperecek, hepsi de başlarını önlerine eğerek geleceklerdir.
Sûr’a üfürüldüğü gün, Allah’ın diledikleri hariç, göklerde olanlar da yerde olanlar da müthiş bir korkuya kapılırlar. Hepsi de boyunlarını bükerek O’na gelirler.
Sur'a üfürüleceği gün, Allah'ın dilediği kimseler dışında, göklerde ve yerde olan herkes artık korkuya kapılır ve onların her biri boyun bükmüş olarak O'na gelirler.
Evet, diriliş için sura üflendiği Gün, Allah’ın dilediği mümin kimseler hariç, göklerde ve yerde bulunanlar dehşet içinde kalacak ve hepsi, boyunları bükülmüş bir hâlde O’nun huzuruna çıkacaktır.
Sûr’a üfürüleceği gün, artık Allah’ın dilediği kimseler dışında, Gökler’deki kimseler ve Yer’deki kimseler şiddetli bir korku ile ürperdi. Hepsi boynu bükük olarak O’na geldiler.
Sûra üflenince, Allah'ın kalmasını istedikleri hariç, göklerde ve yerde kim ve ne varsa, fırlayıp apar topar Allah'ın huzuruna gelecek.
Diriliş için Sûr’a üfürüldüğü gün; göklerde ve yerde bulunanlar dehşete kapılır. Hepsi boyunlarını bükmüş hesabımıza doğru gelirler.
Sûr’a üfleneceği gün, [*] –Allah’ın diledikleri hariç– göklerde ve yerde bulunanlar şiddetli bir şekilde korkacaktır. [*] Hepsi boynu bükük olarak O’na gelecekler.
Sur’a üfürüldüğü gün, göklerde ve yerde Allah’ın dilediklerinin dışındakilerin tamamı dehşete kapılır ve herkes, Onun huzuruna boyun eğerek gelir.
Ve o Gün sûra üflenecek ve böylece Allah’ın istediği kimseler dışında, göklerde ve yerde var olan herkes (tarifsiz bir) korkuya kapılacak; ve başları önlerine düşmüş olarak herkes O’nun huzuruna çıkacak.
O gün Sur’a üflenecek Allah’ın diledikleri dışında göklerde ve yerde kim varsa dehşetten korkuya kapılacak ve hepsi, o gün başı önde eğik bir şekilde huzura gelecekler. 23/101, 39/68...70, 50/19...35
Sûr'a üfürüldüğü gün, -Allah'ın diledikleri müstesna- göklerde ve yerde bulunanların hepsi dehşete kapılırlar ve boyunları bükük olarak O'na (huzuruna) gelirler!
Ve Sûr’a üfleneceği gün, Allâh’ın diledikleri dışında, göklerde ve yerde bulunan kimselerin hepsi, korkuya kapılır. Hepsi boyun bükerek O’na gelirler.
O gün ki, sûra üfürülür. Artık göklerde olanlar da ve yerde olanlar da şiddetli bir korkuya tutulur. Allah'ın dilediği müstesna. Ve hepsi de ona zelilane bir halde gelirler.
Gün gelecek sûra üflenecek, Allah'ın dilediği dışında, göklerde ve yerde olan herkes müthiş bir korkuya kapılacak. Hepsi boynu bükük vaziyette O'nun huzuruna varacaklar. [17, 52; 30, 25; 70, 43]
Sur'a üfleneceği gün, Allah'ın diledikleri dışında, göklerde ve yerde bulunan kimselerin hepsi, korku içinde kalır (bayılır). Hepsi boyun bükerek O'na gelirler.
Sûr'a nefh olundukda göklerde ve yerde olanların kâffesi ürküb korkarlar. Ancak Allâh'ın diledikleri korkmazlar. Cümle mahlûkât emre münkâd ve muti' olarak mahşere gelirler.
Sur'a üfürüldüğü gün Allah'ın diledikleri dışında göklerde ve yerde kim varsa korkuya kapılır ve hepsi, boynu bükük bir halde ona gelirler.
Sûra üfürüldüğü gün, Allah'ın dilediklerinden başka göklerde kim var, yerde kim varsa hepsi dehşete düşer. Hepsi de boynu bükük halde Onun huzuruna gelir.
Sûra üfürüleceği gün, Allah'ın dilediği dışında herkes, göklerdekiler, yerdekiler dehşet içinde kalacaktır. Hepsi boynunu bükmüş bir halde O'nun huzuruna gelir.
daħı ol gün kim ürile śūr içine pes ķorķdı anlar kim göklerdedür daħı anlar kim yirdedür illā anlar kim diledi Tañrı. daħı dükeli gelicilerdür ħorlar.
Ol günde ki ürile ṣūr içinde. Pes ḳorḳa gökler ehli ve yirler ehli. Daḫı illāTañrı Ta‘ālā diledügi kimseler. Daḫı her kişi gele aña ẕelīllig‐ile.
Sur çalınacağı gün Allahın istədiklərindən (məhrəm mələklərdən, yaxud Allahın yanında həmişə diri olan şəhidlərdən) başqa, göylərdə və yerdə olanlar (bütün məxluqat) dəhşətli bir qorxuya düşər və onların hamısı Onun hüzuruna müt’i (zəlil) vəziyyətdə gələr.
And (remind them of) the Day when the Trumpet will be blown, and all who are in the heavens and the earth will start in fear, save him whom Allah willeth. And all come unto Him, humbled.
And the Day that the Trumpet will be sounded - then will be smitten with terror those who are in the heavens, and those who are on earth, except such as Allah will please (to exempt): and all shall come to His (Presence) as beings conscious of their lowliness.(3317)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |