19 Şubat 2025 - 21 Şaban 1446 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Şu’arâ Suresi 132. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Vettekû-lleżî emeddekum bimâ ta’lemûn(e)

Çekinin o mabuttan ki bildiğiniz nimetleri vererek yardım etti size.

"Bildiğiniz (bütün) şeylerle (her türlü nimetlerle) size medet ve inayet eden (Rabbinizden) korkup (haksızlık ve ahlâksızlıktan) sakının."

Bilebildiğiniz büsbütün iyilik ve nimetleri, size sağlayan Allah'ın kitabıyla yolunuzu bulun.

“Size, o bildiğiniz şeyleri veren Allah'a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun.”

Size bildiğiniz üzere nimetleri ihsan edenden korkun.

'Bildiğiniz şeylerle size yardım edenden korkup-sakının.'

Size bildiğiniz şeyleri verenden sakının;

“Bildiğiniz şeyleri size bol bol veren.”

“Size bildiğiniz nimetleri veren Allah'tan sakının!”

Bildiğiniz yolda size yardım eyleyen Allahtan sakınınız

“Düşünebileceğiniz bütün (nimetleri) size sağlayan (Allah')ın (azabından) sakının.”

124-135. Birâderleri Hûd ânlara: "Allâh’dan korkmıyacak mısınız? Ben size emîn bir rasûl olarak geliyorum. Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz ben sizden hiç bir ücret istemem benim ücretimi rabbu’l ’âlemîn virir. Zevkiniz içün her tepede köşkler mi inşâ ideceksiniz? İktidâr elinize geçdiği vakit cabbârlık mı ideceksiniz? Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz. Bildiklerinizi (envâ-’ı ni’metleri) bol bol ihsân idenden, size bol bol süriler ve zürriyet bahş idenden, sizi bağçelere ve çeşmelere nâil iyleyenden korkınız, korkarım o ’azîm günde ’azâba dûçâr olacaksınız." didi.

124,125,126,127,128,129,130,131,132,133,134,135. Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verenden sakının; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Doğrusu hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum" dedi.

132,133,134. “Bildiğiniz her şeyi size veren, size hayvanlar, oğullar, bahçeler ve pınarlar veren Allah’a karşı gelmekten sakının.”

132-134. Bildiğiniz şeyleri size veren, size sürüler, oğullar, bağlar, pınarlar ihsan eden Allah’a karşı gelmekten sakının.

132, 133, 134. Bildiğiniz şeyleri size veren, size davarlar, oğullar, bağlar, pınarlar ihsan eden (Allah'a karşı gelmek) den sakının.

"Bildiğiniz her şeyi size vereni dinleyin."

"O Allah'tan korkun ki, size o bildiğiniz şeyleri vermekte,"

O Allahdan korkun ki size o bildiğiniz şeylere imdad buyordu

Size bildiğiniz (bunca) nimetleri veren Allah’tan sakının!

“Bildiğiniz şeylerle¹ size yardım edene karşı takva sahibi olun.”

1- Verdiği nimetlerle.

«Size bilib durduğunuz şeylerle (nimetlerle) yardım eden»,

“Bilip durduğunuz şeyler (ni'metler) ile size yardım edenden sakının!”

Ve (yine) bilmekte olduğunuz şeylerle (her türlü nimetlerle) size yardım edene (Allah’a) karşı gelmekten sakının!

“Bildiklerinizi size daha çok artıran (Rabbinizden),”

O Allah ki size, bildiğiniz gibi, bunca iyilikte bulunmuştur,

131, 134. «— Artık Allah/tan sakının, bana itaat edin. Bildiğiniz nimetlerle imdat eden Zattan sakının ki O, size davarlarla oğullarla, bahçelerle, pınarlarla imdat etmişti».

“Size bildiğiniz her şeyi veren Allah’a karşı sorumluluk bilincinde olunuz.”

“Bilmekte olduğunuz şeylerle size yardım edenden korkup sakının.”

Hayatınızda ne büyük bir öneme sahip olduğunu çok iyi bildiğinizbunca nîmetleri size bahşeden Rabb’inize karşı saygılı ve itaatkâr olun!”

“Sizi bileceğiniz şeylerle desteklemiş olandan sakınıp korunun!”.

Bildiğiniz şeylerle size yardım edene karşı kendinizi sağlama alın.

"Unutmayın ki; bildiğiniz nimetleri bolca veren Allah, yaptıklarınızı görür. Yaptıklarınız için hesaba çeker. Onun için Rabbinizden korkun!"

132,133,134. Bildiğiniz şeyleri size bolca verene yani hayvanları, çocukları, bahçeleri ve (su) kaynaklarını size bolca verene (Allah’a karşı) [takvâ]lı (duyarlı) olun!

“Düşünebileceğiniz her şeyi size bol bol veren, Allah’tan hakkıyla sakının.”

düşünebileceğiniz ⁵⁹ bütün [iyilikleri] size sağlayan [Allah’tan] yana duyarlı olun;

59 Lafzen, “bildiğiniz” yahut “bilebildiğiniz”.

Aklınıza gelebilecek her nimeti size sunana karşı gelmekten sakının! 26/133- 134

Aklınıza gelebilecek her tür (nimeti) size lutfeden Zât’a karşı saygılı olun!

"O Allah’tan korkun ki, O, size sayısız nimetler,"

Size bildiğiniz ni’metleri bol bol veren (Allâh)dan sakının.

«Ve o Zât'tan korkunuz ki, bildiğiniz şeylerle size imdat etti.»

131, 132, 133, 134, 135. Allah'a karşı gelmekten sakının da bana itaat edin. Size bildiğiniz bunca nimetleri veren, size davarlar ve evlatlar ihsan eden, bağ ve bahçeler, pınarlar lütfeden o Rabbinize karşı gelmekten sakının. Müthiş bir günün azabının tepenize ineceğinden, gerçekten endişe ediyorum! ”

Size bildiğiniz ni'metleri bol bol veren(Allah)dan korkun.

"O Allâh'dan ittikâ idin ki size bildiğiniz şeylerle imdâd itdi."

Sizin de bildiğiniz gibi size destek verenden çekinin.

Size bildiğiniz şeyleri sunandan korkun!

“O Allah'tan korkun ki, size bildiğiniz bunca nimetleri verdi.

"O bildiğiniz nimetleri önünüze yayandan korkun."

“daħı ķorķuñ andan kim arturdı size anı kim bilürsiz.”

Daḫı ḳorḳuñuz ol Tañrıdan kim size virdi siz bilgen ni‘metleri.

Qorxun o kəsdən ki, anlayıb bildiyiniz şeyləri (ne’mətləri) sizə əta etdi!

Keep your duty toward Him who hath aided you with (the good things) that ye know,

"Yea, fear Him Who has bestowed on you freely all that ye know.(3199)

3199 The gifts are described generally, immaterial and material. "All that ye know" includes not only material things, but knowledge and the faculties... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.