19 Şubat 2025 - 21 Şaban 1446 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Şu’arâ Suresi 130. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Ve-iżâ betaştum betaştum cebbârîn(e)

Tutup yakaladığınızı cebbarcasına mı yakalarsınız?

"(Mazlum ve mağdur kimseleri) Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi yakalıyorsunuz (ve hiç acımıyorsunuz)!"

Tutup yakaladığınız zaman, zorbalar gibi mi yakalarsınız?

“İnsanları, mü'minleri, insafsız, insan haklarına riayet etmeyen, gücüne karşı konulmayan zorbalar gibi yakaladığınız, tutukladığınız zaman hesap vereceğini düşünmeyen zâlim diktatörler gibi mi cezalandırıyorsunuz?”

bk. Kur’ân-ı Kerim, 41/15; 46/25; 53/50; 69/7; 89/6-7.

Yakaladığınız zaman zorbaca yakalıyorsunuz.

'Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?'

Hem (ceza için) yakaladığınız vakit, merhametsizce, zorbaca yakalıyorsunuz (dövüyor, öldürüyorsunuz).

“Vurduğunuz zaman da, zorba cebbarlar gibi vurursunuz.”

“Yakaladığınızda, zorbalar gibi yakalıyorsunuz.”

Hem bizi tutarsanız, zorbaca tutarsınız

“Elinize her (fırsat) geçirdiğinizde, (başkalarının hukukuna) tecavüz edip zorbalık (mı) yapacaksınız?” 

Bkz. 9/109

124-135. Birâderleri Hûd ânlara: "Allâh’dan korkmıyacak mısınız? Ben size emîn bir rasûl olarak geliyorum. Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz ben sizden hiç bir ücret istemem benim ücretimi rabbu’l ’âlemîn virir. Zevkiniz içün her tepede köşkler mi inşâ ideceksiniz? İktidâr elinize geçdiği vakit cabbârlık mı ideceksiniz? Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz. Bildiklerinizi (envâ-’ı ni’metleri) bol bol ihsân idenden, size bol bol süriler ve zürriyet bahş idenden, sizi bağçelere ve çeşmelere nâil iyleyenden korkınız, korkarım o ’azîm günde ’azâba dûçâr olacaksınız." didi.

124,125,126,127,128,129,130,131,132,133,134,135. Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verenden sakının; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Doğrusu hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum" dedi.

“Tutup yakaladığınız zaman zorbaca yakalarsınız.”

Gücünüzü hep zalim zorbalar gibi mi kullanırsınız?

Yakaladığınız zaman, zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?

"Yakaladığınız vakit acımasız yakalıyorsunuz."

"Hem tuttuğunuz zaman merhametsiz zorbalar gibi tutuyorsunuz."

Hem tuttuğunuz vakıt merhametsiz, cebbarcasına tutuyorsunuz

Ve (insanlara, haksız yere saldırıyorsunuz. Onları) yakaladığınız zaman, zorbalar gibi yakalıyor (ya onları kırbaçla dövüyor ya da zulmederek öldürüyor) sunuz.

“Elinize imkân geçtiği zaman, onu zorbaca kullanıyorsunuz.”

«Tutub yakaladığınız vakit zorbalar gibi yakalar mısınız»?

“Yakaladığınız zaman da, (acımasızca) zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?”

Bir de “(Güçsüz ve kimsesiz olanları) yakaladığınız zaman (onların hukukuna tecavüz edip) üzerlerine zorbalar gibi çullanıyorsunuz?”*

(*) Ayette geçen Cebbâr terimi, insan için kullanıldığında, kendisinden zayıf olanın hukuku konusunda hiçbir ahlakî sınır tanımaksızın ortaya konan ha... Devamı..

“Yakaladığınızı da zorbaca yakalıyorsunuz.”

Zor kullanınca da zorba kesilirsiniz, öyle mi?

«— Siz bizi kavrayıp tutacak olsanız zorbalar gibi kavrayıp tutarsınız»;

“Yakaladığınızı zorbaca yakalıyorsunuz.”

“Tutup yakaladığınız zaman da zorbalar gibi mi yakalıyorsunuz?”

Mazlum ve güçsüz biçareleri elinize geçirdiğiniz zaman, onlara karşı hep böyle zorbaca, zâlimce mi davranacaksınız?”

“Yakaladığınız zaman zorbaca yakaladınız”.

Vurdunuz mu öldüresiye vuruyorsunuz.

"Yollara ve yüksek yerlere diktiğiniz işaretlerle, yoldan gelip geçenleri zorbalıkla yakalıyor, onların mallarına el koyup canlarına zarar vererek zulüm yapıyorsunuz."

(İnsanları) yakaladığınız zaman zorbalar olarak yakalıyorsunuz.

“(Bir toplumu) yakaladığınız zaman da üzerlerine zorbalar gibi çullanıyorsunuz?”

Ve [başkalarının hukukuna] el uzattığınız zaman, hiçbir sınır tanımadan, hep böyle zorbalık mı yapacaksınız? ⁵⁸

58 Cebbâr terimi, insan için kullanıldığında, kendisinden zayıf olanın hukuku konusunda hiçbir ahlakî sınır tanımaksızın ortaya konan haksız, kaba kuv... Devamı..

Elinize her fırsat geçtiğinde hak hukuk tanımadan hep böyle zorbalık mı yapacaksınız? 41/15- 16

Elinize her (fırsat) geçirdiğinizde,[³²³⁹] hukuka tecavüz edip zorbalık (mı) yapacaksınız?

[3239] “El attı, yakaladı, enseledi” anlamındaki bataşe fiilinden türetilen bataştum, insan için kullanıldığında olumsuz anlama gelir. Cebbâr da insan... Devamı..

"Hasımlarınızı yakaladığımız zaman, hunharca davranıp işkence mi yaparsınız? (Kuşkunuz olmasın ki böyle giderseniz Rabbinizden bir azap sizi yakalayacaktır)"

Tutup yakaladığınız zaman zorbaca yakalarsınız.

Ve şiddetle tutup yakaladığınız zaman, cebbârlar olarak gılzetle yakalamış oldunuz.

128, 129, 130. Siz her yol üzerinde, gelip geçenleri şaşırtmak için bir alamet yapıp saçma sapan şeylerle mi uğraşırsınız? O muazzam yapıları dünyada ebedî kalmak gayesiyle mi inşa ediyorsunuz? Başkalarının hukukuna karşı hiç sınır tanımadan hep böyle zorbalık mı yapacaksınız? [89, 6-7; 53, 50; 41, 15; 46, 25; 69, 7]

Hz. Hud o binaların sadece plan, sayı ve ihtişamlarına değil, aynı zamanda bu israflı yapıların o milletin ahlâk, kültür ve medeniyeti üzerindeki yakı... Devamı..

(Bir kavmi) yakaladığınız zaman da zorbalar gibi yakalıyorsunuz.

"Bir kimseye hamle ve hücûm iylediğinizde cabbârlar ve zâlimler gibi hücûm idersiniz"

Bir şeye yapışınca da zorbalar gibi yapışıyorsunuz.

Yakaladığınız zaman da zorbaca tutuyorsunuz.

“Ele geçirdiğiniz şeyleri zorbalıkla mı tutup alıyorsunuz?

"Yakaladığınız vakit zorbaca yakalıyorsunuz?"

“daħı ķaçan kim dutasız dutasız ḥaķsuz ķaķıyup depeleyiciler iken.”

Ve ḳaçan kimseye ḳol uzatsañuz urmaġa, cebbārlıġa ḳol uzadursız.

Və (birini) yaxaladıqda da zalımlar kimi yaxalayırsınız! (Onun vəhşicəsinə döyüb öldürürsünüz!)

And if ye seize by force, seize ye as tyrants?

"And when ye exert your strong hand, do ye do it like men of absolute power?(3197)

3197 "Without any responsibility or consideration for those who come within your power?"


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.