Etebnûne bikulli rî’in âyeten ta’beśûn(e)
Siz, her yüksek tepede, ihtiyacınız olmayan bir yapı kurarak eğlenip durur musunuz?
"Siz, (hâlâ gaflet ve gururla) her yüksekçe yere (görkemli) bir alâmet (anıt köşk) inşa edip abesle (yararsız şeylerle) oyalanarak (gururlanıp) eğleniyor musunuz?"
Siz her yüksek tepelerde, ihtiyacınız olmayan yapılar kurarak eğlenir durur musunuz veya her bir yol üzerine, gelip geçenleri yanıltmak için, bir işaret yapıp, boş şeylerle mi uğraşıyorsunuz?
“Siz her tepeye, yol kavşaklarına, saraylar kâşâneler, eğlence merkezleri kurup, eğlenmeye mi devam edeceksiniz?”
Siz her yüksekçe yere bir anıt dikip boş şeyle mi oyalanıyorsunuz?
'Siz, her yüksekçe yere bir anıt inşa edip (yararsız bir şeyle) oyalanıp eğleniyor musunuz?'
Siz, her tepeye bir alâmet (köşk) bina eder eğlenir misiniz?
“Her yüksek dağ ve tepeye anlamsız, gereksiz, onlarla oynadığınız işaretler mi inşa ediyorsunuz.”
“Sizler her yüksek yerde övündüğünüz büyük bir köşk mü dikeceksiniz?”
Her tepeye bir anıt kurarak, sizler alay mı edersiniz?
“Sizler her yüksek tepede gösteriş amaçlı bir anıt (tapınak) dikerek boş işlerle mi uğraşacaksınız?”
124-135. Birâderleri Hûd ânlara: "Allâh’dan korkmıyacak mısınız? Ben size emîn bir rasûl olarak geliyorum. Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz ben sizden hiç bir ücret istemem benim ücretimi rabbu’l ’âlemîn virir. Zevkiniz içün her tepede köşkler mi inşâ ideceksiniz? İktidâr elinize geçdiği vakit cabbârlık mı ideceksiniz? Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz. Bildiklerinizi (envâ-’ı ni’metleri) bol bol ihsân idenden, size bol bol süriler ve zürriyet bahş idenden, sizi bağçelere ve çeşmelere nâil iyleyenden korkınız, korkarım o ’azîm günde ’azâba dûçâr olacaksınız." didi.
124,125,126,127,128,129,130,131,132,133,134,135. Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yüksek yere koca bir bina kurup, boş şeyle mi uğraşırsınız? Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladığınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiğiniz şeyleri size verenden sakının; davarları, oğulları, bahçeleri ve akarsuları size O vermiştir. Doğrusu hakkınızda büyük günün azabından korkuyorum" dedi.
“Siz her yüksek yere bir alamet bina yapıp boş şeylerle eğleniyor musunuz?”
Siz boş şeylerle uğraşarak her yüksek yere bir anıt mı dikersiniz?
Siz her yüksek yere bir alâmet dikerek eğleniyor musunuz?
"Her tepenin üzerine bir işaret (bir yapı) yerleştirip oyalanıyor musunuz?"
"Siz her tepeye bir alâmet bina edip eğlenir durur musunuz?"
Siz her tepeye bir alâmet bina eder eğlenir misiniz?
Siz, (sırf servet ve gücünüzü göstermek için) her yüksek yerde (tepe ve yol üzerlerinde, insanlara övünmek için boş işlerle) eğleneceğiniz bir alâmet mi (saraylar/köşkler mi) yapıyorsunuz?
«Siz, her yüksek yerde bir alâmet bina edib eğlenir misiniz»?
“(Siz) her yüksek yere bir alâmet binâ edip (oralarda ve gelip geçenlerle)eğleniyor musunuz?”
Sizler her yüksek yerde (gösteriş amaçlı) bir ayet (anıt, tapınak) dikerek boş işlerle mi oyalanıyorsunuz?”
“Siz her tepeye boşu boşuna işaret olsun diye binalar mı kuracaksınız?”
Siz her yüksek tepeye bir köşk yapıp gönül eğlendirirsiniz, öyle mi?
128, 129. «— Siz her yüksek tepede bir alâmet bina edip gelip geçenle eğleniyorsunuz; öyle mi? [³] Dünyada daim kalacaksınız diye sarnıçlar mı yapıyorsunuz? [⁴]»;
“Siz her tepeye bir alâmet [âyet] yapıp eğlenmiyor musunuz?”
“(Siz ihtiyacınız olmadığı halde) Sırf eğlence olsun diye her yüksek yere (ihtişamınızı gösteren) bir nişane (gökdelen) mi dikersiniz?”
“Siz, sırf servet ve gücünüzü göstermek için her tepeye birer anıt dikerek hep böyle boş ve anlamsız işlerle mi uğraşacaksınız?”
“Bir işaret olarak her bir yüksek yere bina yapıyorsunuz, öyle mi? Boşuna uğraşıyorsunuz”.
Her tepeye bir eğlence kulesi dikiyorsunuz?
"Siz her yüksek yere bir alâmet dikerek eğleniyor musunuz? Muhakkak ki sizin dünyada iyi ve hoş görerek yaptığınız şeyler, hiçte iyi işler değildir."
Siz övünüp eğlenmek üzere her yüksek yere bir ayet (anıt) mı dikiyorsunuz?
(Ve devamla): “Siz her tepeye bir anıt¹ dikerek, hep böyle boş şeylerle mi uğraşıyorsunuz?”²
Her tepede cehalet eseri, [putperestçe] anıtlar, tapınaklar mı yükselteceksiniz ⁵⁶
Siz her tepeye bir anıt dikip boş işlerle mi uğraşıyorsunuz? 11/50...60
“Siz, abesle iştigal ederek her bir tepede yüksek bir anıt, bir yapı mı inşâ ediyorsunuz?
"Siz böyle yüksek tepelere (ihtiyacınız dışında) köşkler kurup boş şeyler ile mi uğraşırsınız?"
Siz her yüksek yere bir alamet bina yapıp boş şeylerle eğleniyor musunuz?
«Siz her yüksek tepede bir alâmet bina edip eğlenir misiniz?»
128, 129, 130. Siz her yol üzerinde, gelip geçenleri şaşırtmak için bir alamet yapıp saçma sapan şeylerle mi uğraşırsınız? O muazzam yapıları dünyada ebedî kalmak gayesiyle mi inşa ediyorsunuz? Başkalarının hukukuna karşı hiç sınır tanımadan hep böyle zorbalık mı yapacaksınız? [89, 6-7; 53, 50; 41, 15; 46, 25; 69, 7]
"Siz her yüksek yerde nâsa fahr ve tekebbür itmek içün 'alâmetler mi binâ idersiniz?
Siz her tepeye bir anıt dikip boş işlerle uğraşıyorsunuz değil mi?
Siz, her tepeye bir alamet bina edip eğlenir misiniz?
“Siz herbir tepeye eğlenmek için alâmet gibi binalar mı yapıyorsunuz?
"Her yüksek tepeye/yola şaşılacak bir bina kurarak/bir işaret dikerek mi eğleniyorsunuz!"
“iy yapar misiz her bir yüce yire nişān oyun eylersiz?”
Yapar mısız her yüce yirde bir nişān oyun eyleyü?
Doğrudanmı siz hər təpədə bir köşk (əlamət) qurub (gəlib-gedənləri məsxərəyə qoyaraq) əylənirsiniz?
Build ye on every high place a monument for vain delight?
"Do ye build a landmark on every high place to amuse yourselves?(3196)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |