İnnî lekum rasûlun emîn(un)
Şüphe yok ki ben, size emin bir peygamberim.
"Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim."
“Bakın, ben O'nun tarafından size gönderilmiş, güvenilir bir elçiyim.
“Ben size gönderilmiş emin bir Rasulüm.”
Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.
'Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim.'
Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.
“Ben, size gelen güvenilir bir elçiyim.”
106,107,108,109,110. Kardeşleri Nûh onlara şöyle demişti: “Sakınmaz mısınız? Bakın ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim. Artık, Allah'a saygı duyun ve bana itaat edin. Hem bunun için sizden dünyevî bir karşılık da istemiyorum. Benim karşılığımı verecek olan, ancak âlemlerin Rabbidir. Onun için, Allah'a saygı duyun ve bana itaat edin!”
Ben emin bir peygamberim sizinçin,
“Şüphesiz ben size gönderilmiş güvenilir bir resulüm.
106-111. Birâderleri Nûh ânlara "Allâh’an korkmıyacak mısınız? Ben size emîn bir rasûl sıfatıyla geliyorum Allâh’dan korkınız ve bana itâ’at idiniz. Ben sizden ücret istemiyorum benim ücretimi rabbu’l ’âlemîn virir, Allâh’dan korkınız bana itâ’at idiniz" didiği vakit "Ancak kavmin esâfili sana ittibâ’ ider iken biz sana inanır mıyız? cevâbını virdiler.
106,107,108,109,110. Kardeşleri Nuh, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin" dedi.
“Şüphesiz ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.”
Bakınız ben, size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim.
Bilin ki ben, size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim.
"Ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim."
"Haberiniz olsun ki ben, size gönderilmiş güvenilir bir Peygamberim.
Haberiniz olsun ben size gönderilmiş bir Resulüm, bir eminim
Şüphesiz ben, sizin için (hakkı tebliğ etmek üzere gönderilmiş) güvenilir bir peygamberim.
“Sizin için güvenilir bir resûlüm.”
«Şübhesiz ben size gönderilmiş emîn bir peygamberim».
“Şübhesiz ki ben, sizin için (gönderilmiş) emîn bir peygamberim.”
“Ben sizin için güvenilir bir elçiyim.”
İşte ben Allah’ın size gönderdiği dosdoğru bir elçiyim.
106, 107. Hani kardeşleri Nuh onlara demişti: «— Sakınmayacak mısınız? Ben, sizin için emin bir peygamberim»;
“Muhakkak ki ben size gönderilen güvenilir bir elçiyim.”
“Şüphesiz ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.”
“Bakın, ben size hakkı tebliğ etmek üzere, O’nun tarafından görevlendirilmiş güvenilir bir elçiyim.”
“Ben, sizin için güvenilir bir rasûlüm”.
106,107. Nuh, kendi halkına hemşehrileri olarak: " Kendinizi sağlama alın. // Ben sizin için güvenli bir elçiyim.
Nuh onlara, "Ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim!"
Ben size (gönderilmiş) güvenilir bir elçiyim.
“Bakın, ben [O’nun tarafından] size [gönderilmiş] güvenilir bir elçiyim:
Bilin ki ben, size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. 16/36
Kuşkusuz ben, size (gönderilen) emin bir peygamberim;
Ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim.
Şüphe yok, ben sizin için emin bir peygamberim.
Bilin ki ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim.
Ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim.
"Ben size emîn bir rasûlüm"
Ben sizin güveneceğiniz bir elçiyim.
Ben, sizin için güvenilir bir elçiyim.
“Ben size güvenilir bir elçiyim.
"Ben sizin için gelmiş, güvenilir bir resulüm."
“bayıķ ben size yalavaçvan inam.”
Taḥḳīḳ men size imin peyġamber‐ven.
Şübhəsiz ki, mən sizin üçün e’tibar olunası (bel bağlanılası) bir peyğəmbərəm! (Və’dimə xilaf çıxmaz, əmanətə xəyanət etmərəm!)
Lo! I am a faithful messenger unto you,
"I am to you a messenger worthy of all trust:(3187)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |