Kul mâ ya’beu bikum rabbî levlâ du’âukum(s) fekad keżżebtum fesevfe yekûnu lizâmâ(n)
De ki: Sizi imana davet etmeseydi ne değeriniz olabilirdi Rabbimin katında; ama siz gerçekten de yalanladınız tebliğ edilenleri, artık azaplandırmak gerekmekte sizi.
(Ey Resulüm!) De ki: "Eğer sizin duanız (davanız, takvanız) olmasaydı, Rabbim size ne diye değer versindi? Fakat siz (mademki) kesin şekilde yalanladınız (Kur’an’ın her hükmünün gerekli ve geçerli olmadığını söylediniz); artık (bunun cezası da mutlaka lazımdır ve azabı da) kaçınılmaz olacaktır (ve elbette çekilecektir)."
İnananlara de ki: Dua, yalvarma ve ibadetiniz olmasaydı, Rabbim size değer verir miydi? Ve inkârcılara da de ki: Gerçek şu ki siz, Allah'ın mesajını yalan saydınız, artık bu yüzden azap size sarılacak, yakanızı bırakmayacaktır.
“Sizi kulluğa, ibadete ve duaya davet etmese; sizin kulluğunuz, ibadetiniz ve duanız olmasa, Rabbim sizinle ilgilenmez, sizi önemsemez ey insanlar!
Ey inkâr edenler, siz tebliğ edilen Kurân'ı ve Rasulullah'ı yalanlarken, itaate yanaşmazken size de değer vermez. Bu sebeple dünyada ceza, âhirette azap yakanızı bırakmayacaktır.” diye ilan et.
De ki: "Duanız olmasa Rabbim size bir değer vermez. Ancak yalanladınız; artık (sizin için azap) kaçınılmaz olacak."
De ki: 'Duanız olmasaydı Rabbim size değer verir miydi? Fakat siz gerçekten yalanladınız; artık (bunun azabı da) kaçınılmaz olacaktır.'
(Ey Rasûlüm, kâfirlere) de ki: “- Sizin ibadetiniz olmasa, Rabbim sizi ne yapacak (size ne kıymet verir?) Mademki (Allah'ı ve Rasûlünü) tekzibettiniz, o halde azab size çaresiz vacib olacaktır.”
De ki: “Eğer dualarınız olmasaydı Rabbim sizi ne yapardı? Fakat siz yalanladınız; bu yalanlamanız, yakanızı bırakmayacaktır.”[375]
Diyesin ki: «Duanız olmasa, Tanrının katında ne değer bulursunuz? Evet yalanladınız, gereken olacaktır
De ki: “(Allah'tan başkasına) kulluk etmezseniz (şirk koşmazsanız), Rabbim size ne diye (azap) etsin ki! Ama sizler (Allah'ın ayetlerini ve elçilerini) yalanladınız, inkâr ettiniz. Bunun için azap hiçbir zaman yakanızı bırakmayacaktır.”
Yâ Muhammed di ki: "Siz rasûlüni tekzîb itdikden sonra Allâh sizin du’âlarınıza ne kadar ehemmiyet virir. Bu tekzîbinizden dolayı ’azâba dûçâr olacaksınız."
De ki: "İbadetiniz (duanız) olmasa Rabbim size ne diye değer versin?" Ey inkarcılar! Yalanladığınız için, azap yakanızı bırakmayacaktır.*
(Ey Muhammed!) De ki: “Duanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin! Siz yalanladınız. Öyle ise azap yakanızı bırakmayacak.”
De ki: “Kulluğunuz ve niyazınız olmasa Allah size ne diye değer versin! (Ey inkârcılar!) Siz O’nun dinini yalan saydığınız için bunun günahı artık yakanızı bırakmayacak!”
(Resûlüm!) De ki: (Kulluk ve) yalvarmanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin? (Ey inkârcılar! Size Resûl'ün bildirdiklerini) kesinkes yalan saydınız; onun için azap yakanızı bırakmayacaktır!
De ki, "Duanız olmasa Rabbimin yanında değeriniz yoktur. Yalanlarsanız sonucuna katlanacaksınız."
(Resulüm!) De ki: "Rabbim size ne kıymet verir duanız olmasa? (Ey inkârcılar! Size bildirdiklerini) kesinkes yalan saydınız; o halde azab yakanızı bırakmayacaktır!
De ki rabbım size ne kıymet verir duânız olmasa? Demek ki tekzib ettiler, o halde yarın ceza yapışacak
(Habibim, mü’minlere) de ki: “(Sizin, tevhid üzere olan kulluğunuz ve bu kulluğun gereği olan) duanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin!” (Ve Resûlüm, kâfirlere de şöyle söyle:) “Fakat siz (ey kâfirler! Allah’ı, Peygamber’ini ve Kur’ân’ı) yalanladınız. İşte bu yüzden (âhirette, sizin için) azap kaçınılmaz olacaktır!”
De ki: «(Şedâid zamanlarında kendisine) düâ ve (iltica) nız olmasaydı Rabbim size değer verir miydi? (Fakat madem ki) şimdi (Onu da, resulünü de) muhakkak suretde tekzîb etdiniz, O halde (bu tekzibinizden dolayı size artık) yakın bir azâb lâzım oluyor (demekdir)».
(Ey Resûlüm!) De ki: “Eğer duânız olmasa, Rabbim size ne diye ehemmiyet versin?”(2) (Ey müşrikler!) Fakat (siz Resûlümü) gerçekten yalanladınız; öyle ise (azab)ileride (üzerinize) şart olacaktır.
(Resulüm! Müşriklere) de ki: Eğer (onunla birlikte başka nesnelere, putlara) yalvarmanız (tapınmanız, kulluğunuz) olmasa (yani şirk koşmasanız), Rabbim size ne diye (azap) etsin ki? (Yani ortak koşmasaydınız sizin diğer günahlarınızı affederdi) Ama gerçek şu ki, (bunun yanı sıra) siz (Rabbimin mesajını da) yalanladınız: Artık bu (günah) yakanızı bırakmayacaktır!"*
Dualarınız olmasaydı Rabbim size ne diye değer versin ki. Sonra (bu nimetleri) yalanladınız. (Her kes yalanladıklarından) Sorumlu olacak.
De ki: "Eğer siz Ona yalvarmasaydınız, çalabımın yanında sizin ne değeriniz olurdu? Ancak, siz Onu yalan saydınız. Yakında başınıza gelecek var."
(Ey Peygamber!) De ki: “Şayet dualarınız olmasa Rabbim size ne diye değer versin!” (İnkârcılara da) “Mademki siz gerçekten yalanladınız. O hâlde (azap) yakanızı bırakmayacaktır/size elzem olacaktır [lizâmen]” de.
De ki: “Sizin duanız olmasaydı, Rabbim size itina gösterir miydi? Ama siz kesin bir şekilde yalanladınız; dolayısıyla bu yalanlamanız (bir azap olarak) hep sizinle olacaktır.”
Ey Müslüman! İslâm’ın özünü, esasını tüm insanlığa bildirmek üzere de ki: “Ey insanlar! Sizin Allah’a ibâdetiniz ve bunun özü olan duânız olmasa, Rabb’im size ne değer verir ki? Fakat siz ey inkârcılar; O’nun ayetlerini yalanladınız; öyleyse, cezaya çarptırılmanızartık kaçınılmaz olmuştur!”
De ki:
“Eğer duanız olmasa, rabbim size ne diye değer versin? Derken yalanladınız; artık (bir ceza) gerekli olacaktır”.
Resulüm kullarıma de ki: " Dualarınız yoksa Rabb’im sizi neylesin. inkar ettiniz artık bundan böyle bu inkar, sizin yakanızı bırakmayacaktır... "
Ey resulüm onlara de ki: "İnancınız, gönülden Allah’a yönelmeniz, Allah’ın yasalarına uygun yaşantınız yoksa, Allah sizi ne yapsın? Eğer sizler Allah’ı, Allah’ın ayetlerini inkâr ederseniz, Allah’ın yasalarını bırakıp insanların çıkarları için uydurdukları, sonra yine çıkarlarına göre sürekli değiştirdikleri yasalara uyarsanız. Dünyada yapmış olduklarınız, kendinizce ne kadar güzel ne kadar iyi olursa olsun, Allah katında hiçbir değer bulmayacaktır. İnkârınızdan dolayı mutlaka cezalandırılacaksınız."
De ki: “Duanız olmasaydı, Rabbim size neden değer versin ki!” [*] (kâfirlere de ki): “Siz ise elbette (gerçeği) yalanladınız. Onun için ileride (bu günah size) yapışacaktır!”
(Ey Muhammed!): “(Ey insanlar!) sizin kulluğunuz olmadığı sürece, Rabbim size hiç değer vermez,¹ Onu yalan saydığınız sürece de azap, sizin yakanızı asla bırakmaz!” de.
[İNANANLARA] de ki: “Dua ve yönelişiniz O’na olan inancınız için değilse, ⁵⁷ Rabbim size niçin değer versin?” [Ve inkarcılara da de ki:] “Gerçek şu ki, siz [Allah’ın mesajını] yalanladınız: artık bu [günah] yakanızı bırakmayacaktır!” ⁵⁸
De ki: – Sizin dua ve kulluğunuz olmasa Rabbim size niye değer versin ki? Siz ki gerçeklere karşı yalana sarıldınız, iyi bilin ki bunun vebali yakanızı hiç bırakmayacak. 2/286, 40/60, 35/37, 39/59, 67/8...11, 43/78
(EY RASÛL) de ki: “Eğer duanız olmasaydı Rabbim size niçin değer verecekti ki?”[³¹⁶⁵] (KÂFİRLERE[³¹⁶⁶] de ki): “Sonuçta siz de yalanlamış bulunuyorsunuz: bundan böyle (inkârınız) sizin yakanızı asla bırakmayacak!”[³¹⁶⁷]
(Ey Muhammed) De ki: (Ey müminler) Sizin dua ve yakarmanız olmasa, Rabbimin katında hiç değeriniz olur muydu? (Ey kafirler, madem ki Rabbinizin ayetlerini, hak davetini) yalanladınız. O halde azap yakanızı bırakmayacaktır!
(Ey Muhammed!) De ki: "Duanız (Rabbinize yakarmanız) olmasa, Rabbim size ne diye değer versin! Siz yalanladınız. Öyle ise azap yakanızı bırakmayacak. "
De ki: «Sizin ibadetiniz olmayınca Rabbim size ne kıymet verir. Halbuki, siz tekzîp ettiniz, artık (bu tekzîpin cezası size) yakın bir zamanda ulaşacaktır.»
De ki: “Duanız olmazsa Rabbim size ne diye değer versin ki? Ama siz, ey inkârcılar! Size bildirdiklerimi yalan saydınız, artık bu günahtan yakanızı kurtaramayacaksınız. ”
De ki: "Du'anız (ibadetiniz) olmadıktan sonra Rabbim sizi ne yapsın? (Size haber verdiklerimi) yalanladınız. Bu yüzden cezalandırılmanız gerekecektir."
Yâ Muhammed! Di ki: "Eğer O'na du'â ve 'ibâdet itmez iseniz Allâh 'indinde sizin ne kadir ve kıymetiniz olur? Halbuki siz O'nı tekzîb itdiniz. İmdi karîben bunun lâzımı olan şeyi görirsiniz.
De ki: “Duanız olmasa Sahibinizin yanında ne değeriniz olur? siz hep yalan söylediniz. Yarın yalanınız yakanızı bırakmayacaktır.”
De ki:-Sizin dua ve kulluğunuz olmazsa, Rabbim size ne diye değer versin? Siz onu yalan saydınız, yakında bunun cezasını göreceksiniz.
De ki: Duanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin? Fakat siz yalanladınız; bunun cezası da yakanıza yapışacaktır.
De ki: "Duanız/davetiniz yoksa, Rabbim sizi ne yapsın? Yalanladınız; bu yüzden azap kaçınılmaz olacaktır."
eyit: “ne eyleye-y-idi size çalabum eger degül misse sizi oķıduġı? ya'nį islām’a. pes bayıķ yalan duttunuz pes tįz ola 'aźāb lāzım.”
Eyit yā Muḥammed: Ne eyleye‐y‐di size beni yaradan Allāh, egerdu‘āñuz olmasa‐y‐dı? Taḥḳīḳ siz yalañladuñuz, pes yalanlamaḳ cezāsı sizelāzım olsa gerek.
(Ya Rəsulum, bu Məkkə müşriklərinə) de: “Əgər ibadətiniz olmasa, Rəbbimin yanında nə qədir-qiymətiniz olar? Siz (Qur’anı və öz Peyğəmbərinizi) təkzib etdiniz. Buna görə də (nə dünyada, nə də axirətdə əzab) yaxanızdan əl çəkməyəcəkdir!”
Say (O Muhammad, unto the disbelievers): My Lord would not concern himself with you but for your prayer. But now ye have denied (the Truth), therefor there will be judgment.
Say (to the Rejecters): "My Lord is not uneasy because of you if ye call not on Him:(3136) But ye have indeed rejected (Him), and soon will come the inevitable (punishment)!"
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |