16 Ocak 2025 - 16 Receb 1446 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Furkân Suresi 30. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Vekâle-rrasûlu yâ rabbi inne kavmî-tteḣażû hâżâ-lkur-âne mehcûrâ(n)

Ve Peygamber, ya Rabbi dedi, bu kavmim, şu Kur'an'ı ihmal etti, terkedilmiş bir hale getirdi.

(Kıyamet günü Allah’ın gönderdiği) Resul de şöyle diyecektir: "Ya Rabbi; gerçekten kavmim, bu Kur’an’ı terk edilmiş bıraktılar. (Lafzını okuyup durdular, manasını ve mealini anlayıp uygulamaya yanaşmadılar, hikmetini ve hükmünü araştırıp uygulamak üzere Onu temel başvuru kaynağı yapmadılar" diye şikâyet edecektir.)

Peygamber de dedi ki: “Ey Rabbim! Şüphesiz ki, kavmim bu Kur'ân'ı terkettiler.”

Allah'ın Rasulü:
“Ey Rabbim, benim kavmim, benim ümmetim, yakışıksız sözler söyleyerek bu Kur'ân'ı gözden çıkarılmış, terkedilmiş hale getirdi” dedi.

Peygamber dedi ki: "Ey Rabbim! Doğrusu kavmim şu Kur'an'ı terkedilmiş halde bıraktılar."

Ve elçi dedi ki: 'Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'ı terkedilmiş (bir kitap) olarak bıraktılar.'

Peygamber de (o gün şöyle) demekte: “- Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'ân'ı metrûk bıraktılar (ondan yüz çevirdiler).

Ve o Peygamber: “Ey Rabbim! Benim kavmim, bu Kur’anı büsbütün terk ettiler” der.(*)

(*) M. Kur’an.

Peygamber dedi ve diyecek ki: “Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'ân'ı terk edilmiş bıraktılar.”

«Tanrım! Benim ulusum, bu Kur'anı bıraktılar!» der Peygamber de

Resul de: “Ey Rabbim! Kavmim şu Kur'an'ı terk edilmiş/dışlanmış bir şey haline getirdi” diyecek.

Ayette geçen “terk edilmiş/dışlanmış” ifadesi, zamanın değişen şartlarına karşı Kur’an’ı, geçerliliğini yitirmiş bir kitap olarak düşünen ya da dünyal... Devamı..

Rasûl: "Yâ Rabbî bu kavim (Kureyş) Kur’ân’ı hezeyâna nisbet itdiler" diyecek.

Peygamber: "Ey Rabbim! Doğrusu milletim bu Kuran'ı terketmişti" der.

Peygamber, “Ey Rabbim! Kavmim şu Kur’an’ı terk edilmiş bir şey hâline getirdi” dedi.

Resul, “Rabbim! Kavmim bu Kur’an’a büsbütün ilgisiz kaldılar” dedi.

Peygamber der ki: Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'an'ı büsbütün terkettiler.  

 Âyette, Hz. Peygamber’in, Kur’an’a gereken değeri vermeyen ve hatta onunla alay eden kavminden yakınışı anlatılmaktadır. Âyetteki «mehcûran» kelimesi... Devamı..

Elçi de, "Rabbim, halkım Kuran'ı terketti," der.

Peygamber dedi ki: "Ey Rabbim! Kavmim bu Kur'ân'ı terkedilmiş (bir şey yerinde) tuttular."

Peygamber de «yarab, kavmim bu Kur'anı mehcur tuttular» demekte

(Müşrikler, inkâr ve isyanlarında iyice azgınlaşarak, Kur’ân’a karşı saldırılarını çoğaltınca, Peygamber) dedi ki: “Ey Rabbim! Şüphesiz, kavmim (içerisindeki inkârcılar) şu Kur’ân’ı, terk edilmiş bir hâlde bıraktılar (hükümlerinden yüz çevirdiler de ona inanmadılar).”

Resul: “Ey Rabb'im, halkım bu Kur'an'ı mehcur¹ tuttu.” dedi.

1- Kur\an\la bağlarını kopardılar. Ona karşı duyarsız hale geldiler.

Peygamber dedi ki «Ey Rabbim, kavmim hakıykat şu Kur'ânı metruk (bir şey) edindiler».

Peygamber: “Ey Rabbim! Doğrusu kavmim bu Kur'ân'ı (ortada) terk edilmiş (birşey) saydılar” dedi.

Ve (her zalimin çaresizlik içinde pişman olduğu ahiret gününde) elçi: “Ey Rabbim! Doğrusu benim toplumum, (senin evrensel mesajını içeren ve insanlık için hidayet rehberinin tek kaynağı olan) Bu Kur’an’ı terkedilmiş (bir kitap) olarak bırakmışlardır.’’der. *

(*) Hz. Muhammed’in risaleti evrensel olup onun muhatabı bütün insanlar olduğundan, buradaki kavm kelimesi, ümmet anlamındadır. Zaten Arapçada kavm ke... Devamı..

Elçi “Rabbim! Kavmim bu Kur’an’ı terk edilmiş olarak bıraktılar” dedi.

Elçi dedi: "Ey çalabım! Doğrusu benim ulusum bu Kur’an’ı uydurma gibi karşıladı."

Peygamber dedi ki: «— Yâ Rab! Kavmim Kur/an/ı bırakıverdiler [⁵].

[5] Veya hezeyan saydılar.

Elçi de “Ya Rabbi! Muhakkak ki kavmim⁹ bu Kur’an’ı terk edilmiş bir hâlde bıraktı”¹⁰ der.

9 Kavm kelimesi burada hem kavm hem de ümmet anlamındadır. Daha ziyade ümmet anlamındadır. 10 Kur’an’ın terk edilmesi veya yalnız bırakılması demek... Devamı..

Ve Peygamber (o gün), “Rabbim! Gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'ı terkedilmiş (bir kitap) olarak bıraktı” der.

Derken, kendilerine şefaat edeceğini umdukları Peygamber veya onun yolunu izleyerek toplumunu hak dine çağıran İslâm dâvetçisi, “Ey Rabb’im!” diyecek, “Benim halkımdan Müslüman olduğunu iddia eden bazı kimseler, bu Kur’an’ı tozlu raflar içine hapsederek terk ettiler. Kimileri onu anlamak ve uygulamak niyeti taşımaksızın okudu; ölülerin ruhlarına üfledi; kimileri onun yerine, başka eserleri başucu kitabı hâline getirdi; kimileri onu, üzerinde çalışmalar yapmaya yarayan bir malzemeden ibaret gördü; kimileri de onun bu çağda geçerliliğini yitirmiş bir kitap olduğunu ileri sürerek hayatın dışına itti; bunların yaptıklarından şikâyetçiyim yâ Rab!” diyecek.

Rasûl:
“Rabbim! Benim kavmim, bu Kur’ân’ı mehcûr edindiler (sıradan sözler yerine koydular / yer değiştirdiler)” dedi.

Bir yandan da Allah resulü: " Ya Rab! benim milletim de, vaktiyle Kuran’ı böyle öksüz bıraktılar " diye atılacak.

Hesap günü elçimiz: "Ya Rabbi! Elçi olarak gönderildiğim şu insanlardan inanmayanlar Kur’an’ı terk ettiler. Bir kez olsun Allah bize ne diyor diye merak etmediler. Okudukları zaman anlayarak okumadılar. Ayetlerine göre yaşamadılar. Yasalarına uymadılar." diye aleyhlerine şahitlik edecek.

Elçi şöyle diyecektir: “Ey Rabbim! Kavmim bu Kur’an’ı yalnız bıraktı.” [*]

Bu ayette Kur’an’ı yaşamayanların mahşerde Hz. Muhammed’in şikâyetine konu edileceği mesajı verilmektedir. 

(O gün) Peygamber (de): “Ey Rabbim! Doğrusu benim toplumum, bu Kur’an’ı terk etmişti.”¹ der.

1 Mehcur tutmak iki anlama gelir. Birincisi; “terk edip uzak durmak, onunla amel etmemek, onu peygamberden uzaklaştırıp ‘bize sadece Kur’an yeter’ diy... Devamı..

VE [O GÜN] Rasûl: “Ey Rabbim!” diyecek, ²³ “Kavmimden [bazıları] bu Kur’an’ı gözden çıkarılacak bir şey olarak gördü!” ²⁴

23 Bizim “o Gün” şeklindeki ilavemiz ve kâle fiiline verilen (dilbilim açısından da, anlam akışı itibariyle verilmesi mümkün olan) gelecek zaman anlam... Devamı..

İşte o gün Allah’ın mesajlarını tebliğ eden elçi şöyle şikâyet edecek: “Ya Rabbi, benim şu kavmim bu Kuran’a hep sırt çevirdi. 23/66, 25/18, 45/6...8, 67/6...11

Ve (o gün) Rasul diyecek ki: “Yâ Rabbî! Benim toplumum bu Kur’an’ı[³¹¹⁴] yalnızlığa mahkûm etti!”[³¹¹⁵]

[3114] Kur’an, fu’lan vezninden mastardır. Ka-ra-e/ve/ye kökünden türetilmiştir: “Toplamak, cem etmek, bir araya getirmek” demektir (Mekâyîs). Kur’an,... Devamı..

Peygamber dedi ki: "Ey Rabbim, şüphe yok ki kavmim, Kur'an'ı terk etti!

(Ona inanmadılar, onun uyarılarını dinlemek istemediler. "Kur'an'ı dinlemeyin, okunurken gürültü yapın ki bastırasınız" -Fussilet/26- dediler)... Devamı..

Ve Resul : "Ya Rabbi, kavmim, bu Kur’an’dan uzaklaştılar" demiştir.

Ve Peygamber dedi ki: «Yarabbi! Şüphe yok benim kavmim bu Kur'an'ı metrûk ittihaz ettiler.»

O gün Peygamber: “Ya Rabbî, halkım bu Kur'ân'ı terk edip ondan uzaklaştılar! ” der.

Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Kur’an-ı Kerim’i okuyan bir kimse sonradan (terk eder ve okumayı) unutursa, kıyamet günü cüzzamlı olarak Al... Devamı..

Elçi de: "Ya Rabbi, kavmim, bu Kur'an'ı terk edilmiş bıraktılar demiştir.

Rasûl: "Yâ Rabbî! Benim kavmim bu Kur'ân'ı mehcûr ve metrûk ittihâz iylediler." didi.

O gün Elçimiz diyecek ki, “Ey Sahibim, benim kavmim bu Kur’ân’ı kendilerinden uzak tuttular[*].”

[*] Nebimiz şöyle buyurmuştur: Ashabımdan bir grup sol tarafa alınacak, ben; "Ashabım! Ashabım!" diyeceğim. Allah Teâlâ diyecek ki; "Bunlar, senin ayr... Devamı..

Peygamber:-Rabbim, dedi. Kavmim Kur'an'a ilgisiz kaldı.

Peygamber “Yâ Rabbi,” dedi. “Kavmim bu Kur'ân'ı terk etti.”

Resul de şöyle der: "Ey Rabbim, benim toplumum, bu Kur'an'ı terk edilmiş/dışlanmış halde tuttular."

daħı eyitti yalavaç “iy çalabum! bayıķ ķavmum duttılar uşbu ķur’ān’ı terk olınmış.”

Daḫı eyitdi peyġamber: Yā Rabb, didi. Benüm ḳavmüm bu Ḳur’ānı terkitdiler.

Peyğəmbər də “Ey Rəbbim! Həqiqətən, qövmüm bu Qur’anı tərk etmişdi!” – deyəcək.

And the messenger saith: O my Lord! Lo! mine own folk make this Qur’an of no account.

Then the Messenger will say: "O my Lord! Truly my people took this Qur´an for just foolish nonsense."(3086)

3086 "My people" are of course the unbelieving Quraysh. They treated the Qur'an as foolish nonsense i.e., something to he discarded. But they were onl... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.