3 Haziran 2023 - 14 Zi'l-ka'de 1444 Cumartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Furkân Suresi 12. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Seç/Sil


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

İżâ raet-hum min mekânin ba’îdin semi’û lehâ teġayyuzan vezefîrâ(n)

Ateş, onları ta uzaktan gördü mü duyacak onlar, ateşin şiddetli kızgınlığını ve harılharıl yanarken çıkardığı sesi.

(Öyle ki cehennem ateşi) Onları uzak bir yerden gördüğünde (gazabından kükreyecektir), onlar da bunun gazaplı öfkesini ve uğultusunu işitip (ürkeceklerdir).

Ateş onları taa uzaktan gördü mü, onlar ateşin şiddetli kızgınlığını ve harıl harıl yanarken çıkardığı sesi duyacaklar.

Cehennem ateşi, uzak bir mesafeden kâfirleri görünce; onlar cehennemin öfkeli kükremesine, kaynamasına ve uğultusuna kulak verirler.

O onları uzak bir yerden görünce onlar onun öfkelenişini [2] ve uğultusunu duyarlar.

2.Veya şiddetle kaynayışını.

(Ateş,) Onları uzak bir yerden gördüğünde, onun gazablı öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Öyle ki, bu ateş onları uzak bir yerden gördüğü vakit, onlar, bunun galeyan ve homurdanışını işitirler.

Bu ateş, uzak bir mesafeden dahi onlarla karşılaşınca, ondan, şiddetli bir kin sesini ve kendilerini içine çekecek bir nefes çekişini işitirler.

O ateş uzaktan kendilerine göründüğünde, onun kaynama sesini ve uğultusunu işitirler.

Uzak yerden bunu gördüklerinde, kızgınlığın, kükrediğin duyarlar

(Bu ateş) onları uzak bir yerden görünce onlar onun gazaplı öfkesini ve uğultusunu işitecekler.

Uzakdan ânları gördiği vakit ateşin müdhîş sadâsını işidecekler.

Bu ateş, onlara uzak bir yerden gözükünce, onun kaynamasını ve uğultusunu işitirler.

Bu ateş onları uzak bir mesafeden görünce onun müthiş kaynamasını ve uğultusunu işitirler.

O ateş uzak bir yerden kendilerine görününce homurdanmasını ve uğultusunu işitirler.

Cehennem ateşi uzak bir mesafeden kendilerini görünce, onun öfkelenişini (müthiş kaynamasını) ve uğultusunu işitirler.  

 Cehennemin insanları görmesi, onunla karşılaşmak manasında mecaz olabileceği gibi Allah’ın ateşe görme kabiliyeti vermesi manasında hakikat de olabil... Devamı..

Cehennem onları uzaktan görünce, onun öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Ki, cehennem ateşi uzak bir mesafeden kendilerine görününce, onun bir hışımlanmasını (kaynamasını) ve uğultusunu işitirler.

Ki onları gördüğü vakıt ona mahsus bir hışımlanma, bir zefîr işitirler

(Cehennem ateşi) uzak bir mesafeden kendilerine görününce, onun müthiş kaynamasını ve uğultusunu işitirler.

Cehennem onları¹ uzak bir yerden gördüğü zaman, onun öfkelenmesini ve uğultusunu işittiler.²

1- Hesap gününü yalanlayanları. 2- İşitecekler.

O, kendilerini uzak bir yerden gördüğü zaman onlar bunun o müdhiş gazablanışını ve uğultusunu duyacaklardır.

(Bu öyle bir ateştir ki) onları (o kâfirleri) uzak bir yerden görünce, onun öfkelenişini ve homurtusunu işitirler.(1)

(1)“Beyânât-ı Kur’âniye (Kur’ân’ın açıklamaları) ehl-i dalâletin sımâhında (haktan sapanların kulağında) kaynayan rasas (kurşun) gibi, dimağında yakan... Devamı..

Ateş onları uzaktan gördüğü zaman, ateşe girecekler ateşin öfke ile kaynayan sesini duyarlar.

Bu ateş uzaktan karşılarına çıkınca onlar onun köpürüp uğuldadığını duyacaklardır.

O ateş onların karşısına çıkınca [¹] onlar ateşten [²] öfkelenip gürüldeme seslerini işitecekler.

[1] Veya ateş onların göreceği yerde olunca veya Cehennem bekçileri onları görünce veya temsil tarikiyle ateş onları görünce.[2] Veya bekçilerden.... Devamı..

O ateş uzaktan onları görünce/karşılarına çıkınca onlar, onun öfkesini ve uğultusunu işitirler.

(Ateş,) Onları uzak bir mesafeden gördüğünde, onlar bunun (ateşin) gazaplı öfkesini ve uğultusunu işitirler.

Ateş onları ta uzaktan görür görmez, zâlimler onun öfke dolu kükremesini ve harıl harıl yanarken çıkardığı o korkunç uğultuyu duyacak ve korku, pişmanlık ve dehşet içerisinde, hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlayacaklar.

Onları uzak bir yerden (Saat) gördüğü zaman bir uğultu ve gürültü olarak onu işittiler.

Çılgın alevler onları taa uzaklardan görünce, onlar önce ateşin öfkesini ve kükremesini dinleyecekler.

O gün ateş onlara uzaktan görünür. Onlar ateşin inkârcılara duyduğu öfkeyi, öfkesinin homurtusunu işitirler.

(O ateş) uzak bir yerden kendilerini görünce [*] (cehennemlikler) onun kükremesini ve uğultusunu duyacaklar. [*]

Cehennemin bir canlı gibi konuşmasıyla ilgili bkz. Kâf 50:30; Mülk 67:8; Me‘âric 70:17.,Benzer mesaj: Mülk 67:7.

(Cehennemin alevli ateşi) uzak bir mesafeden onları görünce, (kâfirler) onun öfkelenişini ve homurtusunu işitirler.¹

1 Teğayyüz: öfkelenmek, Zefir: bir kişiyi içeri almak için sömürmek demektir. Burada öfkelenmek, sömürmek gibi görmek fiili de cehenneme nispet edilmi... Devamı..

O ateş uzaktan karşılarına çıkınca ⁹ onun öfkeli kükremesini ve uğultusunu işitecekler;

9 Lafzen, “Onları uzak bir yerden gördüğü zaman”: anlaşıldığı kadarıyla, onların ölüm anlarına işaret eden mecazî bir îma. Kur’an’da pek çok yerde old... Devamı..

Bu ateş onları uzak bir yerden gördüğünde, onun öfkeli kükremesini ve uğultusunu işitecekler. 21/102, 50/30, 67/7- 8

Onlar, çok uzak bir mekândan dahi, kendilerini gördüğü zaman o ateşin nasıl bir homurtuyla kükrediğini elbet[³⁰⁹⁴] işitecekler.

[3094] Lafzen: “..işittiler”. Gelecekte olacak bir olay için kullanılan geçmiş zaman kipi kesinliğe delâlet eder. Bu kesinliği “elbet” kelimesiyle kar... Devamı..

O ateş -cehennem- kendilerine ta uzaktan göründüğünde, onun kaynayışını ve dehşet saçan uğultusunu işiteceklerdir.

(Bu ateş) onları uzak bir yerden görünce onlar bunun öfkesini ve homurtusunu işitirler.

Onları uzak bir mekandan görünce onun için bir galeyan ve bir şiddetli ses iştirler.

Bu ateş onları, daha uzaktan görünce, onun öfkesinden gürlediğini ve korkunç homurtusunu işitirler.

(Bu ateş) onları uzak bir yerden görünce onlar bunun öfkesini ve homurtusunu işitirler.

O cehennem onları uzakdan gördükde hiddetlenerek böğürmesini işidirler.

O ateş onları uzaktan görünce onun çatlarcasına yanmasının ve çektiği havanın uğultusunu duyacaklardır.

Bu ateş onlara uzak bir yerden göründüğü zaman, onun gürültüsünü ve uğultusunu işitirler.

Onu uzaktan gördüklerinde öfkeyle gürleyişini işitirler.

O, onları uzak bir yerden gördüğünde, onlar onun kaynayan öfkesini ve uğultusunu işitirler.

ķaçan kim göre od anları ıraķ yirden ya'nį yüz yıllıķ yoldan işideler anuñ ķaķımaġıla ķaynamaġın daħı kükremegin.

Ḳaçan görse anları ıraḳ yirden, işideler ol cehennemüñ ḳatı ḳaynamaḳ bile yaman āvāzı[nı]

O (atəş) onları uzaqdan görüncə (kafirlər) onun qəzəblə qaynamasını və uğultusunu eşidərlər.

When it seeth them from afar, they bear the cracking and the roar thereof.

When it sees them from a place fAr off, they will hear its fury and its ranging sigh.(3067)

3067 For zafir, a deep emission of breath or a sigh, see n. 1607 to 11:106. Here the Fire is personified. It is raging with hunger and fury, and as so... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.