11 Ekim 2024 - 8 Rebiü'l-Ahir 1446 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Mü’minûn Suresi 107. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Rabbenâ aḣricnâ minhâ fe-in ‘udnâ fe-innâ zâlimûn(e)

Rabbimiz, bizi buradan çıkar, gene kötülüğe dönersek gerçekten de zulmetmiş oluruz artık.

"Rabbimiz, bizi (ateşin) içinden çıkar (ve bir kere daha imtihan için dünyaya yolla), eğer yine (inkâra ve isyana) dönersek, artık gerçekten zalim kimseler oluruz (ki o zaman istediğin azabı yap!" diye bağrışacaklardır).

Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar, eğer tekrar işlediğimiz günahlara dönersek, o zaman gerçekten yaratılış gayesi dışında yaşayan kimselerden oluruz.

“Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Yaptıklarımızı bir daha yapmaya kalkarsak, kendimize haksızlık edeceğimizi biliyoruz.”

Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer (tekrar inkâra) dönersek o zaman gerçekten zalimleriz."

'Rabbimiz, bizi (ateşin) içinden çıkar, eğer yine (inkâra) dönersek, artık gerçekten zalim kimseler oluruz.'

Ey Rabbimiz! Bizi bu ateşden çıkar; yine küfre dönersek, o takdirde muhakkak zalimleriz.

“Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer bir daha o yalanlamalara dönersek, işte o zaman gerçekten zalimlerden olmuş oluruz. (O zaman azabı gerçekten hak etmiş oluruz)” derler.

“Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar! Eğer, bir daha ettiklerimize dönersek, artık belli ki biz zâlim insanlarız.”

Tanrımız! Bizleri buradan çıkar, sözümüzden dönersek, zalimlerden olalım !»

106-107. (Onlar şöyle) diyecekler: “Ey Rabbimiz! Biz azgınlığımıza yenik düştük ve sapık bir toplum olduk. Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer (tekrar günaha) dönersek şüphesiz kendimize zulmetmiş oluruz.”

106, 107. "Yâ rabbî bize musîbet galebe itdi, dalâletde bir kavim olduk, bizi buradan çıkar tekrâr cürüm işler isek nefislerimize zulüm itmiş oluruz" diyecekler.

"Rabbimiz! Bizi buradan çıkar, tekrar günaha dönersek, doğrusu zulmetmiş oluruz."

“Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer (tekrar günaha) dönersek şüphesiz kendimize zulmetmiş oluruz.”

Rabbimiz! Bizi buradan çıkar; eğer (çıkar da) bir daha eskiye dönersek, artık belli ki biz zalim insanlarız.”

Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (ettiklerimize) dönersek, artık belli ki biz zalim insanlarız.

"Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Eğer (eski durumumuza) dönersek artık biz gerçekten zalimleriz."

Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (ettiklerimize) dönersek, artık belli ki biz zalim insanlarız.

Ey bizim rabbımız! çıkar bizleri bundan, döner bir daha edersek her halde bizler zalimiz

Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer (tekrar küfre) dönersek şüphesiz kendimize zulmetmiş oluruz.”

“Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer bir daha aynısını yaparsak zalim olduğumuz kesinleşmiş olur.”

«Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Eğer (yine küfre) dönersek artık hiç şübhesiz ki biz zaalimlerizdir».

“Rabbimiz! Bizi buradan çıkar; artık bir daha (küfre) dönersek, o takdirde gerçekten (kendi nefsimize) zulmeden kimseler oluruz.”

“Rabbimiz, (ne olur) bizi buradan çıkar (dünyaya gönder). Eğer bir daha (o eski kötülüklerimize) dönecek olursak, o zaman gerçekten belli ki biz zalim insanlarız.

Rabbimiz bizi ateşten çıkar. Eğer tekrar senin dininden dönersek, yine kendimize yazık edenlerden oluruz” dediler.

Ey çalabımız! Bizi buradan çıkar. Eğer yine de döneklik edecek olursak besbelli ki artık bizler kıyıcıların kendisiyiz."

Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer yine küfre dönersek biz özümüze zulmetmiş oluruz [¹].

[1] Artık her nevi azabı yap.

“Rabbimiz bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (günaha) geri dönersek, muhakkak (o zaman) biz zalimleriz.”

“Rabbimiz! Bizi (ateşin) içinden çıkar, eğer yine (inkâra) dönersek, artık gerçekten zalimler oluruz.”

“Ey Rabb’imiz, lütfen çıkar bizi buradan; Sana söz veriyoruz, bir daha o kötülüklere dönersek namerdiz!”

“Rabbimiz! Bizi buradan çıkar! Yine dönersek, biz, zâlimleriz”.

Ya Rab! N’olur çıkar bizi buradan, Eğer bir daha yaparsak kendimiz etmiş, kendimiz bulmuş olalım " diyecekler.

"Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer tekrar günaha dönersek şüphesiz kendimize zulmetmiş oluruz." Derler.

Rabbimiz! Bizi buradan çıkar! Bir daha (yaptıklarımıza) dönersek, artık belli ki biz zalim insanlarız.”

(Ve devamla:) “Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkart. Eğer biz, önceki durumumuza tekrar dönersek, işte o zaman gerçekten zulmetmiş oluruz.” (derler.)

Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar, eğer tekrar [günaha] dönersek, o zaman, gerçekten zalim kimseler oluruz!”

Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Eğer yine eski halimize dönersek, işte o zaman biz gerçekten cezayı hak etmiş zalimler oluruz, derler. 35/37

Rabbimiz! Bizi buradan çıkar! Eğer tekrar dönersek, o zaman anlaşılır ki bizler gerçekten zalimleriz!”

"Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar, (dünyaya geri gönder de eğer) yine şirk ve küfürde direnirsek elbette zalimlerden oluruz" diye yalvarırlar. (Fakat bu yalvarmaları boşunadır)

Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (yaptığımız kötü işlere) dönersek artık biz gerçekten zâlimleriz.

«Ey Rabbimiz! Bundan bizleri çıkar, imdi bir daha dönersek artık şüphe yok ki, biz zalim kimseleriz.»

106, 107. “Ey Ulu Rabbimiz”, derler, “azgınlığımız, kötü talihimiz ağır bastı, biz de yoldan sapan kimseler olduk bir kere. Ama ne olur ey Ulu Rabbimiz, kurtar bizi bu ateşten, eğer bir daha o kötülükleri yaparsak işte o zaman, kendimize iyice yazık eder, zalimin teki oluruz! ”

Rabbimiz, bizi bundan çıkar. Eğer bir daha (yaptığımız kötü işlere) dönersek artık biz gerçekten zalimleriz.

Yâ Rabbî! Bizi bu cehennemden çıkar, eğer küfre 'avdet ider isek o zamân zâlimlerden oluruz" dirler.

Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer aynı şeyi bir daha yaparsak demek ki, gerçekten zalim kimseleriz.”

Rabbimiz, bizi ateşten çıkar. Eğer yine dönersek, biz gerçekten zalimleriz, derler.

“Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Bir daha eski halimize dönersek, işte o zaman zalimlerden oluruz.”

"Rabbimiz, çıkar bizi oradan. Eğer bir daha aynısını yaparsak, gerçekten zalimler olacağız."

iy çalabumuz! çıķar bizi oddan; eger dönersevüz biz žālimlerüz.

Yā Rabbenā, bizi andan çıḳar, diyeler. Eger günāhumuza ḳayıtsavuz bizẓālimler‐biz, diyeler.

Ey Rəbbimiz! Bizi oradan (cəhənnəm odundan çıxart! Əgər bir də (Sənin xoşuna gəlməyən pis işlərə) qayıtsaq, şübhəsiz ki, zalım (özümüz özümüzə zülm etmiş) olarıq”.

Our Lord! Oh, bring us forth from hence! If we return (to evil) then indeed we shall be wrong doers.

"Our Lord! bring us out of this: if ever we return (to Evil), then shall we be wrong-doers indeed!"


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.