Veyesta’cilûneke bil’ażâbi velen yuḣlifa(A)llâhu va’deh(u)(c) ve-inne yevmen ‘inde rabbike keelfi senetin mimmâ te’uddûn(e)
Azabın, çabucak gelip çatmasını isterler senden ve Allah, vaadinden caymaz kesin olarak ve Rabbinin katında bir gün, sizin sayıp durduğunuz bin yıl gibidir.
(Ey Nebim!) Onlar Senden, azabın çarçabuk getirilmesini istiyorlar ya, (biraz daha beklesinler); Allah, kesinlikle va’adine muhalefet etmez (sözünden dönmez ve haber verdikleri aynen gerçekleşecektir). Şüphesiz, Senin Rabbinin katında bir gün, sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir.
Onlar senden, azabı çarçabuk getirmeni isterler. Andolsun ki, Allah verdiği sözden caymaz. Şüphesiz ki Rabbinizin ölçüsüyle bir gün, sizin sayıp hesapladığınız bin yıl gibidir.
Senden azabı çarçabuk istiyorlar. Allah sözünden dönmeyecektir. Doğrusu Rabbinin katında bir gün sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir.
Onlar senden, azabın çarçabuk getirilmesini istiyorlar; Allah, va'dine kesin olarak muhalefet etmez. Gerçekten, senin Rabbinin katında bir gün, sizin saymakta olduğunuz bin yıl gibidir.
(Ey Rasûlüm) bir de senden acele azab istiyorlar. Elbette Allah vadinden caymaz (muhakkak o kâfirlere takdir edilen azab, vaktinde gelecektir). Bununla beraber Rabbinin katında bir gün, sizin sayacaklarınızdan bin sene gibidir.
Onlar senden, azabın çabuk gelmesini istiyorlar. Hâlbuki Allah, sözünü değiştirmez. (Ne zamana söz vermişse, o zaman getirecektir.) Ve Rabbinin katında (ebedî âlemde) bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl kadardır.
Onlar senden azabın çabuk gelmesini istiyorlar. Allah vaadinden asla dönmez. Rabbin katında bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir.
Onlar senden azabı ivetlemektedirler, Allah caymaz sözünden, Tanrının yanında bir gün vardır ki, sizin saydığınız bin yıl gibidir!
Bir de kalkmış, (inanmadıkları için) azabın bir an önce gelmesi için seni sıkıştırıyorlar. Allah asla vaadinden caymaz. Şüphesiz Rabbinin nezdinde bir gün, sizin saydığınız bin yıl gibidir.
’Azâbın ta’cîli içün seni sıkışdırırlar. Allâh va’adlerinde halef itmez. Sizin bin seneniz Allâh’ın ’indinde bir gün gibidir.
Senden, başlarına acele azap getirmeni istiyorlar. Allah sözünden asla caymayacaktır. Rabbinin katında bir gün, saydıklarınızdan bin yıl gibidir.
Bir de senden acele azap istiyorlar. Hâlbuki Allah asla va’dinden caymaz. Şüphesiz Rabbinin nezdinde bir gün, sizin saydığınız bin yıl gibidir.
Onlar senden azabın çabuk gelmesini istiyorlar. Allah vaadinden asla dönmez. Bilinmeli ki, rabbinin katındaki bir gün sizin saymakta olduklarınızın bin yılı gibidir.
(Resûlüm!) Onlar senden azabın çabuk gelmesini istiyorlar. Allah vâdinden asla dönmez. Muhakkak ki, Rabbinin nezdinde bir gün sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir.
Bir de senden acele azab istiyorlar. Elbette Allah sözünden caymaz. Bununla beraber Rabbinin katında birgün, sizin sayacaklarınızdan bin sene gibidir.
Bir de senden acele azâb istiyorlar, elbette Allah, va'dinde hulf etmez, bununla beraber rabbının ındinde bir gün sizin sayacaklarınızdan bin sene gibidir
(Resûlüm!) Onlar senden azabın çabuk gelmesini istiyorlar. Allah vaadinden asla dönmez. Şüphesiz, (zaman ve mekândan münezzeh olan) Rabbinin nezdinde, (âhiret günlerinden) bir gün, sizin (dünyada) saydıklarınızdan bin yıl gibidir.
Ve senden azabı çabuklaştırmanı istiyorlar. Oysa Allah, sözünden asla dönmez. Kuşkusuz Rabb'ine göre bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir.
Senden (başlarına çatacak) azâbı (n) çabucak gelmesini isterler. Allah, tehdidinden asla caymaz. Hakıykat, Rabbinin indinde bir gün sizin sayacaklarınızdan bin yıl gibidir.
(Ey Habîbim!) Senden azâbı acele istiyorlar; hâlbuki Allah, va'dinden aslâ dönmez! Şübhesiz ki Rabbinin katında bir gün, sizin saymakta olduklarınızdan bin sene gibidir.(1)
Bir de (gelmesine inanmdıkları için alaylı alaylı) senden kendisiyle tehdit edildikleri azabı hiç durmaksızın getirivermeni istiyorlar. Oysa Allah hiçbir surette vaadine muhalefet etmez. (Ne zamana söz vermişse, o zaman getirecektir.) Ve şüphesiz Rabbinin katında bir gün, (sizin zaman anlayışınıza ve takvim ölçülerinize göre değil) sizin saydıklarınızdan bin yıl kadardır.*
Senden azabı acilen getirmeni istiyorlar. Ancak Allah asla vaadinden dönmez. Rabbinin katında ki bir gün, sizin saydığınız bin yıl gibidir.
Onlar senden azabın çarçabuk gelmesini isterler. Allah verdiği sözden caymaz. İşte senin çalabının katındaki bir gün sizin sayınızla bin yıl gibidir.
Onlar, senden azabın tâcilini istiyorlar. Allah asla vaadından caymaz, Rabbinin yanında bir gün sizin saydığınız bin sene gibidir.
Onlar senden, azabın çarçabuk getirilmesini istiyorlar; Allah, vaadine kesin olarak muhalefet etmez. Şüphesiz senin Rabbinin katında bir gün, sizin saymakta olduklarınızdan bin yıl gibidir.
Ey Peygamber! İşledikleri bunca günahlara rağmen, hâlâ başlarına taşlar yağmadığını gören ve bundan cesaret alan zâlimler, ilâhî uyarıları alaya alarak azap konusunda sana meydan okuyorlar: Senden, —sanki bu konuda yetkin varmış gibi— bir an önce azâbı getirip kendilerini cezalandırmanı istiyorlar. Hiç kuşkusuz Allah, verdiği sözden asla caymaz. Fakat her şeyin bir zamanı var. Çünkü Allah, cezalandırmakta acele etmez. O’nun karar ve irâdesi, sizin zaman anlayışınıza ve takvim ölçülerinize göre değildir. Unutmayın ki, Rabb’inin katında bir gün, sizin ölçülerinize göre bin yıl gibidir. Nitekim, insanlık tarihini şöyle bir inceleyin:
Bir de senden Azab’ı acele istiyorlar. Allah vaadinden asla caymayacaktır. Senin rabbinin katında bir gün, saydıklarınızdan bin yıl gibidir.
Resulüm! onlar hep, senin felaket haberini merak ediyorlar. Allah, elbet sözünden dönecek değildir. Ama, Rabb’inizin bir günü, sizin hesabınıza göre bin yıl gibidir.
Bir de senden acele azap istiyorlar. Bilmiyorlar mı? Allah sözünden dönmez. İstedikleri azap mutlaka gelecektir. Niye acele ediyorlar? Onlara haber vereyim! Zaman onların katında farklı, Rabbinin katında farklıdır. Anlamak istemezler. Rabbinin nezdinde bir gün sizin saydığınız bin yıl gibidir.
Onlar senden azabın çabuk gelmesini istiyorlar.¹ (Elbette) Allah, verdiği sözden asla caymaz. (Fakat) Rabbinin katında bir gün, sizin hesabınıza göre bin yıl² gibidir.
Ve bir de [ey Muhammed,] (gelecekse gelsin diyerek) onlar azap konusunda sana meydan okuyorlar: ⁶² fakat (bilmelidirler ki) Allah vaadinden asla cayacak değildir ve bilin ki, Rabbinin ölçüsüyle bir gün, sizin hesap ettiğiniz bin yıl gibidir. ⁶³
Kalkmışlar bir de senden azabı acele getirmeni istiyorlar. Şunu iyi bilsinler ki Allah verdiği vaatten asla dönmez. Fakat Rabbinin katında bir gün, sizin hesabınıza göre bin yıl gibidir. 6/57, 21/38- 39, 34/29- 30, 3/9- 194, 7/44, 30/6, 32/5
Bir de kalkmış, azabın çabuk gelmesi için seni sıkıştırıyorlar.[²⁸⁵⁴] Ama Allah sözünden asla caymaz; unutmayın ki, Senin Rabbin katında bir gün sizin hesabınıza göre tut ki bin yıldır;[²⁸⁵⁵]
(Ey Muhammed) Senden azabı çarçabuk getirmeni istiyorlar. (Acele etmesinler) Allah va'dinden asla caymaz. Gerçek şu ki, Rabbinin katında bir gün, sizin dünyada sayacağınız yıllardan bin yıl gibidir.
Bir de senden acele azap istiyorlar. Hâlbuki Allah asla va’d ettiğinde ihtilaf etmez. Ve Şüphesiz Rabbinin nezdinde bir gün, sizin saydıklarınızla bin yıl gibidir.
Ve senden azabın acele gelmesini isterler. Halbuki, Allah vaadinde asla hulf etmez ve şüphe yok ki, Rabbin indindeki bir gün, sizin sayacaklarınızdan bin yıl gibidir.
Onlar senden o tehdit edildikleri azabı, çarçabuk getirmeni isterler. Telaşa kapılmasınlar, Allah vâdinden asla dönmez. Bilin ki Rabbinizin ölçüsüyle bir gün, sizin hesabınıza göre bin yıl gibidir. [32, 5] {KM, Mezmurlar 15, 4; II Pier 3, 8}
Senden azabı çabuk istiyorlar. Allah sözünden caymaz. (Ama herşeyin bir zamanı vardır. O, acele etmez. Zira) Rabbinin yanında bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir.
Müşrikler senden 'azâbın ta'cîlini taleb iderler. Allâh te'âlâ va'dinde halef itmez. Rabbin 'indinde bir gün, sizin ta'dâd iylediğiniz bin sene kadardır.
Allah, sözünden asla caymadığı halde, onlar senden azabın çabuklaştırılmasını istiyorlar. Hâlbuki Rabinin katındaki bir gün sizin sayınızla bin yıl gibidir[*].
Senden, azabı acele getirmeni istiyorlar. Fakat Allah, verdiği sözden dönmez. Rabbi'nin katında bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir.
Senden azabın çabuklaştırılmasını istiyorlar; oysa Allah vaadinden dönecek değildir. Ne var ki, Rabbinin katında bir gün, sizin hesabınızla bin sene gibidir.(14)
Senden aceleyle azabı istiyorlar: Allah, vaadine asla ters düşmez. Şu da bir gerçek ki Rabbinin katındaki bir gün, sizin saymakta olduğunuzun bin yılı gibidir.
ivmek isterler senden 'aźāba daħı hergiz yalan eylemeye Tañrı va'desini. bayıķ bir gün çalabuñ ķattında biñ yıl gibidür anlardan kim śayarsız siz.
Yā Muḥammed özlerine va‘de olunan ‘aẕābı saña tizledürler. Tañrı Ta‘ālāva‘desine ḫilāf eylemez. Daḫı her bir gün seni yaradan Tañrı ḳatında biñ yıl ḳadarıncadur siz ṣayġan dünyā yıllarından.
(Ya Rəsulum!) Onlar səni tələsdirib əzabın tez gəlməsini istəyirlər. Allah Öz və’dinə əsla xilaf çıxmaz! Rəbbinin dərgahında bir gün sizin saydığınızın (hesabladığınız vaxtın) min ili kimidir!
And they will bid thee hasten on the Doom, and Allah faileth not His promise, but lo! a Day with Allah is as a the sand years of what ye reckon.
Yet they ask thee to hasten on the Punishment! But Allah will not fail(2826) in His Promise. Verily a Day in the sight of thy Lord is like a thousand years of your reckoning.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |