30 Nisan 2024 - 21 Şevval 1445 Salı

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Bakara Suresi 5. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Ulâ-ike ‘alâ huden min rabbihim(s) ve ulâ-ike humu-lmuflihûn(e)

Onlardır rablerinden doğru yolu bulanlar, onlardır kurtulup muratlarına erenler.

İşte bunlar, Rablerinden olan (iman, ittika ve istikametle kazanılan) bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler bu kimselerdir.

İşte Rablerinin gösterdiği cennet yolunda yürüyen ve gerçek mutluluğa erecek kimseler de onlardır.

İşte bunlar yaratan, yaşama kabiliyeti, gücü ve varlıklara işleyiş düzeni veren, koruyan, kontrol eden Rablerinin kitap ve peygamberle gösterdiği hidayet yolunda yürüyen, sorumluluklar yüklenen, faaliyet gösteren erlerdir. İşte bunlar kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa erenlerdir.

İşte onlar Rablerinin göstermiş olduğu hidayet yolu üzerindedirler ve kurtuluşa erecek olanlar da onlardır.

İşte bunlar, Rablerinden olan bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler bunlardır.

İşte böyle kimseler, Rablerinden olan hidâyet ve doğru yol üzeredirler; ve bunlar azabdan kurtulup sevaba erenlerdir.

İşte onlar (3. ayette anlatılanlar) Rablerinden edindikleri doğru bir yol üzeredirler. (Bunlar daha çok Müslüman muttakilerdir) Ve (4. ayette anlatılan) kurtuluşa erenler onlardır. (Bunlar daha çok Kur’ana inanıp da kendi dinlerini yaşayan ehl-i kitaptırlar.)

İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridirler.

İşte bunlar, Tanrıları tarafından gösterilen doğru yolda olanlardır, işte bunlar kurtulurlar

İşte Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlar Rablerinin gösterdiği yolda yürüyenlerdir ve gerçek anlamda kurtuluşa erenler de onlardır.

Yalnız ânlara rableri rehber olacakdır. Yalnız ânlar bahtiyâr olacaklardır.

İşte Rab'lerinin yolunda olanlar ve saadete erişenler bunlardır.

İşte onlar Rab’lerinden (gelen) bir doğru yol üzeredirler ve kurtuluşa erenler de işte onlardır.

Rableri tarafından gösterilen doğru yol üzerinde olanlar ancak onlardır ve kurtuluşa erenler de yalnızca onlardır.

İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve kurtuluşa erenler de ancak onlardır. 

 Kur’an sûrelerinden bazılarının başında «el-hurûfu’l-mukattaa» denilen birtakım harfler vardır ve bunlar bulunduğu sûreden bir âyettir. Böyle manası ... Devamı..

İşte, Rableri tarafından yol gösterilenler ve mutluluğa erenler bunlardır.

Bunlar, işte Rabblerinden bir hidayet üzerindedirler ve bunlar işte felaha erenlerdir.

bunlar işte rablarından bir hidayet üzerindedir ve bunlar işte bunlar o murada eren müflihin

İşte onlar, Rablerinden (gelen) bir hidâyet üzeredirler ve onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.

Onlar, Rabb'lerinden bir hidayet üzerindedirler. Kurtuluşa erenler onlardır.

İşte onlar Rablerinden (gelen) Hidâyetin tam üzerindedirler. Asıl muradlarına kavuşanlar da işte onlar.

İşte onlar, Rablerinden bir hidâyet üzeredirler, kurtuluşa erenler de işte ancak onlardır.(6)

(6)“*اُولٰٓئِكَ هُمُ الْمُفْلِحوُنَ [Kurtuluşa erenler işte ancak onlardır]’da bir sükût var, bir ıtlak(belirsizlik) var. Neye zafer bulacaklarını ta‘... Devamı..

İşte onlar Rablerinin belirlediği doğru yol üzerinde olanlar ve kurtuluşa erenler de onlardır.

İşte bu inananlar çalaplarının doğru yolu üzerinde olanlardır, umduklarına erenler de bunlardır.

İşte Rab/bileri tarafından doğru bir yolda bulunanlar bunlardır, umduklarına erenler yine bunlardır.

İşte onlar Rablerinin gösterdiği doğru yol üzerinde olanlardır ve işte onlar mutluluğa erenlerin tâ kendileridir [muflihûn]⁶.

6 Muflihûn: Felah bulanlar, sıkıntıları atanlar, kurtuluşa erenlerdir. Mutluluğa eren kişide bunların hepsi de vardır.

İşte onlardır rablerinden bir hidayet üzere olanlar ve işte onlardır, sadece onlardır felaha erenler.

İşte, Rableriningösterdiği dosdoğru yolda yürüyenler onlardır, dünya ve âhirette kurtuluşa erecek olanlar da, yine onlardır.

İşte onlar, rabb’lerinden bir hidâyet / doğru yol üzerindedir.
Kurtulmuşlar da onlardır.

Sağlamcıların kılavuzu, Tanrı'dır. Kılavuzu Tanrı olanın, sonu selâmettir.

Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, kendilerine Rabbinden gelen doğru yol üzerindedirler. Allah inananlara şaşmaz, değişmez, yanılmaz, tamamen yaratılışın gerçeklerine uygun bir yol belirlemiştir. Yasalarıyla yolunu sağlamlaştırmıştır. Her kim Allah’ın yoluna girer, yasalarına harfiyen uyarsa, kurtulur. Kurtulanlar yeryüzünde yaşarken kendilerinden emin olunan (mümin) kimselerdir. Onlar yalan söylemez. Riyakârlık etmez. Dedikodu yapmaz. Bilerek hiçbir varlığa zarar vermez. Çıkarlara göre hareket etmezler. İnsanlar ister inansın ister inanmasın, herkese karşı adil davranırlar. Verdikleri sözleri tutarlar. Türlü bahaneler üreterek verdikleri sözlerden dönmezler. Dostları düşmanları bilirler ki Müminler dürüst, güvenilir insanlardır. Her varlık iman edenlerden kötülük gelmeyeceğine inanır.

İşte onlar Rableri tarafından doğru yol üzerindedir ve onlar kurtulanların ta kendileridir. [*]

Benzer mesajlar: Enfâl 8:2-4; Neml 27:1-3; Lokmân 31:1-5.

İşte onlar, Rab’lerinin gösterdiği hak yol üzerindedirler ve asıl kurtuluşa erenler de onlardır.¹

1 Aynı âyet için Bk. (Lokman: 5)

İşte Rablerinin gösterdiği yolda yürüyen kimseler onlardır, mutluluğa erişecek kimseler de onlardır!

İşte bunlar Rablerinin rehberliğinde olanlardır ve işte bunlardır kurtuluşa erecek olanlar. 3/51, 31/5, 36/60-61

İşte onlar, Rablerinden gelen kusursuz bir rehberliğe tâbidirler; ve işte onlar, evet onlardır sonsuz mutluluğa erenler.[²⁰]

[20] Âyetin son cümlesini böyle çevirimizin gerekçesi, Zemahşerî’nin zamire dair yorumudur (Benzer bir ibare için bkz: 31:5).

İşte onlardır Rablerinden gelen bir hidayet üzerinde olanlar, işte onlar ancak kurtuluşa erenler!

İşte onlar ki Rab’lerinden (gelen) bir doğru yol üzeredirler ve kurtuluşa erenler de işte onlardır.

İşte onlar Rabb-i Kerîm'leri tarafından bir hidâyet üzeredirler. Felâh bulanlar da ancak onlardır.

İşte bunlardır Rableri tarafından doğru yola ulaştırılanlar. Ve işte bunlardır felâh bulanlar.

İşte onlar, Rablerinden bir hidayet üzeredirler ve umduklarına erenler, işte onlardır!

İşte onlar rableri tarafından hidâyet üzerinedirler. Ve yine onlar (azab ve 'ikâbdan) necât bılmuşlardır [³].

[3] Surenin ibtidâsınan buraya kadar olan be âyet-i kerîme mü'minlerin vasfında ve medhinde olub îmân, tâ'ât ve ittikânın fevz ve felâhı bâdî oldığı b... Devamı..

Sahiplerinin (Rablerinin) [*] doğru yolunda olanlar onlardır. Umduklarını bulacak olanlar da onlardır.

[*] Rab kelimesinin en uygun karşılığı "sahip"tir. Evin sahibine rabb'ud- dâr (Müfredât), sermaye sahibine de rabb'ül-mal denir. Yusuf aleyhisselam, k... Devamı..

İşte, Rab'lerinin yolunda olanlar ve kurtuluşa erecek olanlar onlardır.

İşte onlar, Rablerinden bir hidayet üzeredirler. Ve onlar kurtuluşa erenlerin tâ kendisidir.

İşte bunlardır Rablerinden bir hidayet üzere olanlar, işte bunlardır gerçek anlamda kurtuluşu bulanlar.

şunlar ŧoġru yol üzeredür çalabı’larından daħı şunlar ķurtılmışlardur.

Bunlar işde Rablerinden bir hidāyet üzerindedir. İşte bunlar murāda irmiş olanmüfliḥūndur.

Məhz onlar öz Rəbbi tərəfindən (göstərilmiş) doğru yoldadırlar. Nicat tapanlar (axirət əzabından qurtarıb Cənnətə qovuşanlar) da onlardır.

These depend on guidance from their Lord. These are the successful.

They are on (true) guidance, from their Lord, and it is these who will prosper(29).

29 Prosperity must be taken as referring to all the kinds of bounty which we discussed in the note to 2:3 above. The right use of one kind leads to an... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.